İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması FLUPAMID
Birim Miktarı 30
ATC Kodu C03BA11
ATC Açıklaması Indapamid
NFC Kodu AA
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Gecikmeli Tabletler
Kamu Kodu A03121
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 19,33 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 17,26 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 7,1 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E027B
Başlıklar
  1. İlaç Etken Maddeleri
  2. İlaç Prospektüsü
    1. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    2. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    3. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    4. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    5. İlaç Nasıl Kullanılır
    6. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    7. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    8. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    9. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    10. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    11. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    12. Etkin Maddeler
    13. Doz Aşımı
    14. Endikasyonlar
    15. Farmakodinamik Özellikler
    16. Farmakokinetik Özellikler
    17. Farmasötik Şekli
    18. Formülü
    19. İlaç Etkileşmeleri
    20. Kontraendikasyonlar
    21. Kullanım Şekli Ve Dozu
    22. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    23. Saklama Koşulları
    24. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    25. Uyarılar/Önlemler
    26. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    27. Doz Aşımı
    28. Endikasyonlar
    29. Farmakodinamik Özellikler
    30. Farmakokinetik Özellikler
    31. Farmasötik Şekli
    32. Formülü
    33. İlaç Etkileşmeleri
    34. Kontraendikasyonlar
    35. Kullanım Şekli Ve Dozu
    36. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    37. Ruhsat Sahibi
    38. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    39. Saklama Koşulları
    40. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    41. Uyarılar/Önlemler
    42. Üretim Yeri
    43. Doz Aşımı
    44. Endikasyonlar
    45. Farmakodinamik Özellikler
    46. Farmakokinetik Özellikler
    47. Farmasötik Şekli
    48. Formülü
    49. İlaç Etkileşmeleri
    50. Kontraendikasyonlar
    51. Kullanım Şekli Ve Dozu
    52. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    53. Ruhsat Sahibi
    54. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    55. Saklama Koşulları
    56. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    57. Uyarılar/Önlemler
    58. Üretim Yeri
    59. Yan Etkileri / Advers Etkiler

İlaç Etken Maddeleri

  • indapamid (1,5 mg)

İlaç Prospektüsü

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

FERINJECT’in araç ve makine kullanma kabiliyeti üzerinde olumsuz etki olasılığı çok zayıftır.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

FERINJECT 500 mg/10 ml i.v. enjeksiyon/infüzyon için çözelti

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

FERINJECT’in, demir açığını kapatmak için gereken miktardan daha fazla miktarda uygulanması, depolama bölgelerinde demir birikimine ve sonuç olarak da hemosideroza yol açabilir. Serum ferritin ve transferrin doygunluğu gibi demir parametrelerinin izlenmesi, demir birikimini teşhis etmede yardımcı olabilir. Eğer demir birikimi söz konusu olursa bir demir şelatörünün kullanılması düşünülebilir.

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Bu tıbbi ürün, Bölüm

İlaç Nasıl Kullanılır

Emniyet farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi ve genotoksisiteye ilişkin geleneksel çalışmalar temelinde, klinik-öncesi veriler ilacın insanlar için herhangi bir özel tehlikesini ortaya koymamıştır. Hayvanlarda yapılan çalışmalar, FERINJECT’ten salınan demirin plasenta bariyerini geçtiğini ve sütle atıldığını göstermektedir. Demir yüklenmiş hayvanlar kullanılarak yapılan üreme toksisitesi çalışmalarında, FERINJECT fetüste küçük çaplı iskelet anormallikleriyle bağlantılı etkiler göstermiştir. Hayvanlarda FERINJECT’in karsinojenik potansiyelini değerlendirme amaçlı herhangi bir uzun-süreli çalışma yapılmamıştır. İlacın alerjik veya immünotoksik potansiyeli bulunduğunu gösteren herhangi bir kanıt elde edilmemiştir. Kontrollü bir in-vivo test, FERINJECT’in anti-dekstran antikorlarla çapraz reaktivitesi olmadığını göstermiştir. İntravenöz uygulamanın ardından lokal tahriş ya da intolerans gözlemlenmemiştir.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

Damar içine uygulanır.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

FERINJECT 500 mg/10 ml i.v. enjeksiyon/infüzyon için çözelti

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

13/09/2012

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

134/5

Doz Aşımı Ve Tedavisi

Bipso GmbH, Singen/Almanya

Etkin Maddeler

Sodyum hidroksit, hidroklorik asit, enjeksiyonluk su.

