İlaç Sınıfı Beşeri İthal İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması E.Z.CAT
Birim Miktarı 1
ATC Kodu V08BA01
ATC Açıklaması Baryum sülfat, süspanse edici ajan içeren
NFC Kodu GK
NFC Açıklaması Ağızdan Sıvı Süspansiyonlar
Kamu Kodu A09424
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 14,93 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 13,33 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 4,95 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !

İlaç Etken Maddeleri

  • baryum sülfat (11,025 g)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

EPREX®’in terapötik aralığı çok geniştir. Epoetin alfanın doz aşımı, hormonun farmakolojik etkilerinin artışı niteliğindeki etkilere yol açabilir. Aşırı derecede yüksek hemoglobin düzeyleri ortaya çıkarsa, flebotomi yapılabilir. Gerekli olduğunda destekleyici ek tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.

Endikasyonlar

·         Antianemiktir. ·         Diyalize giren hastalarda kronik böbrek yetmezliği ile ilgili renal anemi tedavisi, ·         Prediyaliz hastalarında semptomatik renal anemi tedavisi, ·         EPREX® ve diğer ESA (Eritropoezis Stimüle Edici Ajanlar)’ın kullanımında hedef hemoglobin (Hb) düzeyi 11-12 g/dl’dir. Hedef hemoglobin Hb> 12 g/dl üzerine çıkarılmamalıdır. ESA’lar, Hb=12 g/dl olunca kesilmelidir. 

Farmakodinamik Özellikler

Eritropoietin, mitozu stimüle eden bir faktördür ve eritropoezi uyaran farklılaştırıcı bir hormondur. Epoetin alfa, biyolojik özellikleri yönünden insan eritropoietininden ayırt edilemez. EPREX®, güncel teknoloji düzeyine göre olabilecek en saf şekilde sunulmaktadır. İnsanlarda kullanılan etkin bileşen konsantrasyonlarında üretim için kullanılan hücre dizisi artıklarına rastlanmaz. Epoetin alfanın biyolojik etkinliği, in vivo koşullarda çeşitli hayvan modellerinde (normal ve anemili sıçanlar, polisitemili fareler) gösterilmiştir. Epoetin alfa uygulandıktan sonra, eritrosit sayısı, Hb değerleri, retikülosit sayısı ve 59Fe-inkorporasyon hızı artar. İnsan kemik iliği hücrelerinin hücre kültürlerinin yardımıyla, epoetin alfanın spesifik olarak eritropoezi uyardığı ve lökopoezi etkilemediği gösterilebilmiştir. Epoetin alfanın kemik iliği hücreleri üzerinde sitotoksik etkisi saptanamamıştır.

Farmakokinetik Özellikler

İntravenöz uygulama Çok dozlu intravenöz uygulamadan sonra epoetin alfa ölçümleri, yarılanma ömrünün normal gönüllülerde yaklaşık olarak 4 saat, böbrek yetmezliği hastalarında ise biraz daha uzamış bir şekilde yaklaşık 5 saat olduğunu ortaya koymuştur. Çocuklarda yarılanma ömrünün yaklaşık 6 saat olduğu bildirilmiştir. Subkutan uygulama Subkutan enjeksiyonu takiben serum konsantrasyonları, intravenöz enjeksiyondan sonra ulaşılan konsantrasyonlardan çok daha düşüktür. Serum düzeyleri, yavaş yavaş yükselir ve subkutan dozdan 12-18 saat sonra en yüksek seviyeye erişir. Doruk noktası, her zaman intravenöz yol kullanılarak ulaşılan değerden çok daha düşüktür (yaklaşık olarak bu değerin 1/20’si kadardır). Birikme yoktur: İster ilk enjeksiyondan 24 saat sonra, ister son enjeksiyondan 24 saat sonra ölçülmüş olsun, düzeyler aynı kalır. Subkutan yol için yarılanma ömrünü değerlendirmek güçtür ve yaklaşık 24 saat olarak tahmin edilmektedir. Subkutan epoetin alfanın biyoyararlanımı, intravenöz ilacın biyoyararlanımına göre çok daha düşüktür: Yaklaşık %20’dir.

Farmasötik Şekli

Kullanıma hazır şırınga ve flakon

Formülü

INN ismi, epoetin alfa; kimyasal ismi, rekombinant insan eritropoietinidir. Rekombinant DNA teknolojisi yoluyla üretilen bir glikoprotein olan epoetin alfa, etkin bileşendir.     Flakonlar Şırıngalar Dozaj şekilleri 2.000        IU/1,0 ml 4.000        IU/1,0 ml 10.000        IU/1,0 ml 1.000        IU/0,5 ml 2.000        IU/0,5 ml 3.000        IU/0,3 ml 4.000        IU/0,4 ml 10.000        IU/1,0 ml Etkin bileşen Epoetin alfa 16,8          µg/1,0 ml 33,6          µg/1,0 ml 84,0          µg/1,0 ml 8,4          µg/0,5 ml 16,8          µg/0,5 ml 25,2          µg/0,3 ml 33,6          µg/0,4 ml 84,0         µg/1,0 ml Yardımcı maddeler Polisorbat 80 Avr. Far. 0,3   mg/1,0 ml 0,3   mg/1,0 ml 0,3   mg/1,0 ml 0,15 mg/0,5 ml 0,15 mg/0,5 ml 0,09 mg/0,3 ml 0,12 mg/0,4 ml 0,3 mg/1,0 ml Sodyum klorür Avr. Far. 4.38 mg/1.0 ml 4,38 mg/1,0 ml 4,38 mg/1,0 ml 2,192 mg/0,5 ml 2,192 mg/0,5 ml 1,315 mg/0,3 ml 1,753 mg/0,4 ml 4,383 mg/1,0 ml Sodyum fosfat monobazik dihidrat       Avr. Far. 1,16

