İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması CLEOCIN
Birim Miktarı 1
ATC Kodu J01FF01
ATC Açıklaması Klindamisin
NFC Kodu MA
NFC Açıklaması Parenteral Ampüller
Kamu Kodu A01900
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 14,14 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 12,62 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 5,01 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E033C

İlaç Etken Maddeleri

  • klindamisin fosfat (600 mL)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Atorvastatinin doz aşımı için spesifik tedavi bulunmamaktadır. Doz aşımı durumunda semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanır. Atorvastatinin plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanması nedeniyle hemodiyalizin atorvastatin klirensini anlamlı oranda arttırması beklenmez.

Endikasyonlar

CHOLVAST aşağıdaki hastalıkların tedavisinde endikedir :   1-     Heterozigot ailesel ve ailesel olmayan primer hiperkolesterolemi ve kompleks dislipidemi (Fredrickson Tip IIa ve IIb) hastalarında yükselmiş olan total-K, LDL-K, Apo B ve trigliseridleri düşürmek ve HDL-K’yı yükseltmek için diyet tedavisine yardımcı olarak.   2-    Yükselmiş olan serum trigliserid düzeylerini (Fredrickson Tip IV) düşürmek için diyet tedavisine yardımcı olarak.     3-     Diyet tedavisine yeterli cevap vermeyen primer disbetalipoproteinemi (Fredrickson Tip III) vakalarının tedavisi için.   4-     Diğer lipid düşürücü tedavilerle birlikte ya da bu tedavilerin bulunmadığı durumlarda homozigot ailesel hiperkolesterolemi hastalarında total-K ve LDL-K’yı düşürmek için.

Farmakodinamik Özellikler

Atorvastatin; 3-hidroksi-3-metil-glutaril-koenzim A’nın (HMG-CoA) mevalonata dönüşümünü sağlayan HMG-CoA redüktaz enziminin selektif, kompetitif inhibitörüdür. Atorvastatin heterozigot ve homozigot ailesel hiperkolesterolemi (FH) ve kompleks dislipidemi hastalarında total kolesterol (total-K), düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (LDL-K) ve LDL-K membran kompleksi olan apolipoprotein (apo B)’yi düşürür. Atorvastatin ayrıca çok düşük yoğunluklu lipoprotein kolesterol (VLDL-K) ve trigliseridleri (TG) düşürür; yüksek yoğunluklu lipoprotein kolesterol (HDL-K) ve apolipoprotein A-1’de değişik ölçülerde yükselmeler sağlar. İzole hipertrigliseridemisi olan hastalarda atorvastatin total-K, LDL-K, apo B, TG ve non-HDL-K’yı düşürür ve HDL-K’yı yükseltir, disbetalipoproteinemia’da atorvastatin ara yoğunluklu lipoprotein kolesterol’ü (IDL-K) düşürür. Atorvastatin ayrıca homozigot ailesel hiperkolesterolemi (FH) hastalarının bir kısmında LDL kolesterolü düşürür. Bu hastalar diğer kolesterol düşürücü ilaçlara ancak nadiren yanıt verir. Total LDL-K, VLDL-K ve IDL-K yükselmesi ateroskleroz riskini arttırır, HDL-K yükselmesi ise azaltır, izole olarak TG düşürülmesinin veya HDL-K’nın yükseltilmesinin ateroskleroz üzerindeki etkisi belirlenmiş değildir. Atorvastatin ve onun bazı metabolitleri insanlarda farmakolojik olarak aktiftir. İlacın etki yeri kolesterol sentezinin ve LDL-K klirensinin merkezi olan karaciğerdir.

Farmakokinetik Özellikler

Absorpsiyon   Oral yolla verilen atorvastatin çabuk absorbe olur ve 1-2 saatte maksimum plazma konsantrasyonlarına erişir. Atorvastatinin (ana molekül) mutlak biyoyararlanımı yaklaşık % 14, HMG-CoA redüktaz inhibitör etkisinin sistemik biyoyararlanımı ise yaklaşık % 30’dur. İlacın düşük sistemik yararlılığı gastrointestinal mukozada presistemik klirense ve hepatik ilk geçiş metabolizmasına bağlanmaktadır. Her ne kadar besinler ilacın absorpsiyon hızını yaklaşık % 25, absorbe olan miktarı yaklaşık % 9 azaltırsa da LDL-K düşürücü etkisini değiştirmez. İlaç akşam verilirse plazma konsantrasyonları daha düşük olur. Ancak ilacın LDL-K düşürücü etkisi sabah veya akşam kullanılmasıyla değişmez.   Dağılım   Atorvastatinin ortalama dağılım hacmi yaklaşık 381 L’dir. Plazma proteinlerine % 98’in üstündeki oranda bağlanır. Kan/plazma oranı yaklaşık 0.25 olup bu oran ilacın alyuvarlara girişinin zayıf olduğunu gösterir. Deneysel araştırmalar atorvastatinin süte geçme olasılığının yüksek olduğunu göstermiştir.   Metabolizma   Atorvastatin sitokrom P450 3A4 enzimiyle metabolize olur. Atorvastatin geniş ölçüde orto- ve parahidroksi türevlerine ve çeşitli beta-oksidasyon ürünlerine metabolize olur. İn vitro olarak        HMG-CoA redüktazın orto- ve parahidroksilat metabolitleri yoluyla inhibisyonu atorvastatin ile aynı derecededir.   Dolaşımdaki HMG-CoA redüktaz enzimini inhibe edici etkinin yaklaşık % 70’i aktif metabolitlerden kaynaklanır. İnsanlarda bu enzimin bilinen bir inhibitörü olan eritromisinin atorvastatin ile birlikte verilmesi durumunda atorvastatinin plazma konsantrasyonu yükselir.   Atılım   Atorvastatin ve metabolitleri hepatik ve/veya ekstrahepatik metabolizmadan sonra başlıca safra yolu ile atılır. Bununla beraber ilaç anlamlı bir entero-hepatik döngüye uğramamaktadır. Atorvastatinin ortalama eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 14 saat, HMG-CoA redüktaz inhibitör etkisinin yarı ömrü yaklaşık 30 saattir. Bunda aktif metabolitlerin katkısı vardır. Oral yolla verilen atorvastatinin ancak % 2’si idrar yoluyla vücuttan atılır.   Özel Hasta Grupları :   Geriatrik hastalar : Sağlıklı yaşlı hastalarda (yaş ³ 65) atorvastatinin plazma konsantrasyonları gençlere göre daha yüksektir. (Maksimum plazma konsantrasyonu (Cmax) yaklaşık % 40, eğrinin altındaki alan (EAA) yaklaşık % 30 daha yüksektir.) Klinik araştırmalara göre atorvastatinin her dozu için LDL-K düşürücü etki yaşlılarda gençlere göre daha yüksektir.   Pediatrik hastalar : Atorvastatin farmakokinetiği pediatrik hastalarda araştırılmamıştır.   Cinsiyet : Atorvastatinin plazma konsantrasyonları kadın ve erkeklerde farklıdır. Kadınlarda Cmax yaklaşık % 20 daha yüksek, EAA ise yaklaşık % 10 daha düşüktür. Bununla beraber ilacın lipid düşürücü etkisi kadın ve erkeklerde aynıdır.   Böbrek yetmezliği : Böbrek yetmezliği atorvastatinin plazma konsantrasyonlarını ve LDL-K düşürücü etkisini değiştirmez. Böbrek fonksiyonu azalmış hastalarda doz ayarlaması gerekmez.   Hemodiyaliz : Her ne kadar böbrek hastalığının son devresindeki hastalarda araştırma yapılmamışsa da atorvastatin yüksek oranda plazma proteinlerine bağlı olduğundan hemodiyalizin atorvastatinin klirensini klinikte anlamlı olabilecek ölçüde etkilemesi beklenmez.   Karaciğer hastalığı :Kronik alkolizme bağlı karaciğer hastalığında atorvastatinin plazma konsantrasyonları belirgin olarak yükselir. Child Pugh A hepatik yetmezliği olanlarda Cmax ve EAA 4 kat artar. Child-Pugh B hepatik yetmezliği olanlarda Cmax 16 kat, EAA 11 kat artar (Bkz. Kontrendikasyonlar).  