Doz Aşımı

Aşırı doz alındığında mide lavajı ve destekleyici tedavi uygulanır. Hemodiyaliz ile plazma düzeyi 3 saatte % 50 azalır.

Endikasyonlar

FUNGAN® 150 mg KAPSÜL; Tinea pedis, Tinea kruris ve dermal kandida enfeksiyonları dahil olmak üzere dermatomikozlar ve onikomikozlarda endikedir. Kültür ve diğer laboratuvar çalışmalarının sonuçları bilinmeden önce tedavi başlatılabilir. Fakat bu sonuçlar mevcut olduğunda, tedavi gerektiği şekilde düzenlenmelidir.

Farmakodinamik Özellikler

Flukonazol, fungus hücre duvarında sitokrom P-450 enzimini inhibe eden triazol grubu antifungal bir ilaçtır. Özellikle ergosterol sentezinden sorumlu C14-demetilaz enziminin aktivitesini inhibe ederek, fungus hücre duvarının temel elemanı olan ergosterol sentezini bloke eder. Flukonazol, fungal sitokrom P-450 sisteminin daha selektif bir inhibitörü olup, memeli enzimleri üzerinde belirgin olarak daha az etki gösterir.

Farmakokinetik Özellikler

Oral yoldan hızla ve tamamına yakını absorbe edilir. Oral biyoyararlanımı % 90 veya daha fazla olup, 1-2 saat içinde maksimum plazma düzeyine ulaşır. 400 mg oral dozdan sonra pik plazma düzeyi   6.72 µg/mL bulunmuştur. Eliminasyon   yarı ömrü yaklaşık 30 saattir. 50-400 mg doz aralığında plazma konsantrasyonları ve plazma konsantrasyonu – zaman eğrisi altında kalan alan (AUC) doz ile orantılıdır. Plazma seviyelerinde kararlı duruma 6-10 günde ulaşıldığından tedavinin ilk günü belirlenen dozun iki katı doz verilirse 2. gün kararlı duruma ulaşılabilinir. Diğer azol grubu antifungal ilaçların aksine plazma proteinlerine düşük oranda bağlanır ve plazma düzeyine benzer düzeyde serebrospinal sıvı, eklem sıvısı, tükürük, bronş ifrazatı, vajinal sıvı ve peritonal sıvıya dağılır. En az % 80’i değişmeden böbreklerden atılır. Bu nedenle böbrek fonksiyonları bozulmuş hastalarda eliminasyon yarı ömrü uzar

Farmasötik Şekli

KAPSÜL

Formülü

Her bir kapsül, 150 mg flukonazol ve kapsül boyası olarak eritrosin (E127), demir oksit (E172) ve titanyum dioksit (E171) içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Flukonazol ile birlikte kullanıldığında etkileşme potansiyeli olduğu bilinen ilaçlar:   Oral hipoglisemikler, kumarin tipi antikoagülanlar, fenitoin, siklosporin, rifampin, teofilin, terfenadin   Oral hipoglisemik ajanlar ile birlikte kullanıldığında klinik olarak önemli hipoglisemi meydana gelebilir. Flukonazol tolbutamid, gliburid ve glipizidin metabolizmasını yavaşlatabilir ve bu maddelerin plazma konsantrasyonunu artırabilir. Bu maddelerle ve diğer sülfonilüre oral hipoglisemik ajanlar ile birlikte kullanıldığında kan glukoz konsantrasyonları dikkatle izlenmeli ve gerekirse sülfonilüre dozu ayarlanmalıdır.   Kumarin tipi antikoagülanlarla birlikte flukonazol alan hastalarda protrombin süresi uzayabilir. Bu nedenle kumarin tipi antikoagülanlarla birlikte verildiğinde hastanın protrombin süresi izlenmelidir.   Aynı zamanda kullanılmaları durumunda flukonazolun fenitoin, siklosporin ve teofilinin zidovudin plazma konsantrasyonlarını artırdığı bildirilmiştir.   Rifampin flukonazolün metabolizmasını hızlandırdığından, klinik koşullara bağlı olarak flukonazol dozunun artırılma gereği olabilir.   Sitokrom P-450 sistemi ile metabolize olan diğer ilaçları (terfenadin, sisaprid ve astemizol gibi) flukonazol ile aynı zamanda alan hastalarda, bu ilaçların serum seviyelerinde artış beklenebilir.   Flukonazol alan sağlıklı gönüllülerde aynı zamanda tekrarlayan dozlarda hidroklorotiazid verilmesi flukonazol plazma seviyesinde artışa neden olabilir.   Terfenadin ile beraber 400 mg veya daha fazla dozlarda flukonazol kullanımı kontrendikedir. (Bkz; kontrendikasyonları). Günde 400 mg’dan az flukonazol dozları ile beraber terfenadin kullanılan hastalar dikkatlice izlenmelidir.   Flukonazol ile beraber sisaprid uygulanan hastalarda torsade de pointes’i de içeren kardiyak olaylar rapor edilmiştir.   Flukonazol ve rifabutin beraber uygulandığında, rifabutinin serum konsantrasyonlarında artışa sebep olan bir etkileşim oluştuğu rapor edilmiştir.   Flukonazol ve rifabutinin beraber uygulandığı hastalarda uveit rapor edilmiştir. Flukonazol ve rifabutini beraber kullanan hastalar dikkatlice izlenmelidir.

