İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması FLUBEST
Birim Miktarı 20
ATC Kodu C03BA11
ATC Açıklaması Indapamid
NFC Kodu BA
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Kaplı Tabletler
Kamu Kodu A03090
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 5,38 TL (21 Mayıs 2012)
Önceki Satış Fiyatı 5,38 TL (1 Mart 2012)
Barkodu
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !

İlaç Etken Maddeleri

  • indapamid (2,5 mg)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Fludarabinin yüksek dozları, geç dönem körlük, koma ve ölüm ile karakterize edilen geri dönüşümsüz santral sinir sistemi toksisitesine neden olmaktadır. Yüksek dozlar aynı zamanda kemik iliği supresyonu nedeniyle ciddi derecede trombositopeni ve nötropeniye neden olmuştur. Fludarabin doz aşımı için bilinen spesifik bir antidot yoktur. Tedavi, ilacın durdurulması ve destek tedavisi uygulanması şeklindedir.

Endikasyonlar

B hücreli kronik lenfositik lösemili (KLL) hastaların başlangıç tedavisi ve daha önce en az bir standart alkilleyici ajan içeren tedaviye cevap vermemiş ya da hastalığı böyle bir tedaviye rağmen ilerleme göstermiş B hücreli kronik lenfositik lösemili (KLL) hastaların tedavisinde endikedir. Daha önce en az bir standart alkilleyici ajan içeren tedaviye cevap vermemiş ya da tedaviye rağmen ilerleme göstermiş düşük grade’li non-Hodgkin lenfomalı hastaların tedavisinde endikedir.

Farmakodinamik Özellikler

Fludarabin bir antiviral ilaç olan vidaralbin’in (9-b-D-arabinofuranosiladenin/ara-A) adenosin deaminaz tarafından deaminasyona oldukça dayanıklı, suda çözünebilir florlanmış bir nukleotid analoğudur. Fludarabin hızla 2-fluoro-ara-A’ya defosforilize olur ve sonra hücre içinde deoksitidin kinaz tarafından aktif trifosfat, 2-fluoro-ara-ATP’ye fosforilize olur. Bu metabolitin DNA polimeraz alfa, ribonükleotid redüktaz ve DNA primazı inhibe ettiği ve böylece DNA sentezini baskılayarak etki gösterdiği düşünülmektedir.

Farmakokinetik Özellikler

Fludarabin fosfat, intravenöz infüzyonu izleyen birkaç dakika içinde hızla aktif metabolit 2-fluoro-ara-A’ya dönüşmektedir. Kanser hastalarına, 2-fluoro-ara-AMP’nin 5 gün süreyle, günde 25 mg/m² dozda ve 30 dakika süreli infüzyonla uygulanmasından sonra 2-fluoro-ara-A konsantrasyonlarında orta derece bir birikim görülmüştür. Beş günlük bir tedavi şeması sırasında 2-fluoro-ara-A plazma çukur düzeyleri yaklaşık 2 kat kadar artmıştır. 2-fluoro-ara-A terminal yarı ömrünün yaklaşık 20 saat olduğu saptanmıştır. İn vitro ortamda, fludarabinin plazma proteinlerine bağlanma oranı % 19-29 arasında değişmektedir. En düşük mutlak granülosit sayısı seviyesi ile plazma konsantrasyonu zaman eğrisi altındaki alan değerindeki artış (EAA) arasında bir korelasyon olduğu bildirilmiştir. Ana metabolit 2-fluoro-ara-A metabolitin toplam vücut klerensi ile kreatinin klerensi arasında korelasyon bulunması ilacın eliminasyonu için renal yolla atılımın önemini göstermektedir. Renal klerens toplam vücut klerensinin yaklaşık % 40’ını oluşturmaktadır. Orta derecede böbrek yetmezliği bulunan (17-41 ml/dakika/m²) ve % 20 düşük fludarabin dozu uygulanan hastaların ilaca maruziyetinin (EAA; 21’e karşılık 20 nM.saat/ml), normal böbrek fonksiyonuna sahip ve önerilen normal dozun uygulandığı hastalarınki ile benzer olduğu bulunmuştur.