Farmasötik Şekli

FİLM TABLET

Formülü

Her film tablet ; 10 mg Atorvastatin’e eşdeğer Atorvastatin kalsiyum içerir. Boyar madde olarak Titanyum dioksit kullanılmıştır.

İlaç Etkileşmeleri

Bu gruptaki ilaçlarla tedavi sırasında ; siklosporin, fibrik asit türevleri (gemfibrozil ve fenofibrat gibi), eritromisin, azol antifungalleri veya niasinin birlikte uygulanmasıyla miyopati riski artar.   Antasidler :Atorvastatin ile birlikte magnezyum ve alüminyum hidroksit süspansiyonu verildiğinde atorvastatinin plazma konsantrasyonları yaklaşık % 35 azalmıştır. Ancak LDL-K düşürücü etkisi değişmemiştir.   Antipirin : Atorvastatin antipirin farmakokinetiğini etkilemediğinden aynı sitokrom sistemi tarafından metabolize olan ilaçlarla etkileşime girmesi beklenmez.   Kolestipol :Atorvastatin ile kolestipol birlikte verilirse atorvastatinin plazma konsantrasyonları yaklaşık % 25 azalır. Bununla beraber bu iki ilaç birlikte verildiğinde LDL-K düşürücü etki artar.   Simetidin :Atorvastatinin plazma konsantrasyonları ve LDL-K düşürücü etkisi simetidinden etkilenmez.   Digoksin :Atorvastatin ve digoksin yinelenen dozlarda birlikte verilirse digoksinin kararlı durum konsantrasyonlarında yaklaşık % 20 artış görülür. Digoksin alan hastalarda plazma konsantrasyonları izlenmelidir.   Eritromisin : Eritromisin sitokrom P450 3A4 enziminin inhibitörüdür. Atorvastatin ile birlikte verildiğinde atorvastatinin plazma konsantrasyonları yaklaşık % 40 artar.   Oral kontraseptifler :Atorvastatin ile birlikte verildiğinde noretindron EAA’sını % 30, etinilestradiol EAA’sını yaklaşık % 40 arttırır. Atorvastatin alan kadınlarda oral kontraseptif seçilirken bu durum dikkate alınmalıdır.   Varfarin :Kronik varfarin tedavisi gören hastalara atorvastatin verildiğinde protrombin zamanı değişmez. Ancak varfarin kullanan hastaların tedavisine atorvastatin eklendiğinde hastalar yakından izlenmelidir.   Endokrin fonksiyonlar :HMG-CoA redüktaz inhibitörleri steroidlerin ana maddesi olan kolesterol sentezini inhibe ettiğinden teorik olarak endojen steroid yapımını azaltabilir.   Bununla beraber plazma kortisol düzeylerinde ve adrenal korteks rezervlerinde azalma görülmemiştir. Ancak yine de atorvastatin steroid sentezini inhibe eden ketokonazol, spironolakton ve simetidin gibi maddelerle birlikte kullanıldığında dikkatli olunmalıdır.   Klopidogrel : Atorvastatin ve diğer lipofilik statinler CYP3A4 izoformunun substratı olduklarından bu enzim tarafından aktive edilen klopidogrelin antiagregan etkisini azaltırlar.   Midazolam : Atorvastatin ve midazolam aynı sitokrom izozimi CYP3A4 tarafından metabolize olduklarından birlikte kullanılmaları halinde midazolam klirensi azalır, EAA artar.   CYP3A4 inhibitörleri : Atorvastatin sitokrom P450 3A4 tarafından metabolize olduğundan bu enzimi inhibe eden makrolidler, antifungal ilaçlar, proteaz inhibitörleri, kalsiyum kanal blokörleri, amiodaron ve greyfurt suyu ile etkileşim riski vardır.   St. John’s Wort :St. John’s Wort atorvastatin plazma konsantrasyonunda düşmeye neden olabilir.

