İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması CIPROXIN
Birim Miktarı 10
ATC Kodu J01MA02
ATC Açıklaması Siprofloksasin
NFC Kodu BC
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Film Kaplı Tabletler
Kamu Kodu A01848
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 36,2 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 32,31 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 6,06 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E067A

İlaç Etken Maddeleri

  • siprofloksasin hidroklorür (750 mg)

İlaç Prospektüsü

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

28 ve 90 film kaplı tablet içeren, Al/Al folyo blister ve karton kutu ambalaj

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

Rosuvastatinin araç ve makine kullanmaya etkisi çalışılmamıştır. Ancak, rosuvastatinin farmakodinamik özellikleri dikkate alındığında araç ve makine kullanma yeteneğini etkilemesi beklenmez. Araç ve makine kullanılırken, tedavi sırasında sersemlik görülebileceği dikkate alınmalıdır.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

COLNAR’ı aşağıdaki durumlarda kullanmayınız Eğer: COLNAR’a karşı bir alerjik reaksiyonunuz varsa. Hamile veya emzirme dönemindeyseniz. Eğer COLNAR’ı kullanırken hamile kaldıysanız hemen ilacın kullanımına son verip doktorunuza söyleyiniz. COLNAR kullanan bayanlar, uygun korunma yöntemlerini uygulayarak hamile kalmaktan kaçınmalıdırlar.   Karaciğer hastalığınız varsa. Önemli böbrek problemleriniz varsa. Eğer tekrarlayan veya açıklanamayan kas ağrılarınız varsa. Siklosporin (örneğin organ naklinden sonra kullanılır) olarak adlandırılan ilaçlardan kullanıyorsanız. Asya kökenliyseniz (Japon, Çinli, Filipinli, Vietnamlı, Koreli ve Hintli) 40 mg dozunda Colnar kullanmayınız. Eğer yukarıdaki durumlardan herhangi biri size uyuyorsa doktorunuza söyleyiniz.   COLNAR’ı, aşağıdaki durumlarda dikkatli kullanınız Eğer: Böbrek problemleriniz varsa. Karaciğer problemleriniz varsa. Tekrarlayan veya açıklanamayan kas ağrılarınız, kişisel veya ailevi kas problemi geçmişiniz veya daha önceden diğer kolesterol düşürücü ilaçları kullanırken kas problemleri geçmişiniz varsa. Açıklanamayan kas ağrılarınız ile birlikte, özellikle ateşiniz varsa ve kendinizi iyi hissetmiyorsanız hemen doktorunuza söyleyiniz. Düzenli olarak fazla miktarda alkol tüketiyorsanız. Tiroid beziniz düzgün çalışmıyorsa. Kolesterolünüzü düşürmek için fibratlar olarak isimlendirilen ilaçlardan alıyorsanız. Daha önceden yüksek kolesterol için başka ilaçlar kullanmış olsanız dahi, lütfen bu kullanma talimatını dikkatli okuyunuz. HIV enfeksiyonuna karşı, örneğin lopinavir/ritonavir gibi, ilaçlar kullanıyorsanız. Hasta, bir çocuk ise: COLNAR çocuklara verilmemelidir. 70 yaşın üzerindeyseniz (doktorunuzun size uygun COLNAR başlangıç dozunu seçmesi gerektiğinden). Eğer yukarıdaki durumlardan herhangi biri size uyuyorsa (veya emin değilseniz); COLNAR’ı kullanmayınız ve COLNAR’ın herhangi bir dozunu kullanmaya başlamadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.   Az sayıda kişide, statinler karaciğeri etkileyebilir. Bu durum, kandaki karaciğer enzimlerinin artışına bakılan basit bir test ile tespit edilebilir. Bu nedenle, COLNAR ile tedaviye başlamadan önce ve tedavi süresince doktorunuz bu kan testini (karaciğer fonksiyon testi) uygulayacaktır.   Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.   COLNAR’ın yiyecek ve içecek ile kullanılması COLNAR’ı yemekle birlikte veya aç karnına alabilirsiniz.   Hamilelik İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.           Hamileyseniz, hamile kalmayı planlıyorsanız veya hamile olduğunuzdan şüpheleniyorsanız hemen doktorunuza söyleyiniz. Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya  eczacınıza danışınız.   Emzirme İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız.           Rosuvastatinin anne sütüne geçip geçmediği bilinmediği için, süt veren anneler tarafından kullanılması tavsiye edilmez.   Araç ve makine kullanımı Birçok kişi için COLNAR kullanımı taşıt veya makine kullanma yeteneklerini etkilemez. Bununla birlikte, bazı kişilerde COLNAR kullanımı ile sersemlik hissi oluşabilir. Eğer sersemlik hissederseniz taşıt ve makine kullanmadan önce doktorunuza danışınız.   COLNAR’ın içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler COLNAR tabletler laktoz içermektedir. Eğer daha önceden doktorunuz tarafından bazı şekerlere karşı intoleransınız olduğu söylenmişse bu tıbbi ürünü almadan önce doktorunuzla temasa geçiniz.                 Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı Siklosporin (örneğin organ naklinden sonra kullanılan), varfarin (veya kanı inceltmek için kullanılan başka bir ilaç), fibratlar (gemfibrozil, fenofibrat gibi) veya diğer kolesterol düşürücü ilaçlar (ezetimib gibi), hazımsızlığı giderici ilaçlar (midenizdeki asidi etkisiz hale getirmek için kullanılan), kolestiramin ve kolestipol (safra asit bağlayıcıları), eritromisin (bir antibiyotik), ağızdan alınan doğum kontrol ilaçları, hormon yenileme tedavisi veya lopinavir/ritonavir (HIV enfeksiyonuna karşı kullanılır) ilaçlarından birini kullanıyorsanız doktorunuza söyleyiniz. Bu ilaçların etkileri COLNAR tarafından değiştirilebilir veya bu ilaçlar COLNAR’ın etkilerini değiştirebilirler.   Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınızsa lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.  

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Tüm ilaçlar gibi, COLNAR’ın içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir. Aşağıdakilerden biri olursa, COLNAR’ı kullanmayı durdurunuz ve DERHAL doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz: Şiddetli alerjik reaksiyonlar – yüz, dudaklar, dil ve/veya boğazda şişlik, yutma ve nefes almada zorluk, ciltte şiddetli kaşıntı (şişliklerle birlikte). Kas zedelenmesi – önlem olarak, eğer kaslarınızda beklediğinizden daha uzun süren, alışılmadık kas ağrı ve acıları mevcutsa. Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir. Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi seyrek görülür. Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz: Şiddetli mide ağrısı (iltihaplı pankreas)  Kanda karaciğer enzimlerinin artması Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir. Bu ciddi yan etkiler seyrek olarak görülür.  Sarılık (gözlerin ve cildin sarılaşması) Hepatit (Karaciğer iltihabı) İdrarda kan izlerinin bulunması  Kollar ve bacaklardaki sinirlerde zedelenme (örneğin, keçelenme)  Eklem ağrısı  Hafıza kaybı Bunların hepsi ciddi yan etkilerdir. Acil tıbbi müdahale gerekebilir. Bu ciddi yan etkiler çok seyrek görülür. Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz, doktorunuza söyleyiniz:   Döküntü, kaşıntı ve diğer deri reaksiyonları  İdrarda protein miktarının artması - bu durum genellikle COLNAR kullanımına son verilmesini gerektirmeden kendiliğinden normale döner.   Baş ağrısı Mide ağrısı Kabızlık Bulantı Kas ağrısı Güçsüzlük hissi Sersemlik İshal Bunlar COLNAR’ın hafif yan etkileridir. Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz

İlaç Nasıl Kullanılır

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: COLNAR’ı her zaman doktorunuzun söylediği şekilde kullanınız. Eğer emin değilseniz doktorunuza veya eczacınıza danışınız. Başlangıç dozu:Daha önceden daha yüksek dozlarda farklı statin kullanıyor olsanız dahi,COLNAR ile tedaviye başlangıç dozunuz mutlaka 5 mg veya 10 mg olmalıdır. Başlangıç dozu seçiminiz aşağıdaki durumlara göre değişir:    Kolesterol seviyeniz Kalp krizi veya inme geçirme riski seviyeniz Muhtemel yan etkilere karşı sizi daha hassas yapabilecek faktörlerin varlığı Size uygun COLNAR başlangıç dozunu doktorunuz veya eczacınızla birlikte seçiniz. Doktorunuz aşağıdaki durumlarda size en düşük (5 mg) COLNAR dozunu verebilir: 70 yaşın üzerindeyseniz. Orta şiddette karaciğer problemleriniz varsa.  Kas ağrısı riskiniz varsa (miyopati). Doz artımı ve en yüksek günlük doz: Doktorunuz ilacınızın dozunu arttırmaya karar verebilir. Eğer 5 mg’lık doz ile başladıysanız, doktorunuz gerekli görürse bu dozu 2 katına yani 10 mg’a, sonra 20 mg’a ve daha sonra 40 mg’a çıkarabilir. Eğer 10 mg doz ile başladıysanız, doktorunuz gerekli görürse bu dozu 2 katına yani 20 mg’a ve daha sonra 40 mg’a çıkarabilir. Her doz ayarlaması arasında dört haftalık aralıklar olmalıdır. COLNAR’ın en yüksek günlük dozu 40 mg’dır. Bu doz sadece, kolesterol seviyesi 20 mg’lık doz ile yeterli düzeyde düşürülemeyen, yüksel kolesterolü ve kalp krizi veya inme riski olan hastalarda kullanılır. Uygulama yolu ve metodu: COLNAR, yeterli miktarda sıvı ile çiğnenmeden yutulmalıdır. 5 mg’lık doz, 10 mg çentikli tabletin bölünmesiyle alınabilir. COLNAR, günün herhangi bir saatinde, aç veya tok karnına alınabilir. Hatırlamanıza yardımcı olabilmesi için tableti her gün aynı saatte almaya çalışınız. Düzenli kolesterol kontrolleri Kolesterol seviyenizin doğru seviyeye ulaştığından ve orada kaldığından emin olmak için düzenli kontroller yaptırmak üzere doktorunuza gitmeniz önemlidir. Değişik yaş grupları: Çocuklarda kullanımı:Çocuklarda kullanımı önerilmez. Yaşlılarda kullanımı:70 yaş ve üzeri hastalarda başlangıç dozu olarak 5 mg önerilir. Yaşla ilgili başka bir doz ayarlamasına gerek yoktur. Özel kullanım durumları: Böbrek yetmezliği:Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanmasına gerek yoktur. Orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda başlangıç dozu olarak 5 mg önerilir. Günlük doz 10 mg’ı geçmemelidir. 40 mg doz, orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda kullanılmamalıdır. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda, COLNAR’ın hiçbir dozu kullanılmamalıdır.  Karaciğer yetmezliği:COLNAR, aktif karaciğer hastalığı olanlarda kullanılmamalıdır. COLNAR’ın etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz. Kullanmanız gerekenden daha fazla COLNAR kullandıysanız: COLNAR’dan kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz. COLNAR’ı kullanmayı unutursanız: İlacınızı almayı unutursanız bekleyiniz ve bir sonraki dozunuzu zamanında alınız. Unutulan dozları dengelemek için çift doz almayınız. COLNAR ile tedavi sonlandırıldığındaki oluşabilecek etkiler: Eğer, COLNAR’ı kesmek isterseniz, doktorunuzla konuşunuz. Eğer, COLNAR almayı bırakırsanız, kolesterol seviyeniz yeniden artabilir.   

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

COLNAR, statinler olarak adlandırılan bir ilaç grubunda yer alır. En yaygını kolesterol olan, lipid olarak adlandırılan, kandaki yağlı maddelerin seviyelerinin düzenlenmesinde kullanılır.   COLNAR, beyaz renkli, yuvarlak ve çentikli tablettir. 28 ve 90 film kaplı tablet içeren iki ayrı ambalaj formu mevcuttur. Kanda farklı tiplerde kolesterol bulunur – “kötü kolesterol” (LDL-C) ve “iyi kolesterol” (HDL-C) –. COLNAR, “kötü” kolesterolü düşürür, “iyi” kolesterolü yükseltir.    COLNAR size, kolesterol seviyeniz yüksek olduğu için reçete edilmiştir. Bunun anlamı, kalp krizi geçirme veya inme riski altındasınız. Kolesterolünüz kontrol seviyelerine getirilmiş olsa dahi, COLNAR almaya devam etmelisiniz, çünkü COLNAR kolesterol seviyenizin tekrar yükselmesini engelleyecektir. Bununla birlikte, eğer hamile kaldıysanız veya doktorunuz söylediyse, ilacı kullanmayı bırakmalısınız. COLNAR’ı kullanırken, kolesterol düşürücü diyetinize ve egzersizlerinize devam etmelisiniz. Kolesterol seviyenizi düzenlerseniz, kalp krizi veya inme geçirme riskinizi azaltabilirsiniz.  

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

COLNAR’ı çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız. Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra COLNAR’ı kullanmayınız.

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelik”lerine uygun olarak imha edilmelidir.

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

COLNAR 20 mg film kaplı tablet

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

Siklosporin:Rosuvastatin ve siklosporin birlikte kullanıldıklarında, rosuvastatinin eğri altındaki alan (EAA) değerleri, sağlıklı gönüllülere göre 7 kat daha yüksek bulunmuştur. Rosuvastatin ve siklosporinin birlikte kullanılması, siklosporinin plazma konsantrasyonlarını etkilemez.   K vitamini antagonistleri:Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, eş zamanlı K vitamini antagonistleri (örn. varfarin) kullanan hastalarda rosuvastatin tedavisine başlanırken veya doz yükseltilirken INR (International Normalised Ratio) düzeyi yükselebilir. Tedavinin kesilmesi veya dozun azaltılması INR değerini düşürür. Böyle durumlarda, INR’ın izlenmesi önerilir.   Ezetimib: Rosuvastatin ve ezetimibin birlikte kullanımı, her iki ilaç içinde EAA veya Cmax değerlerinde bir değişikliğe neden olmamıştır. Bununla birlikte, advers etkilere dayanarak, rosuvastatin ve ezetimib arasında bir farmakodinamik etkileşim olasılığı yok sayılamaz.   Gemfibrozil ve diğer lipid düşürücü ilaçlar: Rosuvastatin ve gemfibrozilin birlikte kullanılması, rosuvastatinin Cmax ve EAA değerlerinde 2 kat artışla sonuçlanmıştır.   Spesifik etkileşim çalışmalarından elde edilen veriler baz alındığında, fenofibrat ile farmakokinetik yönden bir etkileşim beklenmez, ancak farmakodinamik etkileşim oluşabilir. Gemfibrozil, fenofibrat, diğer fibratlar ve niasinin (nikotinik asit) lipid düşürücü dozları (1 g/gün veya daha yüksek dozlar), HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ile birlikte kullanıldığında miyopati riskini arttırırlar, bunun nedeni, muhtemelen bu ilaçların tek başına kullanıldığında da miyopatiye neden olmalarıdır. Rosuvastatinin 40 mg dozunun bir fibrat ile birlikte kullanılması kontrendikedir. Bu tip hastalarda 5 mg dozla başlanmalıdır. Maksimum doz 10 mg/gün’dür.   Proteaz inhibitörleri: Etkileşim mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte, proteaz inhibitörünün birlikte kullanımı, rosuvastatin maruz kalmayı büyük ölçüde arttırır. Bir farmakokinetik çalışmada, 20 mg rosuvastatin ve iki proteaz inhibitörünün (400 mg lopinavir/100 mg ritonavir) kombinasyon ürününün sağlıklı gönüllülere birlikte uygulanması, rosuvastatin kararlı hal EAA(0-24) ve Cmax değerlerinde sırasıyla 2 kat ve 5 kat artış ile ilişkilendirilmiştir. Bu nedenle, proteaz inhibitörü kullanan HIV’li hastalarda rosuvastatinin birlikte kullanımı önerilmez.   Antasidler:Rosuvastatinin alüminyum ve magnezyum hidroksit içeren bir antasid süspansiyon ile aynı anda kullanılması, rosuvastatinin plazma konsantrasyonunu yaklaşık %50 azaltmıştır. Ancak, antasid, rosuvastatin verildikten 2 saat sonra verildiğinde bu etki azalmaktadır. Bu etkileşimin klinik etkisine ilişkin çalışma yapılmamıştır.   Kolestiramin ve kolestipol: Kolestiramin ve kolestipol, bazı HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin absorpsiyonunu azaltabilir. Ayrı uygulama zamanları en az 4 saattir; kolesterol düşürücü etkiler aditiftir.   Eritromisin:Rosuvastatin ve eritromisinin birlikte kullanılması, rosuvastatinin EAA (0-t) değerinde %20 ve Cmax değerinde %30 azalmaya neden olmuştur. Bu etkileşim, eritromisinin barsak motilitesini arttırmasına bağlı olabilir.   Oral kontraseptifler/Hormon replesman tedavisi (HRT): Rosuvastatin ve oral kontraseptiflerin birlikte kullanılması, etinil östradiol ve norgestrelin EAA değerlerinin sırasıyla %26 ve %34 yükselmesine neden olmuştur. Oral kontraseptif dozları belirlenirken, bu durum dikkate alınmalıdır. Rosuvastatin ve hormon replesman tedavisinin birlikte uygulandığı hastalara ilişkin farmakokinetik veri bulunmamaktadır, bu nedenle benzer bir etki dışlanamaz. Ancak bu kombinasyon, klinik çalışmalarda, kadınlarda yaygın olarak kullanılmış ve iyi tolere edilmiştir.   Diğer ilaçlar:Spesifik etkileşim çalışmaları baz alındığında, digoksin ile klinik etki ile bağlantılı bir ilaç etkileşimi beklenmez.     Sitokrom P450 enzimleri:İn vitro ve in vivo çalışma sonuçları, rosuvastatinin sitokrom P450 izoenzimleri üzerine inhibitör veya indükleyici bir etkisinin olmadığını göstermektedir. Ek olarak, rosuvastatin bu izoenzimlerin zayıf bir substratıdır. Rosuvastatin ve flukonazol (CYP2C9 ve CYP3A4 inhibitörü) veya ketokonazol (CYP2A6 ve CYP3A4 inhibitörü) arasında klinik olarak bağlantılı bir etkileşim gözlenmemiştir. Rosuvastatin ve itrakonazolun (CYP3A4 inhibitörü) birlikte uygulanması rosuvastatinin EAA değerinde %28’lik bir yükselmeye neden olmuştur. Bu küçük yükselme klinik olarak anlamlı değildir. Bu nedenle, sitokrom P450 kaynaklı metabolizma sonucu oluşan bir ilaç etkileşimi beklenmez.   Alkol ve yiyeceklerle etkileşim:   Alkol: Potansiyel hepatik etkilerinden dolayı aşırı alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. Yiyecek: Her 600 mg kırmızı maya pirinci, tahminen 2.4 mg lovastatin içerir.   Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.   Pediyatrik popülasyon Pediyatrik popülasyona ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.  

