İlaç Sınıfı Beşeri İthal İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması GLUCOTROL-XL
Birim Miktarı 20
ATC Kodu A10BB07
ATC Açıklaması Glipizid
NFC Kodu AA
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Gecikmeli Tabletler
Kamu Kodu A03450
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 17,42 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 15,56 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu NULL

İlaç Etken Maddeleri

  • glipizid (5 mg)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Aşırı doz ve intoksikasyon bilinmemektedir. Ancak akut aşırı doz, hipoglisemi ve takiben hiperglisemiye neden olabilir. Uzun süreli aşırı doz, fazla miktardaki insan büyüme hormonunun bilinen etkilerine benzer belirti ve bulgulara neden olabilir.

Endikasyonlar

Büyüme hormonunun yetersiz salgılanmasına bağlı çocuklardaki büyüme bozukluklarında; büyüme hormonunun yetersizliği iki ayrı dinamik büyüme   hormonu uyarı testi ile doğrulanarak; Gonadal disgenezi (Turner Sendromu) ile birlikte bulunan büyüme    bozukluklarında; Kronik böbrek yetersizliği olan prepubertal çocuklardaki büyüme bozukluklarında; SGA tedavisinde; Doğum ağırlığı ve/veya uzunluğu -2 SD olan ve 4 yaşı ve sonrasında gerekli büyümeyi yakalayamamış (son 1 yılda yıllık boy kazanımı SDS<0)çocuklarda Gestasyonel yaşına göre küçük doğmuş olan (SGA) kısa çocuklardaki büyüme bozukluklarında (uzunluk SDS<-2.5 ve ebeveyne uyarlanmış uzunluk SDS<-1); Hipotalamus-hipofizer hastalığı saptanan hipofizer cerrahi-girişim geçirmiş,   kraniyal radyoterapi görmüş veya çocuklukta başlamış büyüme hormonu   yetmezliği olan erişkinler ile hipofizde adenomu olan hastalarda büyüme hormonu eksikliği varsa veya büyüme hormonu yetersizliğini düşündüren bulguların bulunması durumunda biyokimyasal tanı testleri ile büyüme hormonu eksikliği kesin olarak saptanan yetişkinlerde, özetle:     Þ Konjenital veya idiopatik hipofiz hastalıkları,     Þ Hipotalamus hipofiz tümörleri ve tedavileri sonunda,     Þ Kraniofarenjioma tedavisinden sonra,     Þ Cerrahi girişim hasarlarında,     Þ Sheehan sendromu ve vasküler sebeple gelişen iskemik sebepli büyüme hormonu yetersizlikleri, radyasyon, travma, kronik otoimmun, bakteriyel veya viral enflamasyonlar ile hemokromatozis ve amiloidoziste görülen hipofizer yetmezliklerde,     Þ Septo-optik displazide meydana gelebilen aşikar büyüme hormonu eksikliğinin replasmanı için büyüme hormonu replasman tedavisi endikasyonu vardır.   Yetişkinlerde büyüme hormonu eksikliği tanısı dikkatle konulmalıdır. Bunun için değerlendirmeye başlamadan önce diğer hormonlar yönünden hasta stabil olarak yeterli hormon replasman tedavisine alınmış olmalıdır. Büyüme hormonu yetersizliğinin tanısı için tanı testi; insülin tolerans testidir (ITT). Bu test deneyimli endokrinoloji ünitelerinde yapılmalıdır. ASKH ile ilgili EKG bulgusu veya hikayesi olanlarda, felçli hastalarda bu test kontrendikedir. 60 yaş üstünde hastalarda riskli olabileceğinden tercih edilmemelidir.   Normal cevap pik büyüme hormonu değeri 5 mcg/l üstünde olmalıdır. Pik büyüme hormonu değerinin 3 mcg/l’nin altında olması ciddi büyüme hormonu yetersizliğini düşündürür. Bu değerler polikonal kompetetif RIA ile çalışılan büyüme hormonu metodları için geçerlidir. Alternatif testler arginin ve GHRH testlerinin kombine kullanılması veya tek başına arginin, glukagon veya L-Dopa testi olabilir. Ancak, tanı değerleri düşüktür. Hipotalamo-hipofizer hastalığı veya bir tane daha hipofiz hormonu eksikliği olanlarda, çocuk yaşta başlayan büyüme hormonu yetersizliği olanlarda bir provokatif test yeterlidir. Izole BHY (büyüme hormonu yetersizliği) tanısı için 2 test gereklidir. IGF-1 düzeyinin normal bulunması BHY’ni ekarte ettirmez. IGF-1 seviyeleri yaşa göre düzeltilmiş olmalıdır.