Kontraendikasyonlar

Flukonazol ve diğer triazol grubu ilaçlara ve içerdiği diğer maddelere aşırı duyarlığı bilinen kişilerde kullanılmaz. Günde 400 mg veya daha yüksek miktarlarda multipl doz flukonazol alan hastalarda flukonazol ile beraber kullanılan terfenadin kontrendikedir

Kullanım Şekli Ve Dozu

FUNGAN® 150 mg KAPSÜL, doktor tarafından başka şekilde önerilmediği takdirde;Tinea pedis, korporis, kruris ve kandida enfeksiyonlarını içeren dermal enfeksiyonların tedavisinde 2 – 4 hafta süreyle haftada bir kez 150 mg kullanılması önerilmektedir. Tinea pedis 6 haftaya varan tedavi gerektirebilir. Onikomikoz için öerilen tedavi; enfekte olmamış tırnağın uzayıp enfekte tırnağın yerini almasına kadar haftada tek doz olarak 150 mg (1 kapsül). Kişiye veya yaşa bağlı olarak değişmekle birlikte genellikle el tırnaklarının tekrar çıkması için 3-6 ay, ayak tırnakları için ise 6-12 aylık bir süre gerekmektedir. Uzun süreli kronik enfeksiyonların başarılı bir şekilde tedavisinin ardından bazen tırnakta şekil bozuklukları kalabilir

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

FUNGAN®   50 mg Kapsül, 7 kapsül FUNGAN® 100 mg Kapsül, 7 kapsül FUNGAN® 150 mg Kapsül, 1 kapsül FUNGAN® 2 mg/mL IV İnfüzyon Solüsyonu, 50 mL

Saklama Koşulları

30ºC’nin altında oda sıcaklığında saklayınız. Doktora danışmadan kullanılmamalıdır. Çocukların ulaşamayacakları yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

2 Kapsüllük blister ambalajlarda ve prospektüsü ile birlikte

Uyarılar/Önlemler

Ağır hastalıkları olan çok az sayıda kişide, diğer ilaçlarla birlikte flukonazol da kullanıldığında ölüm dahil az sayıda ciddi hepatik toksisite bildirimleri olmuştur ve bu durumun flukonazolle ilişkisi kesinlik kazanmamıştır. Bu nedenle flukonazol tedavisi sırasında hasta, hepatik hastalık gelişimine uyan klinik semptomlar yönünden izlenmeli, gerekirse ilaç kesilmelidir.   Keza flukonazol ile tedavi sırasında çok nadir olarak toksik epidermal nekroliz, Stevens Johnson sendromu ve eksfolyatif cilt hastalıklarının geliştiği bildirilmiştir. Özellikle diğer ağır hastalıkları olan kişilerde (özellikle maliyn hastalık ya da AIDS gibi) bunlar çok ender olarak fatalite ile sonuçlanmıştır. Bu nedenle flukonazol tedavisi sırasında ciltte kızarıklık gelişen hastalar yakından izlenmeli ve eğer lezyonlarda ilerleme tespit edilir ise flukonazol tedavisi kesilmelidir.    Hamilelerde ve emziren annelerde kullanımı (Hamilelik kategorisi C):Hamilelerde yapılmış yeterli çalışma olmadığından, bir tedbir olarak flukonazol tedavisinin potansiyel yararlarının fetüs üzerine olası risklerden daha önemli olduğu durumlar dışında, hamilelerde kullanımı önerilmez. Flukonazol anne sütüne geçtiğinden, emziren annelerde kullanımı önerilmez.  