Doz Aşımı Ve Tedavisi

Doz aşımının spesifik bir tedavisi yoktur. Hayvan çalışmalarında, HMG-CoA redüktaz inhibitörlerine uzun süreli maruziyet ve yüksek dozu takiben, SSS vasküler lezyonları ve korneal opaklıklar bildirilmiştir. İnsan maruziyetlerine bağlı ilişkisi saptanmamıştır. Doz aşımı durumunda semptomatik tedavi uygulanmalı ve gerekli destekleyici önlemler alınmalıdır. Karaciğer fonksiyonları ve CK düzeyleri izlenmelidir. Hemodiyaliz etkili değildir.

Etkin Maddeler

Rosuvastatin kalsiyum (20 mg rosuvastatine eşdeğer) 20.8 mg

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grubu: HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ATC Kodu: C10AA07   Etki mekanizması Rosuvastatin, 3-hidroksi-3-metilglutaril koenzim A (HMG-CoA)’nın kolesterol prekürsörü olan mevalonat’a dönüşmesini sağlayan hız kısıtlayıcı enzim olan HMG-CoA redüktazın, selektif ve kompetetif bir inhibitörüdür. Rosuvastatinin temel olarak etki gösterdiği yer, kolesterolün düşürülmesinde hedef organ olan karaciğerdir. Rosuvastatin, LDL’nin karaciğere girişi ve katabolizmasını arttırmak suretiyle hücre yüzeyindeki hepatik LDL reseptörlerinin sayısını arttırır ve VLDL’nin hepatik sentezini inhibe ederek VLDL ve LDL partiküllerinin sayısını azaltır.   Farmakodinamik etkiler Rosuvastatin, yükselmiş LDL-kolesterol, total kolesterol ve trigliseridleri düşürür, HDL-kolesterolü yükseltir. Rosuvastatin ayrıca, Apolipoprotein B (ApoB), Yüksek Dansiteli Olmayan Lipoprotein Kolesterol (nonHDL-C), Çok Düşük Dansiteli Lipoprotein-Kolesterol (VLDL-C), Çok Düşük Dansiteli Lipoprotein – Trigliserid (VLDL-TG)’leri düşürür, Apolipoprotein A-I (ApoA-I)’i yükseltir. Rosuvastatin, LDL-C/HDL-C, total kolesterol/HDL-C, nonHDL-C/HDL-C ve ApoB/ApoA-I oranlarını da düşürür. Rosuvastatin ile tedaviye başlandıktan sonra bir hafta içinde terapötik yanıt alınmaya başlanır, genellikle 2 hafta içinde maksimum terapötik yanıtın %90’ına ulaşılır. Tam etki genellikle 4 haftada görülür ve devam eder.   Klinik etkinlik Rosuvastatin, ırk, cinsiyet veya yaşlarına bakılmaksızın hipertrigliseridemili veya hipertrigliseridemisi olmayan hiperkolesterolemili yetişkin hasta gruplarında ve diyabet hastaları gibi özel hasta gruplarında etkilidir. Sınırlı sayıda hasta üzerinde yapılan klinik araştırmalarda, rosuvastatinin fenofibrat ile birlikte kullanıldığında trigliseridlerin düşürülmesinde, niasin ile birlikte kullanıldığında ise HDL-C’nin yükseltilmesinde aditif etkisinin olduğu gösterilmiştir.    

Farmakokinetik Özellikler

Genel özellikler   Emilim:Rosuvastatin doruk plazma konsantrasyonuna, oral uygulamadan yaklaşık 5 saat sonra ulaşılır. Mutlak biyoyararlanımı yaklaşık %20’dir.   Dağılım:Rosuvastatin, kolesterol sentezi ve LDL-C klerensinin temel olarak yer aldığı karaciğere büyük oranda geçer. Rosuvastatinin dağılım hacmi yaklaşık 134 L’dir. Rosuvastatin, esas olarak albümin olmak üzere plazma proteinlerine %90 oranında bağlanır.   Biyotransformasyon:Rosuvastatinin metabolizması sınırlıdır (yaklaşık %10). Belirlenen temel metabolitler, N-desmetil ve lakton metabolitleridir. N-desmetil metaboliti, rosuvastatinden %50 oranında daha az aktif iken lakton formu klinik olarak inaktiftir. HMG-CoA redüktaz inhibitör aktivitenin %90’ından fazlası rosuvastatin tarafından gerçekleştirilir.   Eliminasyon:Rosuvastatinin yaklaşık %90’ı değişmemiş ilaç olarak feçes ile (absorbe edilmiş ve edilmemiş maddeden oluşur), geri kalanı idrar ile atılır. Yaklaşık %5’i idrarla değişmemiş olarak atılır. Plazma eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 19 saattir. Eliminasyon yarı ömrü, yüksek dozlar ile artmaz.   Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum: Rosuvastatinin sistemik yararlanımı doz ile orantılı olarak artar. Günlük çoklu dozlardan sonra farmakokinetik parametrelerde değişiklik yoktur.   Hastalardaki karakteristik özellikler   Yaş ve cinsiyet:Yaş ve cinsiyetin rosuvastatin farmakokinetiği üzerine klinik açıdan bir etkisi yoktur.   Böbrek yetmezliği: Çeşitli derecelerde böbrek yetmezliği olan hastalarla yapılan bir çalışmada, hafif ve orta derecede böbrek yetmezliğinin, rosuvastatin ya da N-desmetil metabolitinin plazma konsantrasyonları üzerine etkisi olmadığı görülmüştür. Ancak, ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda (CrCl<30 ml/dak) rosuvastatin plazma konsantrasyonu sağlıklı gönüllülere göre 3 kat, N-desmetil metabolitinin plazma konsantrasyonu ise 9 kat artmıştır. Hemodiyalize giren hastalarda rosuvastatinin sabit durum plazma konsantrasyonu, sağlıklı gönüllülere göre yaklaşık %50 daha fazladır.   Karaciğer yetmezliği: Çeşitli derecelerde karaciğer yetmezliği olan hastalarla yapılan bir çalışmada, Child-Pugh puanı 7 ve altında olan hastalarda rosuvastatinin sistemik yararlanımının arttığına ilişkin bir kanıt yoktur. Ancak Child-Pugh puanı 8 ve 9 olan 2 hastada rosuvastatinin sistemik yararlanımının Child-Pugh puanları daha düşük olan hastalara göre en az 2 kat arttığı gözlenmiştir. Child-Pugh puanları 9 ve daha fazla olan hastalarla ilgili deneyim yoktur.    

Farmasötik Form

Film kaplı tablet Beyaz renkli, yuvarlak, çentiksiz film kaplı tabletler.

Gebelik Ve Laktasyon

Genel tavsiye Gebelik kategorisi X’dir.   Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince etkili doğum kontrolü uygulamak zorundadırlar.   Gebelik dönemi Rosuvastatin gebelik döneminde uygulandığı taktirde ciddi doğum kusurlarına yol açtığından şüphelenilmektedir. Kolesterol ve kolesterol biyosentezine ait diğer maddeler fötüs gelişimi için gerekli olduğundan, HMG-CoA redüktaz enziminin inhibisyonuna bağlı ortaya çıkabilecek riskler, rosuvastatin tedavisinin gebelik döneminde sağlayacağı yararın önüne geçer. Rosuvastatin kullanıldığı sırada gebe kalındığında tedaviye derhal son verilmelidir. COLNAR gebelik döneminde kontrendikedir.   Laktasyon dönemi Rosuvastatinin anne sütüne geçip geçmediği bilinmediği için, süt veren anneler tarafından kullanılması tavsiye edilmez.   Üreme yeteneği/Fertilite Üreme yeteneği üzerine bilinen bir etkisi yoktur.

Geçimsizlikler

Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.

İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi

İlk ruhsat tarihi: 06.02.2009 Ruhsat yenileme tarihi: –

İstenmeyen Etkiler

Rosuvastatin kullanımına bağlı olarak görülen istenmeyen etkiler genellikle hafif ve geçicidir. Kontrollü klinik çalışmalarda, rosuvastatin ile tedavi edilen hastaların %4’ten daha azı istenmeyen etkiler nedeniyle çalışmadan çıkarılmıştır.   İstenmeyen etkilerin görülme sıklığı aşağıdaki gibi derecelendirilmiştir:  Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila ≤1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila ≤1/100); seyrek (≥1/10.000 ila ≤1/1.000); çok seyrek (≤1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).   İmmün sistem bozuklukları Seyrek: Anjiyoödem dahil hipersensitivite reaksiyonları   Kardiyovasküler sistem bozuklukları Yaygın: Göğüs ağrısı, hipertansiyon, çarpıntı, periferal ödem.   Solunum sistemi bozuklukları Yaygın: Bronşit, öksürük, rinit, sinüzit.   Hematolojik bozukluklar Yaygın: Anemi, çürüme   Sinir sistemi bozuklukları Yaygın:Baş ağrısı, sersemlik Çok seyrek: Polinöropati, hafıza kaybı   Gastrointestinal sistem bozuklukları Yaygın: Kabızlık, bulantı, karın ağrısı Seyrek: Pankreatit Bilinmeyen: Diyare   Deri ve subkütan doku bozuklukları Yaygın olmayan:Prürit, döküntü ve ürtiker Bilinmeyen: Stevens-Johnson sendromu   Kas-iskelet sistemi, bağ dokusu ve kemik bozuklukları Yaygın:Miyalji Seyrek: Artralji, miyopati ve rabdomiyoliz   Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, pazarlama sonrası kullanımda raporlanan rabdomiyoliz oranı, onaylanmış yüksek dozlarda daha fazladır.   Rabdomiyoliz, ciddi böbrek vakaları ve ciddi karaciğer vakaları (özellikle artmış hepatik transaminazın varlığında) için bildirilen oranlar, 40 mg dozda daha fazladır.   Hepatobiliyer bozukluklar Seyrek: Hepatik transaminazlarda artış Çok seyrek: Sarılık, hepatit   Böbrek ile ilgili bozukluklar Çok seyrek: Hematüri   Genel bozukluklar Yaygın:Asteni   Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, dozun arttırılması ile yan etki sıklığı artar.   Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:   Böbrekle ilgili etkiler Rosuvastatin ile tedavi edilen hastalarda, genellikle tübüler kaynaklı ve daldırma (dipstick) testi ile belirlenen proteinüri gözlenmiştir. Rosuvastatin 10 mg ve 20 mg ile tedaviden bir süre sonra idrar protein düzeyinde sıfır veya eser miktardan ++ veya daha yüksek seviyelere geçiş <%1, 40 mg ile yaklaşık %3 olmuştur. 20 mg doz ile sıfır veya eser miktardan + düzeye geçişte küçük bir artış gözlenmiştir. Vakaların çoğunda, tedaviye devam edildiğinde, proteinüri kendiliğinden azalır veya kaybolur. Klinik çalışma ve bu güne kadarki pazarlama sonrası deneyimlerden elde edilen verilerde, proteinüri ve akut veya ilerleyen böbrek hastalığı arasında nedensel bir ilişki tespit edilmemiştir.   Karaciğer üzerine etkileri Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, rosuvastatin kullanan hastaların az bir kısmında doza bağlı olarak transaminaz düzeylerinde artış gözlenmiştir. Bu durum, vakaların çoğunda, hafif, asemptomatik ve geçici olmuştur.   İskelet kasına etkileri Rosuvastatin ile tedavi edilen hastalarda, tüm dozlarla ve özellikle 20 mg’ın üzerindeki dozlarda miyalji, miyopati ve nadiren, akut böbrek yetmezliğinin eşlik ettiği ve etmediği rabdomiyoliz gibi iskelet kası üzerine etkiler bildirilmiştir. Rosuvastatin kullanan hastalarda doza bağlı olarak CK düzeylerinde artış gözlenmiştir; bu durum vakaların çoğunda hafif, asemptomatik ve geçicidir. Eğer CK düzeyleri yükselirse (>5xULN), tedavi kesilmelidir.  

Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim

Etkin madde: Rosuvastatin kalsiyum (20 mg rosuvastatine eşdeğer) 20.8 mg Yardımcı maddeler: Laktoz (susuz) 136.8 mg Yardımcı maddeler için, bkz. 6.1.

Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri

Preklinik veriler, güvenlilik farmakolojisi, tekrarlı doz toksisitesi, genotoksisite ve karsinojenite potansiyeli konvansiyonel çalışmaları baz alındığında insanlar için bir zarar göstermemektedir. Sıçanlar üzerinde doğum öncesi ve sonrasında yapılan bir çalışmada, yavru büyüklükleri, ağırlığı ve hayatta kalmalarındaki azalmadan dolayı üreme toksisitesi görülmüştür. Bu etkiler maternotoksik dozlarda, terapötik maruz kalma seviyesinin birkaç kat üstünde sistemik maruz kalmada gözlenmiştir.

Kontrendikasyonlar

COLNAR, aşağıdaki durumlarda kontrendikedir: Rosuvastatin ya da ilacın içerdiği herhangi bir maddeye karşı bilinen duyarlılığı olanlarda Serum transaminaz seviyelerinde açıklanamayan inatçı yükselmeler ve herhangi bir serum transaminaz seviyesinde normal seviyenin üst limitinin 3 katı oranında (3xULN) yükselme görülen aktif karaciğer hastalığı olanlarda Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerensi<30 ml/dak) Miyopatisi olan hastalarda Birlikte siklosporin kullanan hastalarda Gebelik ve laktasyon döneminde ve doğurganlık çağında olup uygun doğum kontrol yöntemi uygulamayan kadınlarda.  40 mg doz, miyopati/rabdomiyolize karşı hastayı duyarlı hale getirebilecek faktörlerin bulunduğu hastalarda kontrendikedir. Bu faktörler: Orta derecede böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi <60 ml/dak) Hipotiroidizm Kişisel ya da ailesel herediter kas bozukluğu hikayesi Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ya da fibrat kullanımına bağlı kas toksisitesi hikayesi Vücuda zarar verecek ölçüde devamlı alkol kullanımı Plazma düzeylerinin artmasına neden olabilecek durumlar Asya kökenli hastalar Birlikte fibrat (gemfibrozil ve fenofibrat) kullanımı.  

Kullanım Yolu

Ağızdan alınır.

Küb’ Ün Yenileme Tarihi

Müstahzar Adı

COLNAR 20 mg film kaplı tablet

Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri

Böbrekle ilgili etkiler Rosuvastatinin yüksek dozları, özellikle 40 mg ile tedavi edilen hastalarda, daldırma testi (dipstick testi) ile tespit edilen, genellikle tübüler kaynaklı ve bir çok vakada geçici ve aralıklarla görülen proteinüri gözlenmiştir. Proteinüri akut ya da ilerleyen böbrek hastalığının belirtisi değildir. Pazarlama sonrası kullanımda ciddi böbrek vakaları için bildirilen oran, 40 mg dozda daha yüksektir. 40 mg doz ile tedavi edilen hastaların rutin takibi sırasında böbrek fonksiyonlarının değerlendirilmesi gerekir. İskelet kası üzerine etkileri Rosuvastatinin tüm dozları ve özellikle 20 mg’ın üzerindeki dozlarla tedavi edilen hastalarda, iskelet kası üzerine miyalji, miyopati ve nadiren rabdomiyoliz gibi etkiler bildirilmiştir. Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, pazarlama sonrası kullanımda raporlanan rabdomiyoliz oranı, onaylanmış yüksek dozlarda daha fazladır. Kreatinin kinaz ölçümü Kreatinin kinaz (CK), sonucun yanlış yorumlanmasına neden olabilecek ağır egzersizden sonra ya da kreatinin kinaz artışına neden olabilecek bir durumun varlığında ölçülmemelidir. Kreatinin kinaz’ın başlangıç değerleri belirgin ölçüde yüksek ise (>5xULN) bunu doğrulamak için 5-7 gün içinde tekrar test yapılmalıdır. Tekrarlanan test, başlangıç değerlerinin CK>5xULN olduğunu doğrular ise tedaviye başlanmamalıdır. Tedaviden önce Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, rosuvastatin, miyopati/ rabdomiyolize karşı hastayı duyarlı hale getirebilecek faktörlerin bulunduğu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Bu faktörler: Böbrek yetmezliği Hipotiroidizm Kişisel ya da ailesel herediter kas bozukluğu hikayesi Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ya da fibrat kullanımına bağlı kas toksisitesi hikayesi Vücuda zarar verecek ölçüde devamlı alkol kullanımı Yaşın 70’in üzerinde olması Plazma düzeylerinin artmasına neden olabilecek durumlar Birlikte fibrat kullanımı Böyle hastalarda, rosuvastatin tedavisinin riski, sağlanacak faydaya göre değerlendirilmeli ve hasta klinik olarak izlenmelidir. Kreatinin kinaz düzeylerinin başlangıç değerleri belirgin ölçüde yüksek ise (CK>5xULN) tedaviye başlanmamalıdır. Tedavi sırasında Hastalar, özellikle ateş ve halsizlik ile birlikte tuhaf kas ağrıları veya zayıflığı görüldüğünde, derhal doktora bildirmeleri konusunda uyarılmalıdır. Bu hastalarda CK seviyeleri mutlaka ölçülmelidir. Eğer CK seviyeleri önemli ölçüde yükseldiyse (>5xULN) veya musküler semptomlar şiddetliyse ve günlük hayatta rahatsızlığa neden oluyorsa (CK £ 5xULN olsa bile) tedavi sonlandırılmalıdır. Eğer semptomlar kaybolur ve CK seviyeleri normale dönerse, etkili en düşük dozun kullanılması ve hastanın yakından izlenmesi koşuluyla rosuvastatin tedavisinin yeniden başlatılması veya başka bir HMG-CoA redüktaz inhibitörünün kullanılması düşünülebilir. Semptomsuz hastalarda CK seviyelerinin rutin olarak izlenmesi gerekli değildir. HMG-CoA redüktaz inhibitörlerini, gemfibrozil gibi fibrik asit türevleri, siklosporin, nikotinik asit, azol grubu antifungaller, proteaz inhibitörleri ve makrolid antibiyotiklerle birlikte kullanan hastalarda miyozit ve miyopati insidansının arttığı görülmüştür. Gemfibrozil, bazı HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ile birlikte kullanıldığında miyopati riskini arttırır. Bu nedenle, gemfibrozil ve rosuvastatin kombinasyonu önerilmez. Rosuvastatinin fibratlar ve niasin ile birlikte kullanılarak lipid seviyelerinde daha fazla artış sağlamanın yararları, bu kombinasyonların olası risklerine karşı değerlendirilmelidir. Rosuvastatinin 40 mg’lık dozunun fibratlarla birlikte kullanımı kontrendikedir. Miyopati ya da rabdomiyolize sekonder olarak böbrek yetmezliği gelişme eğilimi düşündürecek akut, ciddi durumlarda (örneğin; sepsis, hipotansiyon, majör cerrahi girişim, travma, şiddetli metabolik, endokrin ve elektrolit bozuklukları veya kontrolsüz nöbetler) hiçbir hastada rosuvastatin kullanılmamalıdır. Karaciğer üzerine etkileri Diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinde olduğu gibi, rosuvastatin çok fazla miktarda alkol kullanan ve/veya karaciğer hastalığı hikayesi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Rosuvastatin tedavisine başlanmadan önce ve başlandıktan sonra takip eden 3 ayda karaciğer fonksiyon testleri yapılmalıdır. Eğer serum transaminaz seviyeleri normal üst limitin 3 katından fazla ise, rosuvastatin tedavisi kesilmeli veya doz azaltılmalıdır. Hipotiroidizm veya nefrotik sendromun neden olduğu sekonder hiperkolesterolemili hastalarda, rosuvastatin tedavisine başlanmadan önce altta yatan hastalık tedavi edilmelidir. Irk Farmakokinetik çalışmalar, Asya kökenli kişiler beyaz ırka mensup kişilerle karşılaştırıldığında, maruziyette bir artış olduğunu gösterir (bkz. bölüm 4.2).  Proteaz İnhibitörleri Proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanımı önerilmez (bkz. bölüm 4.5). Tabletler laktoz içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