Farmakodinamik Özellikler

GENOTROPİN®’in aktif maddesi olan Somatropin lipid, karbonhidrat ve protein metabolizması açısından büyük önemi olan potent bir metabolik hormondur. GENOTROPİN®  yeterli büyüme hormonu olmayan çocuklarda, uzunlamasına büyümeyi ve büyüme hızındaki artışı uyarır. Büyüme hormonu yetersizliği olan yetişkinlerde GENOTROPİN® yağ kütlesini azaltır, adale kütlesini artırır ve enerji ile canlılıkta düzelme sağlar. Hastanın iyi hissetmesine yardımcı olur. Büyüme hormonu yetersizliği olan hastalarda GENOTROPİN® tedavisi serum IGF-I (İnsülin benzeri Büyüme Faktörü-I) ve IGFBP3 (İnsülin benzeri Büyüme Faktörü Bağlayıcı Protein 3) seviyelerini yükseltir. GENOTROPİN® primer ve sekonder farmakolojik etkileri açısından incelenmiş ve etkilerinin hipofiz bezi büyüme hormonu ile eşit olduğu gözlenmiştir.   İlave olarak Genotropin ve / veya Somatropin ile aşağıdaki etkiler gösterilmiştir.   Yağ metabolizması: Büyüme hormonu yetersizliği olan hastalarda Somatropin uygulanması yağ mobilizasyonuna, vücut yağ stoklarının azalmasına ve kan yağ asitlerinin artışına neden olur.   Karbonhidrat metabolizması: GENOTROPİN® insülini arttırır fakat açlık kan şekeri çoğunlukla etkilenmez. Hipofiz bezi yetersizliği olan çocuklarda bazen gözlenebilen açlık kan şekerinin düşüşü GENOTROPİN® tedavisi ile düzelir. Yüksek doz insan büyüme hormonu uygulanması glukoz toleransını bozabilir.    Mineral metabolizması: Büyüme hormonu eksikliğinde plazma ve ekstraselüler volüm azalır. GENOTROPİN® tedavisi ile her ikisi de hızla düzelir. GENOTROPİN® sodyum, potasyum ve fosfor retansiyonunu indükler.   Kemik metabolizması: GENOTROPİN® iskelet kasının yıkım ve yapımını artırır. Osteopenisi olan hastalarda uzun süreli GENOTROPİN® uygulanması kemiğin mineral içeriğinin ve ağırlık alanlarının dansitesinin artmasına neden olur.   Doku gelişmesi: Büyüme hormonu yetersizliği olan hastalarda çizgili kas gelişmesinin uyarılması ile adale hücrelerinin sayı ve büyüklük olarak artışı;   Protein metabolizması: İdrarda azot atılımının azalması ve serum üre azotunun azalması ile gösterilen azot retansiyonu;   Fiziksel kapasite: Kas gücü ve fizik egzersiz kapasitesi uzun dönemli GENOTROPİN® tedavisi ile iyileşir. GENOTROPİN® aynı zamanda kardiyak debiyi artırır, ancak bu mekanizma henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Periferik vasküler rezistansın düşüşünün bu etkiye bir katkısı olabilir.   Genotropin enerjiyi, canlılığı ve hafıza fonksiyonlarını arttırır ve hastanın kendisini sağlıklı ve iyi hissetmesini sağlar.  

Farmakokinetik Özellikler

Emilim: Cilt altı (subkutan) uygulamadan sonra GENOTROPİN®, hem sağlıklı kişilerde hem de büyüme hormonu eksikliği olan kişilerde yaklaşık %80 oranında emilir ve serum zirve değerlerine 3-6 saat içinde ulaşılır.   Eliminasyon: İntravenöz uygulamadan sonra GENOTROPİN®’in terminal yarı ömrü büyüme hormonu eksikliği olan erişkinlerde 0.4 saattir. Ancak subkutan uygulamadan sonra 2-3 saatlik yarı ömüre ulaşılır.

Formülü

Tek doz uygulamasına özel hazırlanmış olan Genotropin MiniQuick, kullanıma uygun iki kompartımanlı kartuş içinde 3.6 IU (1.2 mg) büyüme hormonu içerir.Birinci kompartımanda bulunan enjeksiyon için toz kısmı ikinci kompartımanda bulunan eritici ile karışarak, cilt altından tek doz uygulamasına hazır hale gelir. Her bir tek doz enjektör 1,32 mg rekombinant somatropin, glisin, manitol, sodyum dihidrojen fosfat susuz, disodyum fosfat susuz, enjeksiyonluk su içerir.   GENOTROPİN®’in aktif maddesi olan Somatropin, insan hipofiz bezinden salgılanan 191 amino asid dizilimindeki büyüme hormonu ile özdeş yapıdadır. GENOTROPİN® rekombinant teknoloji ile üretilmiştir.

İlaç Etkileşmeleri

Yapılan çalışmalarda, büyüme hormonu tedavisi gören yetişkinlerde sitokrom P450 üzerinden metabolize olan bileşiklerin metabolizasyon hızının arttığı belirtilmektedir. Sitokrom P450 3A4 ‘ten metabolize edilen  bileşiklerin(örn. Kortikosteroidler, antikonvülzyonlar, cinsiyet hormonları ve siklosporin) klerensi; bu bileşiklerin daha düşük plazma seviyeleri ile sonuçlanarak artabilir.Klinik olarak anlamlılığı bilinmemektedir.

