İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması PEN-OS
Birim Miktarı 24
ATC Kodu J01CE10
ATC Açıklaması Benzatin fenoksimetilpenisilin
NFC Kodu BC
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Film Kaplı Tabletler
Kamu Kodu A06065
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 18,81 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 16,79 TL (9 Mart 2019)
Barkodu
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu NULL

İlaç Etken Maddeleri

  • fenoksimetil penisilin (1000 Ünite(IU))

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Parenteral tedavi sırasında aşırı sıvı yüklenmesi durumunda hastanın durumu yeniden gözden geçirilerek gerekli tedavi uygulanmalıdır.

Endikasyonlar

%5 Dekstroz- % 0,2 Sodyum Klorür Çözeltisi aşağıdaki durumlarda endikedir: 1-   Organizmanın sıvı elektrolit eksikleriyle birlikte kalori ihtiyacının bir bölümünü karşılamak amacıyla 2-   Terleme, kusma, mide aspirasyonu gibi nedenlerle klorür kaybının sodyum kaybına eşit ya da daha fazla olduğu durumlarda 3-   Kan transfüzyonu ile birlikte ayrıca sıvı verilmesi istenen hastalarda 4-   Ameliyat öncesi ve sonrası bakımında ekstrasellüler sıvı kayıplarını karşılayarak, böbrek fonksiyonlarını başlatabilecek ilk hidrasyon çözeltisi olarak.