İlaç Etkileşmeleri

İLAÇ ETKİLEŞMELERİ ve DİĞER ETKİLEŞMELER Epoetin alfa ile tedavinin diğer ilaçların metabolizmasını değiştirdiğini gösteren kanıt bulunmamaktadır. Ancak, siklosporin eritrositlere bağlandığından, ilaç etkileşim potansiyeli bulunmaktadır. EPREX®, siklosporinle aynı anda veriliyorsa, kan siklosporin düzeyleri izlenmeli ve hematokrit yükseldikçe siklosporin dozu ayarlanmalıdır. Epoetin alfa ile G-CSF veya GM-CSF arasında, in vitro koşullarda biyopsi örneklerinde tümör hücrelerinin proliferasyonu veya hematolojik farklılaşma yönünden bir etkileşim kanıtı bulunmamaktadır. Bir eksiklik durumu olduğunda ferröz sülfat gibi hematinik bir ajanın aynı anda terapötik uygulanması ile epoetin alfanın etkisi artırılabilir. Eritropoezi azaltan ilaçlar, EPREX®’e cevabı azaltabilir.   GEÇİMSİZLİKLERİ Seyreltmeyin veya diğer ilaç solüsyonları ile birlikte uygulamayın.

Kontraendikasyonlar

Kanser ve kansere bağlı anemilerde ve kanser kemoterapisine bağlı anemilerde ESA (Eritropoezis Stimüle Edici Ajanlar)’ın kullanılmasının morbidite ve mortaliteyi artırdığı gözlenmiştir. Bu nedenle kanser, kansere bağlı ve kanser kemoterapisine bağlı anemilerde ESA (epoetin alfa, epoetin beta, darbepoietin alfa ve benzeri ajanlar) kontrendikedir. Herhangi bir eritropoietinle tedaviyi takiben antikorların aracılık ettiği Saf Kırmızı Hücre Aplazisi (PRCA) gelişen hastalar, EPREX®’i veya diğer herhangi bir eritropoietini almamalıdır (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Bu ürünün bileşenlerinden herhangi birine karşı bulunduğu bilinen aşırı duyarlılık ve kontrol edilmeyen hipertansiyon durumunda kullanılmamalıdır. Herhangi bir nedenle yeterli antitrombotik profilaksi uygulanamayan hastalarda kullanılmamalıdır.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Uygulama yöntemi EPREX®, intravenöz veya subkutan enjeksiyon yoluyla verilebilir. Parenteral yoldan verilen herhangi bir ilaç için olduğu gibi, enjeksiyon solüsyonu uygulama öncesinde partikül ve renk değişikliği yönünden incelenmelidir. Çalkalamayın; çalkalama glikoproteini denatüre edebilir ve onu etkisizleştirebilir. Tek kullanımlık şişe ve şırıngalar içindeki EPREX®, koruyucu içermez. Şişeye tekrar girmeyin veya şırıngayı tekrar kullanmayın. Kullanılmayan kısmı atın.   İntravenöz enjeksiyon EPREX®, total doza bağlı olarak en az bir ile beş dakika içinde verilmelidir. Tedaviye grip benzeri semptomlarla reaksiyon veren hastalarda daha yavaş bir enjeksiyon tercih edilebilir. Hemodiyaliz hastalarında, enjeksiyon, hemodiyaliz seansının sonunda fistül iğnesinin içine yapılmalıdır. Boruları yıkamak ve ürünün dolaşıma tatminkar bir şekilde enjeksiyonunu sağlamak için, enjeksiyonun arkasından 10 ml izotonik serum fizyolojik verilmelidir. EPREX®, intravenöz infüzyonla verilmemeli ya da başka ilaçlarla karıştırılmamalıdır.   Subkutan enjeksiyon Enjeksiyon bölgesi başına uygulanacak maksimum hacim, 1 ml olmalıdır. Daha büyük hacim gerekli olduğunda, birden fazla enjeksiyon bölgesi kullanılmalıdır. Enjeksiyonlar, ekstremitelere veya ön karın duvarına yapılmalıdır.   Kronik böbrek yetmezliği hastaları EPREX®,  kronik böbrek yetmezliği bulunan hastalarda uygun olan durumlarda intravenöz yolla verilmelidir. İntravenöz erişimin uygun olmadığı hastalarda EPREX®’i subkutan yolla uygulamadan önce PRCA riski dikkate alınmalıdır (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Hedeflenen hemoglobin konsantrasyonu, erişkinlerde 10-12 g/dl (6,21-7,45 mmol/l); çocuklarda 9,5-11 g/dl (5,90-6,83 mmol/l) arasında olmalıdır. Kronik böbrek yetmezliği ve klinik olarak belirgin iskemik kalp hastalığı ya da konjestif kalp yetmezliği bulunan hastalarda, idame hemoglobin konsantrasyonu hedef hemoglobin konsantrasyonunun üst sınırını geçmemelidir. Tedaviden önce ve tedavi sırasında demir durumu değerlendirilmeli ve gerektiğinde demir takviyesi yapılmalıdır. EPREX® ile tedaviye  başlamadan önce, B12 vitamini veya folik asit eksikliği gibi diğer anemi nedenleri ekarte edilmelidir. EPREX® tedavisine yanıt alınamaması durumunda, buna neden olabilecek faktörler araştırılmalıdır. Bunlar arasında, demir, folik asit veya B12 vitamini eksikliği, alüminyum intoksikasyonu, araya giren enfeksiyonlar, inflamatuar ya da travmatik hadiseler, gizli kan kaybı, hemoliz ve herhangi bir nedene bağlı kemik iliği fibrozisi bulunur. EPREX®, intravenöz veya subkutan yolla verilebilir. Uygulama yolunu değiştirirken başlangıçta aynı doz kullanılmalı, daha sonra, hemoglobini hedef sınırlar içinde tutmak için ayarlanmalıdır.  