Pozoloji Ve Uygulama Şekli

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi: COLNAR ile tedaviye başlamadan önce hastaya, tedavi süresince de devam etmesi gereken standart kolesterol düşürücü bir diyet uygulanmalıdır. Doz, mevcut kılavuzlar kullanılarak, tedavinin amacına ve hastanın cevabına göre ayarlanmalıdır.   COLNAR’ın tavsiye edilen başlangıç dozu statine yeni başlayan hastalarda oral olarak, günde tek doz 5 mg’dır. Başka bir 3-hidroksi-3-metilglutaril koenzim A (HMG CoA) redüktaz inhibitöründen COLNAR tedavisine geçilen hastalarda tavsiye edilen başlangıç dozu 5 veya 10 mg’dır. Başlangıç dozunun seçimi, her bir hastanın kolesterol seviyesi, potansiyel advers etki riskleri kadar, gelecekteki kardiyovasküler risk de hesaba katılarak yapılmalıdır. Eğer gerekliyse, doz 4 hafta sonra bir sonraki doz seviyesine ayarlanabilir. Daha düşük dozlara kıyasla 40 mg doz ile advers etkilerin bildirilme sıklığındaki artış nedeniyle, dozun, maksimum doz olan 40 mg’a final titrasyonu, sadece kardiyovasküler hastalık riski yüksek olan ailesel heterozigot hiperkolesterolemisi olmayan ağır hiperkolesterolemili hastalarda, 20 mg doz ile yeterli yanıt alınamayan ve düzenli olarak izlenebilecek hastalarda düşünülmelidir. 40 mg dozun, uzman gözetiminde kullanılmaya başlanması önerilmektedir.   Uygulama şekli: COLNAR, yeterli miktarda sıvı ile çiğnenmeden yutulmalıdır. 5 mg’lık doz, 10 mg çentikli tabletin bölünmesiyle alınabilir. COLNAR, günün herhangi bir saatinde, aç veya tok karnına alınabilir.   Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:   Böbrek yetmezliği:Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanmasına gerek yoktur. Orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerensi <60 ml/dak) başlangıç dozu olarak 5 mg önerilir. Günlük doz 10 mg’ı geçmemelidir. 40 mg doz, orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda kontrendikedir. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda, COLNAR’ın tüm dozları kontrendikedir.     Karaciğer yetmezliği:Child-Pugh puanı 7 ve altındaki hastalarda rosuvastatinin sistemik yararlanımında bir artış olmamıştır. Ancak, Child-Pugh puanı 8 ve 9 olanlarda sistemik yararlanımın arttığı gözlenmiştir. Bu hastaların böbrek fonksiyonları değerlendirilmelidir. Child-Pugh puanı 9 ve daha fazla olan hastalarla ilgili deneyim yoktur. COLNAR, aktif karaciğer hastalığı olanlarda kontrendikedir.   Pediyatrik popülasyon:Çocuklarda etkinliği ve güvenirliliği belirlenmemiştir. Deneyimler, homozigot ailesel hiperkolesterolemili az sayıda çocuk (8 yaş ve üzeri) üzerinde yapılan çalışmalarla sınırlıdır. Bu nedenle çocuklarda kullanımı önerilmez.   Geriyatrik popülasyon:70 yaş ve üzeri hastalarda başlangıç dozu olarak 5 mg önerilir. Yaşla ilgili başka bir doz ayarlamasına gerek yoktur.   Irk:Asya kökenli kişilerde, sistemik maruziyette artış görülmüştür. Asya kökenli hastalar için önerilen başlangıç dozu 5 mg’dır. 40 mg doz, bu hastalarda kontrendikedir.      Miyopatiye yatkınlığı olan hastalar: Miyopatiye karşı hastayı duyarlı hale getirebilecek faktörler olan hastalarda başlangıç dozu olarak 5 mg önerilir. 40 mg doz, bu tip hastaların bazılarında kontrendikedir.  

Raf Ömrü

24 ay

Ruhsat Numarası(Ları)

218/18

Ruhsat Sahibi

Adı : SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş. Adresi : Büyükdere Cad. 34398 Maslak – İstanbul Tel : (212) 285 26 70 Faks : (212) 285 01 81

Ruhsat Sahibi

Sanovel İlaç San. ve Tic. A.Ş. Büyükdere Cad. 34398 Maslak – İstanbul

Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler

25°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Terapötik Endikasyonlar

Diyet ve diğer farmakolojik olmayan tedaviler (örn. egzersiz, kilo verme) ile yeterli yanıt alınamayan durumlarda ailesel heterozigot hiperkolesterolemisi olmayan primer hiperkolesterolemili ve kombine dislipidemili (tip IIb) hastalarda diyete yardımcı olmak üzere kullanılır. Homozigot ailesel hiperkolesterolemide diyet ve diğer lipid düşürücü tedavilerle (örn. LDL aferezi) kombine edilerek ya da bu tür tedavilerin uygun olmadığı durumlarda kullanılır.

Üretici Bilgileri

Sanovel İlaç San. ve Tic. A.Ş. Çanta 34580 Silivri – İstanbul

Yardımcı Maddeler

Krospovidon, dikalsiyum fosfat anhidrat (coarse white powder), mikrokristalin selüloz PH112, laktoz (susuz), magnezyum stearat, hidroksipropil metilselüloz 5 cP methocel E5 LV, titanyum dioksit, polietilen glikol 400.

Yardımcı Maddelerin Listesi

Krospovidon Dikalsiyum fosfat anhidrat (coarse white powder) Mikrokristalin selüloz PH 112 Laktoz (Susuz) Magnezyum stearat   Kaplama maddesi: hidroksipropil metilselüloz 5 cP methocel E5 LV, titanyum dioksit, polietilen glikol 400 içerir.

Doz Aşımı

Bazı durumlarda akut, aşırı doz belirtisi olarak reversibl renal toksisite bildirilmiştir. Bu nedenle rutin acil önlemlerin dışında renal fonksiyonun izlenmesi ve siprofloksasin absorbsiyonunun azalması için magnezyum veya kalsiyum içeren antasitlerin verilmesi önerilir.  Hemodiyaliz veya peritonal diyaliz ile sadece az miktarda (< % 10) siprofloksasin uzaklaştırılabilir.  