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Flukonazol genellikle iyi tolere edilir, ancak bazı kişilerde bulantı, kusma, karın ağrısı, diyare, baş ağrısı görülebilir. Daha nadir olarak ciltte kızarıklık, karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme, asteni, baş dönmesi, baş ağrısı ve renal fonksiyon testlerinde değişmeler ortaya çıkabilir. Nöbetler, nötropeni, agranülositozu içeren lökopeni, trombositopeni ve saç dökülmesi sebepsel ilişkisi kesin olmayan durumlarda ortaya çıkmıştır. Ender de olsa anafilaksi bildirilmiştir. BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Endikasyonlar

Oral alımın mümkün olduğu ve nütrisyon desteği gerektiren, kronik hastalıklara bağlı malnütrisyon Disfaji olguları, baş-boyun hasarı/cerrahisi, kanser kaşeksisi/tedavi süreci, geriyatri  Perloperatif süreç, kritik hastalıklar, nekahet, gebelik, emzirme, büyüme dönemleri gibi durumlar Sıvı kısıtlaması/düşük hacim gereksinimi Artmış kalori / protein gereksinimleri

Farmakodinamik Özellikler

Farmakokinetik Özellikler

Farmasötik Şekli

Oral, sıvı beslenme desteği

Formülü

İlaç Etkileşmeleri

Kontraendikasyonlar

Kalori açığına denk gelen miktar (günde 5-7 kutu ile tüm besin gereksinimleri karşılanır) yavaş yavaş yudumlanarak içirilmelidir.  Genel olarak soğuk tüketilmesi önerilir, ancak bireysel tercihlere göre, kaynatmamak koşuluyla ısıtılarakta içilebilir. 

Kullanım Şekli Ve Dozu

Fortimel Energy Multi Fibre Vanilya Aromalı (200 ml) Fortimel Energy Multi Fibre Karamel Aromalı (200 ml)

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Ruhsat Sahibi

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

Açılmamış ambalajlar oda sıcaklığında, uzun süre bekletilecekse serin bir yerde saklanmalıdır. Açıldıktan sonra ise ağzı sıkıca kapatılarak 24 saat buzdolabında kalabilir. 

Saklama Koşulları

200 ml’lik ambalajda

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Tüple beslenmede kullanılması önerilmez. Bioplus gastrointestinal işlem yokluğu, tam intestinal tıkanma gibi enteral beslenmenin kontrendike olduğu koşullarda, posasız beslenme istenen durumlarda, galaktozemili hastalarda ve 1 yaşın altındakilerde kullanılmaz.

Uyarılar/Önlemler

Üretim Yeri

Doz Aşımı

İndapamid kullanımında terapötik dozun 27 katı olan 40 mg’a kadar  herhangi bir toksisite görülmemiştir. Akut zehirlenme bulguları, su ve elektrolit bozuklukları biçiminde ortaya çıkar (hiponatremi ve hipokalemi). Klinik olarak, bulantı, kusma, hipotansiyon, kramplar, vertigo, somnolans, konfüzyonel durumlar, poliüri ya da anüri düzeyine kadar ilerleyebilen oligüriye (hipovolemiye bağlı) yol açabilir. İlk önlemler arasında mide lavajıyla ve/veya aktif kömür verilerek alınan ilacın hızlı eliminasyonu ve doktor kontrolünde sıvı ve elektrolit dengesinin normale döndürülmesi bulunmaktadır.

Endikasyonlar

Hipertansiyon tedavisinde endikedir.