Kontraendikasyonlar

CHOLVAST tabletteki maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda, aktif karaciğer hastalığında, nedeni bilinmeyen serum transaminaz düzeyinin sürekli yüksek (normal üst sınırın 3 katından fazla) olduğu durumlarda, gebelik ve laktasyonda kontrendikedir. CHOLVAST çocuk doğurabilecek yaştaki kadınlarda ancak gebe kalma olasılığı çok düşükse ve kendilerine böyle bir durumda fetusun maruz kalacağı tehlikeler anlatıldıktan sonra kullanılmalıdır.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Atorvastatin tedavisine başlamadan önce hastaya kolesterol düşürücü bir diyet, egzersiz, aktif yaşam şekli, obezite (varsa) tedavisi uygulanmalı ve tedavi süresince bu tedbirler sürdürülmelidir. Heterozigot ailesel ve ailesel olmayan hiperkolesterolemi ve kompleks dislipidemi (Fredrickson Tip IIa ve IIb) : Tedaviye başlangıç dozu günde bir kez 10-20 mg’dır. Eğer LDL-K’da % 45 veya daha çok düşme isteniyorsa tedaviye günde 40 mg ile başlanabilir. Doz aralığı günde bir defa 10-80 mg’dır.   Dozlar günün herhangi bir saatinde yemeklerle birlikte veya yemek saatleri dışında verilebilir. Başlangıç ve idame dozları tedavinin amacına ve hastanın tedaviye verdiği yanıta göre ayarlanır. Tedavinin başlamasından 2-4 hafta sonra lipid düzeyleri incelenmeli ve doz ayarlaması gerekiyorsa yapılmalıdır.   Tedavinin amacı LDL-K’yı düşürmek olduğundan tedavinin gidişi LDL-K değerleri ile izlenir. Bunlar yoksa Total-K değerleri kullanılabilir. NCEP (Ulusal Kolesterol Eğitim Programı) tarafından hedef olarak önerilen LDL-K değerleri aşağıdaki tabloda gösterilmiştir :   Tanımlanmış aterosklerotik hastalık a Diğer risk faktörleri 2 veya daha fazla b   LDL-K mg/dL LDL-C mg/dL Başlangıç düzeyi Minimum hedef Yok Hayır ³ 190 < 160 Yok Evet ³ 160 < 130 Var Evet / Hayır ³ 130 c < 100   a)      Koroner kalp hastalığı, diabetes mellitus, periferik damar hastalığı (semptomatik karotid hastalığı ve abdominal aort anevrizmasını da içerir).   b)      Koroner kalp hastalığı için risk faktörleri : Yaşın erkekte 45’in, kadında 55’in üstünde olması, ailede erken koroner hastalığı olması, östrojen replasman tedavisi olmadan erken menopoz, sigara kullanılıyor olması, hipertansiyon, diabetes mellitus, HDL-K’nın 40 mg/dL’nin altında olması (HDL-K ³ 60 mg/dL ise bir risk faktörü düşünüz).   c)      LDL-K düzeyi 100-129 mg/dL arasında ise atorvastatin tedavisine başlanıp başlanmayacağına hekim karar verir.   İkiden fazla risk faktörü olanlarda 10 yıllık koroner kalp hastalığı riski ³ % 20 ise LDL-K için tedavi hedefi £ 100 mg/dL olmalıdır.   Pediatrik Hastalarda (10-17 yaş arası) Heterozigot Ailesel Hiperkolesterolemi : Atorvastatinin önerilen başlangıç dozu 10 mg, önerilen maksimum dozu ise günde 20 mg’dır. (Günde 20 mg’ın üzerinde olan dozlar ise bu hasta grubunda araştırılmamıştır). Önerilen tedavi amacına göre dozlar bireysel olarak düzenlenmelidir (Bkz. Tablo). 4 hafta veya daha fazla sürelerle ayarlama yapılmalıdır.   Homozigot Ailesel Hiperkolesterolemi : Bu hastalarda atorvastatin dozu günde bir kez 10-80 mg’dır. Atorvastatin diğer lipid düşürücü tedavilere ek olarak ya da onlar bulunmadığı zaman kullanılır.   Kombine Tedavi : Atorvastatin safra asidi bağlayıcı reçinelerle (kolestipol, kolestiramin) birlikte kullanılabilir. Bu takdirde iki ilacın etkisi birbirine eklenir.   Atorvastatin rabdomiyoliz riskini arttıran ilaçlarla (gemfibrozil ve fenofibrat gibi fibratlar, nikotinik asit, makrolid antibiyotikler, azol antifungaller) birlikte kullanılmamalıdır.   Geriatrik Hastalar : Atorvastatinin yaşlı hastalarda (yaş ³ 65) etkileri ve yan etkileri gençlerdekinden (yaş £ 65) farklı değildir.   Böbrek Yetmezliği : Atorvastatinin % 1’den azı böbrek yoluyla vücuttan atıldığından böbrek fonksiyonu azalmış hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Karaciğer Hastalığı : Atorvastatin aktif karaciğer hastalığı olanlarda ve serum transaminaz düzeyleri normalin 3 katından fazla olanlarda kontrendikedir. Alkol kullananlarda ve karaciğer hastalığı geçirmiş olanlarda dikkatle ve azaltılmış dozda kullanılmalıdır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

CHOLVAST 20 mg Film Tablet, 30 tablet ve 90 tablet içeren blister ambalajlarda/karton kutuda CHOLVAST 40 mg Film Tablet, 30 tablet ve 90 tablet içeren blister ambalajlarda/karton kutuda CHOLVAST 80 mg Film Tablet, 30 tablet ve 90 tablet içeren blister ambalajlarda/karton kutuda

Saklama Koşulları

Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

CHOLVAST 10 mg Film Tablet, 30 tablet ve 90 tablet içeren blister ambalajlarda/karton kutuda