Düzeltme fazında, hemoglobin ayda en az 1 g/dl (0,62 mmol/l) artmaz ise EPREX® dozu artırılmalıdır. Hemoglobinde klinik olarak önemli bir artış, genellikle 2 haftadan daha az bir süre içinde görülmez; bazı hastalarda 6-10 haftaya kadar bir süreye ihtiyaç duyulabilir. Hedef hemoglobin konsantrasyonuna ulaşıldığında hedef sınırların aşılmasını önlemek amacı ile doz 25 IU/kg/doz azaltılmalıdır. Ayrıca, hemoglobin konsantrasyonu 12 g/dl’yi (7,45 mmol/l) aşarsa tedavi kesilmelidir. Dozlardan her birinin miktarının azaltılması veya haftalık dozlardan birinin kaldırılması yoluyla doz azaltılabilir.   Erişkin hemodiyaliz hastaları EPREX®, hemodiyaliz hastalarında uygun olan durumlarda intravenöz yolla verilmelidir. İntravenöz erişimin uygun olmadığı hastalarda EPREX®’i subkutan yolla uygulamadan önce PRCA riski dikkate alınmalıdır (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Tedavi iki fazda yapılır: Düzeltme fazı Haftada 3 kez 50 IU/kg. Gerekli olduğunda hedef hemoglobin konsantrasyonuna (10-12 g/dl [6,21-7,45 mmol/l]) ulaşılıncaya kadar en az dört haftalık aralıklarla haftada üç kez 25 IU/kg’lık artırımlarla doz ayarlaması yapılmalıdır. İdame fazı İdame dozu, her bir kronik böbrek yetmezliği hastası için bireyselleştirilmelidir. Önerilen haftalık toplam doz, 75-300 IU/kg arasındadır. Mevcut veriler, başlangıçtaki hemoglobini < 6 g/dl (< 3,73 mmol/l) olan hastaların başlangıçtaki hemoglobini > 8 g/dl (> 4,97 mmol/l) olan hastalara göre daha yüksek idame dozlarına ihtiyaç duyabileceğini düşündürmektedir.   Pediatrik hemodiyaliz hastaları EPREX®, pediatrik hemodiyaliz hastalarında yalnızca intravenöz yolla verilmelidir (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın).  Tedavi iki fazda yapılır: Düzeltme fazı İntravenöz yoldan haftada üç kez 50 IU/kg. Gerekli olduğunda hedef hemoglobin konsantrasyonuna (9,5-11 g/dl [5,90-6,83 mmol/l]) ulaşılıncaya kadar en az dört haftalık aralıklarla haftada 3 kez 25 IU/kg’lık artırımlarla doz ayarlaması yapılmalıdır. İdame fazı 30 kg’ın altındaki çocuklarda, 30 kg’dan ağır olan çocuk ve erişkinlere kıyasla genellikle daha yüksek idame dozları gerekir. Örneğin, klinik çalışmalarda 6 aylık tedaviden sonra aşağıdaki idame dozları gözlemlenmiştir:   Doz (IU/kg haftada 3 kez) Vücut ağırlığı (kg) Ortalama Olağan idame dozu < 10 100 75-150 10-30 75 60-150 > 30 33 30-100   Eldeki veriler, başlangıçtaki hemoglobin düzeyi çok düşük (< 6,8 g/dl [< 4,22 mmol/l]) olan hastalarda, başlangıçtaki hemoglobini daha yüksek (> 6,8 g/dl [> 4,22 mmol/l]) olan hastalara kıyasla daha yüksek idame dozları gerekebileceğini düşündürmektedir.   Erişkin periton diyalizi hastaları EPREX®, periton diyalizi hastalarında uygun olan durumlarda intravenöz yolla verilmelidir. İntravenöz erişimin uygun olmadığı hastalarda EPREX®’i subkutan yolla uygulamadan önce PRCA riski dikkate alınmalıdır (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Tedavi iki fazda yapılır: Düzeltme fazı Haftada iki kez 50 IU/kg. Gerekli olduğunda hedef hemoglobin konsantrasyonuna (10-12 g/dl [6,21-7,45 mmol/l]) ulaşılıncaya kadar en az dört haftalık aralıklarla haftada iki kez 25 IU/kg’lık artırımlarla doz ayarlaması yapılmalıdır. İdame fazı Hedef hemoglobini (10-12 g/dl [6,21-7,45 mmol/l]) devam ettirmek için olağan doz, iki eşit enjeksiyon şeklinde haftada iki kez 25-50 IU/kg arasındadır.   Erişkin prediyaliz hastaları (Son dönem böbrek yetersizliği olan erişkin hastalar) EPREX®, böbrek yetersizliği bulunan ve henüz diyaliz görmeyen hastalarda uygun olan durumlarda intravenöz yolla verilmelidir. İntravenöz erişimin uygun olmadığı hastalarda EPREX®’i subkutan yolla uygulamadan önce PRCA riski dikkate alınmalıdır (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Tedavi iki fazda yapılır: Düzeltme fazı Haftada üç kez 50 IU/kg. Gerekli olduğunda hedef hemoglobin konsantrasyonuna (10-12 g/dl [6,21-7,45 mmol/l]) ulaşılıncaya kadar en az dört haftalık aralıklarla haftada 3 kez 25 IU/kg’lık artırımlarla doz ayarlaması yapılmalıdır. İdame fazı

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Saklama Koşulları

2-8 °C arasında buzdolabında saklayınız. Dondurmayın, çalkalamayın ve ışıktan koruyun.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