Farmakodinamik Özellikler

İndapamid farmakolojik olarak tiyazid grubu diüretiklere benzeyen ve indol halkası içeren bir sülfamid türevi diüretik antihipertansiftir. Distal böbrek tübüllerinin proksimal segmentinde sodyum reabsorbsiyonunu inhibe ederek etki gösterir. İndapamid, sodyum ve klorürlerin daha düşük düzeyde ise potasyum ve magnezyumun idrarla atılımlarını artırır. Buna bağlı artan diürezi ile antihipertansif etki ortaya çıkar. Faz II ve III çalışmaları, monoterapide antihipertansif etkinin 24 saat boyunca sürdüğünü göstermiştir. Bu etki diüretik özelliğin zayıf olduğu dozlarda da görülmüştür.   İndapamid’in antihipertansif aktivitesi, arteriyel komplianstaki düzelmeyle ve arteriyoler ve total periferik dirençteki azalmayla ilişkilidir.   İndapamid vazodilatör etki gösteren prostaglandin (PGE2) ve prostasiklin (PGI2) sentezlerini artırarak vazodilatasyon sürecini başlatır.   İndapamid sol ventrikül hipertrofisini azaltır.   Tiyazid ve benzeri diüretiklerin, belirli bir dozun üstünde (yan etkileri artarken) plato antihipertansif etkileri bulunmaktadır. Tedavinin etkisiz olduğu durumda doz artırılmamalıdır.   Ayrıca hipertansif hastalarda kısa, orta ve uzun dönemli kullanımında indapamid’in, lipid metabolizmasını (trigliseridler,LDL-kolesterol ve HDL-kolesterol) etkilemediği ve diyabetik hipertansif hastalarda bile karbonhidrat metabolizmasını değiştirmediği gösterilmiştir.

Farmakokinetik Özellikler

İndapamid’in 1.5 mg’lık dozu sürekli salım özelliğine sahip galenik bir formla sunulmaktadır. İndapamid’in salınan fraksiyonu gastrointestinal yoldan hızla ve tümüyle emilir. Yemek emilim hızını hafifçe artırır, ancak emilen ilaç miktarını etkilemez. Tek bir dozun alınmasından yaklaşık 12 saat sonra maksimum kan düzeyine ulaşılır. Tekrarlanan alımlar iki doz arasındaki kan konsantrasyon değişkenliklerini sınırlandırmakla birlikte, bireyler arasında değişkenlikler görülmektedir. İndapamid’in plazma proteinlerine bağlanma oranı %79’dur. Plazma eliminasyon yarı ömrü 14 ile 24 saattir (ortalama 18 saat). Denge düzeyi konsantrasyonlarına 7 gün sonra ulaşılır. Tekrarlanan dozlar birikime yol açmaz. İndapamid inaktif metabolitler halinde başlıca idrar (dozun %70’i) ve dışkı (% 22) yoluyla elimine edilir. Renal yetmezlikte parametreler değişmez.

Farmasötik Şekli

Tablet

Formülü

Her Flupamid SR Tablet, 1.5 mg İndapamid içerir.   Yardımcı maddeler: Titanyum dioksit, laktoz monohidrat.

