İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Serum Fiyat Listesi
İlaç Firması DEKSTROZ POLIFARMA
Birim Miktarı 1
ATC Kodu B05BA03
ATC Açıklaması Karbonhidratlar
NFC Kodu QC
NFC Açıklaması Parenteral İnfüzyon Flakonları/Şişeleri
Kamu Kodu A09755
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 9,6 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 8,57 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 3,67 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E317A

İlaç Etken Maddeleri

  • dekstroz monohidrat (50 g)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Furosemidin sürdozaj belirtileri dehidratasyon, hipovolemi, hipotansiyon, hiponatremi, hipokalemi ve hipokloremik alkalozdur.   Tedavi semptomatik ve destekleyicidir. Su ve elektrolit kayıpları karşılanmalı, asit dengesi düzeltilmelidir. Mesane çıkışında daralma varsa (prostat hipertrofisi) kateter konarak idrar akımı sağlanmalıdır.   Furosemid hemodiyalizle kandan temizlenemez.

Endikasyonlar

Konjestif kalp yetmezliği, karaciğer sirozu, akut ve kronik böbrek yetmezliği ve nefrotik sendroma bağlı ödemler, Akciğer ve beyin ödemi, Hafif ve orta derecede hipertansiyon vakalarının tedavisinde yalnız başına veya diğer antihipertansif ilaçlarla kombine olarak, Ağır hipertansiyon vakaları veya hipertansif krizlerin tedavisinde diğer ilaçlara yardımcı olarak, Refrakter ödem vakalarının tedavisinde yalnız başına veya tiazid veya aldosteron antogonistleriyle kombine olarak, Hiperkalsemi hallerinde kalsiyum itrahını arttırmak için, Akut böbrek yetmezliğinde oligüri tedavisi ve çıkan idrarı arttırmak için kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Furosemid kimyasal yapısı ve farmakolojik özellikleri ile diğer diüretiklerden farklı kuvvetli bir diüretiktir. Maksimal diürezin diğerlerine göre çok yüksek olması ve dozun arttırılması ile diüretik etkinin yükseltilebilmesi furosemid grubuna yüksek tavanlı diüretikler denmesine neden olmuştur. Furosemidin etki mekanizması proksimal ve distal tubulide ve Henle kulpunun yükselen bacağının kalın kısmında sodyum ve klorür reabsorpsiyonunu inhibe etmesidir. Furosemid bu bölgedeki Na+K+2Cl- ko-transport mekanizmasını inhibe eder. Sonuç olarak Na+ , Cl- ve su atılımı artar, ayrıca Mg2+, Ca2+ ve K+ kaybı da olur. K+ kaybının nedeni aldosteron artışı ve distal tubulide su ve sodyum akımının fazlalaşmasıdır. Distal tubuliden titre edilebilen asit ve amonyak kaybı sonucu metabolik alkaloz eğilimi oluşur.

Farmakokinetik Özellikler

Absorpsiyon İntravenöz enjeksiyon şeklinde verilmesinden sonra furosemidin diüretik etkisi 5 dakikada görülür, 20-60 dakikada maksimuma erişir ve 2 saat sürer. İntramüsküler yolla verildiğinde maksimum serum konsantrasyonları 30 dakikada oluşur. Diüretik etki intravenöz yola göre daha geç başlar. Böbrek fonksiyonları ileri derecede bozulmuşsa diüretik etkinin başlaması gecikebilir.   Dağılım Furosemidin büyük kısmı plazma proteinlerine, özellikle albumine bağlanır. 1-400 mcg/ml arası plazma konsantrasyonlarında plazma proteinlerine % 91-99 bağlanır. Terapötik konsantrasyonlarda serbest fraksiyon ortalama % 2.3-4.1 oranındadır. Furosemid anne sütüne ve plasenta yoluyla fetusa geçer.    Metabolizma Furosemidin büyük kısmı değişmeden vücuttan atılır. Az bir kısmı furfuryl grubunun ayrılması ile 4-kloro-5-sulfamoyl-antranilik aside metabolize olur. Furosemid ve metaboliti kısa sürede vücuttan atılır.    Atılım  Verilen bir İV-İM dozun % 69-97’si idrarla vücuttan atılır. Kalanı karaciğerde metabolize olarak safra yolu ile atılır ve değişmemiş molekül olarak feçes ile çıkar. Furosemidin ortalama terminal eliminasyon yarı ömrü 2 saat, renal klerensi 2 ml/dk/kg’dır.