EPREX®, intravenöz veya subkutan enjeksiyona uygun, steril, berrak, renksiz ve tamponlanmış bir parenteral solüsyondur. EPREX®, parenteral enjeksiyon için: 2.000 IU/1,0 ml Flakon; 6 flakonluk ambalajlarda 4.000 IU/1,0 ml Flakon; 6 flakonluk ambalajlarda 10.000 IU/1,0 ml Flakon; 6 flakonluk ambalajlarda 1.000 IU/0,5 ml Şırınga; 6 şırıngalık ambalajlarda 2.000 IU/0,5 ml Şırınga; 6 şırıngalık ambalajlarda 3.000 IU/0,3 ml Şırınga; 6 şırıngalık ambalajlarda 4.000 IU/0,4 ml Şırınga; 6 şırıngalık ambalajlarda 10.000 IU/1,0 ml Şırınga; 6 şırıngalık ambalajlarda

Uyarılar/Önlemler

Genel Kan basıncı, EPREX® tedavisine başlamadan önce yeterli bir şekilde kontrol edilmelidir.   EPREX® kullanan tüm hastalarda kan basıncı yakından takip edilmeli ve gerekli olduğunda kontrol edilmelidir. EPREX®,tedavi edilmeyen, yetersiz bir şekilde tedavi edilen veya zayıf bir şekilde kontrol edilebilen hipertansiyon varlığında dikkatli kullanılmalıdır. Muhtemel bir uyarı sinyali olarak baş ağrılarında bir artış veya olağan dışı baş ağrıları gelişimine özel bir dikkat sarf edilmelidir. EPREX® tedavisi sırasında antihipertansif tedaviye başlamak veya bu tedaviyi artırmak gerekli olabilir. Kan basıncı kontrol edilemiyorsa, EPREX® tedavisi kesilmelidir.   EPREX®, nöbet hikayesi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.   Trombotik/kardiyovasküler olaylarla ilişkili durumları olan hastalar, yakından takip edilmeli ve ilaç dikkatle kullanılmalıdır.   Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda EPREX®’in güvenliği belirlenmemiştir. Azalmış metabolizmaya bağlı olarak karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda EPREX® ile eritropoez artmış olabilir.   EPREX® ile tedavi sırasında trombosit sayısında normal sınırlar içinde doza bağlı orta derecede bir artış olabilir. Bu, devam eden tedavi sırasında geriler. Tedavinin ilk 8 haftası sırasında trombosit sayısının düzenli olarak takip edilmesi önerilmektedir.   EPREX® tedavisi ile Hb düzeyleri 12 g/dl’yi aşarsa tedavinin kesilmesi gerekmektedir. Kronik böbrek yetmezliği ile ilişkili anemi nedeni ile diyalize giren hastalarda tümör gelişimine rastlanmamıştır.   Böbrek yetmezliği hastaları Kronik böbrek yetmezliği hastalarında, hemoglobindeki artış hızı yaklaşık olarak ayda 1 g/dl (0,62 mmol/l) olmalı ve hipertansiyondaki artış riskini en düşük seviyeye indirmek için ayda 2 g/dl’yi (1,24 mmol/l) aşmamalıdır. Saf Kırmızı Hücre Aplazisi (PRCA) Antikorların aracılık ettiği saf kırmızı hücre aplazisi (eritroblastopeni), eritropoietinlerle tedavi ile ilişkili olarak bildirilmiştir. Antikorların aracılık ettiği PRCA vakaları, özellikle subkutan uygulama yolu ile ilişkili olduğundan, EPREX®’in intravenöz yolla verilmesi tercih edilmelidir. İntravenöz erişimin uygun olmadığı hastalarda EPREX®’i subkutan yolla uygulamadan önce PRCA riski dikkate alınmalıdır. Saf kırmızı hücre aplazisi olan hastaların çoğunda, eritropoietinlere karşı antikor bildirilmiştir. Ani etki eksikliği gelişen hastalarda cevapsızlığın tipik nedenleri (örneğin; demir, folik asit veya vitamin B12 eksikliği, alüminyum intoksikasyonu, enfeksiyon veya inflamasyon, kan kaybı ve hemoliz) araştırılmalıdır. Hiçbir neden belirlenmiyorsa, kemik iliği incelemesi dikkate alınmalıdır. PRCA teşhis edilirse, EPREX® tedavisi derhal kesilmeli ve eritropoietin antikorları için tahlil göz önünde tutulmalıdır. Eritropoietine karşı antikor tespit edilirse, anti-eritropoietin antikorları, diğer eritropoietinlerle çapraz reaksiyona girdikleri için hastalara başka bir eritropoietin verilmemelidir. Saf kırmızı hücre aplazisinin diğer nedenleri araştırılmalı ve uygun tedaviye başlanmalıdır (“Kullanım Şekli ve Dozu” ile “Kontrendikasyonları” bölümlerine bakın).   EPREX® kullanan kronik böbrek yetmezliği hastalarında hemoglobin düzeyleri stabil bir düzeye ulaşılana kadar düzenli olarak ölçülmeli ve ölçümler daha sonra periyodik olarak sürdürülmelidir.   EPREX®’e optimum yanıtı sağlayabilmek amacıyla, demir depolarında yeterince demir bulunması temin edilmelidir; tedaviye başlamadan önce folik asit ve B12 vitamini eksiklikleri giderilmelidir. Olguların çoğunda, hematokrit değerlerinin yükselmesiyle birlikte serum ferritin değerleri düşmektedir. Bundan dolayı, serum ferritin düzeyleri 100 ng/ml’nin altında olan kronik böbrek yetmezliği hastalarında, örnek olarak, oral yolla günde 200-300 mg demir takviyesi (pediatrik hastalar için 100-200 mg/gün) önerilmektedir.   Kronik böbrek yetmezliği ve klinik yönden belirgin iskemik kalp hastalığı veya konjestif kalp yetmezliği bulunan hastalarda, idame hemoglobin konsantrasyonu “Kullanım Şekli ve Dozu” başlığı altında önerilen hedef hemoglobin konsantrasyonunun üst sınırını geçmemelidir. İzole olgularda hiperkalemi gözlemlenmiştir. Kronik böbrek yetmezliği bulunan hastalarda aneminin düzelmesi, iştahla birlikte potasyum ve protein alımının da artmasına yol açabilir. Üre, kreatinin ve potasyumu arzu edilen sınırlar içinde tutmak için, diyaliz reçetelerinin düzenli aralıklarla ayarlanması gerekebilir. Kronik böbrek yetmezliği bulunan hastalarda serum elektrolitleri izlenmelidir. Serum potasyum düzeyinin yükseldiği (ya da artmakta olduğu) saptanırsa, hiperkalemi düzeltilene kadar EPREX® kullanımının kesilmesi düşünülmelidir.   Bugüne kadar elde edilen bilgilere göre, EPREX®’in prediyaliz (son dönem böbrek yetersizliği) hastalarında kullanımı böbrek yetersizliğinin ilerleme hızını artırmamaktadır.   Hematokritteki artışın bir sonucu olarak EPREX® kullanan hemodiyaliz hastalarında diyaliz sırasında sıklıkla heparin dozunun artırılması gerekir. Heparinizasyon optimum değilse diyaliz sistemi tıkanabilmektedir.   Kronik böbrek yetmezliği olan bazı bayan hastalarda EPREX® tedavisini takiben adet kanamaları yeniden başlamıştır; potansiyel gebelik ihtimali tartışılmalı ve gebeliği önleme ihtiyacı değerlendirilmelidir.   Kronik böbrek yetmezliği olan ve EPREX® iletedavi edilen hastalarda nadiren porfiryanın şiddetlendiği gözlenmiştir. EPREX®, porfiryası olduğu bilinen hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.   Gebelerde kullanımı Gebelik kategorisi, C’dir. Gebe kadınlarda yapılmış yeterli ve iyi kontrollü çalışma bulunmamaktadır. Kronik böbrek yetmezliği bulunan hastalarda, EPREX® gebelik sırasında ancak potansiyel yarar fötus için potansiyel riske ağır bastığında kullanılmalıdır.   Emzirenlerde kullanımı Epoetin alfanın insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. EPREX®, emziren kadınlarda dikkatli kullanılmalıdır. ARAÇ ve MAKİNE KULLANMA YETENEĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ EPREX® tedavisinin başlangıç fazı sırasında hipertansiyon riskinin artışı nedeniyle, böbrek yetmezliği olan hastalar, EPREX®’in optimum idame dozu belirleninceye kadar araç ve makine kullanma gibi potansiyel olarak tehlikeli aktiviteleri gerçekleştirirken dikkatli olmalıdır.      