İlaç Etkileşmeleri

Önerilmeyen kombinasyonlar:   Lityum: Sodyum içermeyen bir diyet sırasında olduğu gibi dozaşımı bulgularıyla birlikte kan lityum konsantrasyonunda artış (idrarla lityum atılımında azalma) olabilir. Ancak diüretik kullanımı gerekliyse, kan lityum düzeyi titizlikle izlenmeli ve pozoloji buna göre ayarlanmalıdır.    Ventriküler taşikardiye yol açan veya QT aralığını uzatan antiaritmik olmayan ilaçlar (astemizol, bepridil, IV-eritromisin, halofantirin, pentamidin, sultoprid, terfenadin, vinkamin):Ventriküler taşikardi de hipokalemi, bradikardi ve önceden varolan uzun QT aralığı gibi hastalığa eğilimi artıran bir faktördür. Bu nedenle hipokalemi varlığında ventriküler taşikardiye yol açmayan ilaçlar kullanılmalıdır.   Önlem alınması gereken kombinasyonlar:   Sistemik non-steroidal antienflamatuar ilaçlar, yüksek doz salisilatlar: Dehidrate hastalarda şiddetli akut renal yetmezlik (glomerüler filtrasyonda azalma). Hastaya sıvı verilir, tedavinin başlangıcında renal fonksiyon izlenir.   Diğer hipokalemik bileşikler: Amfoterisin B(i.v.), glukokortikoidler ve mineralokortikoidler (sistemik), tetrakosaktid, stimülan laksatifler: Artmış hipokalemi riski (aditif etki) görülebilir. Plazma potasyum düzeyi izlenir ve gerektiğinde düzeltilir; özellikle dijital tedavisi yapılan durumlarda dikkatli olunmalıdır. Stimülan olmayan laksatifler kullanılır.   Baklofen:Antihipertansif etkide artış. Hastaya sıvı verilir, tedavinin başında renal fonksiyon izlenir.   Digitalis Preparatlar:Digitalisin toksik etkilerine eğilim yaratan hipokalemi. Plazma potasyum düzeyi ve EKG izlenir ve gerekirse tedavi yeniden değerlendirilir.   Dikkat edilmesi gereken kombinasyonlar:   Hiperkalemik Diüretikler (amilorid, spironolakton, triamteren): Bazı hastalar için yaralı olan bu tür rasyonel kombinasyonlar, hipokalemi ya da özellikle renal yetmezlikte ve diyabetlilerde hiperkalemi riskini ortadan kaldırmaz. Plazma potasyum düzeyi ve gerektiğinde EKG izlenir ve gerekirse tedavi yeniden değerlendirilir.   Anjiotensin Konverting Enzim (ACE) inhibitörleri:Daha önceden sodyum kaybı varsa (özellikle renal arter stenozu olan kişilerde) bir konverting enzim inhibitörüyle yapılan tedavinin başlangıcında ani hipotansiyon ve/veya akut renal yetmezlik riski göz önünde tutulmalıdır.   Arteriyel hipertansiyonda, daha önce yapılan diüretik tedavisi vücuttan sodyum kaybına yol açmışsa ACE inhibitörüyle tedaviye başlamadan 3 gün önce diüretiği kesmek ve gerekliyse hipokalemik bir diüretiğe başlamak ve dozu giderek artırmak ya da ACE inhibitörüne düşük dozda başlamak ve dozu giderek artırmak gerekir.   Konjestif kalp yetmezliğinde, kombine hipokalemik diüretiğin dozu azaltıldıktan sonra tedaviye çok düşük bir ACE inhibitörü dozuyla başlamak gerekir.   Tüm vakalarda, ACE inhibitörüyle yapılan tedavinin ilk haftalarında renal fonksiyon (plazma kreatini) izlenir.   Ventriküler taşikardiye yol açan antiaritmik ajanlar olan grup Ia antiaritmikler (kinidin, hidrokinidin, disopiramid), amiodaron, bretilyum, sotalol: Ventriküler taşikardi de hipokalemi, bradikardi ve önceden varolan uzun QT aralığı gibi hastalığa eğilimi artıran bir faktördür.   Hipokalemi önlenmeli ve gerektiğinde düzeltilmelidir, QT aralığı izlenmelidir. Ventriküler taşikardi durumlarında antiaritmik ilaçlar verilmez.   Metformin:Diüretiklere ve özellikle loop diüretiklere bağlı renal fonksiyon yetmezliğinde metformine bağlı laktik asidoz riski artar. Kan kreatinin düzeyleri erkeklerde 15 mg/litreyi (135 mikromol/litre) kadınlarda 12 mg/litreyi (110 mikromol/litre) aştığında metformin kullanılmaz.   İyotlu kontrast maddeler:Diüretiklerin yolaçtığı dehidratasyon vakalarında özellikle yüksek doarda iyotlu kontrast maddeler kullanılırsa akut renal yetmezlik riski artar. İyotlu bileşiğin verilmesinden önce rehidratasyon gerekir.   İmipramin Antidepresanlar (trisiklikler), Nöroleptikler: Antihipertansif etki ve ortostatik hipotansiyon riski artar.   Kalsiyum tuzları:İdrarla kalsiyum atılımındaki azalmadan kaynaklanan hiperkalsemi riski artar.   Siklosporin: Vücuttan su/sodyum kaybı olmadığında, dolaşımdaki siklosporin düzeylerinde herhangi bir değişiklik olmadan plazma kreatinin düzeyinde artma riski oluşur.