Endikasyonlar

Yetişkinler Siprofloksasine duyarlı patojenlerin neden olduğu komplike ve komplike olmayan enfeksiyonları Solunum yolu enfeksiyonları: Klebsiella, Enterobacter, Proteus, E.coli, Pseudomonas, Haemophilus, Branhamella, Legionella ve Staphylococcus’ un neden olduğu pnömonilerin tedavisinde endikedir, ancak pnömokoklara bağlı gelişen pnömoninin ayakta tedavisinde ilk seçilecek ilaç olarak önerilmemektedir. Özellikle Pseudomonas dahil gram negatif organizmaların ya da Staphylococcus’un neden olduğu orta kulak enfeksiyonları (otitis media) ve paranazal sinüslerin enfeksiyonlarında (sinüzit) endikedir. Akut tonsillit (angina tonsilaris) tedavisinde endike değildir. Göz enfeksiyonlarında (bakteriyel endoftalmitis tedavisi ve profilaksisinde ) Böbrek ve/veya idrar yolları enfeksiyonlarında Adneksitis, gonore, prostatit dahil genital organların enfeksiyonlarında Gastrointestinal sistem, safra yolları enfeksiyonları, peritonit gibi karın boşluğu enfeksiyonlarında Cilt ve yumuşak doku enfeksiyonlarında Kemik ve eklem enfeksiyonlarında Septisemide İmmün sistemi zayıflamış hastaların enfeksiyonlarında (örneğin immünosupresiflerle tedavi gören veya nötropenik hastalarda) veya enfeksiyon riskinin yüksek olduğu durumlarda profilaktik olarak. İmmün sistemi baskılanmış hastaların selektif intestinal dekontaminasyonunda In vitro araştırmalarda aşağıdaki patojenler siprofloksasine duyarlı bulunmuştur: E.coli, Shigella, Salmonella, Citrobacter, Klebsiella, Enterobacter, Serratia, Hafnia, Edwardsiella, Proteus (indol pozitif ve negatif), Providencia, Morganella, Yersinia, Vibrio, Aeromonas, Plesiomonas, Pasteurella, Haemophilus, Campylobacter, Pseudomonas, Legionella, Moraxella, Acinetobacter, Brucella, Staphylococcus, Listeria, Corynebacterium, Chlamydia. Aşağıdaki patojenler değişik derecede duyarlılık gösterir: Neisseria, Gardnerella, Flavobacterium, Alcaligenes, Streptococcus agalactiae, Enterecoccus faecalis, Streptococcus pyogenes, Streptococcus pneumoniae, Viridans grubu streptococci, Mycoplasma hominis, Mycobacterium tuberculosis, Mycobacterium fortuitum. Aşağıdaki patojenler genellikle dirençlidir: Enterococcus faecium, Ureaplasma urealyticum, Nocardia asteroides. Anaerobların duyarlılığı, bazı istisnalar dışında, orta derecede duyarlı (örn. Peptococcus, Peptostreptococcus ) ile dirençli (örn. Bacteroides) olmak arasında değişmektedir. Siprofloksasin Treponema pallidum’a karşı etkili değildir. Çocuklar Siprofloksasin 1-17 yaş aralığındaki çocuklarda ve adolesanlarda, komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefritin 2. ve 3. basamak tedavisinde kullanılabilir. Siprofloksasinin komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefriti olan pediatrik hastalardaki kullanımı, antimikrobiyal duyarlılık verilerine göre sadece siprofloksasine duyarlı organizmaların neden olduğu enfeksiyonlar ile kısıtlanmalıdır. Siprofloksasin çocuklarda, kistik fibrozisin P.aeruginosa enfeksiyonuna bağlı akut pulmoner alevlenmesinin tedavisinde (klinik çalışmalardaki yaş aralığı: 5-17 yaş) kullanılabilir.  Tedaviye, eklemler ve/veya çevre dokularla ilgili olası istenmeyen etkilerden dolayı, dikkatli bir risk/yarar değerlendirilmesinden sonra başlanmalıdır. Çocuklardaki klinik çalışmalar sadece yukarıda bahsedilen endikasyonlar için mevcuttur. Diğer endikasyonlar için yeterli veri mevcut değildir

Farmakodinamik Özellikler

Siprofloksasin, kinolon grubundan bir aktif maddedir. Bu grup maddeler, DNA-giraz enzimini inhibe ederler. Siprofloksasin geniş bir bakteri spektrumuna karşı güçlü bir antibakteriyel etkiye sahiptir. Siprofloksasin bakterinin normal metabolizması için gerekli enformasyonun kromozomdan okunmasını engelleyerek çoğalma kapasitesinde hızlı bir düşüşe neden olur. Ayrıca siprofloksasin, bu özel etki mekanizmasından dolayı giraz inhibitörleri dışında kalan antibiyotiklere genel olarak paralel rezistans göstermemesi ile de karakterizedir. Bundan dolayı siprofloksasin, beta- laktam antibiyotikler, aminoglikozidler, tetrasiklinler, makrolid ve peptid antibiyotikler, sulfonamidler, trimetoprim, nitrofurantoin türevlerine dirençli bakterilere de yüksek derecede etkilidir

Farmakokinetik Özellikler

Absorbsiyon: Siprofloksasinin mutlak biyoyararlılığı %70-80 civarındadır. Oral uygulamadan sonra hızla ve büyük oranda ince barsaktan emilerek, maksimum serum konsantrasyonlarına 60 ila 120 dakika içerisinde ulaşılır. Maksimum serum konsantrasyonu (Cmax) ve serum konsantrasyon-zaman eğrisi altında kalan toplam alan dozla orantılı olarak artar. Yarılanma ömrü 4-6 saattir.   Dağılım: Siprofloksasin proteinlere düşük oranda (% 20-30) bağlanır ve plazmada büyük ölçüde non-iyonize formda bulunur. Ekstravasküler boşluğa kolayca difüze olur. Kararlı durumda dağılım hacmi büyük olup (2-3 L/kg) serum düzeyini aşan konsantrasyonda dokulara geçer.   Metabolizma: Düşük konsantrasyonda 4 metaboliti olduğu bildirilmiştir. Bu metabolitler desetilensiprofloksasin (M1), sulfosiprofloksasin (M2), oksosiprofloksasin (M3) ve formilsiprofloksasin (M4) olup; M1 ve M3’ün antibakteriyel aktivitesinalidiksikasitle karşılaştırılabilir nitelikte ya da daha azdır. Daha az miktarda bulunan M4’ün antimikrobik aktivitesi ise norfloksasine eşdeğerdir.   Eliminasyon: Siprofloksasin büyük ölçüde renal yolla değişmemiş halde atılır. Daha küçük oranda ise renal yol dışından, özellikle feçesle atılır. Siprofloksasinin renal klerensi 0.18-0.3 L/saat/kg’dır. Renal yol dışı klerensi, metabolizma kadar aktif transintestinal sekresyona da bağlıdır. Dozun %1’i safra yoluyla atılır. Siprofloksasin safrada yüksek konsantrasyonlarda bulunur.

