İlaç Sınıfı Beşeri İthal İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması CLEXANE
Birim Miktarı 2
ATC Kodu B01AB05
ATC Açıklaması Enoksaparin
NFC Kodu NA
NFC Açıklaması Parenteral Kullanıma Hazır Enjektörler
Kamu Kodu A01906
Orijinal / Jenerik Türü Orjinal
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 16,42 TL (3 Ocak 2012)
Önceki Satış Fiyatı 16,42 TL (20 Temmuz 2010)
Barkodu
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Başlıklar
  1. İlaç Etken Maddeleri
  2. İlaç Prospektüsü
    1. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    2. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    3. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    4. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    5. İlaç Nasıl Kullanılır
    6. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    7. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    8. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    9. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    10. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    11. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    12. Etkin Maddeler
    13. Farmakodinamik Özellikler
    14. Farmakokinetik Özellikler
    15. Farmasötik Form
    16. Gebelik Ve Laktasyon
    17. Geçimsizlikler
    18. İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi
    19. İstenmeyen Etkiler
    20. Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim
    21. Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri
    22. Kontrendikasyonlar
    23. Kullanım Yolu
    24. Küb’ Ün Yenileme Tarihi
    25. Müstahzar Adı
    26. Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri
    27. Pozoloji Ve Uygulama Şekli
    28. Raf Ömrü
    29. Ruhsat Numarası(Ları)
    30. Ruhsat Sahibi
    31. Ruhsat Sahibi
    32. Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler
    33. Terapötik Endikasyonlar
    34. Üretici Bilgileri
    35. Yardımcı Maddeler
    36. Yardımcı Maddelerin Listesi
    37. Endikasyonlar
    38. Farmakodinamik Özellikler
    39. Farmasötik Şekli
    40. Formülü
    41. Kontraendikasyonlar
    42. Kullanım Şekli Ve Dozu
    43. Ruhsat Sahibi
    44. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    45. Saklama Koşulları
    46. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    47. Uyarılar/Önlemler
    48. Üretim Yeri
    49. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    50. Doz Aşımı
    51. Endikasyonlar
    52. Farmakodinamik Özellikler
    53. Farmakokinetik Özellikler
    54. Farmasötik Şekli
    55. Formülü
    56. İlaç Etkileşmeleri
    57. Kontraendikasyonlar
    58. Kullanım Şekli Ve Dozu
    59. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    60. Saklama Koşulları
    61. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    62. Uyarılar/Önlemler
    63. Yan Etkileri / Advers Etkiler

İlaç Etken Maddeleri

  • enoksaparin sodyum (10000 Ünite(IU))

İlaç Prospektüsü

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

Karton kutu içinde, aluminyum kapak ile kapatılmış, ağzı bromobutil tıpa ile kaplı 5 ml’lik 500 IU toz içeren bir flakon (Tip I cam) + aluminyum kapak ile kapatılmış, bromobutil tıpa ile kaplı 5 ml çözücü içeren bir flakon (Tip I cam) + tek kullanımlık şırınga + transfer iğnesi + filtre iğnesi + kelebek iğnesi bulunur.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

Cetor’un araç ve makine kullanımına belirgin bir etkisi olduğu bilinmemektedir.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

İnsan kanı veya plazmadan hazırlanan ilaçların üretiminde, hastaya enfeksiyon bulaşmasını önlemek için bazı önlemler alınmaktadır. Bunlar arasında, kan ve plazma bağışçılarının dikkatle seçilmesi ve enfeksiyon riski olanlardan bağış alınmaması, her bir bağışlanan kan ve plazma ile plazma havuzunun virüs/enfeksiyon bulunup bulunmadığı açısından test edilmesi de bulunur. Ayrıca bu ürünlerin üreticileri, kan veya plazma işlemlerine virüslerin etkisizleştirilmesi/uzaklaştırılması için ek basamaklar dahil ederler. Bu önlemlere rağmen, insan kanı veya plazmasından üretilen ilaçlar hastaya uygulanırken, enfeksiyon bulaşma ihtimalinin tam olarak ortadan kaldırıldığı iddia edilemez. Bu durum aynı zamanda, bilinmeyen veya gelişen virüsler veya diğer enfeksiyon tipleri için de geçerlidir.   Alınan önlemlerin insan immünyetmezlik virüsü (HIV), hepatit B ve hepatit C virüsü gibi zarflı virüsler için etkili olduğu kabul edilmektedir. Alınan önlemlerin etkisi, Hepatit A ve parvovirüs B19 gibi zarfsız virüslere karşı sınırlı olabilir. Parvovirüs B19 enfeksiyonu hamile kadınlar (anne karnındaki bebeğin enfeksiyonu), bağışıklık sistemi baskılanmış bireyler veya bazı anemi tiplerine sahip olan kimselerde (orak hücre hastalığı veya hemolitik anemi) ciddi olabilir.   Size uygulanan her CETOR dozunda, ilacın adını ve seri numarasını kaydetmenizi şiddetle öneririz. Böylece, kullandığınız serilerin daha sonra izlenebilmesi mümkün olacaktır.   CETOR’u aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ Eğer CETOR içeriğindeki etkin maddeye veya herhangi bir bileşene aşırı duyarlıysanız (allerjikseniz)   CETOR’u aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ Daha önce kan ürünü kullanımlarınız sırasında aşırı duyarlı olduğunuz ortaya çıkmış ise dikkatli olmalısınız. CETOR ancak başka bir seçenek olmadığı durumlarda kullanılmalıdır (hayati tehlike gibi durumlarda). Tedavi mutlaka hastanede veya bir doktorun kontrolü altında yapılmalıdır. Hastaların C-1 esteraz inhibitörlerine karşı antikor üretmeleri durumunda; tedavinin süresi uzadıkça, başlangıçta etkili olan tedavinin zamanla daha az etkili hale geleceği de hesaba katılmalıdır. Bu durum kendini; anjiyo-ödem ataklarının ciddiyetinin ve sıklığının artması şeklinde gösterir. CETOR’un uygulanması sırasında bir reaksiyon oluştuğunu hissederseniz, derhal doktorunuza bildiriniz. CETOR’un yiyecek ve içecek ile kullanılması Yiyecek ve içecekler ile bilinen bir etkisi yoktur.   Hamilelik İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.   Hamile kadınlarda CETOR kullanımı araştırılmamıştır. CETOR insan kanından üretildiği için hayvanlar üzerinde araştırma mümkün değildir.   Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza danışınız.   Emzirme İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.   Araç ve makine kullanımı CETOR’un araç veya makine kullanma yeteneği üzerinde bilinen bir etkisi bulunmamaktadır.   CETOR’un içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler Bu tıbbi ürün sodyum içermektedir. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.   Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı CETOR’un diğer ilaçlarla etkileşimine dair herhangi bir bilgi yoktur.   Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınızsa lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Tüm ilaçlar gibi, CETOR içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.   Aşağıdakilerden biri olursa, CETOR’u kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz:   Teorik olarak, alerji (aşırı duyarlılık) meydana gelebilir. Aşırı duyarlılık durumunda uygulama derhal durdurulmalıdır.   Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Eğer bu durum sizde mevcut ise, sizin CETOR’a karşı ciddi alejiniz var demektir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir. Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi çok seyrek görülür.   Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız, doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.

