İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması TRIFLUCAN
Birim Miktarı 7
ATC Kodu J02AC01
ATC Açıklaması Flukonazol
NFC Kodu CA
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Kapsüller
Kamu Kodu A08046
Orijinal / Jenerik Türü Orjinal
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 50,4 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 50,4 TL (2 Mart 2020)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 15,45 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E022B
Başlıklar
  1. İlaç Etken Maddeleri
  2. İlaç Prospektüsü
    1. Doz Aşımı
    2. Doz Aşımı
    3. Doz Aşımı
    4. Endikasyonlar
    5. Endikasyonlar
    6. Endikasyonlar
    7. Farmakodinamik Özellikler
    8. Farmakodinamik Özellikler
    9. Farmakodinamik Özellikler
    10. Farmakokinetik Özellikler
    11. Farmakokinetik Özellikler
    12. Farmakokinetik Özellikler
    13. Farmasötik Şekli
    14. Farmasötik Şekli
    15. Farmasötik Şekli
    16. Formülü
    17. Formülü
    18. Formülü
    19. İlaç Etkileşmeleri
    20. İlaç Etkileşmeleri
    21. İlaç Etkileşmeleri
    22. Kontraendikasyonlar
    23. Kontraendikasyonlar
    24. Kontraendikasyonlar
    25. Kullanım Şekli Ve Dozu
    26. Kullanım Şekli Ve Dozu
    27. Kullanım Şekli Ve Dozu
    28. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    29. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    30. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    31. Saklama Koşulları
    32. Saklama Koşulları
    33. Saklama Koşulları
    34. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    35. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    36. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    37. Uyarılar/Önlemler
    38. Uyarılar/Önlemler
    39. Uyarılar/Önlemler
    40. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    41. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    42. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    43. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    44. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    45. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    46. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    47. İlaç Nasıl Kullanılır
    48. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    49. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    50. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    51. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    52. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    53. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    54. Etkin Maddeler
    55. Farmakodinamik Özellikler
    56. Farmakokinetik Özellikler
    57. Farmasötik Form
    58. Gebelik Ve Laktasyon
    59. Geçimsizlikler
    60. İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi
    61. İstenmeyen Etkiler
    62. Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim
    63. Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri
    64. Kontrendikasyonlar
    65. Kullanım Yolu
    66. Küb’ Ün Yenileme Tarihi
    67. Müstahzar Adı
    68. Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri
    69. Pozoloji Ve Uygulama Şekli
    70. Raf Ömrü
    71. Ruhsat Numarası(Ları)
    72. Ruhsat Sahibi
    73. Ruhsat Sahibi
    74. Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler
    75. Terapötik Endikasyonlar
    76. Üretici Bilgileri
    77. Yardımcı Maddeler
    78. Yardımcı Maddelerin Listesi
    79. Doz Aşımı
    80. Endikasyonlar
    81. Farmakodinamik Özellikler
    82. Farmakokinetik Özellikler
    83. Farmasötik Şekli
    84. Formülü
    85. İlaç Etkileşmeleri
    86. Kontraendikasyonlar
    87. Kullanım Şekli Ve Dozu
    88. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    89. Ruhsat Sahibi
    90. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    91. Saklama Koşulları
    92. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    93. Uyarılar/Önlemler
    94. Üretim Yeri
    95. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    96. Doz Aşımı
    97. Endikasyonlar
    98. Farmakodinamik Özellikler
    99. Farmasötik Şekli
    100. Formülü
    101. İlaç Etkileşmeleri
    102. Kontraendikasyonlar
    103. Kullanım Şekli Ve Dozu
    104. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    105. Ruhsat Sahibi
    106. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    107. Saklama Koşulları
    108. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    109. Uyarılar/Önlemler
    110. Üretim Yeri
    111. Yan Etkileri / Advers Etkiler

İlaç Etken Maddeleri

  • flukonazol (100 mg)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Uygulanamaz.

Doz Aşımı

Uygulanamaz.

Doz Aşımı

Uygulanamaz.

Endikasyonlar

TwinrixTM Erişkin hem hepatit A hem de hepatit B enfeksiyonu riski altındaki 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinlerde endikedir.   Kronik karaciğer hastalığı olanlarda hepatit A ve hepatit B enfeksiyonu ciddi sonuçlara ve yüksek ölüm oranına yol açabilir. Kronik karaciğer hastalığı olan ya da kronik karaciğer hastalığı riski altındaki (örn. Hepatit C virüsü taşıyıcıları, alkolikler) kişilerin hepatit A ve B’ye karşı aşılanması önerilmektedir.