Uyarılar/Önlemler

UYARILAR   Karaciğer fonksiyon bozukluğu :   HMG-CoA redüktaz inhibitörleri diğer bazı lipid düşürücü ilaçlarda olduğu gibi karaciğer fonksiyonunda biyokimyasal anomalilere yol açabilir. Atorvastatin ile yapılan klinik araştırmalarda hastaların % 0.7’sinde serum transaminazlarında normal üst sınırın 3 katı veya daha fazla yükselme görülmüştür.   Bu hastalardan biri dışında hiç birinde sarılık veya herhangi bir semptom gözlenmemiştir. Dozun azaltılması, tedaviye ara verilmesi ya da ilacın kesilmesi ile bulgular normale ya da normale yakın değerlere dönmüştür. 30 hastadan 18’i ise azaltılmış dozda atorvastatin tedavisine devam etmiştir.   Tedaviye başlamadan önce, başladıktan 12 hafta sonra ve ayrıca her doz artışında karaciğer fonksiyon testleri yapılmalıdır. Eğer transaminaz düzeyleri yükselmişse bunlar normale dönene kadar izlenmelidir. Eğer ALT ve AST düzeyleri normal üst sınırın 3 katı ve fazlası düzeyinde sürüyorsa atorvastatin dozu azaltılmalı veya ilaç kesilmelidir.   Çizgili kaslar :   Atorvastatin ve grubundaki ilaçlarla nadir olarak rabdomiyoliz ve miyoglobinüri sonucu böbrek yetmezliği bildirilmiştir. Atorvastatin tedavisi sırasında kas ağrıları görülebilir. Ancak kas ağrısı, kuvvetsizlik, ateş ve serum kreatin fosfokinazının normal üst sınırın 10 katından fazla yükselmesi rabdomiyoliz bulunduğunu gösterir. Bu durumda atorvastatin tedavisi kesilmelidir.   HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin yanı sıra siklosporin, fibrik asit türevleri (gemfibrozil ve fenofibrat gibi), eritromisin, niasin veya azol antifungallerinin verilmesi miyopati riskini arttırır.   Atorvastatin ile bu ilaçlardan herhangi birinin kombinasyonu düşünüldüğünde risk/fayda oranı dikkatle değerlendirilmeli ve tedavi sırasında kaslarda ağrı, kuvvetsizlik ve hassasiyet ortaya çıkıp çıkmadığı gözlenmelidir. Böyle hastalar serum kreatin fosfokinaz tayinleriyle izlenebilir. Ancak bu durum rabdomiyoliz oluşumunu engelleyecek bir önlem değildir.   Miyopati belirtileri gösteren akut ve ciddi durumlarda ve rabdomiyoliz sonucu böbrek yetmezliği riski yüksek bütün hastalarda (ağır akut enfeksiyon, hipotansiyon, önemli cerrahi müdahale, travma, ağır metabolik, endokrin ve elektrolit bozukluğu ve kontrol edilemeyen konvülsiyon) atorvastatin tedavisi ya durdurulmalı ya da kesilmelidir.   ÖNLEMLER   CHOLVAST tedavisine başlamadan önce hiperkolesteroleminin uygun bir diyet, egzersiz ve obez hastalarında kilo ile kontrol edilmesi ve bunlara sebep olan diğer medikal sorunların düzeltilmesi gerekmektedir.   Hastanın bilgilendirilmesi :Özellikle halsizlik veya ateş ile beraber görülen, belirli bir nedeni olmayan kas ağrısı, hassasiyeti ve kuvvetsizliği olması durumunda, hastalar durumu derhal bildirmeleri konusunda uyarılmalıdır.   Diğer ilaçlarla etkileşim :Siklosporin, fibrik asit türevleri (gemfibrozil ve fenofibrat gibi), niasin, eritromisin ve azol antifungal ilaçları atorvastatin ile birlikte verilirse rabdomiyoliz riski artar.   Endokrin fonksiyon :Atorvastatin steroid yapımının ana maddesi olan kolesterol sentezini inhibe ettiğinden ketokonazol, spironolakton ve simetidin gibi steroid sentezini inhibe edici maddelerle birlikte dikkatle kullanılmalıdır.   Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım :   Gebelikte kullanım : Gebelik kategorisi X.   Atorvastatinin deneysel olarak fetus ve embriyo üzerinde zararlı etkileri gözlenmiştir.        HMG-CoA redüktaz inhibitörleri kullanımı ile ilgili olarak nadiren konjenital malformasyonlar bildirilmiştir. CHOLVAST gebelikte kontrendikedir. Gebe kalma potansiyeli olan kadın hastalar atorvastatin aldıkları sürece kontrasepsiyon konusunda uyarılmalıdır. Eğer hasta ilacı kullanırken hamile kalmışsa kendisine fetus için olası riskler konusunda bilgi verilmelidir.   Emzirme Döneminde kullanım : Atorvastatinin süte ve süt yoluyla da bebeğe geçtiği gösterilmiştir. Emzirilen çocuk için potansiyel riskleri nedeniyle atorvastatin kullanan anneler emzirmeden kaçınmaalıdır.   Pediatride kullanım :Atorvastatin homozigot ailesel hiperkolesterolemisi olan 8 hastada 80 mg/gün dozunda 1 yıl kullanılmıştır. Bu hastalarda atorvastatine bağlanabilecek klinik veya biyokimyasal hiçbir anormallik bildirilmemiştir. Bu hastaların hiçbiri 9 yaşın altında değildir.   Geriatride kulanım :Atorvastatinin güvenli kullanımı yaşları 65’in üstünde olan 835 geriatrik hastada günde 80 mg’a kadar çıkan dozlarda araştırılmıştır. Atorvastatinin bu yaş grubunda güvence ve etkinliği yaşları 65’in altında olanlardan farklı bulunmamıştır.     Araç ve Makine Kullanmaya Etkisi :   Atorvastatinin araç veya makine kullanmayı etkileyebilecek bir farmakodinamik etkisi bildirilmemiştir.  