İlaç Nasıl Kullanılır

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: Bir anjiyoödem atağını durdurmak veya önlemek amacıyla kullanılacak olan CETOR miktarı, atağın şiddetine ve niteliğine bağlıdır. Gereken dozaja, doktorun karar vermesi gerekmektedir.   Normal dozaj: Bir atağı durdurmak için; özellikle de larinks bölgesindeki şişme ve diğer aşırı şişme durumlarında: 1.000 U (yaklaşık 2 flakon). Bir ameliyat öncesi gelebilecek atağı engellemek için; özellikle de kafa ve boyun bölgelerini kapsayan ameliyatlardan önce: 1.000 U (yaklaşık 2 flakon). Eğer bir tıbbi operasyon geçirecekseniz ya da diş çektirecekseniz, doktorunuza veya dişçinize, C-1 esteraz inhibitör eksikliği hastası olduğunuzu ve CETOR kullanmakta olduğunuzu belirtiniz. Gerekli durumlarda, doktorunuz/dişçiniz CETOR enjekte edilmesini sağlayacaktır.   Uygulama yolu ve metodu: İntravenöz yolla uygulanır.   Kullanma talimatı: Toz, beraberindeki enjeksiyonluk suda çözülmelidir. Kullanmadan önce flakonların her ikisinin de oda sıcaklığına (15-25ºC) getirilmesi gerekir. Çözünme böylece daha kolay olacaktır. Ayrıca, kullanım sırasında çözelti çok soğuk olmamalıdır.   Toz içeren flakonun ve enjeksiyonluk suyu içeren flakonun plastik koruyucu kapakları kaldırılır. Her iki flakonun lastik kapakları dezenfeksiyon mendili veya alkolle (% 70) ıslatılmış gazlı bezle dezenfekte edilir. Transfer iğnesinin takılıp çıkarılabilen bölümünden koruyucu kılıf çıkarılır ve transfer iğnesinin kılıf olmayan kısmı enjeksiyonluk su içeren flakona batırılır. Daha sonra transfer iğnesinin diğer ucundaki koruyucu kaldırılır. Transfer iğnesinin içinde bulunduğu flakon baş aşağı çevrilir ve iğne toz içeren flakona sokulur. Su kendiliğinden toz içeren flakona geçer. Suyun flakonun duvarlarından akmasını sağlamak için toz içeren flakon hafifçe eğik tutulmalıdır. Su karşı tarafa geçer geçmez boş flakon ve transfer iğnesi tek bir hareketle çıkarılır. Hafifçe döndürerek (çalkalamadan) toz çözülür. Toz, 10 dakika içinde çözünerek çok açık mavi renkte veya renksiz şeffaf bir solüsyona dönüşür. Çözelti bulanık olmamalı ve tortu içermemelidir. Bir kez çözündükten sonra ürün oda sıcaklığında (15-25ºC) 3 saat saklanabilir. Uygulama: Çözelti derhal, en fazla 3 saat içerisinde kullanılmalıdır. Kullanmadan önce ürünün berraklığı ve içerisinde tortu olup olmadığı kontrol edilmelidir.   Çözülmüş ürün flakondan enjektör kullanılarak çekilir. CETOR damar içine (intravenöz olarak) uygulanmalıdır. Çözünmüş ürün yavaşça uygulanır (yaklaşık olarak dakikada 1 mL) Eğer CETOR’un etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınızla konuşunuz.   Kullanmanız gerekenden daha fazla CETOR kullandıysanız: CETOR’dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.   CETOR’u kullanmayı unutursanız: Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız.   CETOR ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler Bulunmamaktadır.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

CETOR, enjeksiyonluk çözelti için toz ve çözücüsü (5 ml) ile tek kullanımlık bir adet şırınga, bir adet transfer iğnesi, bir adet filtre iğnesi ve bir adet kelebek iğnesi bulunur. Enjeksiyon için CETOR toz mavimsi bir tozdur. Enjeksiyona hazır çözelti berrak renksiz veya açık mavi renktedir.   Etkin madde, C-1 esteraz inhibitörü’dür ve insan kanının normal bir bileşenidir. C-1 esteraz inhibitörü eksikliğinde gözle görülür kalıcı ödemler meydana gelebilir. CETOR kullanılarak bu eksikliğin giderilmesi yoluyla ödemlerin tedavisi veya önlenmesi amaçlanır.   CETOR aşağıda belirtilen durumlarda kullanılabilir: Boğazda veya gastrointestinal trakt’da şişme tedavisi, Anjiyo-edema ataklarının tedavisi; örneğin bir tıbbi operasyondan veya diş çekme operasyonundan önce, Gerektiğinde boğaz ve gastroinstestinal sistem haricindeki bölgelerde görülen şişme vakalarında.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

CETOR’u çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.   CETOR’u 2°C – 8°C’de ambalajı içerisinde saklayınız Dondurmayınız.   Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.   Ambalajlarda belirtilen son kullanma tarihinden sonra CETOR’u kullanmayınız.   Çevreyi korumak amacıyla kullanmadığınız CETOR’u şehir suyuna veya çöpe atmayınız. Bu konuda eczacınıza danışınız.

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

Çözülme: Kurutulmuş protein fraksiyonu, tavisye edilen enjeksiyonluk su miktarı içinde (5 ml) çözülmelidir. Eğer 2-8°C’da muhafaza ediliyorsa, çözülümden önce Cetor’un viyallerini ve enjeksiyonluk suyu oda sıcaklığına (15-25°C) getirmek şarttır.   Transfer iğnesi kullanım talimatı:   1. Enjeksiyonluk su ve ürünü içeren her iki viyalin plastik koruyucu kapaklarını çıkartınız. 2. Alkole (%70) batırılmış bir parça sargı bezi ile, her iki viyalin plastik durdurucularını dezenfekte ediniz. 3. Transfer iğnesinin bir ucundaki koruyucu kabı çıkartıp, iğneyi enjeksiyonluk su içeren viyale sokunuz. Sonra, transfer iğnesinin diğer ucundaki koruyucu kabı çıkartıp, transfer iğnesinin içinde bulunduğu viyali başaşağı çevirip, boştaki iğneyi hemen ürünün bulunduğu viyale sokunuz. 4. Ürünün içinde bulunduğu viyale uygulanan basınç, enjeksiyonluk suyun viyale doğru geçmesini sağlayacaktır. Tavsiye: enjeksiyonluk su diğer tarafa geçerken, ürünün içinde olduğu viyali yana doğru eğik tutun, böylelikle suyun viyalin içine doğru akması kolaylaşır. Böylelikle; ürün daha çabuk şekilde çözülür. Tüm su diğer tarafa geçince, boş kalan viyal ve transfer iğnesi tek hareketle yerinden çıkartılmalıdır.   Çözülmeyi hızlandırmak için, ürünün bulunduğu viyal yavaşca kendi etrafında döndürülebilir ve eğer gerekiyorsa, 30°C’a kadar ısıtılabilir. Viyal asla hızla sallanmamalıdır ve sıcaklığı da 37°C’ı geçmemelidir.   Eğer viyal bir su banyosunda ısıtılacaksa, suyun koruyucu kapakla ve/veya plastik durdurucu ile temas etmemesi sağlanmalıdır.    Kural olarak, kuru madde 10 dakika içinde şeffaf (renksiz ve açık mavi arası) bir solüsyon haline gelecek şekilde tam olarak çözülmüş olmalıdır. Açık mavi renk; plazma protein seruloplazminin varlığından dolayıdır.   İlacı enjekte etmeden hemen önce, içinde parçacık veya pıhtı olup olmadığı gözle iyice incelenmelidir. Eğer tamamen çözülmemişse, ya da solüsyon tamamen şeffaf halde olmayıp içinde pıhtı ve parçacıklar bulunmaktaysa, ilaç enjekte edilmemelidir.   Eğer hazırlanan ilacın sadece bir kısmı kullanılmışsa, geri kalanı elden çıkartılmalıdır.

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

IV Enjeksiyonluk Çözelti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

Cetor’un diğer tıbbi ürünlerle etkileşimi bilinmemektedir.

Doz Aşımı Ve Tedavisi

Cetor’un aşırı dozda kullanımının prevalensi ve semptomlarına ilişkin bir veri bulunmamaktadır.