Kontraendikasyonlar

Sülfamidlere aşırı duyarlılık Ağır renal yetmezlik Hepatik ensefalopati Lityum ve ventriküler taşikardiye yol açan antiaritmik olmayan ilaçlara bağlı kontrendikasyonlar (bkz. ilaç etkileşimleri bölümü).

Kullanım Şekli Ve Dozu

24 saatte bir tercihen sabahları 1 SR tablet (1.5 mg) alınır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

FLUPAMİD 2.5 mg, 30-60 film tablet 

Ruhsat Sahibi

SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş.   Büyükdere Cad. 34398 Maslak- İstanbul

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

18.06.2002 – 200/47

Saklama Koşulları

15 – 25°C’nin arasındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

30 ve 90 tabletlik blister ambalajlarda

Uyarılar/Önlemler

Karaciğer tutulumunda tiyazid ve benzeri diüretikler hepatik ensefalopatiye yol açabilirler. Bu durumda diüretik kullanımına hemen son verilmelidir. Sporcular, bu ilacın doping kontrolleri sırasında pozitif sonuca yol açabilecek bir etken madde içerdiği konusunda uyarılmalıdırlar.   Su ve Elektrolit dengesi:   Plazma Sodyumu: Plazma sodyum düzeyi tedaviye başlanmadan önce ve tedavi sırasında düzenli aralıklarla kontrol edilmelidir. Diüretik tedavilerin tümü hiponatremiye neden olarak bazen çok ciddi sonuçlara yol açabilir. Plazma sodyumundaki düşüş başlangıçta asemptomatik olabileceği için düzenli aralıklarla kontrol edilmeli, bu konroller yaşlılar ve sirozlu hastalarda daha sık yapılmalıdır.   Plazma potasyumu: Hipokalemiyle birlikte olan potasyum kaybı, tiyazid ve benzeri diüretiklerin başlıca riskini oluşturur. Bazı yüksek risk gruplarında yaşlılarda ve/veya beslenme bozukluğu olanlarda ve/veya çok sayıda ilaç alanlarda ödemi ve asiti olan sirozlu hastalarda, koroner arter hastalığı ve kalp yetmezliği olan hastalarda hipokalemi (<3.4 mmol/l) riskine karşı dikkatli olunmalıdır. Zira böyle bir durumda oluşan hipokalemi dijitalin kardiyak toksisitesini ve ritm bozukluğu riskini artırır. Konjenital ya da iyatrojenik olarak  QT aralığı uzamış olan kişiler de hipokalemi riski taşırlar. Bu nedenle bradikardi gibi hipokalemi de ciddi aritmilere, özellikle ventriküler taşikardiye neden olabilen bir faktördür.   Yukarıda belirtilen durumların tümünde plazma potasyum düzeyinin daha sık izlenmesi gerekir. Plazma potasyum düzeyinin ilk kontrolü tedavinin ilk haftası içinde yapılmalıdır. Hipokalemi saptandığında potasyum dengesi tekrar sağlanmalıdır.   Plazma kalsiyumu: Tiyazid ve benzeri diüretikler idrarla kalsiyum atılımını azaltabilir ve plazma kalsiyum düzeyinde hafif ve geçici yükselmeye neden olabilirler. Açık hiperkalsemi daha önce saptanmamış olan hiperparatiroidizme bağlı olabilir. Paratiroid fonksiyonun incelenmesinden önce tedavinin kesilmesi gerekir.   Kan glukozu: Diyabet hastalarında özellikle hipokaleminin varlığında kan glukozunun izlenmesi önemlidir.   Ürik asit: Hiperürisemik hastalarda gut ataklarına eğilim artabilir; pozoloji, ürik asidin plazma konsantrasyonlarına göre ayarlanmalıdır.   Renal fonksiyon ve diüretikler: Tiyazid ve benzeri diüretikler ancak renal fonksiyon normalse ya da minimal düzeyde bozulmuşsa (25 mg/l altındaki plazma kreatinin düzeyi, erişkinlerde 220 mmol/l gibi) tam olarak etkili olurlar. Yaşlılarda bu plazma kreatinin değeri yaşa, ağırlığa ve cinsiyete bağlı olarak düzenlenmelidir.   Tedavinin başlangıcında diüretiğin yol açtığı su ve sodyum kaybı nedeniyle sekonder olarak gelişen hipovolemi, glomerüler filtrasyonda azalmaya neden olur. Bu, plazma üre ve kreatinin düzeyinde artışa yol açabilir. Bu geçici renal fonksiyon yetmezliği renal foksiyonu normal olan kişilerde önemli değildir. Ancak daha önceden varolan renal yetmezliği şiddetlendirebilir.    Başka bir antihipertansifle kombinasyon sırasında, en azından tedavinin başlangıcında dozun azaltılması önerilmektedir.   Uzun QT sendromu / Torsades de Pointes’e neden olabilir. Bu nedenle tanısı konmuş veya şüpheli konjenital uzamış QT sendromu veya Torsades de Pointes hastalarında kullanılmamalıdır.   Hamilelik ve emzirme dönemi: Genel olarak, hamile kadınlarda diüretik kullanımından kaçınmak gerekir. Fizyolojik hamilelik ödeminin tedavisinde de kesinlikle kullanılmamalıdır. Diüretikler, fetal hipotrofi riskiyle birlikte fetoplasental iskemiye neden olabilirler. Bununla birlikte, diüretikler hamilelerin renal, hepatik ya da kardiyak kökenli ödemlerinin tedavisinde başlıca tedavi seçeneğini oluştururlar. (Gebelik kategorisi B).   Anne sütüne geçme olasılığı nedeniyle emzirme döneminde önerilmemektedir.   Tabletler laktoz içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği yada glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