Farmakodinamik Özellikler

 % 5 Dekstroz-% 0,2 Sodyum Klorür Çözeltisi, vücudun sıvı ve elektrolit eksikleri ile birlikte, kalori ihtiyacının bir bölümünü karşılamak amacıyla hazırlanmıştır. Bu çözeltiler terleme, kusma, mide aspirasyonu gibi nedenlerle klorür kaybının sodyuma eşit ya da daha fazla olduğu durumlarda yararlı sonuç verirler. Ayrıca, hastalara Y tipinde intravenöz bir infüzyon cihazıyla bir yandan kan, diğer yandan elektrolitsiz( sudaki ) dekstroz çözeltilerinin uygulanması sırasında eritrositlerde psödoaglütinasyonlar meydana gelmektedir. Bunlar hemoliz ile sonuçlanmasa bile transfüzyon reaksiyonlarına yol açabilirler. Kan ile sudaki dekstroz  çözeltileri arasındaki bu geçimsizliği ortadan kaldırmak için, dekstrozlu çözeltilere eser miktarlarda elektrolit katılması gerekmektedir. % 0,2 ya da % 0,45 oranında klorür ihtiva eden % 5 Dekstroz çözeltileri kanla birlikte aynı anda verilebilir. Ameliyat öncesi ve sonrası bakımında, potasyumluçözeltiler verilmeden önce hastalardaki böbrek fonksiyonlarının başlaması gerekmektedir. Ekstrasellüler sıvı kayıplarını karşılayarak böbrek fonksiyonlarını başlatabilecek ilk hidrasyon çözeltisi olarak % 0,2 ya da % 0,45 sodyum klorür içindeki % 5’lik dekstroz çözeltileri büyük bir değer taşır.   Ameliyatlı Hastalarda sıvı tedavisi:   Ameliyattan önce: Ameliyatlardan önce hastalarda görülebilen en önemli sıvı ve elektrolit metabolizması komplikasyonu, ekstrasellüler sıvı kaybına bağlı dehidratasyondur. Bu durum, kusma, diyare, mide-barsak drenajı, tıkanmış barsak bölümleri içine sıvı dolması ya da travmaya uğramış dokularda sıvıların damar dışına sızması gibi nedenlerle meydana gelebilir. Ayrıca bulantı ve iştahsızlıkla, genel olarak sıvı alımı azalmıştır. Hastalığın neden olduğu katabolizma reaksiyonları ve beslenmeme hali çok defa dokulardan sıvı ve potasyum kaybına yol açar. Bu durum açlık katabolizması ve ketozu ile daha da şiddetlenir. Ağır intrasellüler dehidratasyon, kan dolaşımındaki sıvı hacmini öylesine azaltabilir ki, belirgin bir kanama ya da plazma kaybı olmadığı halde, hastalarda hipovolemik şok meydana gelebilir. Böyle hastaların etkin bir parenteral tedavi ile ameliyata hazırlanmaları gerekir.   Böbrek fonksiyonlarını başlatabilmek için ilk olarak,% 0,45 Sodyum Klorür    ( Ağır intrasellüler sıvı kayıplarında % 0,2 Sodyum Klorür ) içinde % 5 Dekstroz bulunan bir hidrasyon çözeltisi 45 dakika içinde verilir. Hasta idrar yapmaz ya da sonda ile alınan idrar yeterli miktarda bulunmazsa, çözeltinin hızı dörtte bire indirilerek bir saat daha devam edilir. Bu sürenin sonunda da idrar gelmezse, hastanın böbrek fonksiyonları ileri derecede bozulmuş demektir; klinik durum yeniden gözden geçirilmelidir. Hasta idrar yapmaya başladıktan sonra, vücut ağırlığına, serumdaki elektrolit düzeylerine ve anamneze dayanılarak sıvı ve elektrolit kayıpları hesaplanır. Diğer ekstrasellüler kayıpların karşılanmasında, çoklu ekstrasellüler elektrolit çözeltileri kullanılır.   Ameliyattan Sonra: Ameliyat sonrası dönemdeki parenteral sıvı ihtiyacı, hastanın ameliyattan önceki sıvı elektrolit dengesine ve yapılan ameliyata göre değişir. Hasta ameliyata iyi hazırlanmışsa daha önceki bütün kayıpları karşılanmıştır. Ameliyattan sonra yapılacak sıvı tedavisi, günlük sıvı kayıplarını yerine koymak, gastrointestinal drenaj ve benzeri nedenlerle olan kayıpları da karşılamak amacını güder.   Dekstroz, organizmanın temel enerji kaynağıdır. Kolayca metabolize olur ve kandaki glukoz konsantrasyonunu artırarak enerji sağlar, aynı zamanda vücut proteinleri ve azot kaybını azaltır, glikojen birikimini destekler. Yeterli dozda verildiğinde ketoasidozu önler veya azaltır. Dekstrozun sudaki çözeltileri organizmanın ihtiyacı olan suyu ve gerekli kaloriyi verirler. Dekstroz, karbondioksit ve suya metabolize olduğu için, dekstroz içeren sulu çözeltilerin uygulanması, aynı miktarda serbest su uygulanmasına neden olur. Dekstroz eksikliğinde enerji açığını kapamak için protein yıkımı da artar. Bunun için dekstrozun protein koruyucu etkisi de vardır.   Sodyum, ekstrasellüler sıvının başlıca katyonudur. Vücut sıvılarının osmotik basıncı, sıvı – elektrolit dengesi ve su dağılımının kontrolü başlıca görevidir. Sodyum aynı zamanda asit-baz dengesinin düzenlenmesinde klorür ve bikarbonat ile birlikte çalışır.   Klorür, ekstrasellüler sıvının başlıca anyonudur. Sodyumun fizyolojik düzenini takip eder ve vücuttaki asit-baz dengesindeki değişiklikler serumdaki klorür konsantrasyonundaki değişiklikler tarafından açıklanır.

Farmakokinetik Özellikler

Dekstroz: Bir monosakkarittir ve oral yolla alındıktan sonra aktif bir mekanizma tarafından ince bağırsaktan hızla absorbe olur, dokularda enerji vererek karbondioksit ve suya metabolize olur.   Hipoglisemili hastalarda dekstrozun ağız yoluyla uygulanmasından, 10-20 dakika sonra kan glukoz seviyesi artar,40 dakika sonra ise plazma doruk konsantrasyonu oluşur.   Sodyum: Sodyum metabolizmasındaki bozukluklarda genellikle klorür metabolizması da bozulur. Vücuttaki sodyum ve klorür kayıpları birbirini izler. Klorür eksikliğinin dengelenmesi için bikarbonat düzeyi artar. Kanın oksijenlenmesi sırasında, bikarbonat plazmadan eritrositlere geçerken klorür de eritrositlerden plazmaya geçerek osmotik dengeyi sağlar. Çözelti ile birlikte alınan sodyumun hemen hepsi idrarla atılır. Feçes ile günde 1-3 mEq sodyum çıkar.   Klorür: Vücuttaki sodyum kayıplarını klorür kayıpları izler. Klorür eksikliğinin dengelenmesi için bikarbonat düzeyi artar. Klorür yoğunluğundaki değişmeler asit-baz dengesinin durumunu yansıtır. Klorür, ayrıca eritrositlerle plazma arasındaki klorür-bikarbonat alışverişinde de önem kazanır. Kanın oksijenlenmesi sırasında bikarbonat plazmadan eritrositlere geçerken, klorür de eritrositlerden plazmaya geçerek osmotik dengeyi sağlar.