Kontraendikasyonlar

Genotropin bir tümör aktivitesini gösteren bulguların bulunması durumunda kullanılmamalıdır. Benign intrakraniyal basınç artışı, diabetik retinopati ve gebelik kontrendikasyon oluştururlar. Genotropin epifizleri kapanmış çocuklarda büyümenin uyarılması için kullanılmamalıdır.   Açık kalp ameliyatı, abdominal cerrahi, kazaya bağlı multipl  travma, akut solunum yetmezliği veya benzeri durumlardaki gibi akut kritik hastalığı olan hastalarda kullanılmamalıdır.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Dozaj bireyseldir ve vücut ağırlığı ile vücut yüzey alanına bağlıdır. Cilt altı enjeksiyonu şeklinde uygulanır.   Lipoatrofi gelişmesini önleyebilmek için subkutan(cilt altı) enjeksiyon yeri değiştirilmelidir.   Çocuklardaki büyüme hormonu salgılanma yetersizliğine bağlı büyüme bozukluğunda: 0.07 – 0.10 IU/kg (0.025 – 0.035 mg/kg)/gün veya 2.1 – 3.0 IU/m² (0.7 – 1.0 mg/m²)/gün. Daha yüksek dozlar da kullanılmıştır. Gonodal diskinezi (Turner Sendromu): 0.14 IU/kg (0.045 – 0.050 mg/kg)/gün veya 4.3 IU/m² (1.4 mg/m²)/gün. Kronik böbrek yetersizliğine bağlı prepubertal çocuklardaki büyüme bozukluğu: 4.3 IU/m² (1.4 mg/m²)/gün [yaklaşık 0.14 IU/kg (0.045 – 0.050 mg/kg)/gün]. Büyüme hızı çok düşükse daha yüksek dozlar gerekebilir. 6 aylık tedavi süresinden sonra dozun yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Gestasyonel yaşa göre küçük doğmuş (SGA) olan kısa çocukların büyüme bozukluklarında: Final uzunluğa erişinceye kadar genellikle günlük vücut ağırlığına göre 0.035 mg/kg (vücut yüzeyine günlük 1.0 mg/m²) önerilmektedir Tedavinin ilk yılından sonra eğer uzama hızı +1’in altında ise tedavi bırakılmalıdır. Eğer uzama hızı <2 cm /yıl ise ve eğer onaylanması gerekiyorsa, epifizyel büyüme plaklarının kapanmasına bağlı olarak kemik yaşında kızlar için >14 yaş ve erkekler için >16 yaşa ulaşılmışsa tedavi bırakılmalıdır. Yetişkinlerdeki büyüme hormonu eksikliği: Doz bireyseldir. Ancak başlangıç dozu olarak 0.018 IU/kg (0.006 mg/kg)/gün tavsiye edilir. Doz yavaş yavaş artırılmak suretiyle hasta ihtiyacına göre belirlenir. Maksimum doz 0.036 IU/kg (0.012 mg/kg)/gün’dür. Hastalardaki klinik etkinlik, yan etkiler ve insüline benzer büyüme faktörünün (IGF-I) serum düzeyleri referans alınarak doz ayarlanmalıdır. Yaş büyüdükçe verilecek doz miktarı düşmektedir. Bir günlük uygulama unutulduğunda bir sonraki gün iki misli doz uygulanmaz.     Normal tedavi dozuyla kalınan yerden devam edilir.   KULLANIM TALİMATI Daha geniş bilgi için Genotropin® MiniQuick içindeki hasta kullanım kılavuzuna bakınız.  Genotropin® MiniQuick tek bir doz Genotropin( büyüme hormonu )’ i eritici ile karıştırarak uygulamak üzere dizayn edilmiş bir sistemdir. İki kompartımanlı Genotropin kartuş içeren taşıyıcı hazne ile ayrı bir iğneden oluşur. İki kompartımanlı Genotropin kartuşunun bir kompartımanında toz halindeki büyüme hormonu, diğer kompartımanında sıvı bulunur. Piston sapı saat yönünde çevrildiğinde Genotropin® MiniQuick, toz halindeki büyüme hormonu ile sıvıyı otomatik olarak karıştırır. Yumuşak ve yavaş dairevi hareketlerle erime kolaylaştırılır. Güçlü bir şekilde çalkalanmamalıdır. Bu durum etken maddenin bozulmasına neden olabilir. Enjeksiyon iğnesi solüsyon hazırlanmadan takılmalıdır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

16 IU’lik (5.3 mg ) koruyucu madde içeren, çoklu doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş içeren ambalajlarda.  7 adet 1.8 IU’lik (0.6 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda. 7 adet 2.4 IU’lik (0.8 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda. 7 adet 3 IU’lik (1 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda.  7 adet 4.2 IU’lik (1.4 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda. 7 adet 4.8 IU’lik (1.6 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda. 7 adet 5.4 IU’lik (1.8 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda. 7 adet 6 IU’lik (2 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda.

Ruhsat Sahibi

PFIZER İLAÇLARI Ltd.Şti  34347  Ortaköy / İstanbul

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

01.09.2006    120/82

Saklama Koşulları

2 – 8 °C’de buzdolabında saklanmalıdır. 25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında 6 ay saklanabilir. Bu 6 aylık dönemin içinde ve/veya sonunda ürün buzdolabına geri konmamalıdır. Çözündürüldükten sonra 2-8 °C arasında buzdolabında 24 saat süreyle saklanabilir. Dondurulmamalıdır. Işıktan koruyunuz. Çözelti hazırlanırken çalkalanmamalıdır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

7 adet 3.6 IU’lik (1.2 mg) tek doz uygulamaya uygun, kuru toz(I) ile eritici (II) içeren iki kompartımanlı (I+II) kartuş ve 7 adet enjeksiyon iğnesi içeren ambalajlarda.