Farmasötik Şekli

Steril, apirojen I.M./I.V.

Formülü

Her 2 cc ampul ; 20 mg Furosemid içerir. Yardımcı Madde olarak; 3 mg Sodyum Hidroksit, 14 mg Sodyum Klorür kullanılmıştır. Enjeksiyonluk su k.m. içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Besinlerle birlikte alınması furosemidin biyoyararlılığını ve diüretik etkisini değiştirmez. Furosemid sefalosporinler ve aminoglikozidlerle birlikte kullanıldığında, özellikle böbrek fonksiyonları bozuk hastalarda bunların ototoksik ve nefrotoksik potansiyelini arttırabilir. Su ve tuz retansiyonu yapan kortikosteroidler ve ACTH furosemidin diüretik etkisini azaltabilir. Furosemid digitalis ile birlikte kullanıldığında hipokalemi ve digitalis entoksikasyonu riski artabilir. Lityum alan hastalarda diüretikler lityum klerensini azaltarak lityum entoksikasyonuna sebep olabilir. İndometasin, asetilsalisilik asit ve diğer nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar (NSAİD) furosemidin diüretik antihipertansif etkisini azaltabilir. Furosemid çizgili kas gevşeticisi tubokurarinin etkisini antagonize eder, süksinilkolinin etkisini potansiyelize eder. Furosemidin etakrinik asit, bumetanid gibi diğer

Kontraendikasyonlar

Furosemide karşı duyarlılık (hipersensitivite) hallerinde İrreversibl anüri ve üriner obstrüksiyon durumunda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Desal Ampul intramüsküler enjeksiyon, intravenöz enjeksiyon ve intravenöz enfüzyon şeklinde kullanılır. Parenteral furosemid tedavisi acil durumlarda ve hastanın oral yolla ilaç alamadığı hallerde kullanılır. İntravenöz enjeksiyonlar yavaş olarak 1-2 dakika sürecek şekilde yapılmalıdır.   Yüksek dozda intravenöz furosemid verilmesi planlanıyorsa intravenöz enfüzyon tercih edilmelidir. Bu şekilde ototoksisite riski azaltılabilir.   Doz düzeni kişilere göre ayarlanmalıdır.   Büyüklerde mutad başlangıç dozu 20-40 mg olup i.m veya i.v enjeksiyon şeklinde uygulanır. Gerekiyorsa bu doz 2 saat sonra aynen veya arttırılarak tekrarlanır. Etkili doz bulunduktan sonra bu günde bir veya iki kere verilir. Akut akciğer ödeminde 40 mg furosemid 1-2 dakika sürede yavaş intravenöz enjeksiyon şeklinde verilir. İstenen sonuç alınmazsa doz 80 mg’a yükseltilerek enjeksiyon tekrarlanır.   Pediyatrik hastalarda mutad başlangıç dozu i.m veya i.v yolla 1 mg/kg’dır. İntravenöz enjeksiyonlar yavaş olarak 1-2 dakika sürecek şekilde yapılmalıdır. İstenen cevap alınamazsa 2 saatlik aralarla doz 1 mg/kg arttırılarak diürez görülene kadar tekrarlanır. Ancak bir defalık doz 6 mg/kg’ı geçmemelidir.   İntravenöz enfüzyon tedavisi için Desal Ampul şu solüsyonlardan birine katılabilir.   % 0.9 Sodyum Klorür, Ringer Laktat, % 5 Dekstroz. Bu solüsyonların pH’ı 5,5’ten fazla olmamalıdır. Enfüzyon hızı 4 mg/dakika’yı geçmemelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Desal 40 mg 50 Tablet, blister ambalajda

Saklama Koşulları

Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Desal Ampul ışıktan korunmalıdır. İçindeki solüsyon sarı renk almışsa kullanılmamalıdır. Buzdolabına konursa ampullerde presipitasyon olabilir.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Desal 2 cc İ.M./İ.V. 5 Ampul ve 100 Ampullük kutularda.