Farmasötik Şekli

CAM ŞİŞE

Formülü

FORMÜLÜ Her 100 ml’lik solüsyonda   DEKSTROZ MONOHİDRAT………………….5,0 g SODYUM KLORÜR …………………………….0,2 g ENJEKSİYONLUK SU k.m……………………100 mL   Elektrolit konsantrasyonları(mEq/L)                                                                             Sodyum………………………………..34,2 Klorür ………………………………….34,2 Dekstroz ……………………………… —-     TOTAL OSMOLARİTE: 320,67 mOsm/L

İlaç Etkileşmeleri

Çözelti içine başka bir ilacın enjeksiyonu zorunlu olmadıkça önerilmez. Zorunlu bir ilave sırasında eklenen ilacın çözeltinin pH’sında stabil olmasına, çözeltide bulunan maddeler ile geçimli olmasına dikkat edilmeli ve bu karar doktor tarafından verilmelidir.

Kontraendikasyonlar

% 5 Dekstroz – % 0,2 Sodyum Klorür Çözeltisi aşağıdaki durumlarda kontrendikedir: 1)   Böbrek Yetmezliği 2)   Kalp, böbrek yetmezliği ya da karaciğer hastalığına bağlı ödem gösteren hastalar.

Kullanım Şekli Ve Dozu

HEKİM TARAFINDAN BAŞKA SEKİLDE TAVSİYE EDİLMEDİĞİ TAKDİRDE;   %5 Dekstroz- % 0,2 Sodyum Klorür Çözeltisi, periferal venlere i.v infüzyonla uygulanır. Dozaj hastanın yaşına, vücut ağırlığına, klinik durumuna, sıvı, elektrolit, asit-baz dengesine bağlıdır ve doktor tarafından tespit edilir. Dekstroz içeren çözeltiler genellikle saatte 0,5 g/kg hızla verilir. Daha hızlı yapılan uygulama glikozüriye neden olabilir. Ameliyat öncesinde böbrek fonksiyonlarını başlatmak için gerekli miktar çözelti ortalama 45 dakikada verilir. Bu ilk hidrasyon için gerekli dozlar yaşa ve kiloya göre genel olarak yetişkinlerde 12-18 mL/dk hızla 500-800 mL, çocuklarda 2,5-10 mL/dk hızla 120-450 mL, süt çocuklarında 1-1,5 mL/dk hızla 45-75 mL arasında değişir. Hasta idrara çıkmaya başladıktan sonra hastanın durumuna ve elektrolit düzeyine göre uygun parenteral sıvıların uygulamasına geçilir. Ameliyattan sonra yine hastanın durumuna göre kayıpları karşılamak için sıvı tedavisi gereklidir. Bu aşamada biraz su ve tuz retansiyonu vardır. Bu nedenle büyük ameliyatlardan sonra hastaya ilk günde fazla sıvı yüklememek için,1500 mL %0,2 Sodyum klorür içinde %5 Dekstroz çözeltisi verilir. Hasta yeterli idrar vermeye başladıktan sonra idame sıvı tedavisine geçilir. Genel olarak doz, büyüklerde günde 1000-3000 mL, küçük çocuklarda 200-2000 mL ve süt çocuklarında 100-1000 mL arasındadır. Veriliş hızı yetişkinlerde ortalama 400 mL/ saattir. Çocuklarda verme hızı kg başına 5-10 mL/ saattir. Ağır dehidratasyonlarda yarım saatte 1000 mL vermek gerekebilir.   DOKTORA DANIŞMADAN KULLANILMAMALIDIR.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