Uyarılar/Önlemler

Tedaviye başlanılmadan önce teşhis doğrulanmalıdır. Somatropin tedavisi yeterli nitelikte uzman hekimler tarafından başlatılmalı ve takip edilmelidir. Diabetes mellitus’da GENOTROPİN® kullanırken anti-diyabetik tedavi dozunun ayarlanması gerekebilir. Somatropin tedavisi sırasında bir çeşit hipotiroidizm gelişebilir. Hipotiroidizm Somatropin ile sağlanacak yanıtla etkileşebileceğinden hastalar düzenli tiroid fonksiyon testlerine tabi tutulmalı ve gerekli olduğunda tiroid hormonu ile tedavi edilmelidir.   Malign bir hastalığın tedavisine bağlı olan sekonder büyüme hormonu yetersizliğinde malignitenin relaps belirtilerine dikkat edilmesi önerilmektedir.   Büyüme hormonu yetersizliğinin de birlikte bulunabileceği endokrin rahatsızlığı olan hastalarda kalça ekleminde epifiz kayması,normal populasyona nispeten sık olarak görülebilir. Büyüme hormonu tedavisi altındaki çocuklarda bir aksama gözlenirse klinik olarak incelenmelidir.   Standart replasman tedavisi, (pan)hipopitüitarizmi olan hastalarda yakından gözlenmelidir. Tekrarlayan ve şiddetli baş ağrısı, görme sorunları, bulantı ve/veya kusma gelişmesinde papilla ödemi için fundoskopi yapılması önerilmektedir. Papilla ödemi teşhisi doğrulandığında selim intrakraniyal hipertansiyon düşünülmeli ve eğer uygun ise büyüme hormonu tedavisi sonlandırılmalıdır. Halen kafaiçi basıncı düzelmiş hastalarda klinik açıdan yönlendirme için yeterli veri mevcut değildir.Büyüme hormonu tedavisine tekrar başlanırsa, intrakraniyal hipertansiyon semptomlarının yakından dikkatlice gözlenmesi gerekir. Turner Sendromu olan hastalarda tedavinin bitirileceği final boy uzunluğu hakkında bilgi henüz mevcut değildir.   SGA(Gestasyonel yaşına göre küçük doğmuş) olarak doğan kısa çocuklarda tedaviye başlamadan önce büyüme bozukluğuna neden olacak diğer tıbbi nedenler ve tedaviler ekarte edilmelidir. Bu hastalarda tedaviye başlamadan önce açlık insülin ve kan şekeri düzeyleri ölçülmelidir. SGA olan çocuklarda tedavi başlangıcında ve devamında senede iki kez olmak üzere IGF-I değerleri ölçülmelidir.   SGA olan hastalarda ergenlik başlangıcına yakın tedaviye başlanması ile ilgili deneyimler sınırlıdır.   Büyüme hormonu ile tedavi edilen SGA olan hastalarda elde edilen uzamanın bir bölümü tedavi final uzunluğuna erişilmeden bırakılırsa gerileyebilmektedir.   Genotropin kullanan hastaların uluslararası kayıt ve takip programına dahil edilmesi önerilir. Hastaların hekimin uygun gördüğü sıklıkla yapılan muayenelerinde ve bu programa göre, uzun süreli takip ve kontrol ile tedavileri izlenir   60 yaş üstündeki hastalarda yeterli deneyim yoktur. Yetişkinlerdeki uzun süreli tedavi ile ilgili deneyimler sınırlıdır.   Gebelik ve Süt Verme Döneminde Kullanımı   Gebelik Kategorisi:B   Hamilelerde Genotropin veya Somatropin kullanımı ile ilgili klinik deneyimler mevcut değildir. Deneysel hayvan çalışmaları tamamlanmamıştır. Hamilelik gelişmesi durumunda Genotropin® tedavisi durdurulmalıdır. Peptid hormonların süte geçişi ile ilgili bilgiler yetersizdir, ancak yeni doğanlarda intakt proteinin gastrointestinal kanaldan emilmesi beklenmez.   Araç ve Makine Kullanmaya Etkisi Araç ve makine kullanımı üzerinde herhangi bir etkisi olduğu saptanmamıştır.  

Üretim Yeri

Pfizer Health AB, Stockholm -İsveç

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Yetişkinlerde yan etkiler ağırlıklı olarak sıvı retansiyonuna bağlı yakınmalardır. Bunlar arasında periferik ödem, ekstremitelerde katılık, artralji, miyalji ve parestezi sıktır. Bu belirtiler tedavinin başlangıcını takiben ortaya çıkabilmekte ve zaman içinde sıklığı azalmaktadır ve günlük aktiviteleri nadiren etkilemektedir.   GENOTROPİN® kullanımı bazı hastalarda (%1) antikor oluşumuna neden olabilmektedir. Bu antikorların bağlanma kapasiteleri düşüktür.   GENOTROPİN® kullanımı sırasında hastalarda hipotiroidizim gelişebileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Nadiren hastalarda tip II diabetes mellitus, benign intrakraniyal hipertansiyon ve karpal tünel sendromu görülebilir.   İn vitro şartlarda büyüme hormonu kromozomal değişimlere neden olabilmektedir; bu durumun klinik önemi belirli değildir. Büyüme hormonu  tedavisi gören çocuklarda çok nadir olarak lösemi tespit edilmiştir. Ancak insidans; büyüme hormonu yetersizliği olmayan hastalar ile aynıdır.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Nonklinik çalışmalarda glipizidin akut oral toksisitesi çalışılan tüm türlerde oldukça düşük (LD50 > 4 g/kg) bulunmuştur. Glipizid dahil sulfonilürelerin dozaşımı hipoglisemi yapabilir. Bilinç kaybı ve nörolojik bulgular olmayan hafif hipoglisemik semptomlar oral glukoz, ilaç dozunun ayarı, ve/veya yemek düzeni ile agresif olarak tedavi edilmelidir. Doktor hastanın tehlikede olmadığına emin olana kadar yakın takip sürmelidir. Koma, havale veya diğer nörolojik bozukluklarla birlikte olan ciddi hipoglisemik reaksiyonlar nadir olarak meydana gelir fakat hemen hospitalizasyon gerektiren acil tıbbi müdahale durumlarını teşkil ederler. Eğer hipoglisemik komadan şüpheleniliyorsa ya da tanısı konmuşsa hastaya hızlı IV, konsantre (%50) glukoz solüsyonu verilmelidir.   Bunu, kan glukozunu 100 mg/dL’nin üzerinde bir seviyede tutacak bir hızda devamlı infüzyon yoluyla verilen seyreltilmiş (% 10) glukoz solüsyonu izlemelidir. Aşikar klinik düzelmenin ardından hipoglisemi tekrar meydana gelebileceğinden hastalar en az 24 – 48 saat yakından takip edilmelidir. Karaciğer hastalığı olanlarda glipizidin plazmadan temizlenmesi uzayabilir. Glipizid yoğun olarak proteine bağlandığından, diyalizin faydası yoktur.

Endikasyonlar

Tek başına uygun diyet rejiminin başarılı olmadığı Tip 2 diyabetiklerde diyete ilave olarak.