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Genel Özellikle tedavinin başlangıcında, baş dönmesi, sersemlik, baş ağrıları, eklem ağrıları, halsizlik hissi gibi “grip benzeri” semptomlar ortaya çıkabilmektedir. Trombositoz gözlemlenmiş olmakla birlikte, çok nadiren ortaya çıkar. EPREX® kullanan hastalar dahil olmak üzere eritropoetik ajanları alan hastalarda miyokard iskemisi, miyokard enfarktüsü, serebrovasküler olaylar (serebral hemoraji ve serebral enfarktüs), geçici iskemik atak, derin ven trombozu, arteryel tromboz, pulmoner emboli, anevrizma, retina trombozu ve suni böbreğin pıhtılaşması gibi trombotik/vasküler olaylar bildirilmiştir. EPREX® ile ilişkili olarak spesifik olmayan deri döküntüleri tanımlanmıştır. EPREX® ile tedavi edilen hastalarda enjeksiyon bölgesinde deri reaksiyonları bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar, subkutan tedavi gören hastalarda intravenöz tedavi gören hastalara oranla daha sık olarak ortaya çıkar. Hastaların enjeksiyon bölgesi çevresinde eritem, yanma ve genellikle hafif-orta dereceli ağrı şikayeti olur. Epoetin alfaya karşı immün reaksiyon gelişimi nadirdir. İzole anjiyoödem ve anaflaktik reaksiyon vakaları dahil olmak üzere, aşırı duyarlılık reaksiyonları ve alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir.    İmmünojenisite Bütün terapötik proteinlerde olduğu  gibi, immünojenisite için potansiyel bulunmaktadır. Bir tahlilde antikor pozitifliğinin gözlemlenen sıklığı tahlil metodolojisi, örnek alma, örnek toplama zamanı, eşlik eden ilaç tedavileri ve altta yatan hastalıkları içeren çeşitli faktörlerden etkilenebilir. Bu nedenlerden dolayı diğer ürünlere karşı gelişen antikorların sıklığı ile insan serum albumini içeren epoetin alfaya karşı gelişen antikorların sıklığının karşılaştırılması yanıltıcı olabilir. İnsan serum albumini içeren epoetin alfa kullanan hastalarda nötralize edici aktivitesi olan antikorlarla ilişkili birkaç PRCA vakası bildirilmiştir (“Uyarılar/Önlemler – Saf Kırmızı Hücre Aplazisi” bölümüne bakın). Bu vakalar, subkutan veya intravenöz uygulama yollarından birisi ile tedavi edilen hastalarda gözlemlenmiş ve çoğunlukla kronik böbrek yetmezliği hastalarında oluşmuştur.   Nöbetler Önceden normal veya düşük kan basıncına sahip olan hastalarda epoetin alfa tedavisi sırasında derhal bir doktor müdahalesi ve yoğun tıbbi bakım gerektiren ensefalopati ve nöbetlerle birlikte olan hipertansif kriz de oluşmuştur. Olası bir uyarıcı işaret olarak, birdenbire ortaya çıkan, batıcı karakterde migren benzeri baş ağrılarına özellikle dikkat edilmelidir. Klinik araştırmalarda insan serum albumini içeren epoetin alfa ile tedavi edilen 1010 diyaliz hastasında 47 nöbet olgusuna rastlanmıştır; bu da hasta-yılı başına yaklaşık 0,048 vakalık bir oran için 986 hasta-yılı uygulamaya karşılık gelmektedir. Ancak, sonraki 90 günlük periyodlarla kıyaslandığında tedavinin ilk 90 günü sırasında (hastaların yaklaşık %2,5’unda oluşmasıyla) nöbetlerde daha yüksek bir oran belirmiştir. Tedavi edilmeyen diyaliz popülasyonunda nöbetlerin başlangıçtaki sıklığının tayini zordur; bunun hasta-yılı başına %5 ila %10’luk sınırlar arasında olduğu görünmektedir.  Epoetin alfa ile tedavi sırasında en sık görülen yan etki, kan basıncında doza bağımlı bir yükselme veya önceden mevcut hipertansiyonun şiddetlenmesidir. Kan basıncındaki bu yükselmeler ilaçla tedavi edilebilir. Ayrıca, özellikle tedavinin başlangıcında olmak üzere, kan basıncı takibi önerilmektedir. Kan basıncı normal veya düşük olan izole hastalarda aşağıdaki reaksiyonlar da ortaya çıkmıştır: derhal iç hastalıkları uzmanı müdahalesi ve yoğun tıbbi bakım gerektiren jeneralize tonoklonal nöbetler ve ensefalopatiye benzer semptomlarla (örneğin; baş ağrıları ve konfüzyon durumu) birlikte olan hipertansif kriz. Olası bir uyarıcı  işaret olarak, birdenbire ortaya çıkan, batıcı karakterde migren benzeri baş ağrılarına özellikle dikkat edilmelidir. Böbrek yetmezliği hastaları Özellikle hipotansiyona eğilimli veya arteriyovenöz fistülünde komplikasyonlar (örneğin; stenoz, anevrizma v.b.) gelişen hemodiyaliz hastalarında şant trombozları ortaya çıkmıştır. Bu hastalarda şantın erken revizyonu ve  örnek olarak asetilsalisilik asit uygulanması ile tromboz profilaksisi önerilmektedir. Kronik böbrek yetmezliği hastalarında, eritropoietinlerle tedaviden aylar, yıllar sonra nadiren antikorların aracılık ettiği saf kırmızı hücre aplazisi (eritroblastopeni) bildirilmiştir (“Uyarılar/Önlemler” bölümüne bakın). BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