PVC TORBA

Saklama Koşulları

25°C‘nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

500ml ve 1000ml’lik vakumlu cam şişeler

Uyarılar/Önlemler

Sodyum Klorür içeren çözeltilerin tedavide uzun süreli kullanıldığı hastalarda, sıvı dengesindeki değişiklikler, elektrolit yoğunlukları ve asit baz dengesi klinik olarak ve periyodik laboratuvar testleri ile yakından izlenmelidir. Önemli değişimler elektrolit desteği veya uygun diğer tedavileri gerektirebilir. Nazogastrik sonda ile sıvı çekilmesi, kusma, diyare ve gastrointestinal fistül drenajı gibi elektrolit kaybı ile sonuçlanan hastalarda da ek elektrolit verilmesi gerekebilir. Konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda, periferal veya pulmoner ödemde, ciddi böbrek yetmezliği veya preeklempsi olan hastalarda, çok genç veya yaşlı hastalara, sodyum klorür içeren çözeltilerin kullanımında dikkat gerekir. Sodyum klorürün intravenöz uygulanımı serum elektrolitlerinin dilüsyonu, aşırı hidrasyon, konjestif durumlar veya pulmoner ödeme yol açan sıvı ya da solüt yüklenmesi ile sonuçlanabilir.   Subklinik veya aşikar diyabetli hastalarda veya herhangi bir nedenle karbohidratlara karşı intoleransı olan hastalarda dekstroz içeren çözeltilerin kulanımında dikkat gerekir. Dekstrozun intravenöz yolla uygulanması hipopotasemi, hipofosfatemi ve hipomagnezemiye yol açabilir. Parenteral yoldan beslenen, böbrek işlevleri normal olan hastalarda, özelliklede dijitalize olanlarda, hipopotasemiyi ya da hücre içi potasyum kaybını önlemek için dekstroz çözeltileri ile birlikte potasyum verilmelidir ( her litre dekstroz ile 20-40 mEq potasyum ). Şekerli çözeltilerle uzun süreli parenteral tedavi pankreas adacıklarının aşırı yüklenmesine yol açabilir. Hem bu yükü azaltmak hem de tedavi sırasındaki hiperglisemiyi ve glikozüriyi önlemek için hızla verilen ya da yüksek yoğunlukta kullanılan çözeltilerine insülin katılmalıdır.   GEBELİK VE LAKTASYONDA KULLANIM:   Hamilelik Kategorisi C: % 5 Dekstroz-% 0,2 Sodyum Klorür Çözeltisi ile deneysel üreme çalışmaları yapılmamıştır. Hamile bir kadına verildiğinde fetal zarar verip vermeyeceği veya üreme kapasitesini etkileyip etkilemeyeceği bilinmemektedir.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Çözeltinin kendi niteliğinden, örneğin kontamine olmasından veya uygulama tekniğinden kaynaklanan ateş, enjeksiyon bölgesinde enfeksiyon, venöz tromboz veya flebit ve ekstravazasyon görülebilir. Hipervolemi veya çözelti içindeki iyonlardan birinin veya diğerinin fazlalığı veya eksikliğine bağlı belirtiler oluşabilir. Sodyum klorürün fazla miktarda uygulanımı hipernatremi ile sonuçlanabilir ve aşırı miktarda klorür bikarbonat kaybına yol açar, dolayısıyla asitleştirici bir etkiye sahiptir. Dekstroz saatte 0,5g/kg dozlarında uygulandığında genellikle glikozüriye yol açmaz. Uygulama hızının fazla oluşan veya hastada metabolik yetmezlik durumu olmasına bağlı olarak eğer araştırılmaz ve tedavi edilmezse dehidratasyon, hiperosmolar koma ve ölüme yol açabilecek hiperglisemi ve glikozüri oluşabilir. Böyle durumlarda uygulama hızını azaltmak ve insülin uygulamak gerekir. Sodyum klorür ve dekstroz içeren çözeltilerin kullanımı sırasında yan etki gözlendiğinde infüzyona son verilerek hasta yeniden değerlendirilmeli, gerekiyorsa uygun terapötik girişimlerde bulunulmalıdır.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Belirtiler: Doz aşımının belirtileri, büyük oranda yan etki profili ile aynıdır. Gastrointestinal semptomlar ve sıvı-elektrolit denge bozukluğu ortaya çıkabilir. Tedavi: Spesifik bir antidotu yoktur. Sıvı-elektrolit dengesinin korunmasına dikkat edilerek hemodiyaliz, mide lavajı ya da semptomatik tedavi uygulanabilir.