Farmakodinamik Özellikler

Glipizid GİTS’in pankreastan insülin salımını uyararak kan glukozunu akut bir şekilde düşürdüğü görülür. Bu etki pankreas adacıklarındaki beta hücrelerinin fonksiyonel olmasına bağımlıdır. Yemeğe cevap olarak glipizid tarafından insülin sekresyonunun uyarılması çok önemlidir. Diyabetik hastalara verilen glipizid GİTS ile yemeğe verilen insülinotropik cevap artmıştır. Postprandial -yemekten sonra- insülin ve C-peptid cevabı en az 6 aylık tedavi süresince artmış olarak devam eder.   Diğer Etkiler Glipizid GİTS tedavisi, tip 2 diyabet için tedavi gören hastaların plazma lipoprotein profilinde arzu edilebilecek bir değişikliğe sebep olur. Bu değişiklikler, açlık glukoz seviyelerinde elde edilen düşüş ile son derece uyumludur.  

Farmakokinetik Özellikler

Glipizid GİTS verilmesinden 2-3 saat sonra plazma ilaç konsantrasyonu dereceli olarak yükselmeye başlar ve dozdan sonraki 6-12 saat içinde maksimum konsantrasyona erişir.  Müteakip günde tek doz glipizid GİTS uygulaması ile eşik-zirve arası dalgalanmalar arası zirve noktaları günde iki kez uygulanan hızlı salım glipizid formuna göre daha düşüktür ve 24 saat boyunca etkili glipizid kan konsantrasyonları sağlanır.   Kararlı hal plazma düzeyine en az 5. günde ulaşılır. Tip 2 diyabeti olan hastalarda glipizid GİTS’in kronik dozu ile bir ilaç birikmesi gözlenmemiştir. Glipizid GİTSin yiyecekler ile birlikte verilmesi ilaç absorbsiyonundaki – emilimindeki- 2 – 3 saatlik gecikme süresini etkilemez.   Tek doz olarak verilen glipizidin yemeklerle etkileşiminin incelendiği bir çalışmada, yüksek yağlı bir kahvaltıdan hemen önce verilen glipizid GİTS, glipizidin ortalama Cmaks değerinde %40 anlamlı bir artışla sonuçlanmış ancak eğri altı alanı (EAA) üzerine etkisi anlamlı olmamıştır.   Açlık ve tokluk durumunda glukoz yanıtında bir değişiklik yoktur. Kısa barsak sendromu gibi glipizid GİTS’in gastrointestinal tutulma zamanının belirgin azaldığı durumlar ilacın farmakokinetik profilini etkileyebilir ve potansiyel olarak daha düşük plazma konsantrasyonları ile sonlanır.   Glipizid primer olarak hepatik biyotransformasyon ile elimine edilir; dozun % 10’dan daha azı idrar ve feçesle değişmemiş ilaç olarak atılır; dozun yaklaşık % 90’ı biyotransformasyon ürünleri olarak idrarla (% 80) ve feçesle (% 10) atılır. Glipizid özellikle albumine olmak üzere % 98 – 99 serum proteinlerine bağlanır.  

Farmasötik Şekli

Kontrollü Salım Tabletleri

Formülü

Her GLUCOTROL XL Tablet 5 mg glipizid ve boyar madde olarak titanyum dioksit  içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Aşağıdaki ilaçların hipoglisemik etkiyi artırması beklenebilir:  Mikonazol: Hipoglisemik etkide artış, hipoglisemi semptomlarına veya komaya varabilir.  Flukonazol: Glipizid ve flukonazolün beraber kullanımını takiben hipoglisemi görüldüğüne dair raporlar mevcuttur. Bunun sebebi büyük olasılıkla glipizidin yarı ömrünün uzamasıdır.   Nonsteroid anti-inflamatuvar ajanlar (NSAİ ajanlar) (örn. fenilbutazon): Sulfonilürelerin hipoglisemik etkisinda artış (plazma proteinlerine bağlı sulfonilürenin yerinden ayrılması ve/veya sulfonilüre atılımının azalması).  Salisilatlar (asetilsalisilik asit): Yüksek dozlarda asetilsalisilik asit ile hipoglisemik etkide artış (asetilsalisilik asitin hipoglisemik etkisi). Alkol: Hipoglisemik reaksiyonda hipoglisemik komaya varabilecek kadar artış.  Beta-blokörler: Bütün beta-blokörler çarpıntı ve taşikardi gibi bazı hipoglisemi semptomlarını maskeleyebilirler. Kardiyoselektif olmayan beta-blokörlerin çoğu, hipogliseminin insidansını ve ciddiyetini artırır.   Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim İnhibitörleri: Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin, sülfonilürelerle (glipizid GİTS de dahil olmak üzere) tedavi edilen diyabetik hastalarda kullanılması hipoglisemik etkide artışa sebep olabilir. Bu sebeple, glipizid dozunun azaltılması gerekebilir.   Genel olarak sülfonilürelerin hipoglisemik aktivitesi monoamin oksidaz inhibitörleri ve sülfonamidler, kloramfenikol, probenesid ve kumarinler gibi yüksek oranda proteine bağlanan ilaçlarla da güçlenebilir.   Glipizid GİTS alan bir hastaya bu gibi ilaçlar uygulandığında (veya kesildiğinde), hasta hipoglisemi (veya glukoz kontrolu kaybı) açısından yakından izlenmelidir.  İnsan serum proteinleri ile yapılan in vitro bağlanma çalışmaları, glipizidin  tolbutamidden farklı olarak bağlandığını ve salisilat veya dikumarol ile etkileşmediğini göstermiştir. Bununla birlikte, bu ilaçlarla glipizid kullanırken, bu bulgularla klinik durumun değerlendirilmesi esnasında dikkatli olunmalıdır.    Aşağıdaki ilaçlar hiperglisemi yapmaya eğilimlidir;   Yüksek dozda Fenotiyazinler (örn. klorpromazin, günde >100 mg): kan glukozunda yükselme (insülin serbestlenmesinde azalma).    Kortikosteroidler: Kan glukozunda yükselme.  Sempatomimetikler (örn. ritodrin, salbutamol, terbutalin): Beta-2-adrenoseptör uyarılmasına bağlı olarak kan glukozunda yükselme. Hiperglisemi ve glukoz kontrolü kaybı yapabilecek diğer ilaçlar, tiyazidleri ve diğer diüretikleri, tiroid ürünlerini, estrojeni, progesteronu, oral kontraseptifleri, fenitoini, nikotinik asiti, kalsiyum kanalını bloke eden ilaçları ve izoniazidi içerir. Glipizid GİTS alan bir hastada bu gibi ilaçlar kesildiğinde (veya uygulandığında) hasta hipoglisemi (veya glukoz kontrolü kaybı) açısından yakından izlenmelidir.