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Atorvastatin genelde iyi tolere edilir. Advers reaksiyonlar hafif ve geçicidir. 2502 hastayı kapsayan kontrollü klinik araştırmalarda hastaların % 2’sinden azı atorvastatinle ilişkilendirilebilecek yan etkiler nedeniyle tedaviyi bırakmıştır. Atorvastatinin neden olduğu düşünülen en sık görülen yan etkiler; konstipasyon, flatulans, dispepsi ve karın ağrısıdır.   Klinikte gözlenen advers olaylar :   Plasebo kontrollü klinik araştırmalarda ³ % 2 sıklıkta gözlenen ve atorvastatinle nedensel bir ilişkisi belirlenmemiş advers etkiler :   Tüm vücut:Enfeksiyon, baş ağrısı, kaza sonucu yaralanma, soğuk algınlığı, karın ağrısı, sırt ağrısı, alerjik reaksiyon, asteni. Sindirim sistemi :Konstipasyon, diyare, dispepsi, flatulans, bulantı Solunum sistemi :Sinüzit, farenjit Deri :Erüpsiyon Kas/iskelet sistemi :Artralji, miyalji   Klinik araştırmalarda ³ % 2 sıklıkta görülen ve atorvastatinle nedensel bir ilişkisi belirlenmemiş yan etkiler şunlardır : Göğüs ağrısı, bulantı, bronşit, rinit, uykusuzluk, baş dönmesi, artrit, idrar yolları enfeksiyonu, periferik ödem.   Klinik araştırmalarda % £ 2 sıklıkta bildirilen ve atorvastatinle nedensel bir ilişkisi belirlenmemiş yan etkiler şunlardır :   Tüm vücut : Yüz ödemi, ateş, ense sertliği, halsizlik, fotosensitivite reaksiyonu, yaygın ödem. Sindirim sistemi : Gastroenterit, karaciğer fonksiyon test anormallikleri, kolit, kusma, gastrit, ağız kuruluğu, rektal kanama, özofajit, geğirme, glossit, ağız ülserasyonu, anoreksi, iştah artışı, stomatit, biliyer ağrı, keilit, duodenal ülser, disfaji, enterit, melena, diş eti kanaması, mide ülseri, tenesmus, ülseratif stomatit, hepatit, pankreatit, kolestatik sarılık.  Solunum sistemi : Pnömoni, dispne, astım, burun kanaması, bronşit, rinit Sinir sistemi : Parestezi, uyuklama, amnezi, anormal rüyalar, libido azalması, duygusal değişkenlik, koordinasyon bozukluğu, periferik nöropati, tortikollis, yüz felci, hiperkinezi, depresyon, hiperestezi, hipertoni. Kas/İskelet sistemi : Bacak krampları, bursit, tenosinovit, miyasteni, tendon kontraktürü, miyozit. Deri ve ekleri : Kaşıntı, kontakt dermatiti, alopesi, deri kuruluğu, terleme, akne, ürtiker, egzama, sebore, deri ülseri. Urogenital sistem : İdrara çıkmada artış, sistit, hematüri, impotans, disüri, böbrek taşı, noktüri, epididimit, fibrokistik meme hastalığı, vajinal kanama, albuminüri, meme büyümesi, metroraji, nefrit, inkontinans, idrar retansiyonu, idrara çıkma hissi, anormal ejakülasyon, uterus kanaması. Duyu organları : Ambliyopi, tinnitus, göz kuruluğu, refraksiyon hastalığı, sağırlık, glokom, parosmi, tat duyusunun kaybı, tat duyusunun değişmesi. Kardiyovasküler sistem : Çarpıntı, vazodilatasyon, senkop, migren, postüral hipotansiyon, flebit, aritmi, angina pektoris, hipertanisyon. Metabolik ve nütrisyonel hastalıklar : Hiperglisemi, kreatin fosfokinaz artışı, gut, kilo alma, hipoglisemi. Kemik ve lenfatik sistem : Ekimoz, anemi, lenfadenopati, trombositopeni, peteşi.   Pazarlama sonrası bildirilen yan etkiler : Nedensel bir ilişkisi belirlenmemiş, yukarıda belirtilmeyen pazarlama sonrası bildirilen yan etkiler şunlardır : anafilaksi, anjiyonörotik ödem, büllöz erüpsiyonlar (Eritema multiforme, Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz) ve rabdomiyoliz.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Doz aşımı durumunda spesifik tedavi gerekli değildir.   Klindamisinin serumdaki biyolojik yarılanma süresi 2.4 saattir. Klindamisin kandan hemodiyaliz ya da periton diyalizi ile kolaylıkla uzaklaştırılamaz.   Alerjik bir reaksiyon görülürse, kortikosteroidler, adrenalin ve antihistaminikler dahil acil tedavi önlemleri uygulanmalıdır.

Endikasyonlar

Cleocin Fosfat ampul, duyarlı anerop bakterilerin, streptokoklar, stafilokoklar ve pnömokoklar gibi Gram pozitif aerob bakterilerin duyarlı suşlarının, duyarlı Chlamydia trachomatis suşlarının yol açtığı aşağıdaki enfeksiyonların tedavisinde endikedir. Tonsilit, farenjit, sinüzit, otitis media dahil üst solunum yolu enfeksiyonları ve kızıl. Bronşit, pnömoni, ampiyem ve akciğer absesi dahil alt solunum yolu enfeksiyonları. Akne, furonkül, selülit, impetigo, abse ve yara enfeksiyonları dahil deri ve yumuşak doku enfeksiyonları. Erizipel ve paronişi gibi spesifik deri ve yumuşak doku enfeksiyonları. Osteomiyelit ve septik artrit dahil kemik ve eklem enfeksiyonları. Endometrit, pelvik selülit, vajina kubbe enfeksiyonu ve tubo-ovariyel abse, salpenjit ve enflamatuvar pelvik hastalık dahil jinekolojik enfeksiyonlar (Gram negatif aerobik etki spektruma sahip uygun bir antibiyotik ile kombine olarak). Peritonit ve abdominal abse dahil intraabdominal enfeksiyonlar (Gram negatif aerobik etki spektruma sahip uygun bir antibiyotik ile kombine olarak). Septisemi ve endokardit. Ulaşılan serum konsantrasyonlarında enfeksiyona yol açan organizmaya in vitro bakterisid etkisi testlerle gösterilen endokardit vakalarında klindamisin etkilidir. Periodontal abse ve periodontit gibi dental enfeksiyonlar. AIDS hastalarında toksoplazmik ensefalit. Konvensiyonel tedaviyi tolere edemeyen hastalarda, pirimetamin ile kombine kullanılan klindamisin etkilidir. AIDS hastalarında Pneumocystis carinii pnömonisi. Konvensiyonel tedaviyi tolere edemeyen ya da yeterli yanıt alınamayan hastalarda, klindamisin primakin ile kombine kullanılabilir.   Cleocin Fosfat ampul, gentamisin ya da tobramisin gibi aminoglikozid grubu bir antibiyotikle birlikte kullanıldığında, barsak perforasyonu ya da travmaya sekonder bakteriyel kontaminasyon sonucu oluşabilecek peritonit ve batın içi abselerin önlenmesinde etkilidir.   Farklı dozların kullanıldığı kontrolsüz çalışmalardan elde edilen sınırlı verilere göre, en az 5 gün boyunca günde 20 mg/kg dozunda tek başına ya da kinin veya amodiakin ile kombine olarak kullanıldığında, çoklu ilaç direnci gösteren Plasmodium falciparum enfeksiyonunun tedavisinde etkilidir.   Aşağıdaki mikroorganizmaların in vitro koşullarda klindamisine duyarlı olduğu gösterilmiştir: B melaninogenicus, B disiens, B bivius, Peptostreptococcus türleri, G vaginalis, M mulieris, M curtissi ve Mycoplasma hominis.