Uyarılar/Önlemler

UYARILAR Karaciğer sirozu ve asiti (ascites) olan hastalarda tedaviye hastanede başlamalıdır. Hepatik koma veya elektrolit eksikliği varsa bunlarda düzelme olana kadar tedaviye başlanmamalıdır. Karaciğer sirozunda su ve elektrolit dengesindeki ani değişmeler hepatik komayı başlatabilir. Hasta diürez sırasında dikkatle izlenmeli, gerekiyorsa potasyum bileşikleri ve aldosteron antagonistleri verilerek hipokalemi ve metabolik alkaloz önlenmelidir.   ÖNLEMLER Aşırı diürez dehidratasyon, kan hacminde azalma, kollaps ve özellikle yaşlılarda tromboz ve emboliye neden olabilir. Elektrolit eksikliği, özellikle yüksek dozda furosemid alanlarda ve tuz alımı kısıtlanmış hastalarda görülür. Hipokalsemi hızlı diürez sonucu oral elektrolit alımı yetersizse, sirozda, kortikosteroid ve ACTH alanlarda görülür. Digitalis tedavisi hipokaleminin metabolik etkilerini, özellikle miyokard üzerindeki etkisini ağırlaştırır. Furosemid tedavisi gören bütün hastalar olası bir sıvı ve elektrolit dengesizliği (hiponatremi, hipokloremik alkaloz, hipomagnezemi, hipokalsemi ve hipokalemi) belirtileri açısından gözlenmelidir. Bunlar; ağız kuruluğu, susuzluk, kuvvetsizlik, uyuklama, huzursuzluk, kas ağrıları ve kramplar, yorgunluk, hipotansiyon, oligüri, taşikardi, aritmi, bulantı ve kusmadır. Bu belirtiler varsa bunlar düzeltilene kadar furosemid tedavisi durdurulmalıdır. Diyabetik hastalarda, lupus eritematosus ve pankreatit geçirenlerde dikkatle kullanılmalı, bu hastalıkların ağırlaşma olasılığı göz önünde tutulmalıdır. Sulfonamidlere aşırı duyarlı kişilerin furosemide de aşırı duyarlılık göstermesi olasıdır. Asemptomatik hiperüresi görülebilir ve akut gut krizi ortaya çıkabilir. Hafif üriner obstrüksiyon aşırı diürez sonucu belirgin hale gelebilir veya ağırlaşabilir. Ağır ve ilerleyici böbrek hastalarında furosemid tedavisi ile azotemi ve oligüri ağırlaşıyorsa furosemid kesilmelidir. Akut böbrek yetmezliğinde maksimum doz verildiği halde oligüri 24 saatten fazla sürerse furosemid kesilmelidir. Birçok ilaçta olduğu gibi hasta kan diskrazileri, karaciğer ve böbrek bozukluğu ve idyosenkratik reaksiyonlar olasılığına karşı gözlenmelidir.   Laboratuvar Testleri: Serum elektrolitleri (özellikle potasyum), CO2, kreatinin ve BUN furosemid tedavisinin ilk aylarında sık olarak, ondan sonra da periyodik aralarla tayin edilmelidir. Serum ve idrar elektrolitlerinin tayini özellikle kusmalar varsa ve hasta parenteral sıvılar alıyorsa önem taşır. Anomaliler varsa düzeltilmeli ya da furosemid geçici olarak kesilmelidir. Geri dönüşümlü BUN yükselmeleri dehidratasyonlu hastalarda görülür. Özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda bundan kaçınılmalı ve tedavisi yapılmalıdır. Diyabeti olan hastalarda kan ve idrarda glukoz tayinleri periyodik olarak yapılmalıdır. Furosemid kanda kalsiyum ve magnezyum düzeylerini düşürebilir. Nadir olarak tetani vakaları bildirilmiştir. Bu iki elektrolitin serum düzeyleri periyodik olarak izlenmelidir.   Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım:     Gebelikte Kullanım: Gebelik kategorisi C. Deneysel araştırmalarda furosemidin anne ve fetus üzerinde advers etkileri görülmüştür. Hamile kadınlarda yapılmış yeterli ve iyi kontrollü araştırma bulunmamaktadır. Furosemid gebelikte ancak önemli bir endikasyon varsa ve anne için umulan faydalar fetus için potansiyel risklere üstünse kullanılmalıdır.   Emzirme Döneminde Kullanım: Furosemid anne sütüne geçtiğinden süt veren annelerde dikkatle kullanılmalıdır.   Araç ve Makine Kullanmaya Etkisi: Furosemidin araç ve makine kullanmayı engelleyecek bir farmakodinamik etkisi bulunmamaktadır.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Yan etkilerin organ sistemlerine göre dağılışı aşağıda gösterilmiştir. Semptomlar ağırlık derecelerine göre ağırdan hafife doğru sıralanmıştır.   Gastrointestinal sistem: Pankreatit, sarılık (intrahepatik kolestatik sarılık) anoreksi, oral ve gastrik irritasyon, kramp, diyare, konstipasyon, bulantı, kusma.   Sistemik hipersensitivite reaksiyonları: Sistemik vaskülit, interstisyel nefrit, nekrotizan anjiyit.   Merkezi sinir sistemi: Tinnitus, işitme kaybı, paresteziler, vertigo, başta hafiflik, baş ağrısı, görme bulanıklığı, ksantopsi.   Hematolojik reaksiyonlar: Aplastik anemi (nadir), trombositopeni, agranülositoz (nadir) hemolitik anemi, lökopeni, anemi.   Dermatolojik – hipersensitivite reaksiyonları: Eksfoliyatif dermatit, eritema, multiforme, purpura, fotosensitivite, ürtiker, erüpsiyon, pruritus.   Kardiyovasküler sistem: Ortostatik hipotansiyon olabilir ve alkol, barbituratlar ve narkotiklerle fazlalaşır.   Diğer reaksiyonlar: Hiperglisemi, glukozüri, hiperürisemi, kas spazmı, kuvvetsizlik, huzursuzluk, mesane spazmı, tromboflebit, ateş.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Parenteral tedavi sırasında aşırı sıvı yüklenmesi durumunda,hastanın durumu yeniden değerlendirilerek uygun düzeltici tedaviler uygulanmalıdır.