Farmasötik Şekli

Film kaplı tablet

Formülü

Bir film kaplı tablet 750 mg siprofloksasine eşdeğer 873 mg siprofloksasin hidroklorür monohidrat ve boyar madde olarak titanyum dioksit içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Oral yolla siprofloksasin ile birlikte demir, sukralfat veya antasitler ve kuvvetli tamponlanmış ilaçlar (antiretroviral ilaçlar) ile magnezyum, aluminyum veya kalsiyum içeren ilaçlar ve sevelamer gibi polimerik fosfat bağlayıcılar alındığında siprofloksasin absorbsiyonu azalır. Birlikte kullanımı gerektiğinde siprofloksasin diğer ilaçlardan 1-2 saat önce veya en az 4 saat sonra verilmelidir. Bu sınırlama H2 reseptör blokör sınıfı antasit ilaçlar için geçerli değildir. Siprofloksasin ile süt ürünleri veya mineral katkılı içeceklerin aynı anda kullanılması, siprofloksasinin absorpsiyonunu azaltabilir. Bu yüzden, siprofloksasinin bu şekilde kullanımından kaçınılmalıdır. Bununla birlikte, öğün sırasında alınan kalsiyum, siprofloksasinin absorpsiyonunu anlamlı derecede etkilemez. Siprofloksasin ile omeprazolün birlikte uygulanması, siprofloksasinin Cmax ve AUC değerlerinde hafif bir düşüşe yol açab Siprofloksasin ve teofilinin tekrarlanmış uygulamaları serum teofilin düzeyinde arzu edilmeyen artışa yol açabilir. Bu durumda teofiline ait yan etkiler ortaya çıkabilir ve nadiren bu etkiler hayati veya öldürücü olabilir. Eğer iki ürünün tekrarlanmış şekilde kullanımı gerekiyorsa serum teofilin düzeyi izlenmeli ve teofilin dozu uygun şekilde azaltılmalıdır.    Hayvan çalışmalarında çok yüksek dozlarda kinolonların (giraz inhibitörleri) ve bazı steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçların (asetilsalisilik asit hariç) kombine kullanımının tetiklediği görülmüştür. Eş zamanlı siprofloksasin ve siklosporin verildiğinde serum kreatinin düzeyinde geçici yükselme gözlenmiştir. Bu nedenle bu hastaların serum kreatinin düzeyleri haftada iki kere kontrol edilmelidir. Varfarin ile siprofloksasinin birlikte kullanımı varfarinin etkisini arttırabilir.   Özel vakalarda siprofloksasin ile glibenklamidin birlikte kullanımı, glibenklamidin etkisini (hipoglisemi) arttırabilir. Probenesid, siprofloksasinin renal atılımını engeller. Birlikte kullanımı siprofloksasinin serum konsantrasyonunun yükselmesine yol açar. Siprofloksasin ile metotreksatın aynı anda uygulanması, metotreksatın renal tübüllerden transportunu inhibe ederek metotreksatın plazma düzeylerinde artışa yol açabilir. Bu, metotreksat ile bağlantılı toksik reaksiyonların riskini arttırabilir. Bu yüzden, metotreksat ile tedavi gören hastalar, aynı anda siprofloksasin tedavisi endike olduğunda dikkatle izlenmelidir. Metoklopramid, oral siprofloksasinin absorbsiyonunu hızlandırır ve maksimum kan düzeyine daha kısa sürede ulaşmasına neden olur. Ancak siprofloksasinin biyoyararlanımı üzerine etkisi yoktur. Sağlıklı bireylerde yapılan bir klinik çalışmada, tizanidin serum konsantrasyonlarında siprofloksasin ile birlikte verildiğinde bir artış görülmüştür (Cmax artışı: 7 kat, aralık: 4-21 kat, AUC artışı: 10 kat, aralık: 6-24 kat). Artan serum konsantrasyonlarına bağlı hipotansif ve sedatif etkiler artmıştır. Tizanidin, siprofloksasinle birlikte uygulanmamalıdır. (Ayrıca “Kontrendikasyonlar” bölümüne bakınız.) Klinik çalışmalar duloksetinin fluvoksamin gibi güçlü CYP450 1A2 izoenzim inhibitörleri ile eş zamanlı kullanımının, duloksetinin AUC ve Cmax değerlerinde artışa yol açabileceğini göstermiştir. Siprofloksasin ile olası bir etkileşime ait hiçbir klinik veri olmamasına rağmen, eş zamanlı kullanımda benzer etkiler beklenebilir. Oral yolla siprofloksasin ile birlikte demir, sukralfat veya antasitler ve kuvvetli tamponlanmış ilaçlar (antiretroviral ilaçlar) ile magnezyum, aluminyum veya kalsiyum içeren ilaçlar ve sevelamer gibi polimerik fosfat bağlayıcılar alındığında siprofloksasin absorbsiyonu azalır. Birlikte kullanımı gerektiğinde siprofloksasin diğer ilaçlardan 1-2 saat önce veya en az 4 saat sonra verilmelidir. Bu sınırlama H2 reseptör blokör sınıfı antasit ilaçlar için geçerli değildir. Siprofloksasin ile süt ürünleri veya mineral katkılı içeceklerin aynı anda kullanılması, siprofloksasinin absorpsiyonunu azaltabilir. Bu yüzden, siprofloksasinin bu şekilde kullanımından kaçınılmalıdır. Bununla birlikte, öğün sırasında alınan kalsiyum, siprofloksasinin absorpsiyonunu anlamlı derecede etkilemez. Siprofloksasin ile omeprazolün birlikte uygulanması, siprofloksasinin Cmax ve AUC değerlerinde hafif bir düşüşe yol açabilir Siprofloksasin ve teofilinin tekrarlanmış uygulamaları serum teofilin düzeyinde arzu edilmeyen artışa yol açabilir. Bu durumda teofiline ait yan etkiler ortaya çıkabilir ve nadiren bu etkiler hayati veya öldürücü olabilir. Eğer iki ürünün tekrarlanmış şekilde kullanımı gerekiyorsa serum teofilin düzeyi izlenmeli ve teofilin dozu uygun şekilde azaltılmalıdır.   Hayvan çalışmalarında çok yüksek dozlarda kinolonların (giraz inhibitörleri) ve bazı steroid olmayan antiinflamatuvar ilaçların (asetilsalisilik asit hariç) kombine kullanımının tetiklediği görülmüştür. Eş zamanlı siprofloksasin ve siklosporin verildiğinde serum kreatinin düzeyinde geçici yükselme gözlenmiştir. Bu nedenle bu hastaların serum kreatinin düzeyleri haftada iki kere kontrol edilmelidir. Varfarin ile siprofloksasinin birlikte kullanımı varfarinin etkisini arttırabilir.  Özel vakalarda siprofloksasin ile glibenklamidin birlikte kullanımı, glibenklamidin etkisini (hipoglisemi) arttırabilir. Probenesid, siprofloksasinin renal atılımını engeller. Birlikte kullanımı siprofloksasinin serum konsantrasyonunun yükselmesine yol açar. Siprofloksasin ile metotreksatın aynı anda uygulanması, metotreksatın renal tübüllerden transportunu inhibe ederek metotreksatın plazma düzeylerinde artışa yol açabilir. Bu, metotreksat ile bağlantılı toksik reaksiyonların riskini arttırabilir. Bu yüzden, metotreksat ile tedavi gören hastalar, aynı anda siprofloksasin tedavisi endike olduğunda dikkatle izlenmelidir. Metoklopramid, oral siprofloksasinin absorbsiyonunu hızlandırır ve maksimum kan düzeyine daha kısa sürede ulaşmasına neden olur. Ancak siprofloksasinin biyoyararlanımı üzerine etkisi yoktur. Sağlıklı bireylerde yapılan bir klinik çalışmada, tizanidin serum konsantrasyonlarında siprofloksasin ile birlikte verildiğinde bir artış görülmüştür (Cmax artışı: 7 kat, aralık: 4-21 kat, AUC artışı: 10 kat, aralık: 6-24 kat). Artan serum konsantrasyonlarına bağlı hipotansif ve sedatif etkiler artmıştır. Tizanidin, siprofloksasinle birlikte uygulanmamalıdır. (Ayrıca “Kontrendikasyonlar” bölümüne bakınız.) Klinik çalışmalar duloksetinin fluvoksamin gibi güçlü CYP450 1A2 izoenzim inhibitörleri ile eş zamanlı kullanımının, duloksetinin AUC ve Cmax değerlerinde artışa yol açabileceğini göstermiştir. Siprofloksasin ile olası bir etkileşime ait hiçbir klinik veri olmamasına rağmen, eş zamanlı kullanımda benzer etkiler beklenebilir. 

Kontraendikasyonlar

Ciproxin, siprofloksasin veya diğer kinolon türü kemoterapötiklere ya da ürünün herhangi bir bileşenine aşırı duyarlılık gösteren kişilerde kullanılmamalıdır.  Siprofloksasin ve tizanidinin birlikte kullanılması, serum tizanidin konsantrasyonlarındaki istenmeyen bir artış sonucu, klinik olarak tizanidine bağlı yan etkiler (hipotansiyon, uyku hali, sersemlik) görülebileceğinden kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Hekim tarafından başka şekilde önerilmediği takdirde, endike olduğu tüm hastalıkların tedavisinde, günde 2 defa (12 saat ara ile 1 tablet) 750 mg kullanılmalıdır. Yaşı ilerlemiş hastalar, hastalığın şiddeti ve kreatinin klerensi göz önüne alınarak mümkün olduğunca düşük dozlar almalıdırlar. Şayet hasta, hastalığın ciddiyeti veya başka bir nedenle tablet alamıyorsa, tedaviye intravenöz Ciproxin ile başlanması önerilir. Çocuklar Kistik fibrozis 5-17 yaşlarındaki pediatrik hastalarda, kistik fibrozisin P. aeruginosa enfeksiyonuna bağlı akutpulmoner alevlenmesinin tedavisinde elde edilen klinik ve farmakokinetik veriler, oral yolla günde iki defa 20 mg/kg dozunda (maksimum günlük doz 1500 mg) veya günde üç defa intravenöz 10 mg/kg dozunda (maksimum doz 1200 mg) kullanımının uygun olduğunu göstermiştir. Komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefrit Komplike üriner sistem enfeksiyonları veya piyelonefrit için önerilen doz, 8 saatte bir intravenöz 6-10 mg/kg ( maksimum doz 400 mg) veya 12 saatte bir oral yolla 10-20 mg/kg (maksimum doz 750 mg)’dır. Renal ve hepatik bozukluk 1.   Renal fonksiyon bozukluğu 1.1. Kreatinin klerensinin 31 ve 60 ml/dak/1.73 m2 veya serum kreatinin konsantrasyonunun 1.4 ve 1.9 mg / 100 ml olduğu durumlarda maksimum günlük doz oral 1000 mg/gün veya i.v. 800 mg/gün olmalıdır. 1.2. Kreatinin klerensinin 30 ml/dak./1.73 m2’ye eşit veya daha az veya serum kreatinin konsantrasyonunun 2.0 mg/100 ml’ye eşit veya daha yüksek olduğu durumlarda maksimum günlük doz oral 500 mg/gün veya i.v. 400 mg/gün olmalıdır. 2.     Renal fonksiyon bozukluğu + hemodiyaliz : 1.2. de belirtilen doz uygulanır. Ancak diyaliz günlerinde, ilaç diyalizden sonra verilmelidir. 3. Renal fonksiyon bozukluğu + CAPD: a) Diyalizata siprofloksasin intravenöz infüzyon çözeltisi ilavesi (intraperitonyal):  Diyalizatın her litresi için 50 mg siprofloksasin olup 6 saatte bir, günde 4 kez uygulanır. b) Oral olarak 1×500 mg Ciproxin Film Kaplı Tablet veya 2×250 mg Ciproxin Film Kaplı Tablet verilir. 4. Karaciğer fonksiyon bozukluğu: Herhangi bir doz ayarlaması gerekmez. 5. Renal ve hepatik bozukluk ile birlikte: Doz ayarlaması1.1 ve 1.2 deki gibi. Çocuklar: Renal ve/veya hepatik bozukluğu olan çocuklarda doz çalışması yapılmamıştır.   Uygulama şekli: Tabletler bir miktar sıvı ile yutulmalıdır. Ciproxin yemeklere bağımlı olmaksızın alınabilir, ancak mide boşken alınması absorbsiyonu çabuklaştırır.   Tedavi süresi: Tedavi süresi, hastalığın ciddiyetine, klinik seyrine ve mikrobiyolojik sonuçlara bağlıdır. Esasen, tedaviye ateşin düşmesi veya klinik semptomların kaybolmasından sonra 3 gün daha devam edilmelidir. Ciproxin 750 mg Film Kaplı Tablet son kullanma tarihinden sonra kullanılmamalıdır.   Ortalama tedavi süreleri: Böbrek, idrar yolları ve karın içi enfeksiyonlarında 7 güne kadar; immun sistemi zayıflamış hastalarda tüm nötropenik dönem boyunca; ostoemiyelitte maksimum 2 ay ve diğer enfeksiyonlarda 7 – 14 gündür. Chlamydia ve geç komplikasyon riskinden ötürü Streptococcus enfeksiyonlarında tedavi en az 10 gün sürmelidir. Çocuklar Kistik fibrozis 5-17 yaşlarındaki pediyatrik hastalarda, kistik fibrozisin P. aeruginosa enfeksiyonuna bağlı akut pulmoner alevlenmesinde tedavi süresi, 10-14 gündür. Komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefrit E.coli’den kaynaklanan komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefritte tedavi süresi, 10-21 gündür.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Ciproxin enfüzyon 100 mg / 50 ml i.v. infüzyon solüsyonu  Ciproxin enfüzyon 200 mg / 100 ml i.v. infüzyon solüsyonu  Ciproxin enfüzyon 400 mg / 200 ml i.v. infüzyon solüsyonu   Ciproxin XR 1000 mg modifiye salım tableti Ciproxin 500 mg film kaplı tablet

Saklama Koşulları

30°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Her tablette 750 mg siprofloksasine eşdeğer 873 mg siprofloksasin hidroklorür monohidrat içeren 10 tabletlik blister ambalajlarda. 