Endikasyonlar

TwinrixTM Erişkin hem hepatit A hem de hepatit B enfeksiyonu riski altındaki 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinlerde endikedir.   Kronik karaciğer hastalığı olanlarda hepatit A ve hepatit B enfeksiyonu ciddi sonuçlara ve yüksek ölüm oranına yol açabilir. Kronik karaciğer hastalığı olan ya da kronik karaciğer hastalığı riski altındaki (örn. Hepatit C virüsü taşıyıcıları, alkolikler) kişilerin hepatit A ve B’ye karşı aşılanması önerilmektedir.

Endikasyonlar

TwinrixTM Erişkin hem hepatit A hem de hepatit B enfeksiyonu riski altındaki 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinlerde endikedir.   Kronik karaciğer hastalığı olanlarda hepatit A ve hepatit B enfeksiyonu ciddi sonuçlara ve yüksek ölüm oranına yol açabilir. Kronik karaciğer hastalığı olan ya da kronik karaciğer hastalığı riski altındaki (örn. Hepatit C virüsü taşıyıcıları, alkolikler) kişilerin hepatit A ve B’ye karşı aşılanması önerilmektedir.

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grubu : Hepatit aşıları, ATC kodu JO7BC.                              TwinrixTM Erişkin spesifik anti-HAV ve anti-HBs antikorlarını indükleyerek HAV ve HBV enfeksiyonlarına karşı bağışıklık sağlar. Hepatit A ve hepatit B’ye karşı koruma 2-4 hafta içinde başlar. Klinik çalışmalarda hepatit A’ya karşı spesifik hümoral antikorlar deneklerin % 94’ünde ilk dozdan bir ay sonra ve % 100’ünde üçüncü dozdan bir ay sonra (7. ayda) gözlenmiştir. Hepatit B’ye karşı spesifik antikorlar deneklerin % 70’inde birinci dozdan sonra ve % 99’unda üçüncü dozdan sonra gözlenmiştir.   Erişkinlerde istisnai durumlarda 0, 7 ve 21. günlerde primer şema ve 12. ayda dördüncü bir doz uygulandığında, üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra aşılananların %82 ve %85’inde seroprotektif anti-HBV antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Dördüncü dozdan bir ay sonra, aşılananların tümünde seroprotektif antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Anti-HAV antikorları için seropozitiflik oranları üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra sırasıyla %100 ve %99.5 olarak bulunmuş ve dördüncü dozdan bir ay sonra %100’e ulaşmıştır. Erişkinlerde yürütülen iki uzun süreli klinik çalışmada, aşılananların çoğunda Twinrix™ Erişkin primer aşılama kürünün başlatılmasını takiben 60 aya kadar anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının kalıcılığı gösterilmiştir. Anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının azalma kinetiğinin monovalan aşılarla benzer olduğu gösterilmiştir.

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grubu : Hepatit aşıları, ATC kodu JO7BC.                              TwinrixTM Erişkin spesifik anti-HAV ve anti-HBs antikorlarını indükleyerek HAV ve HBV enfeksiyonlarına karşı bağışıklık sağlar. Hepatit A ve hepatit B’ye karşı koruma 2-4 hafta içinde başlar. Klinik çalışmalarda hepatit A’ya karşı spesifik hümoral antikorlar deneklerin % 94’ünde ilk dozdan bir ay sonra ve % 100’ünde üçüncü dozdan bir ay sonra (7. ayda) gözlenmiştir. Hepatit B’ye karşı spesifik antikorlar deneklerin % 70’inde birinci dozdan sonra ve % 99’unda üçüncü dozdan sonra gözlenmiştir.   Erişkinlerde istisnai durumlarda 0, 7 ve 21. günlerde primer şema ve 12. ayda dördüncü bir doz uygulandığında, üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra aşılananların %82 ve %85’inde seroprotektif anti-HBV antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Dördüncü dozdan bir ay sonra, aşılananların tümünde seroprotektif antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Anti-HAV antikorları için seropozitiflik oranları üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra sırasıyla %100 ve %99.5 olarak bulunmuş ve dördüncü dozdan bir ay sonra %100’e ulaşmıştır. Erişkinlerde yürütülen iki uzun süreli klinik çalışmada, aşılananların çoğunda Twinrix™ Erişkin primer aşılama kürünün başlatılmasını takiben 60 aya kadar anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının kalıcılığı gösterilmiştir. Anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının azalma kinetiğinin monovalan aşılarla benzer olduğu gösterilmiştir.