ENCEF’in araç ve makine kullanımı üzerine herhangi bir etkisi yoktur.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller ‘Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği’ ve ‘Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri’ne uygun olarak imha edilmelidir.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

ENCEF 250 mg/5ml Oral Süspansiyon Hazırlamak İçin Kuru Toz

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Sefdinirin insanlarda fazla kullanımı ve tedavisi ile ilgili veriler mevcut değildir. Akut rodent toksisite çalışmalarında tek doz 5600 mg/kg yan etki oluşturmamıştır. Diğer β-laktam antibiyotiklerinin fazla kullanımı ile kusma, mide bulantısı, epigastrik rahatsızlık, ishal ve zihin karışıklığı gibi toksik belirtiler ve semptomlar görülmektedir. Hemodiyaliz, böbrek rahatsızlığı olan bireylerde sefdiniri vücuttan hemen attığından ciddi zehirlenme olaylarının görülmemesinde yardımcı olmaktadır.

İlaç Nasıl Kullanılır

Hazırlanmış süspansiyonun 5 mL’sinde (1 ölçek); 250 mg sefdinir bulunmaktadır.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

Geçerli değildir.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

ENCEF, sefdinir veya ilacın içerisinde yer alan maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

Ağızdan alınır

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

Doz Aşımı Ve Tedavisi

ENCEF 250 mg/5ml Oral Süspansiyon Hazırlamak İçin Kuru Toz

Etkin Maddeler

01.12.2011

Farmakodinamik Özellikler

24 ay

Farmakokinetik Özellikler

237/65

Farmasötik Form

Sodyum sitrat anhidr, sodyum benzoat, pudra şekeri, ksantan zamkı, guar zamkı, sitrik asit anhidr, çilek aroması, vanilya aroması

Doz Aşımı

Yüksek doz kullanılmasından sonra metabolik hızdaki artışa bağlı olarak hipermetabolik semptomların tamamı ortaya çıkar. Bu durumda tedaviye ara verilmeli ve semptomlara bağlı olarak gerekli testler uygulanmalıdır. Taşikardi, ajitasyon, anksiyete, hiperkinezi gibi güçlü beta-sempatomimetik etkiye bağlı semptomlar beta-blokörlerle düzeltilebilir.

Endikasyonlar

Azalmış veya yok olmuş tiroid fonksiyonlarının tedavisinde yerine koyma amacıyla, tiroid stimüle edici hormonun artışını (basit non-endemik guatr veya kronik lenfositik tiroiditte görülen) baskılamak amacıyla, cerrahi ve radyoaktif iyot tedavisine tamamlayıcı olarak ve tiroid supresyon testlerinde kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Tiroid hormonları, vücutta bütün hücrelerin özellikle sinir sistemi hücrelerinin gelişimi için gerekli temel biyolojik olaylar üzerinde direkt olarak etkilidirler. Başlıca tiroid hormonları L-tiroksin (T4) ve triiyodotironin (T3)’dir.Euthyrox 200mg Tablet’in içerdiği sentetik levotiroksin tiroid tarafından salgılanan endojen hormonla aynı etkiye sahiptir. Levotiroksin periferik organlarda triiyodotironin (T3)’e dönüşür ve T3 reseptörleri üzerinde, endojen hormonun gösterdiği bütün spesifik etkileri gösterir. Vücut endojen ve eksojen levotiroksin’i ayırt etmez.