Farmakodinamik Özellikler

Klindamisin, temel bileşik linkomisinin 7(R)-hidroksil grubu yerine 7(S)-kloro kullanılarak oluşturulmuş yarı sentetik bir antibiyotiktir.   Klindamisin fosfat, in vitro koşullarda inaktif olmakla birlikte, in vivo hızla hidroliz olarak antibakteriyel etkiye sahip klindamisine dönüşür. Klindamisin, makrolidlere benzer şekilde bakteri ribozomlarının 50S alt birimine bağlanarak, protein sentezinin ilk aşamasını inhibe eder. Temel olarak bakteriyostatik olmakla birlikte, yüksek konsantrasyonlarda duyarlı suşlara karşı bakterisid etki gösterir.    Klindamisin, aşağıda belirtilen mikroorganizmalara karşı in vitro olarak etkilidir. Aerob Gram pozitif koklar: Staphylococcus aureus (penisilinaz yapan ve yapmayan suşlar), Staphylococcus epidermidis (eritromisine dirençli bazı stafilokok suşları, klindamisine karşı hızla in vitro direnç geliştirir), streptokoklar (Streptococcus faecalis hariç), pnömokoklar. Anaerob Gram negatif basiller: Bacteriodes türleri (Bacteriodes fragilis grubu ve Bacteriodes melaninogenicus grubu dahil), Fusobacterium türleri. Anaerob Gram pozitif spor yapmayan basiller: Propionibacterium, Eubacterium, Actinomyces türleri. Anaerob ve mikroaerofilik Gram pozitif koklar: Peptococcus türleri, Peptostreptococcus türleri, mikroaerofilik streptokoklar. Clostridiumlar: Clostridium perfringens suşlarının çoğu klindamisine duyarlı olmakla birlikte, Clostridium sporogenes ve Clostridium tertium gibi diğer türler genellikle dirençlidir. Bu durumlarda bakteriyel duyarlılık testleri yapılmalıdır.

Farmasötik Şekli

Ampul

Formülü

Her ampulde, Klindamisin (klindamisin fosfat olarak)…………………………………………………………… 600 mg Benzil alkol…………………………………………………………………………………………… 36 mg Disodyum edetat……………………………………………………………………………………….2 mg Enjeksiyonluk su………………………………………………………………………………………….q.s. Gerektiğinde pH ayarı hidroklorik asit ya da sodyum hidroksit ile yapılmıştır.

İlaç Etkileşmeleri

Klindamisin ile eritromisin arasında in vitro koşullarda antagonizma olduğu gösterilmiştir. Klinik açıdan önemli olabileceğinden, bu iki ilaç birlikte kullanılmamalıdır.   Klindamisinin, diğer nöromusküler blok yapan ilaçların etkisini güçlendirebilecek nöromusküler blok yapıcı etkiye sahiptir. Bu nedenle, bu tür ilaçları kullanan hastalarda dikkatli olunmalıdır.