Etkin Maddeler

İnsan C-1 Esteraz İnhibitörü 500 IU

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grup: antihemorajik, antifibrinolitik, proteinaz inhibitörleri, C-1 esteraz inhibitörü ATC-kodu: B02A B03   C-1 esteraz inhibitörü, insan kanının normal bir bileşenidir ve serin proteaz inhibitörlerinden (serpin) biridir. Protein, kompleman sistemin ve intrinsik pıhtılaşmanın bir inhibitörü olarak işlev yapar. Kompleman sisteminin inhibisyonu; C-1 esteraz inhibitörün, kompleman sisteminin ilk bileşeninin aktif alt ünitesinden iki tanesine (C1r ve C2s) bağlanması sonucunda oluşur. İntrinsik pıhtılaşmanın inhibisyonu ise, Faktör XIIa’ya ve kalikrein’e bağlanarak meydana gelir.   Eğer C-1 esteraz inhibitörü yoksa ya da konsantrasyonu azaltılmışsa, ya da vücudun kendi C-1 esteraz inhibitörü yeteri kadar aktif değilse, bu durum; ödemlerin gözle görülür şekilde oluşmasıyla ortaya çıkan periyodik semptomatoloji durumuna yol açar. Bu da, kalıtsal anjiyo ödem olarak tanımlanır. Bu semptomatolojinin profilaksisi ve akut tedavisi için, Cetor ile yapılan bir ek tedavi uygulanır.

Farmakokinetik Özellikler

Absorpsiyon: Cetor damardan enjekte edildiği için, absorpsiyon aşaması yoktur. Bu durumda, hastaya verilen Cetor’dan biyoyararlanım oranı, %100’dür.   Dağılım: Hastaya Cetor enjekte edildikten sonraki in vivo iyileşme, (tek ölçüm noktasından yola çıkılarak, en yüksek değer ele alınmıştır) 74 ± %13’tür. İn vivo tepkisi, C-1 esteraz inhibitörün vücut ağırlığının kilogramı başına verilen 1 U’luk C-1 esteraz inhibitörün enjekte edilmesinden sonra, plazmanın ml’i başına düşen averaj oranı olan 0.016 ± 0.003 U’dur.   Tüm olası hesaplama noktaları göz önüne alınarak hesaplanan görünen dağılım miktarı, vücut ağırlığının kilogramı başına 81 ± 5 ml’ye gelir. Vücuttaki dağılımın mekaniği hakkında çok az bilgi vardır; ama deneysel veriler; açık bir-kompartıman modeliyle uyumlu bir monofazik düşme eğimi ortaya çıkartmaktadır.   Eliminasyon: Eliminasyonun yarı ömür süresi, 48 ± 10 saat olarak belirlenmiştir. Ortalama etkinlil süresi, (verilen C-1 esteraz inhibitör dozajının %62.3’ünün metabolize olması için gereken süre; ilacın yarı-ömrü ile karşılaştırılabilir ama kullanılan model üzerinde farklı şekilde hesaplanmıştır) 63 ± 17 saattir. Bu sayı, C-1 esteraz inhibitörü eksikliği bulunan ve bulunmayan hastalarda aynıdır. İnsanlarda fraksiyonel açıklık, vücut ağırlığının kilogramı başına 1.3 ± 0.3 ml’dir.

Farmasötik Form

Enjeksiyonluk çözelti için toz ve çözücü içerir.

Gebelik Ve Laktasyon

Gebelik Kategorisi : C Cetor’un gebe kadınlarda güvenli kullanımı, kontrol edilmiş tıbbi deneylerle kanıtlanmamıştır Bu nedenle gebe kadınlarda kullanımı da dikkatle yapılmalıdır. Gebelik, embriyo veya fetüsün gelişimi, doğum sonrası gelişim açısından güvenliğini değerlendirmek için hayvan çalışmaları güvenli bir bilgi verecek durumda değildir. Bu nedenle; Cetorgebe kadınlarda sadece kesinlikle endike olduğu durumlarda uygulanmalıdır.   Laktasyon : Emziren kadınlarda Cetor kullanımının güvenliği saptanmamıştır. Bu nedenle emziren kadınlarda sadece kesinlikle endike ise kullanılmalıdır.

Geçimsizlikler

Olası geçimsizlik riskleri gözönüne alınarak, Cetor’un başka bir tıbbi ürünle beraber kullanılmaması tavsiye edilir.

İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi

17.08.2009

İstenmeyen Etkiler

Bazı durumlarda alerjik reaksiyon riski vardır. Ürtiker gibi minör reaksiyonlar görülürse, antihistamin ve kortikosteroid tedavisiyle giderilebilir. Daha ciddi reaksiyonlar ortaya çıkarsa (örneğin, anafilaktik şok) ilacın kullanımı hemen durdurulmalı ve reaksiyon, damardan (adaleden değil) enjekte edilen kortikosteroid ve adrenalin ile tedavi edilmelidir.

Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim

C-1 Esteraz İnhibitörü   Cetor insan plazmasından hazırlanan protein fraksiyonlarından oluşur. Tavsiye edilen enjeksiyonluk su miktarı (5ml) içinde çözüldükten sonra, ürün; ml başına (C-1 esteraz inhibitörün 1 U’su, 1mL’lik taze, normal plazmada bulunan C-1 esteraz inhibitörüne eşittir) 100 U (= ünite, ‘E’)’luk C-1 esteraz inhibitörü içerir. Viyal başına düşen toplam ölçülmüş C-1 esteraz inhibitör miktarı, etiketin üzerinde belirtilmiştir. Belirli C-1 esteraz inhibitör aktivitesi, en azından proteinin 4.0 U/mg’sine eşit olmalıdır. Düşük konsantrasyonlarda gözlenen diğer proteinler, immunoglobülin G ve seruloplazmindir.   Preparat; steril ve apirojendir.   Yardımcı maddeler için, bölüm 6.1’e bakınız.

Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri

C-1 esteraz inhibitörü, insan vücudunun normal bir bileşenidir. Hayvanlarda, toksik değerler için yapılan deney ve araştırmalar güvenilir ölçüde ilerlememiştir; özellikle de yüksek doz verildiğinde sirkülasyona aşırı yüklenme olduğu göz önüne alınırsa. Embriyo ve fetüsün toksik değerlerine ilişkin deneyler; antikorların tetiklemesi ve engel olması sebebiyle mümkün olmamıştır. Ürünün nitelikleri ve Cetor’un kullanımından sonra ortaya çıkan bir mutajenic veya onkojenik etki olmaması sebebiyle deneysel çalışmalara (heterolog türleri kullanılarak) gerek görülmemiştir.   Cetor’un geliştirilmesi safhasında, ürünün hastaya enjekte edilmesini takiben, bir fare modeli kullanılarak, kan basıncının olası düşmesi ihtimaline ve olası neo-antijen oluşumuna (tavşanlar üzerindeki çalışmalar) ve olası trombojenik etkilere (Wessler tarafından tanımlanana bir deney) karşı deneyler yapılmıştır. Bu çalışmalar esnasında, beklenmeyen bir tepki alınmamıştır.

Kontrendikasyonlar

Bir veya birden fazla aktif maddeye veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı hassasiyet durumlarında kullanılmamalıdır.

Kullanım Yolu

IV Enjeksiyon

Küb’ Ün Yenileme Tarihi

24.11.2009

Müstahzar Adı

CETOR 500 IU / 5 mL IV Enjeksiyonluk Çözelti İçin Liyofilize Toz İçeren Flakon

Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri

Hastaların C-1 esteraz inhibitörlerine karşı antikor üretmeleri durumunda; tedavinin süresi uzadıkça, başlangıçta etkili olan tedavinin zamanla daha az etkili hale geleceği de hesaba katılmalıdır. Bu durum kendini; anjiyo-ödem ataklarının ciddiyetinin ve sıklığının artması şeklinde gösterir.   Daha önce kan veya kan ürünleri kullanan ve atipikal reaksiyon veren hastalarda, anafilaktik bir reaksiyon görülebilir. Bu gibi hastaların, bu ürünle ya da başka benzer kan ürünleriyle tedavi edilmemesi uygun görülmüştür. Eğer acil bir durum sebebiyle bu kural bozulacaksa, ürün ciddi bir klinik gözlem altında hastaya verilmelidir.   İnsan kanı ve plazmasından elde edilen tıbbi ürünler verildiğinde, enfektif maddelerin transmisyonuyla oluşabilecek bulaşıcı hastalıkları göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca, niteliği belli olmayan patojenler için de, bu durum geçerlidir. Ama, enfektif maddelerin transmisyon riski, şu şekilde azaltılabilir: Donörlerin tıbbi bir mülakata tabi tutularak seçilmesi ve kişisel bağışların ve plazma havuzlarının HBsAg için ve HIV ve HCV antikorları için test edilmesi Plazma havuzlarının HCV genomik materyalleri için test edilmesi Üretim sürecinde; model virüsler kullanılarak onaylanmış inaktivasyon ve ortadan kaldırma işlemlerinin yapılması. Bu işlemler, HIV, HCV, HBV ve HAV için etkili olarak gözlemlenmiştir. Ancak, inaktivasyon ve ortadan kaldırma işlemleri, parvovirüs B19 gibi zarflı virüsler için çok fazla etkili değildir. Uygulanan bu yöntemlerle anılan virüsler açısından risk azaltılmış olmakla birlikte, tüm hayvan ve insan kökenli ürünlerde olduğu gibi, Creutzfeldt Jakob Hastalığı (CJD) riski tümüyle gözardı edilemez. Hastalar açısından, Cetor her uygulandığında, hastayla ürünün seri numarası arasındaki bağlantının korunabilmesi için, ürünün adı ve seri numarası kaydedilmelidir.