Farmasötik Şekli

FLUMEN 50 mg/2 ml İ.V. Enjektabl Çözelti İçeren Flakon Steril-Apirojen

Formülü

Her bir flakon etken madde olarak 50 mg fludarabin fosfat ve yardımcı madde olarak 50 mg mannitol, uygun pH’yı sağlamak için sodyum hidroksit ve enjeksiyonluk su k.m.2 ml içermektedir.

İlaç Etkileşmeleri

Fludarabin ile pentostatin kombinasyonunun kullanıldığı bir klinik çalışmada öldürücü pulmoner toksisite insidansı kabul edilemeyecek kadar yüksek bulunmuştur. Bu nedenle fludarabinin pentostatin ile kombine kullanımı önerilmemektedir.

Kontraendikasyonlar

Fludarabine veya ürünün bileşenlerinden herhangi birine karşı aşırı duyarlı olan hastalarda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Fludarabin antineoplastik tedavi uygulamasında deneyimli bir uzman doktorun denetimi altında uygulanmalıdır ve sadece intravenöz yol ile uygulanması önerilmektedir. Önerilen mutad fludarabin dozu ardarda 5 gün, 25 mg/m²/gün dozda yaklaşık 30 dakikalık bir sürede intravenöz yoldan uygulanmasıdır. Bu 5 günlük tedavi kürü her 28 günde bir tekrarlanmalıdır. Hematolojik veya non-hematolojik toksisite kanıtına bağlı olarak doz düşürülebilir veya uygulama geciktirilebilir. Nörotoksisite gözlenirse fludarabin uygulamasının geciktirilmesi veya durdurulması düşünülmelidir. Yaşlılık, böbrek yetmezliği ve kemik iliği bozukluğunu gibi durumlar fludarabin toksisitesinin artmasına zemin hazırlayabilir. Bu hastalar aşırı toksisite bakımından yakından izlenmeli ve doz uygun şekilde ayarlanmalıdır. Tedavinin süresi tedavinin başarısına ve ilaca olan tolerabiliteye bağlıdır. KLL’li hastalarda en iyi tedavi yanıtı (tam ya da parsiyel remisyon, genelde 6 kür) elde edilinceye kadar fludarabin uygulanmalı ve sonra ilaç kesilmelidir. Ig-NHL’li hastalarda fludarabin tedavisinin, en iyi yanıt (tam ya da parsiyel remisyon) alınıncaya kadar sürdürülmesi önerilmektedir. En iyi tedavi yanıtı alındıktan sonra 2 tedavi kürü daha düşünülmelidir. Klinik çalışmalarda Ig-NHL’li hastaların çoğuna 8 kürden fazla tedavi uygulanmamıştır. Böbrek Yetmezliği: Orta derecede böbrek yetmezliği bulunan (kreatinin klerensi 30-70 ml/dakika/1.73 m²) bir erişkin hastada fludarabin dozu % 20 azaltılmalıdır. Ciddi derecede böbrek yetmezliği bulunan (kreatinin klerensi <30 ml/dakika/1.73 m²) hastalara fludarabin uygulanmamalıdır. Fludarabin Çözeltisinin Seyreltilmesi: Fludarabin çözeltisinin her ml’si 25 mg fludarabin fosfat, 25 mg mannitol ve uygun pH 6.0-7.1’i sağlamak için sodyum hidroksit içermektedir. Klinik çalışmalarda, 100 ml veya 125 ml % 5 dekstroz ya da % 0.9 sodyum klorür içinde seyreltilmiştir. İntravenöz bolus uygulama için gereksinim duyulan doz, bir enjektöre çekildikten sonra ilave 10 ml % 0.9 sodyum klorürür çözeltisi ile seyreltilmelidir. Fludarabin içinde hiçbir antimikrobiyal koruyucu içermediğinden seyreltildikten sonra 8 saat içinde kullanılmalıdır. Hazırlanan çözeltilerin sterilitesinden emin olmak için özen gösterilmelidir. Parenteral ilaç ürünleri uygulamadan önce partikül madde ve renk değişimi bakımından gözle de incelenmelidir. Fludarabin çözeltisinin hazırlanmasında dikkatli olunmalıdır. Gebe personel fludarabin ile temas etmemelidir. Flakonun kazara kırılması ya da dökülmesi halinde ilaca maruziyeti önlemek için lateks eldivenler ve güvenlik gözlükleri kullanımı önerilir. Çözelti deri ya da mukoza ile temas ederse bol su ve sabun ile yıkanmalı; göz ile temas ederse de gözler bol su ile yıkanmalıdır. İnhalasyon yolu ile ilaca maruziyet engellenmelidir. Atıkların imhası yakma ile mümkündür. “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Saklama Koşulları

Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 2°-8° C arasında (buzdolabında) sulandırılmadan son kullanma tarihine kadar, sulandırıldıktan sonra ise 2°-8° C’ de 8 saat saklanabilir.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

FLUMEN 50 mg/2 ml İ.V. Enjektabl Çözelti İçeren Flakon, koruyucu blister içinde 1 flakon içeren karton kutuda ambalajlanır.

Uyarılar/Önlemler

Fludarabin antineoplastik tedavi uygulamasında deneyimli bir uzman doktorun denetimi altında uygulanmalıdır. Fludarabin tedavisi uygulanan hastalarda başlıca anemi, trombositopeni ve nötropeni olmak üzere, şiddetli kemik iliği supresyonları bildirilmiştir. Kümülatif miyelosupresyon görülebilir. Kemoterapinin indüklediği miyelosupresyon genelde geri dönüşümlü olabilirse de, fludarabin uygulanırken çok dikkatli bir hematolojik izleme gereklidir. Fludarabin akut lösemili hastalarda yapılan doz belirleme çalışmalarında yüksek dozlarda kullanıldığında körlük, koma ve ölümü içeren şiddetli nörolojik etkiler görülmüştür. Bu şiddetli santral sinir sistemi toksisitesi, önerilen dozdan yaklaşık 4 kat daha yüksek (5-7 gün süreyle 96 mg/m²) dozların uygulandığı hastaların % 36’sında meydana gelmiştir. Buna benzer merkezi sinir sistemi toksisitesi, önerilen doz aralığındaki dozlarla tedavi uygulanan hastalarda nadiren ( % 0.2) bildirilmiştir. Fludarabin ile bir veya daha fazla tedavi siklüsünden sonra yaşamı tehdit edici ve bazen de öldürücü olabilen otoimmün hemolitik anemi olguları bildirilmiştir. Fludarabin tedavisi uygulanmakta olan hastalar hemoliz olasılığı bakımından değerlendirilmeli ve yakından izlenmelidir. Fludarabin tedavisi uygulanmış hastalarda ışınlanmamış kan transfüzyonundan sonra transfüzyona bağlı olarak nadiren ‘graft-versus-host’ reaksiyonu (transfüzyon yolu ile verilen lenfositlerin alıcı organizmaya reaksiyonu) görülmüştür. Bu nedenle, fludarabin tedavisi uygulanan ve transfüzyon gereken hastalarda ışınlamış kan ürünleri kullanılmalıdır. Büyük tümör kitlesi bulunan KLL hastalarında fludarabin tedavisine bağlı olarak tümör lizis sendromu bildirilmiştir. Fludarabin tedavisi, tedavinin ilk haftası gibi kısa bir sürede bir cevap alınabileceği için, bu komplikasyonun gelişme riski bulunan hastalarda önlem alınmalıdır. Erişkin hastalarda pansitopeni ve bazen de ölümle sonuçlanan üçlü kemik iliği hipoplazisi veya aplazisi olguları bildirilmiştir. Bildirilen olgularda klinik yönden anlamlı sitopeninin süresi yaklaşık 2 ay ile 1 yıl arasında değişmektedir. Böbrek yetmezliği: Fludarabin böbrek yetmezliği bulunan hastalarda dikkatle uygulanmalıdır. 2-fluoro-ara-A’nın toplam vücut klerensi ile kreatinin klerensi arasında doğrudan bir korelasyon olduğu görülmektedir. Böbrek fonksiyonu orta derece bozuk (kreatinin kleirensi 30-70 ml/dakika/1.73m²) olan hastalarda fludarabin dozu % 20 azaltılmalı ve bu hastalar yakından izlenmelidir. Fludarabin uygulaması ciddi derecede böbrek yetmezliği bulunan hastalar (kreatinin klerensi <30 ml/dakika/1.73 m²) için önerilmemektedir. Gebelikte ve Emzirme Döneminde Kullanım Gebelikte kullanım: Gebelik Kategorisi D’dir. Fludarabin gebe bir kadına uygulandığında fötusa zarar verebilir. Gebe kadınlarda yapılmış uygun ve iyi kontrollü çalışmalar bulunmamaktadır. Fludarabin gebelik sırasında kullanılırsa veya hasta bu ilacı alırken gebe kalırsa, hasta fötusa gelebilecek potansiyel zarar yönünden değerlendirilmelidir. Gebe kalma potansiyeli bulunan kadınlara gebelikten korunmaları önerilmelidir. Emziren anneler: Fludarabinin süte geçip geçmediği bilinmemektedir. Birçok ilaç süte geçtiğinden ve fludarabinin emzirilen yeni doğanlarda ciddi advers reaksiyon potansiyeli bulunduğundan, tedavinin anne için önemi de göz önünde tutularak, emzirme veya ilaç uygulaması durdurulmalıdır. Araç ve makina kullanma üzerine etkisi: Santral sinir sistemi ve duyusal fonksiyonlar üzerine olan yan etkileri nedeniyle araç ve makina kullanımını etkiliyebilir. Pediatrik kullanım: Eldeki veriler herhangi bir çocukluk çağı malign hastalığında etkinliği saptamak için yeterli değildir.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