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grubu : Hepatit aşıları, ATC kodu JO7BC.                              TwinrixTM Erişkin spesifik anti-HAV ve anti-HBs antikorlarını indükleyerek HAV ve HBV enfeksiyonlarına karşı bağışıklık sağlar. Hepatit A ve hepatit B’ye karşı koruma 2-4 hafta içinde başlar. Klinik çalışmalarda hepatit A’ya karşı spesifik hümoral antikorlar deneklerin % 94’ünde ilk dozdan bir ay sonra ve % 100’ünde üçüncü dozdan bir ay sonra (7. ayda) gözlenmiştir. Hepatit B’ye karşı spesifik antikorlar deneklerin % 70’inde birinci dozdan sonra ve % 99’unda üçüncü dozdan sonra gözlenmiştir.   Erişkinlerde istisnai durumlarda 0, 7 ve 21. günlerde primer şema ve 12. ayda dördüncü bir doz uygulandığında, üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra aşılananların %82 ve %85’inde seroprotektif anti-HBV antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Dördüncü dozdan bir ay sonra, aşılananların tümünde seroprotektif antikor düzeylerine ulaşılmıştır. Anti-HAV antikorları için seropozitiflik oranları üçüncü dozdan 1 ve 5 hafta sonra sırasıyla %100 ve %99.5 olarak bulunmuş ve dördüncü dozdan bir ay sonra %100’e ulaşmıştır. Erişkinlerde yürütülen iki uzun süreli klinik çalışmada, aşılananların çoğunda Twinrix™ Erişkin primer aşılama kürünün başlatılmasını takiben 60 aya kadar anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının kalıcılığı gösterilmiştir. Anti-HAV ve anti-HBs antikorlarının azalma kinetiğinin monovalan aşılarla benzer olduğu gösterilmiştir.

Farmakokinetik Özellikler

Aşılar için farmakokinetik özelliklerin değerlendirilmesi gerekli değildir.

Farmakokinetik Özellikler

Aşılar için farmakokinetik özelliklerin değerlendirilmesi gerekli değildir.

Farmakokinetik Özellikler

Aşılar için farmakokinetik özelliklerin değerlendirilmesi gerekli değildir.

Farmasötik Şekli

Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Farmasötik Şekli

Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Farmasötik Şekli

Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Formülü

TwinrixTM Erişkin, saflaştırılmış ve inaktive edilmiş hepatit A (HA) virüsü ile saflaştırılmış hepatit B yüzey antijeninin (HBsAg) ayrı ayrı alüminyum hidroksit ve alüminyum fosfat üzerine adsorbe edilmiş süspansiyonlarının birleştirilmesiyle formüle edilmiştir. HA virüsü MRC5 insan diploid hücrelerinde çoğaltılmıştır. HBsAg, selektif bir ortamda genetik mühendisliği yoluyla oluşturulan maya hücre kültüründe üretilmiştir. 1.0 ml’lik TwinrixTM Erişkin dozu 720 ELISA ünitesinden az olmayacak miktarda inaktive edilmiş HA virüsü ile 20 mcg rekombinant HBsAg proteini içerir.

Formülü

TwinrixTM Erişkin, saflaştırılmış ve inaktive edilmiş hepatit A (HA) virüsü ile saflaştırılmış hepatit B yüzey antijeninin (HBsAg) ayrı ayrı alüminyum hidroksit ve alüminyum fosfat üzerine adsorbe edilmiş süspansiyonlarının birleştirilmesiyle formüle edilmiştir. HA virüsü MRC5 insan diploid hücrelerinde çoğaltılmıştır. HBsAg, selektif bir ortamda genetik mühendisliği yoluyla oluşturulan maya hücre kültüründe üretilmiştir. 1.0 ml’lik TwinrixTM Erişkin dozu 720 ELISA ünitesinden az olmayacak miktarda inaktive edilmiş HA virüsü ile 20 mcg rekombinant HBsAg proteini içerir.

Formülü

TwinrixTM Erişkin, saflaştırılmış ve inaktive edilmiş hepatit A (HA) virüsü ile saflaştırılmış hepatit B yüzey antijeninin (HBsAg) ayrı ayrı alüminyum hidroksit ve alüminyum fosfat üzerine adsorbe edilmiş süspansiyonlarının birleştirilmesiyle formüle edilmiştir. HA virüsü MRC5 insan diploid hücrelerinde çoğaltılmıştır. HBsAg, selektif bir ortamda genetik mühendisliği yoluyla oluşturulan maya hücre kültüründe üretilmiştir. 1.0 ml’lik TwinrixTM Erişkin dozu 720 ELISA ünitesinden az olmayacak miktarda inaktive edilmiş HA virüsü ile 20 mcg rekombinant HBsAg proteini içerir.

İlaç Etkileşmeleri

TwinrixTM Erişkin ile spesifik hepatit A Immünoglobulini veya hepatit B immünoglobulinin aynı anda kullanımı ile ilgili veri yoktur. Ancak tekli hepatit A veya hepatit B aşıları spesifik immünoglobulinlerle aynı anda uygulandığında, daha düşük antikor titrelerine yol açabilmekle birlikte serokonversiyon üzerinde hiçbir etki gözlenmemiştir.. TwinrixTM Erişkin ile diğer aşıların birlikte uygulanması spesifik olarak araştırılmamış olmakla birlikte, ayrı şırıngalar ve farklı enjeksiyon yerleri kullanılması halinde herhangi bir etkileşimin gözlenmesi beklenmemektedir. İmmünosupresif tedavi gören ya da bağışıklık sistemi yetersiz olan hastalarda yeterli yanıt alınamayabilir.