Kontraendikasyonlar

Cleocin, klindamisin ya da linkomisine duyarlı olduğu bilinenlerde kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Doz, enfeksiyonun şiddeti, hastanın durumu ve enfeksiyona yol açan bakterinin duyarlılığına göre belirlenmelidir.  Hastanın durumunda iyileşme görüldüğü zaman, tedaviye Cleocin Pediatrik granül ya da Cleocin kapsül ile devam edilebilir.   Erişkinler Batın enfeksiyonları, kadınlarda pelvik enfeksiyonlar ve diğer komplikasyonlu ya da ağır enfeksiyonlarda, intramusküler ya da intravenöz yoldan günde 2400-2700 mg 2, 3 ya da 4 eşit doz halinde uygulanır. Daha duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu az komplikasyonlu enfeksiyonlarda, 3 ya da 4 eşit doz halinde uygulanan günlük 1200-1800 mg’lık dozlar yeterli olabilir.   Günde 4800 mg’a kadar varan dozlar başarıyla uygulanmıştır.   600 mg’ın üzerindeki dozların tek bir intramusküler enjeksiyon şeklinde uygulanması önerilmez.   Bir aylıktan büyük çocuklar İntramusküler ya da intravenöz yoldan 3 ya da 4 eşit doz halinde verilmek üzere günde 20-40 mg/kg.   Bir aylıktan küçük yenidoğanlar İntramusküler ya da intravenöz yoldan 3 ya da 4 eşit doz halinde verilmek üzere günde 15-20 mg/kg. Küçük prematüre yenidoğanlarda düşük dozlar yeterli olabilir.   Spesifik endikasyonlarda dozaj Beta-hemolitik streptokok enfeksiyonlarında tedavi Beta-hemolitik streptokok enfeksiyonlarında tedaviye en az 10 gün devam edilmelidir.   Enflamatuvar pelvik hastalığın tedavisi Sekiz saat ara ile intravenöz yoldan 900 mg Cleocin Fosfat ampul ve Gram negatif aerob etki spektrumuna sahip bir antibiyotik (örneğin, böbrek fonksiyonları normal olanlarda 2.0 mg/kg, daha sonra sekiz saat ara ile 1.5 mg/kg gentamisin) birlikte kullanılır. İntravenöz yoldan tedaviye 4 günden kısa olmamak koşuluyla hastanın düzelmesinden sonra en az 48 saat daha edilmelidir. Daha sonra, klindamisin tedavisine toplam 10-14 günlük tedavi süresi tamamlanana kadar 6 saat arayla 450 mg Cleocin kapsül ile devam edilir.   AIDS hastalarında toksoplazmik ensefalit tedavisi İntravenöz yoldan Cleocin Fosfat ampul ya da oral yoldan Cleocin kapsül, günde 600-1200 mg dozunda 6 saat arayla 2 hafta boyunca uygulanır ve daha sonra tedaviye 6 saat arayla 300-600 mg Cleocin kapsül ile devam edilir. Tedaviye genellikle 8-10 hafta devam edilmelidir. Oral pirimetamin dozu 8-10 hafta boyunca günde 25-75 mg’dır. Primetamin yüksek dozda kullanılıyorsa, tedaviye günde 10-20 mg folinik asit ilave edilmelidir.   AIDS hastalarında Pneumocystis carinii pnömonisinin tedavisi İntravenöz yoldan 21 gün boyunca altı saat arayla 600-900 mg ya da 8 saat arayla 900 mg Cleocin Fosfat ampul ya da oral yoldan her 6 saatte bir 300-450 mg Cleocin kapsül ve 21 gün boyunca oral yoldan günde bir kez 15-30 mg primakin.   Yaşlılar Böbrek ve karaciğer işlevleri normal olan yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Erişkinlerde kullanılan dozlar kullanılır.   Seyreltme ve infüzyon hızı Cleocin Fosfat ampul, intravenöz yoldan uygulanmadan önce seyreltilmelidir. İnfüzyon için seyreltilerek hazırlanan solüsyondaki klindamisin konsantrasyonu 18 mg/ml’yi ve infüzyon hızı dakikada 30 mg’ı aşmamalıdır. İnfüzyon hızları aşağıdaki tabloda verilmiştir.   Doz Seyreltici İnfüzyon süresi 300 mg 600 mg 900 mg 1200 mg 50 ml 50 ml 50-100 ml 100 ml 10 dakika 20 dakika 30 dakika 40 dakika   Bir saatlik infüzyon süresi içinde 1200 mg’dan fazla Cleocin Fosfat uygulanmasından kaçınılmalıdır.   Alternatif olarak, ilk Cleocin Fosfat ampul dozunun erişkinlerde aşağıdaki tabloda belirtildiği gibi hızlı infüzyon şeklinde uygulanmasından sonra tedaviye sürekli infüzyon şeklinde devam edilebilir.   Elde edilmek istenen serum klindamisin düzeyleri İlk infüzyonun hızı İdame tedavisinde            infüzyon hızı 4 µg/ml’nin üstünde 5 µg/ml’nin üstünde 6 µg/ml’nin üstünde 30 dakikada 10 mg/dakika 30 dakikada 15 mg/dakika 30 dakikada 20 mg/dakika 0.75 mg/dakika 1.00 mg/dakika 1.25 mg/dakika   Cleocin Fosfat, kliniklerde kullanılan konsantrasyonlarda aşağıda belirtilen antibiyotikleri içeren %5 dekstroz ve sodyum klorür solüsyonlarında en az 24 saat fiziksel ve kimyasal olarak stabildir: Amikasin sülfat, aztreonam, sefamandol nafat, sefazolin sodyum, sefotaksim sodyum, sefoksitin sodyum, seftazidim sodyum, seftizoksim sodyum, gentamisin sülfat, netilmisin sülfat, piperasilin ve tobramisin.   İlaç karışımlarının geçimliliği ve stabilite süreleri, konsantrasyona ve diğer koşullara bağlı olarak değişiklik gösterir.   Cleocin Fosfat, aşağıdaki ilaçlar ile fiziksel olarak geçimsizdir: Ampisilin, fenitoin sodyum, barbitüratlar, aminofilin, kalsiyum glukonat ve magnezyum sülfat.   Parenteral yoldan uygulanan ilaçlar, ambalaj ve solüsyonun elverdiği ölçüde partikül ve renk değişikliği açısından gözle kontrol edilmelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Cleocin® Fosfat 300 mg IM/IV Ampul: Her ml’de 150 mg klindamisine eşdeğer miktarda klindamisin fosfat içeren 2 ml’lik ampullerde. Cleocin® Pediatrik 75 mg/5 ml Oral Süspansiyon Hazırlamak için Granül: Hazırlanmış süspansiyonun her 5 ml’sinde 75 mg klindamisine eşdeğer klindamisin palmitat hidroklorür bulunan 100 ml’lik ambalajlarda. Cleocin® 150 mg Kapsül: Her kapsülde 150 mg klindamisine eşdeğer miktarda klindamisin hidroklorür bulunan 16 kapsüllük ambalajlarda. Cleocin®-T %1 Topikal Çözelti: Her ml’de 10 mg klindamisine eşdeğer miktarda klindamisin fosfat içeren 30 ml’lik ambalajlarda. Cleocin® %2 Vajinal Krem: Her gramda 20 mg klindamisine eşdeğer miktarda klindamisin fosfat içeren 40 g’lık tüp ve 7 adet tek kullanımlık aplikatör içeren ambalajlarda.

Ruhsat Sahibi

PFIZER İLAÇLARI Ltd.Şti. Muallim Naci Cad. No:55 34347  Ortaköy/İSTANBUL

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

25.01.2010 -223/28

Saklama Koşulları

25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Cleocin® Fosfat 600 mg IM/IV Ampul : Her ml’de 150 mg klindamisine eşdeğer miktarda klindamisin fosfat içeren 4 ml’lik ampullerde.