Pozoloji Ve Uygulama Şekli

Pozoloji: Verilecek dozaj,(beklenen) atağın şiddetine ve niteliğine göre belirlenir.   Aşağıdaki dozaj tablosu yetişkinler ve çocuklar için bir kılavuz olarak kullanılabilir:   Akut tedavi:                                  1.000 ünite Operasyon öncesi profilaksi:         1.000 ünite   C-1 esteraz inhibitörlerin karşısındaki antikorların varlığı, Cetor’un yarı-ömrünü büyük ölçüde azaltabilir. Bu gibi durumlarda, daha yüksek bir dozaj uygulanması gerekebilir ve sürekli olarak hastanın kanındaki C-1 esteraz inhibitör konsantrasyonunun seviyesinin kontrol edilmesi tavsiye edilir.   Uygulama Şekli : Cetor, direkt damardan enjeksiyon yoluyla uygulanmalıdır. Ürünün yavaşça, dakikada 1 mL’yi geçmeyecek bir hızla enjekte edilmesi tavsiye olunur.

Raf Ömrü

36 ay. CETOR sulandırılarak hazırlandıktan sonra, kullanılmadan önce 3 saat oda sıcaklığında (15-25°C) saklanabilir.

Ruhsat Numarası(Ları)

58

Ruhsat Sahibi

Centurion Pharma İlaç Sanayi ve Ticaret Ltd Şti. Balmumcu Hoşsohbet Sok. No: 2 80700 İstanbul Telefon: 0212 275 07 08 Faks:      0212 274 61 49

Ruhsat Sahibi

Centurion Pharma İlaç Sanayi ve Ticaret Ltd Şti. Balmumcu Hoşsohbet Sok. No: 2 80700 İstanbul Telefon: 0212 275 07 08 Faks:      0212 274 61 49

Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler

Orijinal ambalajında, 2-8°C’de saklayınız. Dondurmayınız.

Terapötik Endikasyonlar

Cetor, kalıtımsal ve sonradan edinilmiş C-1 esteraz inhibitör eksikliği olan hastalarda özellikle de anjiyo-ödemin profilaktik ve akut tedavisinde kullanılmaktadır.

Üretici Bilgileri

Sanquin Bloedvoorziening  Plesmanlaan 125 1066 CX Amsterdam – HOLLANDA

Yardımcı Maddeler

Toz: Sodyum klorür, sakaroz, trisodyum sitrat dihidrat, L-Valin, L-Alanin, L-Threonin Çözücü: Enjeksiyonluk su

Yardımcı Maddelerin Listesi

Toz: Sodyum klorür, sakaroz, trisodyum sitrat dihidrat, L-Valin, L-Alanin, L-Threonin       Çözücü: Enjeksiyonluk su

Endikasyonlar

Cleocin-T %1 Topikal Çözelti, acne vulgaris tedavisinde kullanılan bir preparattır.

Farmakodinamik Özellikler

Klinik Farmakoloji İn vitro koşullarda etkin olmayan klindamisin fosfat, organizmada geçirdiği hidroliz sonucu antibakteriyel yönden etkin klindamisine dönüşür. Klindamisinin, Propionibacterium acnes’e etkili olduğu kanıtlanmıştır. Bu özellik, antibiyotiğin akne hastaları üzerindeki yararlılığını açıklar. Klindamisin ile linkomisin arasında çapraz direnç, klindamisin ile eritromisin arasında antagonizma bulunur. Radyoaktif olarak işaretlenmiş klindamisin kullanılarak yapılan insan derisine penetrasyon çalışmaları, uygulanan dozun yaklaşık %10 kadarının emildiğini gösteren klindamisin yoğunluklarının, stratum corneum’da biriktiğini ortaya koymuştur. Klindamisin aktivitesi akne hastalıklarındaki komedonlar üzerinde gösterilmiş bulunmaktadır. Dört hafta süreyle Cleocin T uygulanırımdan sonra, ekstrakte edilen komedonlardaki antibiyotik yoğunluğu, her bir gram komedon materiyeli için 0 ilâ 1490 arasında değişmek üzere, ortalama 597 mikrogram olarak ölçülmüştür. Klindamisin, in vitro bakteriyolojik araştırmalarda, test edilen bütün Propionibacterium acnes kültürlerini inhibe etmiştir. Minimum inhibisyon konsantrasyonu (MIC) değerleri ortalama 0.4 mcg/ml olarak saptanmıştır. Klindamisin uygulanımından sonra, deri yüzeyindeki serbest yağ asidi değerleri %14’ten %2’ye düşmüştür.

Farmasötik Şekli

Topikal Çözelti

Formülü

1 ml solüsyonda, Klindamisin Fosfat:10 mg Klindamisin baza eşdeğer miktarda. Klindamisin fosfat, semi-sentetik bir antibiyotik olan klindamisinin suda çözünen bir esteridir. Klindamisin temel bileşik linkomisin 7(R)-hidroksil grubu yerine, 7(S)-kloro kökünün eklenmesiyle elde edilir. Klindamisin fosfatın kimyasal adı, 7(S)-kloro-deoksilinkomisin-2-fosfattır. Solüsyonda ayrıca izopropil alkol, propilen glikol ve su bulunur.

Kontraendikasyonlar

Klindamisin ya da linkomisine aşırı duyarlı oldukları bilinen hastalarla regional enterit, ülseratif kolit ya da antibiyotik tedavisine eşlik eden kolit anamnezi bulunanlarda kullanılmamalıdır.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Cleocin-T %1 Topikal Çözelti hastalıklı bölgeye, günde 2 defa ince bir tabaka halinde sürülür.

Ruhsat Sahibi

PFIZER İLAÇLARI Ltd.Şti. Muallim Naci Cad. No:55 34347  Ortaköy/İSTANBUL

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

21.01.2010- 223/18

Saklama Koşulları

25°C ’nin altındaki oda sıcaklığında donmaktan koruyarak saklanmalıdır. Doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Her ml’de 10 mg Klindamisin aktivitesine eşdeğer miktarda Klindamisin fosfat içeren 30 ml’lik ambalajlarda.