En yaygın advers olaylar miyelosupresyon (nötropeni, trombositopeni ve anemi), ateş, titreme, infeksiyon, bulantı ve kusmadır. Sık bildirilen diğer olaylar; yorgunluk, bitkinlik, anoreksi ve halsizliktir. Fludarabin uygulanan hastalarda ciddi derecede fırsatçı infeksiyonlar meydana gelmiştir. En sık bildirilen advers olaylar ve ilaç ile bağlantısı daha belirgin olan reaksiyonlar aşağıda vücut sistemine göre sıralanmıştır. Tüm vücut: Ateş, titreme, halsizlik, yorgunluk, infeksiyon, ağrı, malez, diyaforez, alopesi, anafilaksi, hemoraji, hiperglisemi, dehidratasyon. Hematopoietik sistem: Fludarabin tedavisi uygulanan hastaların büyük bir bölümünde hematolojik olaylar (nötropeni, trombositopeni ve/veya anemi) bildirilmiştir. Miyelosupresyon şiddetli ve kümülatif olabilir, çoklu hücre dizilerini etkileyebilir. Ayrıca fludarabin uygulanan hastalarda otoimmün hemolitik anemi meydana geldiği bildirilmiştir. Metabolik: Fludarabin tedavisi uygulanan hastalarda tümör lizis sendromu bildirilmiştir. Bu komplikasyonda; hiperürisemi, hiperfosfatemi, hipokalsemi, metabolik asidoz, hiperkalemi, hematüri, ürat kristalüri ve böbrek yetmezliği oluşabilir. Bu sendromun başlaması böbrekler civarında ağrı ve hematüri ile kendini gösterebilir. Nörolojik: Önerilen dozlarda fludarabin tedavisi uygulanan hastalarda ajitasyon, konfüzyon, görme bozuklukları, koma, parestezi, başağrısı, işitme kaybı, uyku bozukluğu, depresyon, serebellar sendrom, düşünme bozukluğu görülebilir. Solunum sistemi: Öksürük, pnömoni,dispne, sinüzit, farenjit, üst solunum yolu infeksiyonu, alerjik pnömonit, epistaksis, hemoptizi, bronşit, hipoksi bildirilmiştir. Ayrıca fludarabine karşı pulmoner aşırı duyarlılık reaksiyonları (dispne, öksürük ve interstisyel pulmoner infiltrasyon ile karakterize edilen) görülmüştür. Gastrointestinal sistem: Bulantı/kusma, diyare, anoreksi, stomatit, gastrointestinal kanama, özofajit, mukozit, karaciğer yetmezliği, anormal karaciğer fonksiyon testleri, kolelitiyaz, konstipasyon, disfaji. Deri ve ekleri: Döküntü, prurit, sebore. Genitoüriner sistem: Disüri, üriner infeksiyon, hematüri, böbrek yetmezliği, anormal böbrek fonksiyon testleri, proteinüri, üriner duraksama, hemorajik sistit. Kardiyovasküler sistem: Ödem, angina pektoris, konjestif kalp yetmezliği, aritmi, süpraventriküler taşikardi, miyokard infarktüsü, derin ven trombozu, flebit, geçici iskemi krizi, anevrizma, serebrovasküler aksidan. Kas-iskelet: Miyalji, osteoporoz, artralji. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Yüksek dozla ortaya çıkan belirtiler bulantı, kusma, halsizlik, gastrointestinal bozukluklar ve elektrolit dengesi değişiklikleridir. Ağır vakalarda, hipotansiyon ve solunum depresyonu görülebilir. Böyle durumlarda solunum ve kalp fonksiyonları desteklenmelidir. Spesifik bir antidotu yoktur. Midenin boşaltılması ve yıkanması, sonra da su ve elektrolit dengesinin yeniden temini yoluna gidilmelidir.