Kontraendikasyonlar

Aşağıdaki hastalarda glipizid GİTS kontrendikedir:   1.  Glipizid veya GİTS tablet bileşiminde bulunan herhangi bir maddeye aşırı duyarlılığı olduğu bilinenler. 2.  Tip I diyabet, diyabetik ketoasidoz, diyabetik koma .

Kullanım Şekli Ve Dozu

Herhangi bir hipoglisemik ajanda olduğu gibi dozaj bireysel olarak ayarlanmalıdır.   GİTS tabletler yeterli miktarda sıvı ile bir bütün halinde yutulmalıdır. Hastalar tabletleri çiğnememeli, bölmemeli veya parçalamamalıdır (Bkz. Uyarılar/Önlemler – Hastanın Bilgilendirilmesi).   Başlangıç dozu: GLUCOTROL  XL’in önerilen başlama dozu kahvaltıyla birlikte 5 mg/gün’dür. Yaşlı hastalar ve hipoglisemi riski olan diğer hastalar için “Uyarılar-Önlemler”e bakınız.   Titrasyon: doz ayarlamaları, kan glukoz cevabına bağlı olarak 2,5 veya 5 mg’lık artışlarla yapılabilir. Titrasyon basamakları arasında en az bir kaç gün geçmelidir. Glipizid kararlı hal plazma düzeylerine GLUCOTROL XL ile 5. günde ulaşılmıştır. Yaşlı hastalar 1 –2 gün daha fazla süreye gerek duyabilir.   İdame: Günde tek doz etkili bir şekilde idame tedavisi sağlar. Önerilen en yüksek doz,  maksimum kan glukozu düşürücü etkisi bu düzeyde gözlendiğinden 20 mg’dır.   Hızlı salınan glipizidi günde 5 ilâ 20 mg arasında alan hastalar, GLUCOTROL XL’in en yakın eşdeğer veya daha düşük günlük total dozuna emniyetle geçebilirler.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

GLUCOTROL  XL Kontrollü Salım Tableti 2.5 mg ve 10 mg glipizid içeren 20 tabletlik yüksek dansiteli polietilen şişeler halinde de mevcuttur.

Ruhsat Sahibi

Pfizer İlaçları Ltd.Şti., 34347 Ortaköy – İSTANBUL

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

20.01.1997 – 101 / 21

Saklama Koşulları

25 ºC’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Işıktan ve nemden uzak tutunuz. Rutubetten koruyunuz.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

GLUCOTROL  XL Kontrollü Salım Tableti 5 mg glipizid  içeren 20 tabletlik yüksek dansiteli polietilen şişelerde sunulmuştur.