Üretim Yeri

SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş.   Çanta 34580 Silivri – İstanbul

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Biyolojik ve klinik yan etkiler çoğunlukla doza bağımlı olarak ortaya çıkar ve özellikle arteriyel hipertansiyonda etkili en düşük dozun kullanılmasıyla minimuma indirilebilir. İndapamid’in içinde yer aldığı tiyazid benzeri diüretikler aşağıdaki yan etkilere yol açabilirler.   Özellikle riskli hasta gruplarında ciddi sonuçlara yol açabilen, hipokalemiyle birlikte potasyum  kaybı görülebilir. Klinik çalışmalar sırasında, bazı vakalarda 4 ile 6 haftalık tedaviden sonra kan potasyum düzeyindeki düşüş hastaların %10’unda < 3.4 mmol/l ve hastaların %4’ünde ise <3.2 mmol/l olmuştur. 12 haftalık tedaviden sonra, plazma potasyumundaki ortalama düşüş 0.23 mmol/l’dir. Hipovolemiyle birlikte, dehidratasyon ve ortostatik hipotansiyondan dolayı olan hiponatremi görülebilir. Ayrıca, klorür iyon kaybı sekonder kompansatuvar metabolik alkaloza yol açabilir. Bu etkinin insidansı ve şiddeti düşüktür. Tedavi sırasında plazma ürik asit ve glükoz düzeyleri artışı görülebilir. Bu diüretiklerin kullanımlarının uygun olup olmadığı gut ve diyabet hastalığı olanlarda çok dikkatli değerlendirilmelidir. Nadir olarak hematolojik olaylar, trombositopeni, lökopeni, agranülositoz, medüller aplazi, hemolitik anemi, daha da ender olarak hiperkalsemi görülebilir.   Hepatik yetmezlikte, hepatik ensefalopati gelişme riski olabilir. Alerjik ve astmatik reaksiyonlara eğilimi olan bireylerde, özellikle dermatolojik aşırı duyarlılık reaksiyonları ortaya çıkabilir. Makülopapüler döküntü, purpura, daha önceden varolan lupus eritamatosuz’un şiddetlenmesi olabilir. Ender olarak ortaya çıkan ve çoğunlukla dozun azaltılmasıyla ortadan kalkan bulantı, kabızlık, ağız kuruluğu, vertigo, yorgunluk, parestezi ve baş ağrısı görülebilir. Çok seyrek olarak pankreatit gelişebilir.      BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE, LÜTFEN DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window