Endikasyonlar

Pen-Os, penisiline duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu hafif-orta şiddetteki enfeksiyonların tedavisinde ve profilaksisinde kullanılır.   Kulak burun boğaz enfeksiyonları Streptokoksik enfeksiyonlar (kızıl, tonsilit, Vincent anjini, farenjit, tonsilofarenjit, pürulan rinofarenjit, akut otitis media, sinüzit).   Solunum yolu enfeksiyonları Parenteral penisilin tedavisi gerektirenler hariç, bakteriyel bronşit, bakteriyel pnömoni ve bronkopnömoni.   Deri enfeksiyonları Erizipel, erizipeloid, piyoderma (impetigo contagiosa, fronküloz gibi), apse, flegmon, Erythema chronicum migrans ve Lyme hastalığının diğer klinik belirtileri. Diğer enfeksiyonlar Isırık yaralanmaları (örneğin, yüz yaralanmaları ya da ellerdeki derin yaralanmalar) ve yanıklara bağlı enfeksiyonlar.   Profilaktik olarak Streptokoksik enfeksiyonlar ve bunların romatizmal ateş ya da korea minör, poliartrit, endokardit, glomerülonefrit gibi komplikasyonları, Konjenital ya da romatizmal kalp hastalığı olanlarda tonsilektomi, diş çekimi ve bunlara benzer küçük cerrahi girişimlerden önce ve sonra bakteriyel endokardit profilaksisi Orak hücreli anemili çocuklarda pnömokok enfeksiyonlarına karşı profilaktik olarak kullanılır. Ağır pnömoni, ampiyem, sepsis, perikardit, endokardit, menenjit, artrit ve osteomiyelit gibi hastalıkların akut durumlarında, penisilin tedavisi parenteral yoldan uygulanmalıdır.

Farmakodinamik Özellikler

Fenoksimetilpenisilin, oral yoldan kullanılan güçlü etkili bir penisilindir. Hücre duvarı sentezini inhibe ederek, proliferasyon gösteren duyarlı bakterilere karşı bakterisit etki gösterir.   Mikrobiyolojik özellikleri Fenoksimetilpenisilinin antibakteriyel etki alanı, benzilpenisilinin etki alanı ile aynıdır. A, C, G, H, L ve M grubu streptokoklar, Streptococcus pneumoniae, penisilinaz yapmayan stafilokoklar ve Neisseria türleri, Erysipelothrix rhusiopathiae, Listeriae türleri, Corynebacteria türleri, Bacillus anthracis, Actinomyces türleri, streptobasiller, Pasteurella multocida, Spirillum minus ve Leptospira, Treponema, Borrelia gibi spiroket türleri ve diğer spiroketler yanında birçok anaerop mikroorganizma (peptokoklar, peptostreptokoklar, fusobakterler, klostridiyumlar vb.) fenoksimetil penisiline duyarlıdır. Enterokokların (D grubu streptokoklar) sadece bazıları duyarlıdır.

Farmakokinetik Özellikler

Fenoksimetilpenisilin mide asidine dayanıklıdır. Sindirim sisteminden hızla emilir, 30-60 dakika içinde serum ve dokularda etkili tedavi sağlayacak en yüksek konsantrasyonlarına ulaşır. Plazma yarılanma süresi 30-45 dakikadır. Verilen dozun yaklaşık %55’i plazma proteinlerine bağlı olarak bulunur. Özellikle enflamasyon varlığında, böbrekler, akciğerler, karaciğer, deri, mukozalar, kas ve vücut sıvılarının çoğuna hızla penetre olur. Ancak, kemik dokusuna penetrasyonu düşüktür. Uygulanan dozun büyük bir bölümü böbrekler aracılığıyla değişmeden atılır. Alınan dozun çok düşük bir bölümü safra ile aktif ilaç şeklinde atılır.

Farmasötik Şekli

Film Tablet

Formülü

Her tablette benzatin tuzu olarak 1.000.000 IU (yaklaşık 600 mg) fenoksimetilpenisilin bulunur. Boyar madde: Titanyum dioksit