Endikasyonlar

İntravenöz Hipertonik Dekstroz Solüsyonları böbrek yetmezliği, hiperpotasemi,parenteral idame tedavisi veya aşırı malnütrisyon gibi düşük bir çözelti hacmi içerisinde yeterli kalori alınmasını gerektiren durumlarda kullanılır. %50 Dekstroz Sudaki Solüsyonu yeni doğan bebek ve süt çocuklarında akut semptomatik hipoglisemilerinde kan glukoz düzeylerinin normale yükselmesinde de endikedir. Ayrıca aminoasit solüsyonları gibi diğer solüsyonlara eklenerek kullanılabilir.

Farmakodinamik Özellikler

% 50 Dekstroz sudaki solüsyonu steril,pirojensiz bir çözeltidir. Bakteriyostatik veya antimikrobik madde içermez. Osmolarite 2522,7 mOsm/L , pH =5 ( 3,2-6,5 ), litrede kalori miktarı 1700 Kalori, hipertonik dekstroz solüsyonları vücutta kaloriyi ve hidrasyon için gerekli suyu sağlarlar. Bu solüsyonlar hastanın klinik durumuna bağlı olarak diürezi uyarabilirler. Dekstroz tamamen metabolize olarak vücut protein ve azot kayıplarını azaltır,glikojen depolanmasını arttırır. Yeterli dozlarda verildiğinde ketozis olayını azaltır veya engeller.   Dekstroz,karbondioksit ve suya metabolize olduğu için,dekstroz içeren sulu solüsyonların uygulanması,aynı miktarda serbest su uygulanmasına neden olur.   Thiamin, riboflavin,nikotinamid, pridoksin gibi B grubu vitaminlerin tedaviye eklenmesi dekstrozun metabolizmasını kolaylaştırır.

Farmakokinetik Özellikler

Dekstroz, bir monosakkarittir ve oral yolla alındıktan sonra aktif bir mekanizma tarafından ince bağırsaktan hızla absorbe olur, dokularda enerji vererek karbondioksit ve suya metabolize olur. Hipoglisemili hastalarda dekstrozun ağız yoluyla uygulanmasından,10-20 dakika sonra kan glukoz seviyesi artar,40 dakika sonra ise plazma doruk konsantrasyonu oluşur.

Farmasötik Şekli

CAM ŞİŞE

Formülü

Her 100 ml’lik solüsyonda   DEKSTROZ MONOHİDRAT……………………50 g ENJEKSİYONLUK SU q.s……………………….100 mL   TOTAL OSMOLARİTE: 2522,7 mOsm/L

İlaç Etkileşmeleri

Solüsyona eklenen bazı ilaç veya solüsyonlar geçimsiz olabilir. Solüsyona başka maddeler eklenecekse aseptik teknik kullanılmalı ve tamamen karışana kadar çalkalanmalıdır. Parenteral yoldan kullanılacak ilaçlar uygulama öncesi,solüsyon ve ambalajın elverdiği ölçülerde içlerinde yabancı cisim bulunması ya da renk değişiklikleri açısından incelenmelidir.