Farmakokinetik Özellikler

Oral olarak alınan levotiroksin’in büyük bir bölümü (% 80’ni) ince barsağın üst kısmından emilir. Tmax yaklaşık 5-6 saattir. Oral alımını takiben etkisi 3-5 gün sonra başlar. Levotroksin serum proteinlere % 99.97 gibi oldukça yüksek bir oranda bağlanır. Bu protein-hormon bağı güçlü değildir ve plazmadaki bağlı hormon, serbest hormon ile sürekli ve hızlı bir değişim içindedir. Yüksek protein bağı nedeni ile levotiroksin, hemodializ veya hemoperfüzyondan geçmez. Levotiroksin’in ortalama yarı ömrü 7 gündür. Bu süre hipertiroidizmde kısa (3-4 gün) ve hipotiroidizmde (yaklaşık 9-10 gün) uzundur.Dağılım hacmi 10-12L kadardır. Tiroid hormonları temel olarak karaciğer, beyin, böbrek ve kaslarda metabolize olur. Metabolitleri idrar ve feçesle atılır.

Farmasötik Şekli

Tablet

Formülü

Her bir tablet 200 µg levotiroksin sodyum içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Antidiyabetik ilaçlar Levotroksin kan şekerini düşüren ilaçların etkisini azaltabilir.Bu nedenle tiroid hormon tedavisine başlandığında kan glikoz düzeyleri sıkça kontrol edilmeli ve gerekli görülürse antidiyabetik ilacın dozu düzenlenmelidir. Kumarin türevleri Levotiroksin, antikoagülan ilaçları plazma proteinlerinden ayırdığı için antikoagülan tedavinin etkisi artabilir. Dolayısıyla tiroid hormonları ile tedaviye başlandığında koagülasyon parametrelerini düzenli olarak kontrol etmek gereklidir. Gerekli olursa antikoagülan ilacın dozu ayarlanmalıdır. Kolestramin, kolestipol Kolestramin alımı levotiroksinsodyumun emilimini inhibe eder.Bu nedenle levotiroksin sodyum kolestramin uygulanmasından 4-5 saat önce alınmalı-dır.Aynı durum kolestipol için de geçerlidir. Alüminyum ve demir içeren ilaçlar Alüminyum içeren ilaçlar’ın (antiasit, sükralfat) levotiroksin’in etkisini potansiyel olarak azalttığı saptanmıştır. Bu nedenle levotiroksin içeren ilaçlar alüminyum içeren ilaçların uygulanmasından en az 2 saat önce verilmelidir. Aynı durum demir içeren ilaçlar için de geçerlidir. Salisilatlar, furosemid, klofibrat Salisilatlar, yüksek dozda furosemid (250 mg), klofibrat ve diğer maddeler levotiroksin sodyumu plazma proteinlerinden ayırabilir. Amiodaron  İyod içeriği nedeniyle amiodaron hipertiroidizmi, aynı zamanda hipotiroidizmi tetikleyebilir. Farkedilmeyen otonomi olasılığı ile görülen nodüler guatr vakalarında özel önlem önerilir.

Kontraendikasyonlar

Ötiroid fonksiyon kazanıldıktan sonraki hipertiroidizm tedavisine ek olarak kullanımı hariç, herhangi bir nedenden kaynaklanan hipertiroidizmde kullanılmamalıdır. Ayrıca hamilelikte, hipertiroidizm tedavisinde kullanılan antitiroid ilaçlara ilave olarak Euthyrox 25 mcg Tablet kullanımı kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Euthyrox Tabletler, her hastayı kendi gereksinimlerine göre tedavi edebilmek için, 25 mg’dan 200 μg’a  kadar değişen dozaj şekillerine göre hazırlanmışlardır. Böylelikle hastaların günde sadece bir tablet almak koşulu ile tedavileri kolaylaştırılmıştır. Verilen dozaj önerileri sadece temel standartlardır. Her hastanın alacağı günlük doz laboratuar testleri ve klinik değerlendirmelere dayanarak  saptanır. Koroner kalp hastalığı olan yaşlı hastalarda ve uzun süreli hipotroidizmi olan hastalarda tiroid hormonlarıyla tedaviye başlarken özel önlem gerekir. Bu durumlarda tiroid hormonlarının sıkı takibi yapılarak, düşük bir başlangıç dozu uygulanır ve doz uzun aralıklarla, yavaş yavaş arttırılır. Deneyimler düşük ağırlıklı ve büyük nodüler guatr’ı olan hastalarda düşük dozların yeterli olduğunu   göstermektedir.   Tavsiye edilen  Euthyrox  200 μg  (μg  Levotiroksin sodyum /gün) Endikasyon Tablet  Önerilen miktar               Alım Ötiroid  guatr   tedavisi                                                                     ½ -1 (75-200 μg) günde 1 kez    Ötiroid guatr   cerrahisinden sonra  nüksün önlenmesi   ½ -1 (75-200 μg) günde 1 kez Erişkinlerde   hipotroidizmde yerine koyma tedavisi ·   başlangıç ( 2-4  hafta ara ile 25-50 μg’a arttırılabilir) ·   idame        * 1   ( 25-50 μg) ( 100-200 μg)   günde 1 kez Çocuklarda  hipotroidizmde yerine koyma tedavisi ·   Başlangıç ·   Idame ·       *   12.5- 50 μg     100-150 μg/m2 vücut  yüzeyi                                                                                                                                                                                                            günde 1 kez   günde 1 kez Hipertiroidizm tedavisinde alınan ilaçlara ilave olarak kullanıldığında                                *                                             (50-100 μg)   günde 1 kez Tiroid kanserinde supresyon tedavisi   1-1½ (150-300 μg) günde 1 kez Supresyon  testi 1 (200 μg) günde 1 kez (14 gün için)            *Yetişkinlerde hipotiroidizm tedavisinin başlangıcında, hipertiroidizm tedavisinde alınan ilaçlara ilave olarak ve çocuklarda hipotiroidizm tedavisinde düşük dozdaki Eutyhrox Tabletlerle tedaviye  başlanması önerilir. Kalbinde üfürüm olan çocuklarda tedaviye tam dozla başlanabilir. Erişkinlerde tedaviye düşük başlangıç dozuyla başlayarak, optimum miktarlara yavaşça arttırarak çıkılmalıdır.   Euthyrox 200 μg Tablet’in günlük dozunun tümü tek doz olarak sabahları, kahvaltıdan en az yarım saat önce boş mideye tercihen az sıvıyla (örneğin, yarım bardak  suyla) alınmalıdır. Çocuklarda ise günlük dozun tamamı günün ilk yemeğinden 30 dakika önce tek seferde alınmalıdır. Kullanımı kolaylaştırmak amacıyla tabletler bir miktar suda eritilirek süspansiyon halinde çocuklara verilebilir. Tedavi süresi, genellikle hipotiroidizmde, tiroid bezinin bir kısmının veya tümünün çıkarıldığı durumlarda ömür boyudur. Ötiroid guatr ve guatr tekrarının önlenmesinde (guatr nüks proflaksisi) aylar boyu veya yaşam boyu kullanılır. Hipertiroidizm tedavisine ilave olarak alındığında,  hipertiroidizm tedavisi sürdürüldükçe kullanılmaya devam edilmelidir. Baskılama testi için, 14 gün boyunca ½ tablet, testten önceki bir diğer 14 gün 1 tablet alınmalıdır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Euthyrox 25mcg Tablet Euthyrox 50 mcg Tablet Euthyrox  150 mcg Tablet