Uyarılar/Önlemler

Pediyatrik kullanım Çoğunluğu kistik fibrozis olan 18 yaşından küçük hastalarda siprofloksasin kullanımı ile ilgili güvenlik verilerinin analizinde ilaca bağlı kıkırdak hasarı veya artiküler hasar görülmemiştir.  Pediyatrik hastalarda, kistik fibrozisin P. aeruginosa enfeksiyonuna bağlı akut pulmoner alevlenmesi(5-17 yaş), E.coli’den kaynaklanan komplike üriner sistem enfeksiyonları ve piyelonefrit (1-17 yaş) ve solunum yoluyla geçen (Bacillus anthracis’e maruz kalmasonrası görülen) şarbondışındaki endikasyonlarda çalışma yapılmamıştır. Diğer endikasyonlar için klinik deneyim sınırlıdır. P. aeruginosa enfeksiyon tedavisinde kullanım P. aeruginosa kolayca direnç kazandığından, periyodik olarak kültür takibi yapılmalıdır. Sitokrom P450: Siprofloksasin, CYP 450 1A2 enzimlerinin orta derecede bir inhibitörü olarak bilinmektedir. Aynı enzimatik yolu kullanarak metabolize olan diğer ilaçlarla (ör. teofilin, metilksantinler, kafein, duloksetin…vb) birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır. Metabolik klirenslerinin siprofloksasin tarafından inhibisyonuna bağlı olarak artan plazma konsantrasyonları ile ilişkili ilaç spesifik yan etkiler gözlenebilir. (Ayrıca “Diğer ilaçlarla etkileşim ve diğer etkileşim türleri” bölümüne bakınız). Gastrointestinal sistem  Tedavi sırasında veya daha sonra ciddi ve inatçı diyare görüldüğünde, bu belirti ciddi intestinal hastalığı gizleyebileceğinden (ölümle sonuçlanabilen hayati pseudomembranöz kolit) ve hemen tedavi edilmesi gerekeceğinden hekime başvurulmalıdır. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve uygun tedaviye geçilmelidir (oral 4 x 250 mg/gün vankomisin). Peristaltik hareketi inhibe eden ilaçlar ise bu durumda kontrendikedir. Bilhassa önceden karaciğer hasarı olmuş hastalarda transaminaz, alkalen fosfataz ve kolestatik sarılık geçici olarakartabilir. Sinir sistemi Siprofloksasin epileptik hastalarda daha önce santral sinir sistemi bozukluğu olan (örn. Serebral ateroskleroz, düşük konvülsiyon eşiği, anamnezde konvülsiyon, azalmış serebral kan akımı, beyinde strüktürel değişim veya inme) hastalarda olası santral sinir sistemi yan etkileri nedeniyle, ancak tedavinin fayda/ risk oranı gözetilerek kullanılmalıdır.  SSS reaksiyonları bazı durumlarda ilk uygulamadan hemen sonra ortaya çıkabilir. Nadir vakalarda depresyon veya psikoz hastanın kendisi için tehlikeli olacak şekilde ilerleyebilir. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve derhal hekim bilgilendirilmelidir. Aşırı duyarlılık Bazı durumlarda ilk uygulamadan sonra aşırı duyarlılık ve alerjik reaksiyonlar hemen ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlarda derhal hekime bilgi verilmelidir.  Anafilaktik/anafilaktoid reaksiyonlar çok ender olarak hayati şok durumuna kadar ilerleyebilir. Bu olay bazı durumlarda ilk uygulamadan sonra görülebilir. Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve tıbbi tedaviye (şok tedavisi) geçilmelidir.                            Kas-iskelet sistemi Tendinit belirtisi (ağrılı şişkinlik) ortaya çıktığında siprofloksasin kesilmeli, fiziksel hareket önlenmeli ve hekime başvurulmalıdır. Önceden glukokortikoid ilaçlarla sistemik tedavi gören yaşlılarda tendon yırtılması (özellikle aşil tendonu) bildirilmiştir. Cilt Siprofloksasinin ışık duyarlılığı reaksiyonlarına neden olduğu gösterilmiştir. Bu nedenle siprofloksasin alan hastalar doğrudan gün ışığına veya UV ışığına maruz bırakılmamalı ve ışık duyarlılığı reaksiyonları (güneş yanığına benzer cilt reaksiyonları) ortaya çıktığında tedavi kesilmelidir.  Uzun QT sendromu / Torsades de Pointes’e neden olabilen ilaçlar ile birlikte kullanıldığında uzun QT sendromu veya Torsades de Pointes oluşma oranını ciddi olarak yükseltebilirler. Bu nedenle bu tür ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Gebelik ve laktasyonda kullanımı Hamilelik kategorisi: C Gebelerde ve emziren kadınlarda ilacın güvenliği açısından yeterli veri bulunmadığından kullanılmamalıdır.  Araç ve makine kullanımına etkisi Önerilen şekilde kullanıldığında dahi taşıt sürme ve makine kullanma durumunda reaksiyon hızını olumsuz etkileyebilir. Bu durum özellikle alkolle birlikte alındığında görülür. Yaşlı hastalarda renal fonksiyon azaldığı için doz ayarlamasına dikkat edilmelidir. Hepatik fonksiyon bozukluğunda doz ayarlamasına gerek yoktur. Renal ve hepatik fonksiyon bozukluğu birlikte olduğunda doz azaltılmasına dikkat edilmelidir.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Klinik çalışmalarda en sık görülen advers reaksiyonlar aşağıda belirtilmiştir: Sıklık: % 1 – 10 Bulantı, diyare Sıklık: % 0.1 – 1 Kandida enfeksiyonları, eozinofili, anoreksi, psikomotor hiperaktivite/ajitasyon, baş ağrısı, baş dönmesi, uyku bozuklukları, tat bozuklukları, kusma, gastrointestinal ve abdominal ağrı, dispepsi, , gaz şişkinliği, transaminaz seviyelerinde geçici artış, bilirubin artışı, döküntü, kaşıntı, ürtiker, artralji (eklem ağrısı), renal bozukluk, spesifik omayan ağrı, rahatsızlık hissi, ateş, alkalen fosfataz düzeyinde geçici artış Sıklık: % 0.01 – 0.1 Antibiyotik kaynaklı kolit (çok nadiren ölümle sonuçlanabilen), lökopeni (granülositopeni), anemi, nötropeni, lökositoz, trombositopeni, trombositemi, alerjik reaksiyon, alerjik ödem/anjiyoödem, hiperglisemi, konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu, anksiyete reaksiyonları, anormal rüyalar (kabus), depresyon, halüsinasyon, parestezi (periferik paraljezi) ve disestezi, hipoestezi, tremor (titreme), konvülsiyonlar, vertigo, görsel bozukluk, kulak çınlaması, işitme kaybı, taşikardi, vazodilatasyon, hipotansiyon, senkop, dispne (astımla ilgili durumlar dahil), geçici hepatik yetmezlik, sarılık, hepatit (enfektif olmayan), ışık duyarlılığı reaksiyonları, spesifik olmayan veziküller, miyalji, artrit, kas tonusunda artış ve kramp, renal yetmezlik, hematüri, kristalüri, tübülointerstisyel nefrit, ödem, terleme (hiperhidrozis), anormal protrombin seviyesi, amilaz artışı Sıklık: < % 0.01 Hemolitik anemi, agranülositoz, pansitopeni (hayatı tehdit eden), kemik iliği depresyonu (hayatı tehdit eden), anafilaktik reaksiyon, anafilaktik şok (hayatı tehdit eden), serum hastalığı benzeri reaksiyon, psikotik reaksiyonlar, migren, koordinasyon bozukluğu, koku bozuklukları, hiperestezi, intrakraniyal hipertansiyon, görsel renk bozuklukları, işitme azalması, vaskülit, pankreatit, karaciğer nekrozu (çok nadiren hayatı tehdit eden karaciğer yetmezliğine ilerleyebilir), peteşi, eritema multiforme minör, eritema nodosum, Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, kas güçsüzlüğü, tendinit, tendon rüptürü (çoğunlukla aşil tendonu), myastenia gravis semptomlarının alevlenmesi, yürüyüş bozukluğu   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ
(Visited 2 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window