İlaç Etkileşmeleri

TwinrixTM Erişkin ile spesifik hepatit A Immünoglobulini veya hepatit B immünoglobulinin aynı anda kullanımı ile ilgili veri yoktur. Ancak tekli hepatit A veya hepatit B aşıları spesifik immünoglobulinlerle aynı anda uygulandığında, daha düşük antikor titrelerine yol açabilmekle birlikte serokonversiyon üzerinde hiçbir etki gözlenmemiştir.. TwinrixTM Erişkin ile diğer aşıların birlikte uygulanması spesifik olarak araştırılmamış olmakla birlikte, ayrı şırıngalar ve farklı enjeksiyon yerleri kullanılması halinde herhangi bir etkileşimin gözlenmesi beklenmemektedir. İmmünosupresif tedavi gören ya da bağışıklık sistemi yetersiz olan hastalarda yeterli yanıt alınamayabilir.

İlaç Etkileşmeleri

TwinrixTM Erişkin ile spesifik hepatit A Immünoglobulini veya hepatit B immünoglobulinin aynı anda kullanımı ile ilgili veri yoktur. Ancak tekli hepatit A veya hepatit B aşıları spesifik immünoglobulinlerle aynı anda uygulandığında, daha düşük antikor titrelerine yol açabilmekle birlikte serokonversiyon üzerinde hiçbir etki gözlenmemiştir.. TwinrixTM Erişkin ile diğer aşıların birlikte uygulanması spesifik olarak araştırılmamış olmakla birlikte, ayrı şırıngalar ve farklı enjeksiyon yerleri kullanılması halinde herhangi bir etkileşimin gözlenmesi beklenmemektedir. İmmünosupresif tedavi gören ya da bağışıklık sistemi yetersiz olan hastalarda yeterli yanıt alınamayabilir.

Kontraendikasyonlar

TwinrixTM Erişkin aşının herhangi bir komponentine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen ya da bir önceki TwinrixTM Erişkin veya tekli hepatit A veya hepatit B aşısı uygulaması ardından aşırı duyarlılık belirtileri gösteren bireylere uygulanmamalıdır.   Diğer aşılarda olduğu gibi, akut ciddi ateşli hastalık görülen bireylerde TwinrixTM Erişkin uygulanması ertelenmelidir.

Kontraendikasyonlar

TwinrixTM Erişkin aşının herhangi bir komponentine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen ya da bir önceki TwinrixTM Erişkin veya tekli hepatit A veya hepatit B aşısı uygulaması ardından aşırı duyarlılık belirtileri gösteren bireylere uygulanmamalıdır.   Diğer aşılarda olduğu gibi, akut ciddi ateşli hastalık görülen bireylerde TwinrixTM Erişkin uygulanması ertelenmelidir.

Kontraendikasyonlar

TwinrixTM Erişkin aşının herhangi bir komponentine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen ya da bir önceki TwinrixTM Erişkin veya tekli hepatit A veya hepatit B aşısı uygulaması ardından aşırı duyarlılık belirtileri gösteren bireylere uygulanmamalıdır.   Diğer aşılarda olduğu gibi, akut ciddi ateşli hastalık görülen bireylerde TwinrixTM Erişkin uygulanması ertelenmelidir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