Uyarılar/Önlemler

Hipoglisemi (Kan şekerinin aşırı düşmesi)   Glipizid GİTS’in de içinde bulunduğu tüm sulfonilüre ilaçları koma ile sonuçlanabilen ve   hastanede bakım gerektiren ciddi hipoglisemi yapabilme özelliğindedir. Ciddi hipoglisemi görülen hastalar uygun glukoz tedavisi ile kontrol altında tutulmalı ve en az 24 – 48 saat boyunca izlenmelidir.   Hipoglisemik nöbetlerden kaçınmak için uygun hasta seçimi, uygun dozaj, talimatlar önemlidir. Kahvaltıyı da içeren düzenli ve zamanında karbonhidrat alımı, bir öğün atlandığında veya yeterli miktarda yemek yenmediğinde veya karbonhidrat alım dengesi bozulduğunda oluşabilecek hipoglisemik olaylardan kaçınılması için önemlidir.   Böbrek ve karaciğer yetmezliği glipizid GİTS’in kullanım kapasitesini etkiliyebilir ve karaciğer yetmezliği glukoneojenik kapasiteyi azaltabilir, her iki durum da ciddi hipoglisemik reaksiyon riskini artırır. Yaşlılar, kuvvetsiz veya malnütrisyonlu – yetersiz veya dengesiz beslenme -hastalar ve adrenal veya hipofiz yetmezliği olanlar glukoz düşürücü ajanların hipoglisemik etkisine karşı özellikle duyarlıdırlar.    Yaşlılarda ve beta-adrenerjik blokör ilaç alanlarda hipogliseminin farkedilmesi güç olabilir. Kalori alımının yetersiz olduğu durumlarda, ciddi ve uzun egzersizlerden sonra, alkol alındığında veya birden fazla glukoz düşürücü ilaç kullanıldığında hipoglisemi meydana gelmesi daha muhtemeldir.   Kan Glukoz Kontrolünün Kaybı   Bir diyabetik rejim ile stabilize olmuş bir hasta, ateş, travma, infeksiyon veya cerrahi müdahale gibi bir strese maruz kaldığında kan şekeri kontrolü kaybolabilir. Böyle zamanlarda glipizid GİTS’i kesip insülin vermek faydalı olabilir.   Pek çok hastada bir süre sonra glipizid GİTS dahil herhangi bir hipoglisemik ilacın kan glukoz düzeyini istenen düzeye düşürmedeki etkinliği azalabilir. Bunun sebebi diyabetin ciddiyetinin artması veya ilaca karşı cevabın azalması olabilir. Hasta sekonder yetmezlik olarak sınıflandırılmadan önce yeterli doz ayarlaması ve diyete bağlılık yönünden değerlendirmelidir.   Laboratuvar testleri   Kan glukozu periyodik olarak takip edilmelidir. Glikolize hemoglobin ölçümü yapılmalıdır ve mevcut standart bakım ile hedefler değerlendirilmelidir.   Böbrek ve Karaciğer Yetmezliği   Böbrek ve karaciğer fonksiyonları bozulmuş hastalarda glipizid GİTS’in farmakokinetiği ve farmakodinamiği etkilenebilir. Bu hastalarda hipoglisemi meydana gelirse, uzun sürebilir, uygun şekilde tedavi edilmelidir (Bkz. Uyarılar / Önlemler – Hipoglisemi).   GI Hastalık   Glipizid GİTS’in gastrointestinal retansiyon süresinin belirgin azalması, ilacın farmakokinetik profilini ve buna bağlı olarak klinik etkinliğini etkileyebilir. Deforme olmayan herhangi bir materyalde olduğu gibi önceden ciddi gastrointestinal – mide barsak ile ilgili-darlığı (patolojik veya iyatrojenik) olan hastalarda dikkat edilmelidir. Bu tip deforme olmayan devamlı salım formulasyonundaki başka ilaçları kullanmalarıyla beraber benzer durum görüldüğü bilinen hastalarda obstrüktif semptomlara ait nadir raporlar vardır.   Hastanın Bilgilendirilmesi   Hipoglisemi riskleri, belirtileri, tedavisi ve hastalığa eğilimi artırıcı faktörler hastaya ve sorumlu aile üyelerine açıklanmalıdır. Primer ve sekonder yetmezlik anlatılmalıdır.   Hastaya GLUCOTROL XL’in tamamının yutulması söylenmelidir. Hastalar tabletleri çiğnememeli, bölmemeli, parçalamamalıdır. Hastalar dışkılarında tablete benzer bir şey gördüklerinde endişelenmemelidir. GLUCOTROL XL’de medikasyon absorbe olmayan bir kabuk içinde muhafaza edilerek ilacın yavaş bir şekilde salınması ve böylece vücudun absorbe edebilmesinin sağlanması için özel şekilde tasarlanmıştır. Süreç tamamlandığında boş tablet vücuttan elimine edilir.    Hastalar glipizid GİTS’in avantajları ve potansiyel riskleri konusunda ve alternatif tedaviler hakkında bilgilendirilmelidir. Aynı zamanda diyetle ilgili talimatlara uymalarının, düzenli bir egzersiz programının, kan glukozunun düzenli takibinin önemi anlatılmalıdır.   Çocuklarda Kullanım   Çocuklarda emniyeti ve etkinliği kanıtlanmamıştır.   Yüksek Riskli Hastalarda Kullanım   Kuvvetsiz, malnütrisyonlu veya düzensiz kalori alan hastalarda ve böbrek veya karaciğer fonksiyonu bozuk olan hastalar gibi risk altındaki hastalarda hipoglisemi riskini azaltmak için başlangıç ve idame dozu mümkün olan en düşük doz seviyesinde tutulmalıdır (Bkz. Kullanım Şekli ve Dozu).    Yaşlılarda Kullanım   65 yaş üstü hastalarda GLUCOTROL XL tedavisine 2,5 mg/gün dozu ile başlanmalıdır. Hastanın kan glukoz cevabına bağlı olarak düzenli bir şekilde doz artışları yapılmalıdır. Titrasyon basamakları arasında en az bir kaç gün geçmelidir.   Gebelikte Kullanım   Hamilelik kategorisi C’dir. Glipizid GİTS yalnızca potansiyel yarar, fetusa potansiyel riski karşılıyorsa hamilelikte kullanılmalıdır. Bilgiler, gebelikteki anormal kan glukoz düzeylerinin konjenital anomalilerin insidansının daha yüksek olması ile bağlantılı olduğunu gösterir. Bu sebeple hamilelikte insülin kullanımının kan glukozunun mümkün olduğunca normale yakın kalmasını sağlayacak şekilde olması önerilir. Doğum zamanında sulfonilüre grubu bir ilaç alan annelerden doğan yenidoğanlarda uzamış (4 – 10 gün) ciddi hipoglisemi bildirilmiştir. Eğer hamilelikte glipizid GİTS kullanılıyorsa, beklenen doğum tarihinden en az 1 ay önce kesilmelidir ve kan glukoz seviyelerini normal olan değere en yakın şekilde sürdürebilmek için diğer tedaviler oluşturulmalıdır.   Süt Veren Annelerde Kullanım   Glipizid GİTS’in anne sütünde bulunup bulunmadığı bilinmemekle birlikte sulfonilüre grubu bazı ilaçların insan sütüyle atıldığı bilinir.   Anne sütü emen bebeklerde hipoglisemi riski olduğundan, ilacın anne için önemi dikkate alınarak ya emzirme kesilmeli ya da ilaç kesilmelidir. İlaç kesiliyorsa ve kan glukozunun kontrolünde diyet tek başına yetersizse insülin tedavisi düşünülmelidir.   İnsülin Alan Hastalarda Kullanım   Diğer sulfonilüre sınıfı hipoglisemiklerde olduğu gibi birçok stabil, Tip 2 diyabetik hasta emniyetle glipizid GİTS tedavisine geçebilir. Hastaları insülinden glipizid GİTS’e transfer ederken aşağıdaki genel kurallar göz önüne alınmalıdır:   Günlük insülin gereksinimi 20 ünite veya daha az olan hastalarda insülin kesilip glipizid GİTS tedavisine normal dozlarla başlanabilir. Titrasyon basamakları arasında bir kaç gün geçmelidir.   Günlük insülin gereksinimi 20 üniteden fazla olan hastalarda; insülin dozu %50 azaltılmalı ve glipizid GİTS tedavisi normal dozlarla başlamalıdır. İnsülin dozundaki müteakip azaltmalar hastanın bireysel cevabına bağlı olmalıdır. Titrasyon basamakları arasında bir kaç gün geçmelidir.   İnsülini kesme döneminde hasta günde en az üç defa kendi glukoz seviyelerini ölçmelidir. Eğer bu testlerde anormallik varsa hemen reçeteyi yazan hekimine başvurması hastaya tembih edilmelidir. Bazı durumlarda, özellikle hasta günde 40 üniteden fazla insülin kullanıyorsa geçiş süresinde hastanın hospitalize edilmesi tavsiye edilebilir.   Diğer Oral Hipoglisemik Ajanları Kullanan Hastalar   Diğer sulfonilüre sınıfı hipoglisemiklerlerde olduğu gibi, hastalarda bir sulfonilüreden glipizid GİTS’e geçiş yaparken hipoglisemi olasılığına karşı en az iki hafta boyunca semptomlar veya kan glukoz ölçümleri ile dikkatle gözlem altında tutulmalıdır. Hastalarda glipizid GİTS’e geçilirken mümkün olan en düşük doz önerilir.   Eş Zamanlı Biguanid Tedavisi   Diğer sulfonilürelerde olduğu gibi, yalnızca glipizid GİTS ile optimal kontrol sağlayamayan veya sekonder yetmezlik görülen hastalarda, hastaların kontrolünün biguanid ilavesi ile gelişmesi veya düzelmesi beklenebilir.   Bu gibi hastalarda, glipizid GİTS dozunun devam etmeleri gerektiği ve seçilen biguanidin başlangıçta düşük dozlarda ilave edilmesi ve yeterli kontrol sağlanana kadar veya düzelme olana kadar artırılması tavsiye edilir. Gastrointestinal yan etkiler görülürse, biguanid dozunun azaltılması için girişimde bulunulmalıdır.   Araç ve Makine Kullanma Üzerine Etkileri   Glipizid GİTS’in araç ve makine kullanımı üzerine etkili olduğuna dair kanıt yoktur. Ancak hastalar hipoglisemi semptomlarından haberdar olmalı ve araç veya makine kullanırken dikkatli olmalıdırlar.