Uyarılar/Önlemler

Cleocin Fosfat ampul, benzil alkol içerir. Benzil alkolün, prematüre bebeklerde fatal Gasping sendromuna yol açabildiği bildirilmiştir.   Klindamisin dahil hemen hemen her antibiyotiğin, hafif sulu bir diyareden başlayarak, ağır persistan diyare, lökositoz, ateş, kanlı ve mukuslu dışkılamanın eşlik ettiği şiddetli abdominal kramplar şeklinde ortaya çıkabilen ve tedavi edilmezse peritonit, şok ve toksik megakolona kadar ilerleyebilen ve fatal olabilen psödomembranöz kolite neden olabildiği bildirilmiştir. Antibiyotik kullanımına bağlı kolit, tedavi sırasında ya da antibiyotik tedavisinden 2-3 hafta sonra bile başlayabilir.   Antibiyotik kullanımına bağlı kolitlerin bilinen en önemli nedenlerinden biri, Clostridium difficile tarafından üretilen toksinlerdir. Antibiyotik kullanımına bağlı kolitin tanısı genellikle klinik semptomlara dayanır. Endoskopik olarak psödomembranöz kolitin gösterilmesi tanıyı kesinleştirir. Selektif kültür ortamında yapılan dışkı kültüründe Clostridium difficile’nin ve dışkı örneklerinde C difficile toksininin saptanması da tanıyı kanıtlar.   Antibiyotik kullanımına bağlı olarak hafif kolit görülen vakalarda antibiyotik tedavisinin kesilmeli yeterli olabilir. Gerekli görülürse, toksinleri bağlamak amacıyla kolestipol (günde üç defa 5 gram) ya da kolestiramin (günde üç defa 4 gram) uygulanabilir. Ağır vakalarda ise, sıvı-elektrolit ve protein suplementasyonu ile Clostridium difficile’ye etkili uygun bir antibiyotik tedavisine başlanmalıdır. Oral yoldan 7-10 gün boyunca günde dört defa 125-500 mg dozlarında kullanılan vankomisin Clostridium difficile’ye etkilidir. Kolestiramin, vankomisini bağlayarak etkisini azaltabileceğinden, en az ikişer saat ile alınmalarına dikkat edilmelidir. Alternatif olarak, oral vankomisin yerine 7-10 gün boyunca oral yoldan günde dört defa 25.000 U basitrasin de kullanılabilir. Antibiyotik kullanımına bağlı kolitlerde, barsak stazına yol açabilecek ilaçların kullanılmasından kaçınılmalıdır.   Mide-barsak hastalığı, özellikle kolit geçirmiş hastalara klindamisin tedavisi uygularken dikkatli olunmalıdır.   Araştırmalar, antibiyotik kullanımına bağlı Clostridium difficile nedeniyle oluşan kolit ve diyarenin, daha çok debil ve/veya yaşlı hastalarda (>60 yaş) ortaya çıktığını ve daha ağır seyredebildiğini göstermektedir.   Klindamisin, serebrospinal sıvıya yeterince geçmediğinden, menenjit tedavisinde kullanılmamalıdır.   Uzun süreli tedavilerde, karaciğer ve böbrek fonksiyonları kontrol edilmelidir.   Cleocin Fosfat ampul tedavisi, duyarlı olmayan organizmaların, özellikle maya mantarlarlarının aşırı üremesine neden olabilir.   Cleocin Fosfat ampul, seyreltilmeden damara bolus tarzında enjekte edilmemeli, “Kullanım Şekli ve Dozu” bölümünde belirtildiği şekilde en az 10-60 dakikalık infüzyon şeklinde uygulanmalıdır.   Atopik (alerjik) kişilere Cleocin Fosfat ampul uygulanırken dikkatli olunmalıdır.   Böbrek hastalığı olanlarda klindamisin dozunun ayarlanması gerekli değildir. Orta ve ağır karaciğer hastalığı olanlarda, klindamisinin yarılanma süresi uzamakla birlikte, yapılan farmakokinetik araştırmalar, 8 saat arayla uygulandığında klindamisin birikiminin nadiren oluşabileceğini göstermiştir. Bu nedenle, karaciğer hastalığında dozun azaltılmasının gerekmediği kabul edilmektedir.   Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım Klindamisinin gebelik döneminde kullanımının güvenilirliği henüz gösterilmemiştir.   Klindamisinin anne sütüne 0.7-3.8 µg/ml konsantrasyonlarında geçtiği bildirilmiştir.

Üretim Yeri

Zentiva Sağlık Ürünleri San. Ve Tic.A.Ş. Küçükkarıştıran 39780 Lüleburgaz

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Cleocin tedavisi sırasında aşağıdaki yan etkilerin görüldüğü bildirilmiştir.   Gastrointestinal: Karın ağrısı, bulantı, kusma ve diyare (Uyarılar/Önlemler bölümüne bakınız).   Aşırı duyarlılık reaksiyonları: İlaç tedavisi sırasında makülopapüler döküntüler ve ürtiker gözlenmiştir. En sık bildirilen reaksiyonlar, hafif ve orta şiddette yaygın kızamık benzeri deri döküntüleridir. Nadir vakalarda, bazıları Stevens-Johnson sendromunu andıran eritema multiforme görülmüştür. Birkaç vakada anafilaktoid reaksiyonların görüldüğü bildirilmiştir.   Karaciğer: Klindamisin tedavisi sırasında sarılık ve karaciğer fonksiyon testlerinde anormallikler gözlenmiştir.   Deri ve mukozalar: Kaşıntı, vajinit ile nadiren eksfoliyatif ve vezikülobüllöz dermatit bildirilmiştir.   Hematopoietik: Geçici nötropeni (lökopeni) ve eozinofili bildirilmiştir. Agranülositoz ve trombositopeni raporları vardır. Bunların hiçbirinde uygulanan klindamisin tedavisiyle doğrudan etiyolojik bir bağlantı kurulamamıştır.   Kardiyovasküler: İntravenöz yoldan çok hızlı uygulanan birkaç vakada kardiyopulmoner arest ve hipotansiyon bildirilmiştir.   Lokal reaksiyonlar: İntramusküler uygulamadan sonra lokal iritasyon, ağrı, steril abse; intravenöz enjeksiyondan sonra tromboflebit görülebildiği bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar, intramusküler enjeksiyonlar kas içine derin olarak yapılarak ve aynı intravenöz kateteri uzun süreli kullanmaktan kaçınarak önlenebilir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window