İlaç Etkileşmeleri

Penisilinler, proliferasyon gösteren mikroorganizmalara karşı etkili olduklarından, Pen-Os bakteriyostatik antibiyotiklerle birlikte kullanılmamalıdır. Başka antibiyotiklerle kombinasyonu düşünülüyorsa, etkileri sinerjik ya da en azından aditif olmalıdır. Kombinasyondaki antibiyotikler tam dozlarında kullanılmalıdır (istisna olarak, kanıtlanmış sinerjik etkili antibiyotik kombinasyonlarında, daha toksik olan antibiyotiğin dozu azaltılabilir).  Antienflamatuvarlar, antiromatizmal ilaçlar, antipiretikler (özellikle indometazin, fenilbutazon ve yüksek dozlardaki salisilatlar) ya da probenesid ile birlikte kullanılıyorsa, atılımında kompetitif bir inhibisyon olasılığının bulunduğu dikkate alınmalıdır. Diğer antibiyotikler gibi, fenoksimetilpenisilin de oral kontraseptiflerin etkisini azaltabilir. Fenoksimetilpenisilin tedavisi sırasında, enzimatik yöntemlere dayanmayan idrarda glikoz ve ürobilinojen arama testleri yalancı pozitif sonuç verebilir. İdrarda ninhidrin ile amino asit miktar tayini de yalancı pozitif sonuç verebilir.

Kontraendikasyonlar

Penisilinlere karşı aşırı duyarlı olduğu bilinen hastalarda kullanılmamalıdır.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Pozoloji Günlük fenoksimetipenisilin dozu erişkinlerde ve adolesanlarda 3.000.000-4.500.000 IU’dir (1.500-3000 mg). Çocuklar için 50.000 – 100.000 IU/kg/gün’dür.   Erişkinlerde günlük fenoksimetilpenisilin dozu 25.000 IU/kg’dan (15 mg/kg) az olmamalıdır. Erişkin hastalar, günde 6.000.000 IU’ye (4 g) kadar olan dozları iyi tolere ederler.   Genel dozaj önerileri 12 yaşından büyük çocuklar (>40 kg) ve erişkinler: 8 saatte bir (günde 3 defa) 1 tablet. Şişman erişkin ve yaşlı hastalar, gebe kadınlar: 8 saatte bir (günde 3 defa) 1 ½ tablet. 12 yaşından küçük çocuklarda süspansiyon formu tercih edilmelidir.   Pen-Os tedavisine, semptomların kaybolmasından sonra 3 gün daha devam edilmelidir. Streptokoksik enfeksiyonlarda, komplikasyonları önlemek için tedavi süresi en az 10 gün olmalıdır.   Özel dozaj önerileri Streptokoksik enfeksiyonlarda (örneğin kızıl) profilaksi: Hastalıklı kişilerle temastan sonra, hastalıktan korunma amacıyla 10 gün süre ile tedavi dozlarında kullanılır.   Romatizmal ateş, korea minör ve orak hücreli anemi: Vücut ağırlığı 30 kg’dan fazla olan çocuklarda ve erişkinlerde, 12 saatte bir (günde 2 defa) 1 tablet kullanılır.   Endokardit profilaksisi (tonsilektomi, diş çekimi gibi küçük cerrahi girişimlerde): Cerrahi girişimden 1 saat önce 30 kg’dan ağır çocuklara ve erişkinlere 3 tablet ve cerrahi girişimden 6 saat sonra 1 ½ tablet verilir.   Böbrek yetmezliği olan hastalar için dozaj önerileri Fenoksimetilpenisilinin toksisitesinin düşük olması nedeniyle, karaciğer ve/veya böbrek yetmezliği olan hastalarda genellikle doz ayarlamasına gerek yoktur. Bununla birlikte, her hasta için doz azaltmanın gerekip gerekmediğine ayrı olarak karar verilmelidir. Anürisi bulunan hastalarda ya doz azaltılmalı ya da dozlar daha seyrek aralıklarla verilmelidir.   Yemeklerden bir saat önce bir bardak suyla alınmalı, tabletler çiğnenmemelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Pen-Os 400 Süspansiyon: Her ölçekte (5 ml), benzatin tuzu olarak 400.000 IU (yaklaşık 250 mg) fenoksimetilpenisilin içeren 80 ml’lik şişe ve 5 ml’lik ölçek bulunan ambalajlarda Pen-Os 750 Süspansiyon: Her ölçekte (5 ml) benzatin tuzu olarak 750.000 IU (yaklaşık 450 mg) fenoksimetilpenisilin içeren 80 ml’lik şişe ve 5 ml’lik ölçek bulunan ambalajlarda

Ruhsat Sahibi

Eczacıbaşı İlaç San. ve Tic. A.Ş. Büyükdere Cd. Ali Kaya Sk. No:7 Levent 34394 İstanbul

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

Ruhsat tarihi: 30.03.1987 Ruhsat no: 141/61

Saklama Koşulları

30° C altında saklanmalıdır. Işıktan ve nemden korunmalıdır. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Her tablette benzatin tuzu olarak 1.000.000 IU (yaklaşık 600 mg) fenoksimetilpenisilin içeren 24 ve 30 tabletlik ambalajlarda.