1.0 ml’ lik doz 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinler için önerilir.   Primer aşılama şeması TwinrixTM Erişkin ile primer aşılama şeması 3 dozdan oluşur, birinci doz seçilen bir tarihte, ikinci doz 1 ay sonra, üçüncü doz ise ilk dozdan 6 ay sonra uygulanır.   Erişkinlerde, aşılama kürü başladıktan sonraki bir ay veya üzerindeki süre içinde seyahatin beklendiği, ancak standart 0, 1, 6 aylık şemanın tamamlanması için yeterli sürenin bulunmadığı istisnai durumlarda,  0, 7 ve 21. günlerde verilecek üç intramüsküler enjeksiyonluk bir şema kullanılabilir.  Bu şema uygulandığında, ilk dozdan 12 ay sonra dördüncü bir doz önerilmektedir. Tavsiye edilen şemaya uyulmalıdır. Bir kere başlanmışsa, primer aşılama şeması aynı aşıyla tamamlanmalıdır.   Rapel doz Uzun dönemli antikor kalıcılığı verileri aşılamayı takiben 60 aya kadar mevcuttur. Kombine aşıyla bir primer aşılama kürünü takiben gözlenen anti-HBs ve anti-HAV antikor titreleri, monovalan aşılarla aşılamayı takiben görülen antikor titreleri ile aynı aralıktadır. Antikor azalması kinetiği de benzerdir.  Dolayısıyla, rapel aşılaması için genel öneriler monovalan aşılarla edinilen deneyimden çıkarılabilir.   Hepatit B Tam bir primer aşılama şemasını tamamlamış sağlıklı bireylerde hepatit B aşısının rapel dozuna olan gereksinim belirlenmemiştir; bununla birlikte, günümüzde bazı resmi aşılama programları hepatit B aşısının rapel dozunu önermektedir ve bu öneriye uyulmalıdır.   Bazı HBV’ye maruz kalmış birey ya da hasta kategorileri için (örn. hemodiyaliz hastaları ya da bağışıklığı yetersiz hastalar), ³10 IU/l gibi koruyucu bir antikor düzeyi sağlamak için tedbirli bir tutum izlenmesi düşünülmelidir.   Hepatit A Saptanabilir antikorların yokluğunda immünolojik bellek yoluyla koruma sağlanabileceğinden, hepatit A aşılamasına yanıt vermiş olan bağışıklığı yetersiz bireylerin rapel dozlara gereksinim duyup duymayacakları henüz tam olarak belirlenmemiştir.  Rapel uygulamasına ilişkin öneriler, koruma için antikorlar gerektiği varsayımına dayanmaktadır; anti-HAV antikorlarının en az 10 yıl süreyle kalıcı olduğu öngörülmüştür.    Hem hepatit A hem de hepatit B rapel dozunun arzu edildiği durumlarda, Twinrix™ Erişkin verilebilir.  Alternatif olarak, Twinrix™ Erişkin ile primer aşılama yapılmış bireylere herhangi bir monovalan aşının rapel dozu uygulanabilir.   Twinrix™ Erişkin tercihen deltoid kasa intramüsküler uygulama içindir. Twinrix™ Erişkin trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.     Kullanma Talimatı Aşı uygulanmadan önce iyice çalkalanarak hafif opak, beyaz bir süspansiyon elde edilmeli ve herhangi bir yabancı partikül ve/veya fiziksel görünümde değişiklik açısından gözle incelenmelidir. Bunların herhangi birinin gözlenmesi halinde aşıyı atınız.

Kullanım Şekli Ve Dozu

1.0 ml’ lik doz 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinler için önerilir.   Primer aşılama şeması TwinrixTM Erişkin ile primer aşılama şeması 3 dozdan oluşur, birinci doz seçilen bir tarihte, ikinci doz 1 ay sonra, üçüncü doz ise ilk dozdan 6 ay sonra uygulanır.   Erişkinlerde, aşılama kürü başladıktan sonraki bir ay veya üzerindeki süre içinde seyahatin beklendiği, ancak standart 0, 1, 6 aylık şemanın tamamlanması için yeterli sürenin bulunmadığı istisnai durumlarda,  0, 7 ve 21. günlerde verilecek üç intramüsküler enjeksiyonluk bir şema kullanılabilir.  Bu şema uygulandığında, ilk dozdan 12 ay sonra dördüncü bir doz önerilmektedir. Tavsiye edilen şemaya uyulmalıdır. Bir kere başlanmışsa, primer aşılama şeması aynı aşıyla tamamlanmalıdır.   Rapel doz Uzun dönemli antikor kalıcılığı verileri aşılamayı takiben 60 aya kadar mevcuttur. Kombine aşıyla bir primer aşılama kürünü takiben gözlenen anti-HBs ve anti-HAV antikor titreleri, monovalan aşılarla aşılamayı takiben görülen antikor titreleri ile aynı aralıktadır. Antikor azalması kinetiği de benzerdir.  Dolayısıyla, rapel aşılaması için genel öneriler monovalan aşılarla edinilen deneyimden çıkarılabilir.   Hepatit B Tam bir primer aşılama şemasını tamamlamış sağlıklı bireylerde hepatit B aşısının rapel dozuna olan gereksinim belirlenmemiştir; bununla birlikte, günümüzde bazı resmi aşılama programları hepatit B aşısının rapel dozunu önermektedir ve bu öneriye uyulmalıdır.   Bazı HBV’ye maruz kalmış birey ya da hasta kategorileri için (örn. hemodiyaliz hastaları ya da bağışıklığı yetersiz hastalar), ³10 IU/l gibi koruyucu bir antikor düzeyi sağlamak için tedbirli bir tutum izlenmesi düşünülmelidir.   Hepatit A Saptanabilir antikorların yokluğunda immünolojik bellek yoluyla koruma sağlanabileceğinden, hepatit A aşılamasına yanıt vermiş olan bağışıklığı yetersiz bireylerin rapel dozlara gereksinim duyup duymayacakları henüz tam olarak belirlenmemiştir.  Rapel uygulamasına ilişkin öneriler, koruma için antikorlar gerektiği varsayımına dayanmaktadır; anti-HAV antikorlarının en az 10 yıl süreyle kalıcı olduğu öngörülmüştür.    Hem hepatit A hem de hepatit B rapel dozunun arzu edildiği durumlarda, Twinrix™ Erişkin verilebilir.  Alternatif olarak, Twinrix™ Erişkin ile primer aşılama yapılmış bireylere herhangi bir monovalan aşının rapel dozu uygulanabilir.   Twinrix™ Erişkin tercihen deltoid kasa intramüsküler uygulama içindir. Twinrix™ Erişkin trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.     Kullanma Talimatı Aşı uygulanmadan önce iyice çalkalanarak hafif opak, beyaz bir süspansiyon elde edilmeli ve herhangi bir yabancı partikül ve/veya fiziksel görünümde değişiklik açısından gözle incelenmelidir. Bunların herhangi birinin gözlenmesi halinde aşıyı atınız.