Uyarılar/Önlemler

Birçok antibiyotiğin ve bu arada klindamisinin kullanımı sırasında, ağır diyare ve psödomembranöz kolit gelişebilir. Topikal kullanımda antibiyotik deri yüzeyinden emilebilir. Bazı seyrek vakalarda diyare, kolit ve psödomembranöz kolit bildirilmiştir. Böyle durumlarda ilaç kesilmeli ve hastaya gerekli tedavi uygulanmalıdır. Klinik araştırmalara göre başlıca neden Clostridium difficile’ye bağlı bir toksindir. Kolit, ağır diyare ve abdominal kramplarla seyreder. Psödomembranöz kolit ise endoskopik muayene ve feçeste Clostridium difficile toksininin saptanmasıyla doğrulanır. Ağız yolundan her 6 saatte bir 125-500 mg vankomisin verilir ve tedavi 7-10 gün sürer. Hafif vakalarda ilacın kesilmesi ve kolestiramin ya da kolestipol reçinelerinin verilmesi yeterlidir. Kolestiramin reçineleri vankomisine bağlandığından ayrı olarak tatbik edilmeli ve en az iki saat ara ile verilmelidir. Cleocin-T %1 Topikal Çözelti, alkollü bir vehikül içerdiğinden, göze sürüldüğünde yanma ve tahriş yapabilir. Çözeltinin göz, sıyrılmış deri, mükoza gibi duyarlı yüzeylere kazara temas etmesi durumunda buraları bol miktarda soğuk suyla yıkanmalıdır. İlacın hoş olmayan bir tadı vardır, ağız çevresine uygulanırken dikkatli olmalıdır. Cleocin-T, atopik (alerjik) kişilerde ihtiyatla kullanılmalıdır. Gebelik ve emzirme döneminde kullanım güvenirliği saptanmamıştır. Anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir.  

Üretim Yeri

Zentiva Sağlık Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. Küçükkarıştıran 39780 Lüleburgaz

Yan Etkileri / Advers Etkiler

En sık rastlanan yan etki deride kurumadır. Klindamisinin topikal formülasyonu ile ilişkili olarak, tıp literatüründe seyrek durumlarda bildirilen yan etkiler şunlardır: Karın ağrısı                          Deri tahrişi Temas dermatiti                   Deride yağlanma Mide-barsak bozuklukları        Gözlerde batma hissi Gram-negatif follikülit   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Semptomları ve şiddeti   İntravenöz, ekstrakorporeal veya subkütan enoksaparin sodyumun kazara doz aşımı hemorajik komplikasyonlara yol açabilir. Büyük dozlarda olsa dahi oral uygulamayı takiben enoksaparin sodyumun absorbe olması mümkün değildir.   Antidotu ve Tedavisi   Antikoagülan etkiler protaminin yavaş intravenöz enjeksiyonu ile büyük ölçüde nötralize edilebilmektedir. Protamin dozu enjekte edilen enoksaparin sodyum dozuna bağlı olup, enoksaparin sodyum son 8 saat içinde uygulanmış ise 1 mg protamin 1 mg enoksaparin sodyumun antikoagülan etkisini nötralize etmektedir. Enoksaparin sodyum uygulanmasının üstünden 8 saatten daha uzun zaman geçmiş ise veya ikinci bir protamin dozunun gerekli olduğu belirlenmiş ise, 1 mg enoksaparin sodyum başına 0.5 mg protamin infüzyonu uygulanabilir. Enoksaparin sodyum enjeksiyonundan 12 saat sonra, protamin uygulanmasına gerek duyulmayabilir. Bununla birlikte, yüksek protamin dozlarıyla dahi, enoksaparin sodyumun anti-Xa aktivitesi hiçbir zaman tam olarak nötralize edilmez (maksimum yaklaşık %60). (bkz. protamin tuzlarının reçete bilgileri). 

Endikasyonlar

Venöz tromboemboli profilaksisinde (venlerde pıhtı oluşumunun önlenmesi) özellikle bazı işlemler, örneğin ortopedik veya genel cerrahi sonrası Kalp yetmezliği, solunum yetmezliği, çeşitli enfeksiyonlar ve romatizmal hastalıkları içeren akut medikal hastalıklar nedeniyle yatağa bağlı hastaların venöz tromboembolisinin profilaksisinde Hemodiyaliz sırasında ekstrakorporeal dolaşımda tromboz oluşumunun önlenmesinde Beraberinde pulmoner emboli gelişmiş veya gelişmemiş derin ven trombozunun tedavisinde Kararsız angina ve non-Q miyokard infarktüsü tedavisinde aspirin ile birlikte verilmelidir.

Farmakodinamik Özellikler

Enoksaparin sodyum -yaklaşık 4500 dalton ortalama molekül ağırlığına sahip Düşük Molekül Ağırlıklı Heparindir. Yüksek anti-Xa (100 I.U./mg) ve düşük anti-IIa veya anti-trombin (28 I.U. /mg) aktivitesi vardır.

Farmakokinetik Özellikler

Enoksaparin sodyumun farmakokinetik parametreleri, önerilen dozaj sınırlarında tek ve tekrarlanan subkütan uygulamadan sonra ve tek intravenöz uygulamadan sonra esas olarak plazma anti-Xa aktivitesinin zaman süreci açısından ve ayrıca anti-IIa aktivitesine göre araştırılmıştır. Anti-Xa ve anti-IIa farmakokinetik aktivitelerin kantitatif tayini, spesifik substratlarla ve DMAH’lar (Düşük Molekül Ağırlıklı Heparinler) için uluslararası standartlara karşı (NIBSC) kalibre edilmiş bir enoksaparin standardı ile validasyonu yapılmış amidolitik yöntemler kullanılarak gerçekleştirilmiştir.   Biyoyararlanımı:Enoksaparinsodyumsubkütan enjeksiyonu takiben hızla ve tam olarak emilir. Emilim doğrudan uygulanan doz ile doğru orantılıdır. Bu durum fraksiyonsuz heparinin aksine enoksaparin sodyum emiliminin lineer olduğunu ifade etmektedir. Subkütan enjeksiyonun ardından anti-Xa aktivitesine dayanarak enoksaparinin biyoyararlanımı % 100’e yakındır. 100-200 mg/ml aralığındaki enjeksiyon hacmi ve doz konsantrasyonu sağlıklı gönüllülerde farmakokinetik parametreleri etkilememektedir. Ortalama maksimum plazma anti-Xa aktivitesi subkütan enjeksiyondan 3-5 saat sonra gözlenmektedir. Enoksaparinin farmakokinetiğinin önerilen dozaj sınırlarının üzerinde doğrusal olduğu görülmektedir. Subkütan uygulamadan sonra plazma anti-IIa aktivitesi anti-Xa aktivitesine kıyasla yaklaşık 10 kat daha düşüktür. Ortalama maksimum anti-IIa aktivitesi subkütan uygulamadan yaklaşık 3-4 saat sonra gözlenmektedir.   Dağılımı: Enoksaparin sodyum anti-Xa aktivitesinin dağılım hacmi yaklaşık 6 litredir.   Metabolizma ve İtrah:İtrahın, tek subkütan dozdan sonra 4 saat ile tekrarlanan doz uygulamasından sonra 7 saat arasında seyreden bir yarılanma ömrü ile monofazik olduğu görülmektedir. Enoksaparin sodyum esas olarak karaciğerde, metabolize olmaktadır. Aktif metabolitlerin renal itrahı uygulanan dozun yaklaşık %10’unu ve aktif ve aktif olmayan metabolitlerin renal itrahı dozun %40’ını temsil etmektedir. Enoksaparin sodyum 1500 anti-Xa IU/kg 6 saatlik intravenöz infüzyondan sonra 0.74 l/st ortalama anti-Xa plazma itrahına sahip düşük itrahlı bir ilaçtır. Günde tek doz subkütan 40 mg’ı takiben, belirgin anti-Xa aktivitesi yaklaşık 12 saatte plazmada yer alır. Subkütan dozu takiben, enoksaparinin belirgin itrahı yaklaşık 15 ml/dk’dır.

Farmasötik Şekli

KULLANIMA HAZIR ENJEKTÖR

Formülü

Her 1 ml’lik steril solüsyon 100 mg enoksaparin sodyum’a eşdeğer 10000 anti-Xa IU içerir. 1 mg (0.01 ml) enoksaparin sodyum yaklaşık 100 anti-Xa IU’ya karşılık gelir. Clexane 4000 anti-Xa IU 40 mg enoksaparin sodyum’a eşdeğerdir.