Endikasyonlar

Flubest draje, tek başına ya da diğer antihipertansiflerle birlikte hipertansiyon tedavisinde kullanılır. Ayrıca konjestif kalp yetmezliğine bağlı olarak görülen su ve tuz retansiyonuna (ödem) karşı da endikedir.

Farmakodinamik Özellikler

Flubest drajenin etken maddesi olan indapamid indol halkası bulunan tiyazid olmayan sülfonamid ailesinden bir diüretik olup, antihipertansif etkisi vardır. Günlük 2.5 mg antihipertansif doz ile hipertansiyonlu hastalarda noradrenaline olan vasküler hiperreaktivite azalmakta ve total periferal direnç ve arteriol direnç düşmektedir. Özellikle kalsiyum olmak üzere, hücre membranlarındaki iyon değişimi üzerinde etki göstererek damar düz kaslarını gevşetir. Prostaglandin E2 ve prostosiklin I2 sentezini uyararak vazodilatasyona yol açar. Bradikininin vazodilatatör etkisini arttırır. Bu yollarla ortaya çıkan antihipertansif etki, diüretik etkinin ortaya çıktığı dozun altındaki dozlarda görülmektedir. Sol ventriküler hipertrofsini azaltır. İndapamid diüretik etkisini distal tübülde su ve elektrolit reabsorbsiyonunu inhibe ederek gösterir.

Farmakokinetik Özellikler

Emilim: Ağızdan alındıktan sonra hızla ve tamamen emilir. Plazma tepe konsantrasyonuna 1-2 saatte ulaşır. Dağılım: Plazma proteinlerine %79 oranında bağlanır. Yarılanma ömrü yaklaşık 15-18 saattir. Metabolizma: %93 oranında metabolize olur,%7’si değişmeden atılır. Atılım: %70 oranında böbreklerden, %23 oranında da gastrointestinal sistemden atılır. Verilen dozun %70’i idrarla, kalanı gastrointestinal yoldan, büyük kısmı metabolitleri halinde olmak üzere atılır. Plazma yarı ömrü 14 saat kadardır.

Farmasötik Şekli

Draje

Formülü

Her bir drajede 2.5 mg. Indapamid ve boyar madde olarak laque coccine içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Herhangi bir çalışma yapılmamaıştır.

Kontraendikasyonlar

İndapamid ya da diğer sülfonamid türevi ilaçlara aşırı duyarlığı bilinen kişilerde, Anuri durumunda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Hipertansiyon ve konjestif kalp yetmezliğiyle birlikte görülen ödemlerde başlangıç dozu sabahları alınan tek drajedir. (2.5 mg). Eğer ödem tedavisinde 1 hafta, hipertansiyon tedavisinde 4 hafta sonunda yeterli cevap alınmamışsa doz günde 5 mg’a (bir defada 2 draje) çıkarılabilir. Eğer yeterli antihipertansif cevap yine de alınamazsa, Flubest diğer antihipertansif bir ilaçla, kan basıncı kontrol altında tutularak kombine edilebilir. Tedaviye eklenen diğer antihipertansifin dozunun, başlangıçta önerilen dozun yarısı kadar olması önerilir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Bulunmamaktadır.