Kullanım Şekli Ve Dozu

1.0 ml’ lik doz 16 yaş ve üzerindeki adolesanlar ve erişkinler için önerilir.   Primer aşılama şeması TwinrixTM Erişkin ile primer aşılama şeması 3 dozdan oluşur, birinci doz seçilen bir tarihte, ikinci doz 1 ay sonra, üçüncü doz ise ilk dozdan 6 ay sonra uygulanır.   Erişkinlerde, aşılama kürü başladıktan sonraki bir ay veya üzerindeki süre içinde seyahatin beklendiği, ancak standart 0, 1, 6 aylık şemanın tamamlanması için yeterli sürenin bulunmadığı istisnai durumlarda,  0, 7 ve 21. günlerde verilecek üç intramüsküler enjeksiyonluk bir şema kullanılabilir.  Bu şema uygulandığında, ilk dozdan 12 ay sonra dördüncü bir doz önerilmektedir. Tavsiye edilen şemaya uyulmalıdır. Bir kere başlanmışsa, primer aşılama şeması aynı aşıyla tamamlanmalıdır.   Rapel doz Uzun dönemli antikor kalıcılığı verileri aşılamayı takiben 60 aya kadar mevcuttur. Kombine aşıyla bir primer aşılama kürünü takiben gözlenen anti-HBs ve anti-HAV antikor titreleri, monovalan aşılarla aşılamayı takiben görülen antikor titreleri ile aynı aralıktadır. Antikor azalması kinetiği de benzerdir.  Dolayısıyla, rapel aşılaması için genel öneriler monovalan aşılarla edinilen deneyimden çıkarılabilir.   Hepatit B Tam bir primer aşılama şemasını tamamlamış sağlıklı bireylerde hepatit B aşısının rapel dozuna olan gereksinim belirlenmemiştir; bununla birlikte, günümüzde bazı resmi aşılama programları hepatit B aşısının rapel dozunu önermektedir ve bu öneriye uyulmalıdır.   Bazı HBV’ye maruz kalmış birey ya da hasta kategorileri için (örn. hemodiyaliz hastaları ya da bağışıklığı yetersiz hastalar), ³10 IU/l gibi koruyucu bir antikor düzeyi sağlamak için tedbirli bir tutum izlenmesi düşünülmelidir.   Hepatit A Saptanabilir antikorların yokluğunda immünolojik bellek yoluyla koruma sağlanabileceğinden, hepatit A aşılamasına yanıt vermiş olan bağışıklığı yetersiz bireylerin rapel dozlara gereksinim duyup duymayacakları henüz tam olarak belirlenmemiştir.  Rapel uygulamasına ilişkin öneriler, koruma için antikorlar gerektiği varsayımına dayanmaktadır; anti-HAV antikorlarının en az 10 yıl süreyle kalıcı olduğu öngörülmüştür.    Hem hepatit A hem de hepatit B rapel dozunun arzu edildiği durumlarda, Twinrix™ Erişkin verilebilir.  Alternatif olarak, Twinrix™ Erişkin ile primer aşılama yapılmış bireylere herhangi bir monovalan aşının rapel dozu uygulanabilir.   Twinrix™ Erişkin tercihen deltoid kasa intramüsküler uygulama içindir. Twinrix™ Erişkin trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.     Kullanma Talimatı Aşı uygulanmadan önce iyice çalkalanarak hafif opak, beyaz bir süspansiyon elde edilmeli ve herhangi bir yabancı partikül ve/veya fiziksel görünümde değişiklik açısından gözle incelenmelidir. Bunların herhangi birinin gözlenmesi halinde aşıyı atınız.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