İlaç Etkileşmeleri

Eğer kesin olarak endike değilse hemostazı etkileyen ajanların enoksaparin sodyum tedavisinden önce kesilmesi önerilmektedir. Bu ajanlar aşağıdaki ilaçları içermektedir: Sistemik Salisilatlar, asetilsalisilik asit ve ketorolak dahil olmak üzere NSAİ ilaçlar, Dekstran 40, tiklopidin ve klopidogrel, Sistemik glukokortikoidler, Trombolitikler ve antikoagülanlar, Glikoprotein IIb/IIIa antagonistler dahil olmak üzere diğer antitrombosit ajanlar,. Divalproex, plikamisin, valproik asit, sülfinpirazon.  Varfarin; Beraber kullanım sırasında kanama riski artabilir. Antikoagülasyonu sağlamak ve geçici hiperkoagülabilite ihtimaline karşı korumak üzere varfarin tedavisinin başlangıcında enoksaparin genellikle devam ettirilir.   Eğer kombinasyon endike ise, enoksaparin sodyum dikkatli klinik izleme ve uygun olduğunda laboratuvar izlemesi yapılarak kullanılmalıdır.

Kontraendikasyonlar

Enoksaparin sodyum, heparin ya da diğer düşük molekül ağırlıklı heparinler dahil olmak üzere heparin türevlerine karşı aşırı duyarlılık,   Aktif majör kanama ve yakın tarihli hemorajik inme dahil olmak üzere yüksek kontrolsüz hemoraji riski taşıyan hastalıklar.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Cerrahi hastalarında venöz tromboz profilaksisi:   Orta derecede tromboemboli riski olan hastalarda (örn. abdominal cerrahi), önerilen enoksaparin sodyum dozu subkütan enjeksiyon yoluyla günde bir kez 2000 anti-Xa IU ya da 4000 anti-Xa IU’dır. Genel cerrahi girişimlerinde, ilk doz operasyondan 2 saat önce uygulanmalıdır.   Yüksek derecede tromboemboli riski olan hastalarda (örn. ortopedik cerrahi) subkütan enjeksiyon yoluyla verilmesi önerilen enoksaparin sodyum dozu, cerrahiden 12 saat önce başlatılan ve cerrahiden 12-24 saat sonra devam edilen günde bir kez 4000 anti-Xa IU’dır.   Enoksaparin tedavisi genellikle, ortalama 7-10 gün süreyle uygulanır. Bazı durumlarda daha uzun süreli tedavi gerekebilir ve tedaviye hasta trombo-emboli riski altında olmaya devam ettiği ve yatağa bağlı kaldığı sürece devam edilmelidir.   İlk tedaviyi takiben günde bir kez 4000 anti-Xa IU ile 3 hafta süreyle devam ettirilen tedavinin ortopedik cerrahide yararlı olduğu kanıtlanmıştır.   Spinal/Epidural Anestezi ve Perkutan Koroner Revaskülarizasyon girişimleri için doz uygulama aralıklarıyla ilgili özel öneriler için: bkz. Uyarılar/Önlemler.   Medikal hastalarda venöz tromboemboli profilaksisi:   Önerilen doz subkütan enjeksiyon yoluyla günde bir kez 4000 anti-Xa IU’dır. Enoksaparin sodyum ile tedavi en az 6 gün süreyle uygulanır ve tam hareket kazanana kadar, en fazla 14 gün süreyle devam edilir.   Hemodiyaliz sırasında ekstrakorporeal dolaşımda tromboz oluşumunun engellenmesi:   Önerilen doz 100 anti-Xa IU/kg’dır. Yüksek hemoraji riski taşıyan hastalar için, doz ikili vasküler giriş için 50 anti-Xa IU/kg’a ve tek vasküler giriş için 75 anti-Xa IU/kg’a azaltılmalıdır. Hemodiyaliz sırasında enoksaparin sodyum, diyaliz seansının başında dolaşımın arteriyel koluna uygulanmalıdır. Uygulanan bu dozla 4 saatlik bir seans için genellikle yeterli bir etki sağlanabilmektedir. Fibrin halkalarının gözlendiği durumlarda 50 ila 100 anti-Xa IU/kg’lık ek bir doz uygulanabilir.   Pulmoner emboli ile birlikte ya da tek başına derin ven trombozlarının tedavisinde:   Enoksaparin sodyum 150 anti-Xa IU/kg tek enjeksiyon olarak ya da 12 saatte bir 100 anti-Xa IU/kg doz subkütan olarak verilmelidir. Komplike tromboembolik hastalıklarda 100 anti-Xa IU/kg günde 2 kez verilmesi önerilir. Tedavi süresi genelde ortalama 10 gündür. Uygun olduğunda oral antikoagülan tedavisine başlanmalı ve enoksaparin tedavisi terapötik antikoagülan etki sağlanana kadar sürdürülmelidir.   Kararsız angina ve non -Q miyokard infarktüsünün tedavisi:   Önerilen enoksaparin sodyum dozu, oral aspirin (günde bir kez 100 – 325 mg) ile birlikte subkütan enjeksiyon yoluyla 12 saatte bir uygulanan 100 anti-Xa IU/kg’dır.   Bu hastalarda enoksaparin sodyum ile tedavi en az 2 gün süreyle uygulanmalı ve hastanın durumu stabilize olana kadar devam ettirilmelidir. Normal tedavi süresi 2 – 8 gündür.   Pediatri   Enoksaparin sodyumun çocuklardaki güvenilirlik ve etkinliği kanıtlanmamıştır.   Yaşlılar   Böbrek fonksiyon bozukluğunun olmaması halinde yaşlılarda herhangi bir doz azaltımına gerek yoktur (bkz. Uyarılar/Önlemler: Yaşlılarda Hemoraji, Kullanım şekli ve dozu: Böbrek bozukluğu).   Böbrek bozukluğu   (bkz. Uyarılar/Önlemler: Böbrek bozukluğu).   Ağır böbrek bozukluğu   Ağır böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi < 30 ml/dakika) olan hastalar için aşağıdaki tablolara göre bir doz ayarlaması gerekir, zira bu hastalarda enoksaparin sodyuma maruz kalma anlamlı ölçüde artmaktadır.   Terapötik dozaj sınırları için aşağıdaki dozaj ayarlamaları önerilmektedir:   Standart doz uygulaması Ağır böbrek bozukluğu Günde iki kez 100 anti-Xa IU/kg Günde bir kez 100 anti-Xa IU/kg Günde bir kez 150 anti-Xa IU/kg Günde bir kez 100 anti-Xa IU/kg   Profilaktik dozaj sınırları için aşağıdaki dozaj ayarlamaları önerilmektedir:   Standart doz uygulaması Ağır böbrek bozukluğu Günde bir kez 4000 anti-Xa IU Günde bir kez 2000 anti-Xa IU Günde bir kez 2000 anti-Xa IU Günde bir kez 2000 anti-Xa IU   Önerilen dozaj ayarlamaları hemodiyaliz endikasyonu için geçerli değildir.   Hafif ve Orta Dereceli Böbrek Bozukluğu   Orta dereceli böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi 30-50 ml/dakika) ve hafif böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi 50-80 ml/dakika) olan hastalarda herhangi bir doz ayarlaması önerilmemekle birlikte, dikkatli klinik izlemenin yapılması tavsiye edilmektedir.   Karaciğer bozukluğu   Klinik araştırmalar bulunmadığından, karaciğer bozukluğu olan hastalarda dikkatli olunmalıdır.   Uygulama   Önceden doldurulmuş tek kullanımlık şırıngalar derhal kullanım için hazırdır.   Enjeksiyon tercihen hasta yatar durumdayken yapılmalıdır. Enoksaparin sodyum derin subkütan enjeksiyon yoluyla uygulanır. Önceden doldurulmuş 2000 anti-Xa IU ve 4000 anti-Xa IU şırıngaları kullanırken ilaç kaybını önlemek için enjeksiyondan önce şırıngadan hava kabarcıklarını dışarı atmaya çalışmayınız. Uygulama sol ve sağ anterolateral veya posterolateral abdominal duvar arasında dönüşümlü olarak yapılmalıdır.   İğne başparmak ile işaret parmağı arasında bastırmadan tutulan deri kıvrımına dikey olarak sonuna kadar batırılır. Bu deri kıvrımı enjeksiyon tamamlanıncaya değin bırakılmamalıdır. Uygulamadan sonra enjeksiyon yerini ovuşturmayınız.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Preparatın ayrıca, Clexane 2000 anti-Xa IU/0.2 ml kullanıma hazır enjektör Clexane 6000 anti-Xa IU/0.6 ml kullanıma hazır enjektör Clexane 8000 anti-Xa IU/0.8 ml kullanıma hazır enjektör Clexane 10000 anti-Xa IU/1 ml kullanıma hazır enjektör Clexane 120 mg/0.8 ml kullanıma hazır enjktör isimli ürünüde mevcuttur