Kontraendikasyonlar

Hipertonik Dekstroz solüsyonları kullanımı anüri durumlarında, kafa içi veya intraspinal kanamalar ile diyabet koması veya delirium tremens’te ,özellikle de bu hastalar daha önce sıvı kaybetmişlerse,hipertonik dekstroz içeren solüsyonların kullanımı kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

HEKİM TARAFINDAN BAŞKA SEKİLDE TAVSİYE EDİLMEDİĞİ TAKDİRDE;    Yalnız intravenöz yoldan kullanılmalıdır. Uygulanacak doz her hasta için hekimi tarafından;hastanın yaşı,ağırlığı,klinik durumu ve laboratuvar çalışmalarına dayanılarak belirlenmelidir. Parenteral tedavinin uzaması durumunda kanda glukoz ve elektrolit konsantrasyonlarıyla sıvı-elektrolit dengesindeki değişimleri izleyebilmek amacıyla sık sık laboratuvar ve klinik değerlendirme yapılması gerekir. Sıvı uygulaması,her hasta için,hesaplanan idame veya yerine koyma sıvı gereksinimleri ayrı ayrı hesaplanarak yapılmalıdır. Dekstroz normal kişilere saatte 0,5 g/kg hızında glukozüriye yol açmadan uygulanabilir. En yüksek infüzyon hızı olan saatte 0,8 g/kg hızında,uygulanan dekstrozun yaklaşık % 95’i vücutta kalır. Solüsyona eklenen bazı ilaç veya solüsyonlar geçimsiz olabilir. Solüsyona başka maddeler eklenecekse aseptik teknik kullanılmalı ve tamamen karışana kadar çalkalanmalıdır. Parenteral yoldan kullanılacak ilaçlar uygulama öncesi,solüsyon ve ambalajın elverdiği ölçülerde içlerinde yabancı cisim bulunması ya da renk değişiklikleri açısından incelenmelidir.   DOKTORA DANIŞMADAN KULLANILMAMALIDIR.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

PVC TORBA

Saklama Koşulları

25°C‘nin altında oda sıcaklığında saklayınız. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