TwinrixTM Pediatrik IM 0.5 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

TwinrixTM Pediatrik IM 0.5 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

TwinrixTM Pediatrik IM 0.5 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör

Saklama Koşulları

TwinrixTM Erişkin 2-8oC arasında saklanmalıdır. Aşıyı kesinlikle dondurmayınız. Eğer aşı donmuşsa kullanmadan atınız.   BUZDOLABINDA, ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAĞI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Saklama Koşulları

TwinrixTM Erişkin 2-8oC arasında saklanmalıdır. Aşıyı kesinlikle dondurmayınız. Eğer aşı donmuşsa kullanmadan atınız.   BUZDOLABINDA, ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAĞI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Saklama Koşulları

TwinrixTM Erişkin 2-8oC arasında saklanmalıdır. Aşıyı kesinlikle dondurmayınız. Eğer aşı donmuşsa kullanmadan atınız.   BUZDOLABINDA, ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAĞI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

TwinrixTM Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör önceden doldurulmuş cam enjektörlerde piyasaya sunulmaktadır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

TwinrixTM Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör önceden doldurulmuş cam enjektörlerde piyasaya sunulmaktadır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

TwinrixTM Erişkin IM 1.0 ml Süspansiyon İçeren Kullanıma Hazır Enjektör önceden doldurulmuş cam enjektörlerde piyasaya sunulmaktadır.

Uyarılar/Önlemler

Aşılama sırasında kişilerin hepatit A veya hepatit B enfeksiyonunun kuluçka dönemini geçirmekte olmaları mümkündür. Bu vakalarda TwinrixTM Erişkin’in hepatit A ve hepatit B’yi önleyip önleyemeyeceği bilinmemektedir. Aşı, hepatit C ,hepatit E ve karaciğeri enfekte eden diğer patojenler gibi diğer ajanların neden olduğu enfeksiyonları önlemez. TwinrixTM Erişkin temas sonrası profilaksi için önerilmez (örneğin virüslü iğne batması). Aşı, bağışıklık sistemi bozulmuş hastalarda denenmemiştir. Hemodiyaliz hastalarında, immünosupresif tedavi gören veya immün sistemi bozulmuş hastalarda primer aşılama şemasından sonra beklenen immün yanıta ulaşılamayabilir. Bu hastalar ek aşı dozlarına ihtiyaç duyabilir. Bütün diğer enjektabl aşılarda olduğu gibi aşının uygulanmasının ardından nadir olarak anafilaktik reaksiyon görüldüğü takdirde uygun tıbbi tedavi olanakları hazır bulundurulmalıdır. Intradermal enjeksiyon veya gluteal kasa intramusküler uygulama, aşıya suboptimal yanıt gelişmesine yol açabileceğinden, bu yollardan kaçınılmalıdır. İstisnai olarak, Twinrix™ Erişkin  trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.   Gebelikte ve emzirme döneminde kullanımı: Gebelik kategorisi : C. Gebelik ve emzirme döneminde kullanımına ilişkin insanlar ile ilgili yeterli veri ve hayvan üreme çalışmaları mevcut değildir. Tüm inaktif aşılarda olduğu gibi fetusa zarar vermesi beklenmez. TwinrixTM Erişkin gebelik döneminde ancak çok kesin bir hepatit A ve hepatit B riski söz konusu ise kullanılmalıdır. TwinrixTM Erişkin emzirme döneminde dikkatle kullanılmalıdır.   Karsinojenik ve mutajenik etki: TwinrixTM Erişkin karsinojenik ve mutajenik etkileri bakımından değerlendirilmemiştir.   Makine ve taşıt kullanımı üzerine etkileri: Aşı araba ve makina kullanma yeteneği üzerinde bir etki oluşturmaz.