Saklama Koşulları

Clexane, diğer enjeksiyon ve infüzyon solüsyonlarıyla karıştırılmamalıdır.   Çocukların göremeyeceği ve erişemeyeceği yerlerde, 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında ve ambalajında saklayınız. Dondurmayınız.   Doktora danışmadan kullanılmamalıdır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Clexane 4000 anti-Xa IU/0.4 ml  Her bir 0.4 ml’lik steril enjektörde, 4000 anti-Xa IU enoksaparin sodyum bulunan ve her kutuda iki ve on adet kullanıma hazır enjektör içeren ambalajlarda.

Uyarılar/Önlemler

Genel   Düşük molekül ağırlıklı heparinler üretim metodu, molekül ağırlığı,spesifik anti-Xa aktivitesi, ünite ve doz açısından eşdeğer olmadıklarından birbirlerinin yerine kullanılmamalıdır. Farmakokinetik özellikler ve bununla ilişkili biyolojik aktivitelerde (örn. anti-trombin aktivitesi ve trombosit etkileşimleri) farklılıklara yol açar. Her ürünün spesifik kullanım şekline özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir.   Spinal/Epidural Anestezi   Enoksaparin sodyum ve spinal/epidural anestezinin birlikte kullanımı ile uzun süreli ya da kalıcı paraliziye yol açan nöroaksiyel hematom olguları bildirilmiştir. Bu olaylar günde bir kez 4000 anti-Xa IU veya daha düşük enoksaparin sodyum dozaj rejimleri ile nadir olarak görülmektedir. Bu risk, daha yüksek enoksaparin sodyum dozaj rejimleri, postoperatif yerleşik kateterlerin kullanımı ya da hemostazı etkileyen NSAİ ilaçlar gibi ilave ilaçların birlikte kullanımıyla daha büyüktür (bkz. İlaç etkileşimleri ve diğer etkileşmeler). Ayrıca travmatik ya da tekrarlanan nöroaksiyel ponksiyonun da bu riski arttırdığı düşünülmektedir.   Hekimin epidural/spinal anestezi bağlamında antikoagülan uygulamaya karar vermesi halinde, belde orta hatta ağrı, sensoryel ve motor defisitler (alt ekstremitelerde uyuşukluk veya zayıflık), bağırsak ve/veya mesane disfonksiyonu gibi nörolojik bozukluk belirti ve semptomlarını saptamak üzere olağanüstü dikkat harcanmalı ve sık izleme yapılmalıdır. Hastalara yukarıdaki belirti ve semptomların herhangi birini yaşamaları halinde derhal hekime bildirmeleri talimatı verilmelidir. Spinal hematom belirti veya semptomlarından kuşkulanılması halinde, ivedilikle tanı konulmalı ve omurilik dekompresyonu dahil olmak üzere tedaviye başlanılmalıdır.   Hekim, tromboprofilaksi için antikoagüle olmuş ya da antikoagüle edilmiş hastalarda nöroaksiyel müdahaleden önce potansiyel yarara karşı riski göz önünde bulundurmalıdır.   Enoksaparin sodyum ile epidural ya da spinal anestezinin birlikte kullanımından kaynaklanan potansiyel kanama riskini azaltmak için ilacın farmakokinetik profili dikkate alınmalıdır (bkz. Farmakokinetik Özellikler bölümü). Kateterin yerleştirilmesi ya da çıkarılması için en uygun zaman enoksaparinin antikoagülan etkisinin düşük olduğu zamandır.  Bir kateterin yerleştirilmesi veya çıkarılması enoksaparin sodyumun DVT profilaktik dozlarının uygulanmasından sonra 10-12 saat süreyle geciktirilmelidir. Daha yüksek enoksaparin sodyum dozları (günde iki kez 100 anti-Xa IU/kg ya da günde bir kez 150 anti-Xa IU/kg ) alan hastalar için bu sürenin daha uzun (24 saat) olması gerekecektir. Bir sonraki enoksaparin sodyum dozu kateter çıkarıldıktan en az 2 saat sonra verilmelidir.   Heparin kaynaklı trombositopeni   Enoksaparin sodyum trombozun eşlik ettiği ya da etmediği heparin kaynaklı trombositopeni öyküsü bulunan hastalarda olağanüstü dikkatle kullanılmalıdır.   Heparin kaynaklı trombositopeni riski birkaç yıl süreyle devam edebilir. Eğer heparin kaynaklı trombositopeni öyküsünden kuşkulanılıyorsa, in vitro trombosit agregasyonu testlerinin sınırlı öngörücü değeri bulunmaktadır. Böyle bir olguda enoksaparin sodyum kullanma kararı ancak bu alanda bir uzman ile konsültasyon yapılarak verilmelidir.   Perkütan koroner revaskülarizasyon girişimleri   Kararsız angina ve non-Q miyokard infarktüsü tedavisi sırasında vasküler cihaz kullanımını takiben kanama riskini minimum düzeye indirmek için, vasküler giriş kılıfı subkütan enoksaparin sodyum dozunu takiben 6 – 8 saat süreyle yerinde kalmalıdır. Programlanan bir sonraki doz bu kılıf çıkarıldıktan en az 6 – 8 saat sonra verilmelidir. Girişim bölgesi kanama veya hematom oluşumu belirtileri açısından gözlenmelidir.   Kalp kapak protezi olan gebe kadınlar   Mekanik kalp kapak protezi olan gebe kadınlarda tromboprofilaksi için Clexane enjeksiyonunun kullanımı yeterli olarak çalışılmamıştır. Tromboemboli riskini azaltmak amacıyla mekanik kalp kapak protezleri olan gebe kadınlara enoksaparin (günde iki kez 1 mg/kg) verilen bir klinik araştırmada, 8 kadından 2’sinde kapak blokajına yol açan ve annenin ve bebeğin ölümüyle sonuçlanan pıhtılar oluşmuştur. Tromboprofilaksi amacı ile enoksaparin uygulanan mekanik kalp kapak protezli gebe kadınlarda pazarlama sonrası izole protez tromboz vakaları bildirilmiştir. Mekanik kalp kapak protezi olan gebe kadınlar tromboembolizm için yüksek risk altında bulunabilirler.   Laboratuvar testleri   Venöz tromboemboli profilaksisi için kullanılan dozlarda, enoksaparin sodyum kanama süresi ve global kan koagülasyon testlerini anlamlı olarak etkilememektedir ve ayrıca trombosit agregasyonu ya da fibrinojenin trombositlere bağlanması üzerinde herhangi bir etkisi bulunmamaktadır. Daha yüksek dozlarda, aPTT’de (aktif parsiyel tromboplastin zamanı) ve ACT’de (aktif pıhtılaşma zamanı – activated clotting time) artışlar görülebilir. aPTT ve ACT’deki artışlar ile enoksaparin sodyumun artan antitrombotik aktivitesi arasında doğrusal bir korelasyon yoktur ve dolayısıyla enoksaparin sodyumun aktivitesini izlemek için uygun ve güvenilir değildirler. İntramüsküler uygulanmamalıdır.   Hemoraji Tüm diğer antikoagülanlarda olduğu gibi kanama her yerde oluşabilir (Bkz Yan etkiler / advers etkiler). Kanama oluşursa hemorajinin kaynağı araştırılmalı ve uygun tedavi yapılmalıdır. Tüm diğer antikoagülan tedavilerinde olduğu gibi enoksaparin sodyum da, kanama potansiyelinin arttığı aşağıdaki durumlarda dikkatle kullanılmalıdır: bozulmuş hemostaz, peptik ülser öyküsü, yakın tarihli iskemik inme, kontrolsüz ağır arteriyel hipertansiyon, diyabetik retinopati, yakın tarihli nörolojik ya da oftalmolojik cerrahi, Hemostazı etkileyen ilaçların birlikte kullanımı   (Bkz. İlaç etkileşimleri ve diğer etkileşmeler bölümü).   Mekanik kalp kapak protezleri   Mekanik kalp kapak protezi olan gebe kadınlarda tromboprofilaksi için Clexane enjeksiyonunun kullanımı yeterli olarak çalışılmamıştır. Tromboprofilaksi için enoksaparin uygulanan mekanik kalp kapak protezli hastalarda izole kalp kapağı trombozu vakaları bildirilmiştir. Altta yatan hastalıkları ve yetersiz klinik verileri içeren şaşırtıcı faktörler bu vakaların incelenmesini kısıtlamaktadırlar. Bu vakaların bir kısmı trombozun maternal veya fetal ölüme yol açtığı gebe kadınlardır. Mekanik kalp kapak protezi olan gebe kadınlar tromboembolizm için yüksek risk altında bulunabilirler.   Yaşlılarda hemoraji   Yaşlılarda profilaktik dozaj sınırları ile kanama eğiliminde herhangi bir artış gözlenmemektedir. Bununla birlikte gecikmiş itrah nedeniyle yaşlı hastalar (özellikle 80 yaş ve üzerindeki hastalar) terapötik dozaj sınırları ile kanama komplikasyonları açısından artan risk altında olabilirler. Dikkatli klinik izleme tavsiye edilmektedir (bkz. Kullanım Şekli ve Dozu: Yaşlılar).   Böbrek bozukluğu   Böbrek bozukluğu olan hastalarda, enoksaparin sodyuma maruz kalmada olan artış ile kanama riski de artar. Ağır böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi < 30 ml/dakika) olan hastalarda enoksaparin sodyuma maruz kalma anlamlı ölçüde arttığından, terapötik ve profilaktik dozaj sınırları için bir dozaj ayarlanması önerilmektedir. Orta derecede böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi 30-50 ml/dakika) ve hafif böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi 50-80 ml/dakika) olan hastalarda herhangi bir dozaj ayarlanması önerilmemekle birlikte, dikkatli klinik izleme tavsiye edilmektedir (bkz. Kullanım Şekli ve Dozu: Böbrek bozukluğu).   Düşük Kilo   Düşük kilolu hastalarda (<45 kg) profilaktik dozajlarla (kiloya göre ayarlanmamış) gözlemlenen enoksaparin sodyuma maruz kalmadaki artış, daha yüksek kanama riskine yol açabilir. Bu nedenle, bu hastalarda dikkatli klinik izleme tavsiye edilmektedir.   Trombosit sayımının izlenmesi   Antikor aracılığıyla heparin kaynaklı trombositopeni riski düşük molekül ağırlıklı heparinlerle de söz konusudur. Trombositopeni oluşması halinde bu çoğunlukla enoksaparin sodyum tedavisi başladıktan sonraki 5. ve 21. günler arasında görülmektedir. Bu nedenle, enoksaparin sodyum ile tedaviye başlamadan önce ve daha sonra tedavi süresince düzenli olarak trombosit sayımının yapılması önerilmektedir. Uygulamada, trombosit sayımında anlamlı bir azalma (başlangıç değerinin %30 – 50’si veya 100.000/mm3’ün altında olması) olduğunun doğrulanması halinde enoksaparin sodyum tedavisi derhal kesilmeli ve başka bir tedavi başlanmalıdır.   Gebelik ve laktasyon:   Gebelik kategorisi B’dir. Deneysel araştırmalar bir fetotoksisite veya teratojenite bulgusu ortaya koymamıştır.   İnsanlarda, enoksaparin sodyumun gebeliğin ikinci trimesteri sırasında plasenta bariyerini geçtiğine ilişkin herhangi bir bulgu yoktur. Birinci ve üçüncü trimesterlerle ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.   Gebe kadınlarda gerçekleştirilmiş yeterli ve iyi kontrollü araştırmalar bulunmadığından ve deneysel araştırmalar her zaman insanlardaki yanıtın öngörücüsü olmadığından, bu ilaç ancak hekimin kesin bir gereksinim saptaması halinde gebelik sırasında kullanılmalıdır.   (Bkz. Uyarılar / Önlemler: Kalp kapak protezi olan gebe kadınlar ve mekanik kalp kapak protezleri).   Deneysel çalışmalarda, 35S-enoksaparin sodyum ya da işaretli metabolitlerinin sütteki konsantrasyonunun çok düşük olduğu bildirilmiştir. Değişmemiş enoksaparin sodyumun insan sütünde atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Enoksaparin sodyumun oral absorpsiyonu olası değildir. Bununla birlikte, bir önlem olarak, enoksaparin sodyum almakta olan süt veren annelerin emzirmeden kaçınmaları tavsiye edilmelidir.  