Uyarılar/Önlemler

Sefalosporinlere karşı aşırı duyarlı olduğu bilinenlerde, penisilinlere karşı çapraz alerji olabileceği göz önüne alınmalıdır. Alerjik diyatezi ya da astımı bulunan hastalarda kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Alerjik reaksiyon görülen hastalarda Pen-Os tedavisi kesilmeli, gerekirse adrenalin, antihistaminikler ve kortikosteroidler ile uygun tedaviye başlanmalıdır. İnatçı diyare ya da kusmaya yol açan şiddetli gastrointestinal hastalığı bulunanlarda, emilimi azalabileceğinden oral yoldan kullanılan penisilinler endike değildir. Stafilokok enfeksiyonundan kuşkulanılıyorsa, bakteriyolojik testler yapılmalıdır. Romatizmal ateş nüksüne karşı profilaktik olarak penisilin tedavisi uygulananlarda, planlanan cerrahi girişimden (tonsilektomi, diş çekimi gibi) önce perioperatif profilaksi amacıyla doz iki katına çıkarılmalıdır. Uzun süreli tedavi uygulanan hastalarda, tam kan sayımı ve lökosit formülü yanında, karaciğer ve böbrek fonksiyonları da izlenmelidir. Uzun süreli tedavilerde, dirençli mikroorganizma ve mantar üreme olasılığına karşı dikkatli olunmalıdır. Enfeksiyöz mononükleoz viral bir hastalık olduğundan, tedavisinde antibiyotikler endike değildir. Antibiyotik kullanılması durumunda, deri döküntüsü insidansında artış görülebilir. Uzun süren ağır diyare görülürse, psödomembranöz kolit (kanlı, mukuslu, sulu diyare; künt, yaygın veya kolik tarzında karın ağrısı; ateş ve seyrek olarak tenezm) olasılığı düşünülmelidir. Bu durum hayatı tehdit edebileceğinden, Pen-Os tedavisi derhal kesilmeli ve bakteriyolojik araştırmaların sonuçlarına göre uygun bir tedaviye (örneğin oral yoldan günde 4 defa 250 mg vankomisin) başlanmalıdır. Psödomembranöz kolitte antiperistaltik ilaçlar kontrendikedir. Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanım Gebelik döneminde kullanılan fenoksimetilpenisilinin embriyotoksik, teratojenik ya da mutajenik etkileri olduğunu düşündürecek hiçbir bulgu yoktur. Bununla birlikte, fenoksimetilpenisilinin anne sütüne geçebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.   Araç ve makine kullanmaya etkisi Araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde bugüne kadar hiçbir etkisi bildirilmemiştir.

Üretim Yeri

Eczacıbaşı Sağlık Ürünleri San.ve Tic. A.Ş. Küçükkarıştıran 39780 Lüleburgaz

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Aşırı duyarlılık reaksiyonları Olası alerjik reaksiyonlar arasında ürtiker, anjiyonörotik ödem, eritema multiforme, eksfoliyatif dermatit, ateş, eklem ağrısı ya da anafilaktik şok ve anafilaktoid reaksiyonlar (astım, purpura, gastrointestinal semptomlar) bulunur. Ancak, bu reaksiyonlar parenteral penisilin tedavisi sırasında görülenlerden daha seyrek olarak ortaya çıkar ve daha hafif bir seyir gösterir.   Mikozlu hastalarda, derideki mantarların metabolik ürünleri ile penisilin arasındaki etkileşimin alerjik etkiyi güçlendirmesi sonucu, alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilir.   Gastrointestinal semptomlar Bulantı, diyare, kusma, abdominal şişkinlik, stomatit ve glosit bazen görülebilir. Tedavi sırasında diyare görülmesi durumunda, psödomembranöz kolit olasılığı akla gelmelidir (“Uyarılar/Önlemler” bölümüne bakınız).   Hematolojik etkiler Eozinofili, direkt Coombs testi pozitifliği, hemolitik anemi, lökopeni, trombositopeni ve agranülositoz çok ender olarak görülebilir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window