Saklama Koşulları

30°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAKLARI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

20 drajelik kutularda, blister ambalaj içinde takdim edilmiştir.

Uyarılar/Önlemler

Hipokalemi ve diğer elektrolit dengesizliklerine yol açabileceğinden özellikle kardiyak aritmisi olan ya da kalp glikozitleri kullanan hastalarda serum elektrolit düzeyleri uygun aralıklarla ölçülmelidir. Ayrıca hipokalemi, hiponatremi, hipokloremik alkaloz gibi durumlarda ortaya çıkabilecek klinik belirtiler (ağız kuruluğu, susama, halsizlik, yorgunluk, uyuşukluk, kas ağrıları, hipotansiyon, oligüri, taşikardi, gastrointestinal rahatsızlıklar gibi) dikkatle izlenmelidir. Serum elektrolit düzeylerinin tayini özellikle fazla miktarda kusan ya da parenteral sıvı tedavisi yapılan kişilerde, elektrolit dengesizliği bulunan hastalarda (kalp yetmezliği, böbrek hastalığı veya sirozu olanlarda) ve tuzsuz diyet uygulayanlarda önem taşır. Flubest, serum ürik asit düzeyini yükseltir (ortalama 1mg/100 ml). Bu nedenle serum ürik asit düzeyleri sık aralıklarla kontrol edilmelidir. Diğer tiazidler gibi böbrek hastalıklarında dikkatle kullanılmalı, tedavi süresince böbrek fonksiyon testleri yapılmalıdır. Aynı şekilde karaciğer yetmezliği veya ilerleyen karaciğer hastalığı olanlarda, su ve elektrolit dengesindeki küçük değişmeler dahi hepatik komaya neden olabileceğinden çok dikkatle kullanılmalıdır. Flubest latent diyabeti belirgin hale getirebilir. Keza diyabetiklerin insülin gereksinimini değiştirebilir. Bu nedenle Flubest tedavisi sırasında bu gibi hastaların serum glikoz düzeyleri sık kontrol edilmelidir. Lityum renal klirensini azaltıp toksisitesini arttıracağından, lityum tuzlarıyla birlikte kullanılmamalıdır. Orta ve yüksek kolesterol konsantrasyonu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Fotosensitizasyon meydana gelebilir.    Gebelik ve Emzirme Dönemi:   Gebelik kategorisi B’dir. Genel olarak, hamile kadınlarda diüretik kullanımından kaçınmak gerekir. Fizyolojik hamilelik ödeminin tedavisinde de kesinlikle kullanılmamalıdır. Diüretikler, fetal hipotrofi riskiyle birlikte, fetoplasental iskemiye neden olabilirler. Bununla birlikte, diüretikler hamilelerin renal, hepatik ya da kardiyak kökenli ödemlerinin tedavisinde başlıca tedavi seçeneğini oluştururlar. Emzirme: Anne sütüne geçme olasılığı nedeniyle emzirme döneminde kullanılması önerilmemektedir.   Araç ve Makine kullanımına etkisi: Araç makine kullanımı üzerine herhangi bir yan etkisi bildirilmemiştir.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

% 1 ila % 10 sıklığında: Kardiyovasküler: Ortastatik hipotansiyon, çarpıntı, yüz kızarması Merkezi sinir sistemi: Sersemlik, baş dönmesi, baş ağrısı, güçsüzlük, huzursuzluk, uyuşukluk, yorgunluk, letarji, isteksizlik, bitkinlik, depresyon, sinirlilik                                                          Gastrointestinal: Anoreksi, gastrik iritasyon, bulantı, kusma, karın ağrısı, kramp, şişkinlik, diyare, konstipasyon, ağız kuruluğu, kilo kaybı Genitoüriner: Gece idrara çıkma, sık idrara çıkma, poliüri Kas-sinir sistemi: Kas krampları, spazm Oküler: Bulanık görme Solunum sistemi: Burun akıntısı   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 5 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window