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Hemoraji   Diğer antikoagülanlarla olduğu gibi, aşağıdaki ilişkili risk faktörlerinin varlığında kanama görülebilir: Kanamaya yatkın organik lezyonlar, invaziv girişimler veya hemostazı etkileyen ilaçların kullanılması (bkz. Uyarılar / Önlemler ve İlaç etkileşmeleri ve diğer etkileşmeler). Kanamanın kökeni araştırılmalı ve uygun tedavi başlatılmalıdır. Retroperitoneal ve intrakraniyal kanama gibi majör hemorajiler bildirilmiştir. Bu olgulardan bazıları ölümle sonuçlanmıştır.   Enoksaparin sodyum’un spinal/epidural anestezi veya spinal ponksiyonu sırasında uygulanması ile nöroaksiyel hematomlar bildirilmiştir. Bu olaylar uzun süreli ya da kalıcı paraliziler gibi değişen derecelerde nörolojik zedelenmelerle sonuçlanmıştır (bkz. Uyarılar/Önlemler bölümü).   Trombositopeni   Tedavinin ilk günleri içinde hafif, geçici, asemptomatik trombositopeni bildirilmiştir. Trombozun eşlik ettiği nadir immüno-alerjik trombositopeni olguları bildirilmiştir. Bazı olgularda tromboz organ infarktüsü ya da ekstremite iskemisiyle komplike olmuştur (bkz. Uyarılar/Önlemler: Trombosit sayımlarının izlenmesi).   Lokal reaksiyonlar   Subkütan enoksaparin sodyum enjeksiyonunu takiben ağrı, hematom ve hafif lokal irritasyon görülebilir. Nadir olarak, enjeksiyon bölgesinde kistik enoksaparin sodyum birikimi olmayan sert enflamatuvar nodüller gözlenmiştir. Bu nodüller birkaç gün sonra çözülmektedir ve tedavinin kesilmesine neden olmamalıdır. Heparinler ve Düşük Molekül Ağırlıklı Heparinler ile enjeksiyon bölgesinde istisnai deri nekrozu olguları bildirilmiştir. Çoğunlukla bu fenomenlere, infiltre olmuş ve ağrılı purpura veya eritematöz plaklar öncellik etmektedir. Enoksaparin sodyum ile tedavi kesilmelidir.   Diğer   Nadir olmakla birlikte, anafilaktoid reaksiyonları içeren kutanöz (büllü erüpsiyonlar) veya sistemik alerjik reaksiyonlar görülebilir. Bazı olgularda tedavinin kesilmesi gerekebilir.   Çok nadir olmakla birlikte hipersensitivite reaksiyonlarına bağlı kutanöz vaskülit vakaları rapor edilmiştir.   Trombosit sayımları ve karaciğer enzim düzeylerinde asemptomatik ve geri dönüşlü artışlar bildirilmiştir.   Gastrointestinal sistem; Bulantı, diyare bildirilmiştir.   Santral sinir sistemi; Ateş, konfüzyon, ağrı bildirilmiştir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 36 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window