500ml ve 1000ml’lik vakumlu cam şişeler

Uyarılar/Önlemler

İntravenöz solüsyonların uygulanımı serum elektrolit konsantrasyonlarının dilüsyonu,aşırı hidrasyon,konjestif durumlar veya pulmoner ödeme yol açabilen sıvı ve/veya solüt yüklenmesine neden olabilir. Dilüsyon riski,solüsyonun elektrolit konsantrasyonu ile ters orantılıdır. Elektrolit içermeyen dekstroz çözeltileri,eritrositlerde agglomerasyon olasılığı yüzünden kanla birlikte aynı infüzyon seti aracılığıyla uygulanmamalıdır. Hastalara çok fazla miktarlarda potasyumsuz dekstroz çözeltisi uygulanması önemli bir hipokalemiyle sonuçlanabilir. Serum potasyum düzeylerine bakılarak, gerekirse ek potasyum uygulanmalıdır.   600 mOsm/L’den daha konsantre olan hipertonik dekstroz çözeltileri periferik bir ven yolu ile uygulandıklarında tromboza yol açabilir. Bu yüzden,söz konusu çözeltilerin büyük bir merkezi venaya, olanak varsa vena cava superior’a yerleştirilmiş bir kateter yoluyla uygulanmaları önerilmektedir. Hipertonik dekstroz çözeltilerinin hızla verilmesi, önemli ölçüde hiperglisemi ya da sendrom yapabilir. Özellikle kronik üremi veya karbohidratlara karşı tolerans eksikliği olduğu bilinen hastalarda mental konfüzyon ve bilinç kaybına ilişkin belirtiler dikkatle araştırılmalıdır.   Önlemler :   Genel Önlemler : Uzun süreli parenteral tedavi uygulanması sırasında veya hastanın durumu gerektirdiğinde ; Sıvı dengesinde ,elektrolit konsantrasyonlarında ve asit-baz dengesinde oluşabilecek değişikliklerin incelenmesi için klinik değerlendirme yapılması ve düzenli aralarla laboratuvar muayenelerine başvurulması gerekir. Hipokalemi,hipomagnesemi,hipofosfatemi görülebilir. Önemli değişimlerde verilen elektrolitlerin yeniden ayarlanması gerekir. Bu solüsyonlar, hipervolemi,böbrek yetmezliği, idrar yollarında tıkanıklık veya kalp yetmezliği olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Gerektiğinde temel elektrolitler, vitaminler ve mineraller tedaviye eklenmelidir. Dekstroz içeren çözeltiler, kendilerinde açıkça veya klinikte fark edilemeyecek düzeyde diyabet bulunduğu bilinen hastalarda ve herhangi bir nedenle karbohidratlara karşı dayanıksızlığı olanlarda dikkatle kullanılmalıdır. Hipertonik dekstroz çözeltileri ile uzun süreli parenteral beslenme uygulanması, bazı hastalardaki insülin yapımını olumsuz yönde etkileyebilir.   Bundan korunmak ve hiperglisemi,ardından da glukozüri oluşumunu önleyebilmek için çoğu zaman infüzyona insülin katılması gerekebilir. Kan ve idrar glukozunun düzenli aralıklarla ölçülmesi önerilir. Rebound hipoglisemi oluşumunu önlemek açısından;konsantre dekstroz solüsyonları kesilirken, tedavi % 5 veya %10 Dekstroz solüsyonları ile sürdürülmelidir. Hastalara parenteral yoldan Hipertonik dekstroz solüsyonlarının verilmesi sırasında hipopotasemi gelişebilir. Aç kalmış durumda olan ve böbrekleri iyi çalışan hastalara Dekstroz Solüsyonu uygulanacaksa özellikle de hasta dijital tedavisi altında ise;yeterli düzeyde potasyumun solüsyona katılması gerekmektedir. Olası geçimsizlikler açısından solüsyon diğer önerilen ilaç veya solüsyonlarla karıştırıldığında bulanıklık veya çökelme yönünden incelenmelidir. Bu inceleme uygulama öncesinde ve uygulama sırasında da düzenli aralıklar ile yapılmalıdır. Solüsyon berrak değilse kullanmayınız. Eğer uygulama otomatik olarak bir pompa aracılığı ile yapılıyorsa;hava embolisi oluşmaması için torba oluşmadan pompa durdurulmalıdır. İnfüzyon steril aletlerle uygulanmalıdır.   Uygulama setlerinin en az 24 saatte bir kez yenileri ile değiştirilmeleri önerilir. Solüsyon berrak değilse kullanmayınız.    GEBELİK VE LAKTASYONDA KULLANIM:   Hamilelik Kategorisi C : % 50 Dekstroz Sudaki Solüsyonu ile deneysel üreme çalışmaları yapılmamıştır. Hamile bir kadına verildiğinde fetal zarar verip vermeyeceği veya üreme kapasitesini etkileyip etkilemeyeceği bilinmemektedir. % 50 Dekstroz Sudaki Solüsyonu,ancak kullanımı kesinlikle gerekli olduğu taktirde hamile kadınlarda kullanılmalıdır.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Verilen çözeltiye veya uygulama tekniğine bağlı olarak ateş yükselmeleri,enjeksiyon yerinde enfeksiyon,enjeksiyon yerinden başlayıp yayılan venöz tromboz veya flebit,çözeltinin damar dışına sızması ve hipervolemi gibi reaksiyonlar görülebilir. Hipertonik solüsyonların aşırı hızlı infüzyonu,bölgesel ağrı ve venöz irritasyona neden olabilir. Uygulama hızı hastanın toleransına göre ayarlanmalıdır.    Periferik venlerden en genişinin ve iğnelerden en küçük deliği olanın kullanılması önerilir. Dekstroz saatte 0,5 g/kg dozlarında glukozüriye yol açmadan uygulanabilir. Uygulamanın hızlı olmasına veya metabolik yetmezliğe bağlı olarak hiperglisemi ve glikozüri görülebilir. Bu durumda uygulama hızının azaltılması ve tedaviye insülin eklenmesi uygun olabilir. Hipertonik dekstroz solüsyonlarının aşırı hızlı infüzyonu mental konfüzyon ve/veya bilinç kaybı belirtileri ile seyreden hiperozmolar sendroma yol açabilir. Bu durum eğer araştırılmaz ve tedavi edilmezse ozmotik dehidratasyon ve hiperozmolar komaya yol açabilir. İstenmeyen bir reaksiyon oluştuğunda infüzyon durdurulmalı, hasta yeniden değerlendirilerek uygun tedaviye başlanmalıdır.    BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 2 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window