Saklama Koşulları

25 °C’nin altında oda sıcaklığında, ışıkdan korunarak saklanmalıdır. Doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Çocukların ulaşamayacakları yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Karton kutu içerisinde 50 tabletlik blister ambalajlarda

Uyarılar/Önlemler

Tiroid hormonları ile tedaviye başlamadan önce aşağıdaki hastalıklar kontrol altına alınmalı veya tedavi edilmiş olmalıdır Koroner yetersizlik, hipofiz yetersizliği, adrenal yetersizlik,tiroid otonomisi Koroner zayıflık, kardiyak yetersizlik veya taşikardiyak aritmisi olan hastalarda ilaca bağlı çok hafif hiper tiroidizm olsa bile önlenmelidir. Bu nedenle böyle vakalarda tiroid hormon parametrelerinin sıkı kontrolü yapılmalıdır. Sekonder hipotiroidizm vakalarında yerine koyma tedavisine başlamadan önce neden belirlenmeli ve gerekli olan durumlarda destekleyici adrenal yetersizlik tedavisine başlanmalıdır. Tiroid otonomisinden şüphelenildiği durumlarda tedaviden önce TRH testi uygulanmalı veya supresyon sintigrafisi yapılmalıdır. Hipotiroidizmi olan postmenapozal kadınlarda ve osteoporoz riskinin arttığı durumlarda, levotiroksinin fizyolojik sınırların üzerinde serum düzeyleri önlenmeli ve tiroid fonksiyonları yakından takip edilmelidir. Hamilelik ve Emzirme döneminde kullanımı Hamilelik kategorisi A Tiroid hormonları ile tedaviye hamilelik ve emzirme dönemlerinde özellikle devam edilmelidir.Levotiroksin, hamilelik sırasında yaygın olarak kullanılmakta olup şimdiye kadar tiroid hormonlarının kullanımı ile ilgili olarak fetusa ait bir risk bildirilmemiştir. Yüksek doz levotiroksin tedavisi sırasında bile laktasyon sırasında anne sütüne geçen tiroid hormon miktarı bebekte hipertiroidizm oluşturmak veya TSH sekresyonunu inhibe etmek için yeterli değildir. Hamilelikte, hipertiroidizm tedavisinde kullanılan antitiroid ilaçlara ilave olarak Euthyrox verilmesi kontrendikedir. Euthyrox’un aksine antitiroid ilaçlar etkili dozlarda plasentayı geçtikleri için ilave levotiroksin tedavisi antitiroid ilacın daha yüksek dozunu gerekli kılar. Bu durum fetusta hipo tiroidizm oluşmasına neden olabilir. Sonuç olarak hipertiroidizmde, hamilelik süresince antitiroid ilaçlarla her zaman monoterapi uygulanmalıdır.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Euthyrox 200 mcg Tablet ile tedavide, klinik ve kimyasal labaratuar parametreleri takip edildiğinde her hangi bir yan etki görülmediği tespit edilmiştir. Levotiroksin sodyumun bireysel tolerans limiti aşıldığında, doz aşımı durumlarında ve özellikle tedavinin başında dozun çok hızlı arttırıldığı durumlarda; taşikardi, kardiyak aritmi, anjina, tremor, huzursuzluk, uykusuzluk, aşırı terleme, kilo kaybı, diyare gibi hipertiroidizm’in tipik semptomlarının oluşması olasıdır. Böyle durumlarda günlük doz azaltılmalı veya ilacın kullanılması bir süre kesilmelidir. Yan etkiler ortadan kalktıktan sonra tedaviye yeniden dikkatli bir şekilde başlanabilir.

Doz Aşımı

Endikasyonlar

Gastro-intestinal sistemin Bilgisayarlı Tomografisinde (BT) opak görüntü sağlamak için.

Farmakodinamik Özellikler

Baryum sülfat yüksek yoğunluğu nedeniyle x-ışınlarına opaktır ve bu nedenle radyografik incelemelerde pozitif kontrast madde olarak etki eder.

Farmakokinetik Özellikler

Biyolojik olarak inert olduğundan vücut tarafından absorbe ve metabolize olmaz. Vücuttan değişmeden elimine olur.

Farmasötik Şekli

Süspansiyon

Formülü

İlaç Etkileşmeleri

BT prosedürleri için baryum ülfat ürünleri, GI sisteminde bilinen veya şüphelenilen perforasyonu veya obstrüksiyonu olan hastalarda ve baryum sülfat formülasyonlarına hipersensitivitesi olanlarda kullanılmamalıdır.

Kontraendikasyonlar

Kullanım Şekli Ve Dozu

225 ml PE şişede.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window