Üretim Yeri

Pfizer Pharmaceuticals LLC, Barceloneta, Puerto Rico

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Kontrollü klinik çalışmalarda bildirilen ciddi yan etki çok azdır ve nedensel ilişki kanıtlanmamıştır.   Hipoglisemi: Ciddi olabilir, uzayabilir ve koma ile sonuçlanabilir (Bkz. Uyarılar/Önlemler ve Doz Aşımı).   Glipizid GİTS Kontrollü Salınım Tabletleri kullanan hastaların yalnızca % 3.4’ünde, kan glukoz ölçümünde <60 mg/dL değerleri ve/veya hipoglisemiye ilişkin olduğuna inanılan semptomlarla belgelenmiş hipoglisemi görülmüştür.    İnsidansı %3 veya daha fazla olan advers reaksiyonlar: asteni, baş ağrısı, baş dönmesi, sinirlilik hali, tremor, diyare ve gazdır.   Glipizid GİTS ile tedavi edilen hastaların %3’ünden daha azında aşağıdaki advers etkilere rastlanmıştır;   Genel: Ağrı, malazi Sinir Sistemi: Konfüzyon, uykusuzluk, parestezi, anksiyete, depresyon ve hipestezi Gastrointestinal Sistem: Karın ağrısı, bulantı, kusma, dispepsi, epigastrik rahatsızlık ve kabızlık Hematolojik reaksiyonlar: Lökopeni, agranülositoz, trombositopeni, hemolitik anemi, aplastik anemi ve pansitopeni Metabolik Sistem: Hipoglisemi Endokrin Reaksiyonları: Hiponatremi ve antidiüretik hormon sekresyonunun (SIADH) bozulması sendromu İskelet-Kas Sistemi: Artralji -eklem ağrısı-, bacak krampları ve miyalji Kardiyovasküler Sistem: Senkop, aritmi, yüzde kızarıklık ve hipertansiyon Cilt: Terleme, mukokütan erüpsiyonlar, kaşıntı, ürtiker ve makulopapüler erüpsiyonlar dahil alerjik deri reaksiyonları. Solunum Sistemi: Rinit Özel Duyular: Glipizid GİTS ile tedavi edilen hastalarda bulanık görme ve görmede azalma gibi görme rahatsızlıkları rapor edilmiştir. Bu durum genellikle geçicidir ve tedavinin kesilmesini gerektirmeyebilir ancak bu durum hipogliseminin bir semptomu da olabilir. Ürogenital Sistem: Poliüri   Her ne kadar bu yan etkiler glipizid GİTS ile tedavi edilen hastalarda görülmüşse de, tüm vakalarda ilaçla nedensel bir ilişki saptanamamıştır.  Diğer sulfonilürelere benzer şekilde muhtemel olarak: hepatik bozukluklar (kolestatik sarılık, toksik hepatit), kolestatik sarılık meydana gelirse tedavi kesilmelidir. Aşağıdaki yan etkilerin hızlı salınan klasik glipizid ve diğer sulfonilürelerin kullanımı sonucunda oluştuğu bildirilmiştir, ancak glipizid GİTS kullanımı ile gözlenmemiştir.   Metabolik reaksiyonlar: Sulfonilürelerle  birlikte hepatik porfirya ve disulfiram benzeri reaksiyonlar  bildirilmiştir.    Laboratuvar Testleri: Glipizid GİTS ile görülen, laboratuvar test anormallikleri diğer sulfonilüreler ile görülenlere benzemektedir. SGOT, LDH, alkalin fosfotaz, BUN ve kreatinin düzeyinde seyrek olarak hafif veya orta derecede yükselmeler gözlenmiştir.    BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window