Uyarılar/Önlemler

Aşılama sırasında kişilerin hepatit A veya hepatit B enfeksiyonunun kuluçka dönemini geçirmekte olmaları mümkündür. Bu vakalarda TwinrixTM Erişkin’in hepatit A ve hepatit B’yi önleyip önleyemeyeceği bilinmemektedir. Aşı, hepatit C ,hepatit E ve karaciğeri enfekte eden diğer patojenler gibi diğer ajanların neden olduğu enfeksiyonları önlemez. TwinrixTM Erişkin temas sonrası profilaksi için önerilmez (örneğin virüslü iğne batması). Aşı, bağışıklık sistemi bozulmuş hastalarda denenmemiştir. Hemodiyaliz hastalarında, immünosupresif tedavi gören veya immün sistemi bozulmuş hastalarda primer aşılama şemasından sonra beklenen immün yanıta ulaşılamayabilir. Bu hastalar ek aşı dozlarına ihtiyaç duyabilir. Bütün diğer enjektabl aşılarda olduğu gibi aşının uygulanmasının ardından nadir olarak anafilaktik reaksiyon görüldüğü takdirde uygun tıbbi tedavi olanakları hazır bulundurulmalıdır. Intradermal enjeksiyon veya gluteal kasa intramusküler uygulama, aşıya suboptimal yanıt gelişmesine yol açabileceğinden, bu yollardan kaçınılmalıdır. İstisnai olarak, Twinrix™ Erişkin  trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.   Gebelikte ve emzirme döneminde kullanımı: Gebelik kategorisi : C. Gebelik ve emzirme döneminde kullanımına ilişkin insanlar ile ilgili yeterli veri ve hayvan üreme çalışmaları mevcut değildir. Tüm inaktif aşılarda olduğu gibi fetusa zarar vermesi beklenmez. TwinrixTM Erişkin gebelik döneminde ancak çok kesin bir hepatit A ve hepatit B riski söz konusu ise kullanılmalıdır. TwinrixTM Erişkin emzirme döneminde dikkatle kullanılmalıdır.   Karsinojenik ve mutajenik etki: TwinrixTM Erişkin karsinojenik ve mutajenik etkileri bakımından değerlendirilmemiştir.   Makine ve taşıt kullanımı üzerine etkileri: Aşı araba ve makina kullanma yeteneği üzerinde bir etki oluşturmaz.

Uyarılar/Önlemler

Aşılama sırasında kişilerin hepatit A veya hepatit B enfeksiyonunun kuluçka dönemini geçirmekte olmaları mümkündür. Bu vakalarda TwinrixTM Erişkin’in hepatit A ve hepatit B’yi önleyip önleyemeyeceği bilinmemektedir. Aşı, hepatit C ,hepatit E ve karaciğeri enfekte eden diğer patojenler gibi diğer ajanların neden olduğu enfeksiyonları önlemez. TwinrixTM Erişkin temas sonrası profilaksi için önerilmez (örneğin virüslü iğne batması). Aşı, bağışıklık sistemi bozulmuş hastalarda denenmemiştir. Hemodiyaliz hastalarında, immünosupresif tedavi gören veya immün sistemi bozulmuş hastalarda primer aşılama şemasından sonra beklenen immün yanıta ulaşılamayabilir. Bu hastalar ek aşı dozlarına ihtiyaç duyabilir. Bütün diğer enjektabl aşılarda olduğu gibi aşının uygulanmasının ardından nadir olarak anafilaktik reaksiyon görüldüğü takdirde uygun tıbbi tedavi olanakları hazır bulundurulmalıdır. Intradermal enjeksiyon veya gluteal kasa intramusküler uygulama, aşıya suboptimal yanıt gelişmesine yol açabileceğinden, bu yollardan kaçınılmalıdır. İstisnai olarak, Twinrix™ Erişkin  trombositopeni veya kanama bozuklukları olan bireylerde intramüsküler uygulamayı takiben kanama meydana gelebileceğinden subkutan yoldan uygulanabilir.   Gebelikte ve emzirme döneminde kullanımı: Gebelik kategorisi : C. Gebelik ve emzirme döneminde kullanımına ilişkin insanlar ile ilgili yeterli veri ve hayvan üreme çalışmaları mevcut değildir. Tüm inaktif aşılarda olduğu gibi fetusa zarar vermesi beklenmez. TwinrixTM Erişkin gebelik döneminde ancak çok kesin bir hepatit A ve hepatit B riski söz konusu ise kullanılmalıdır. TwinrixTM Erişkin emzirme döneminde dikkatle kullanılmalıdır.   Karsinojenik ve mutajenik etki: TwinrixTM Erişkin karsinojenik ve mutajenik etkileri bakımından değerlendirilmemiştir.   Makine ve taşıt kullanımı üzerine etkileri: Aşı araba ve makina kullanma yeteneği üzerinde bir etki oluşturmaz.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

TwinrixTM Erişkin ile yapılan kontrollü klinik çalışmalarda, en sık bildirilen advers etkiler ağrı, kızarıklık ve şişmeyi içeren enjeksiyon yerindeki reaksiyonlardır. Karşılaştırmalı bir araştırmada, Twinrix™ Erişkinuygulamasını takiben görülen advers olayların sıklığı, monovalan aşıların uygulamasını takiben bildirilen advers olay sıklığı ile karşılaştırıldığında farklı bulunmamıştır. Advers olay sıklıkları aşağıdaki şekilde değerlendirilmiştir: Çok sık          ≥ %10 Sık               ≥ %1 ve < %10 Sık olmayan   ≥ %0.1 ve < %1 Sık olmayan   ≥ %0.01 ve < %0.1 Çok nadir      < %0.01   Twinrix™ Erişkin ile geçici olarak aşağıdaki genel reaksiyonlar görülebilir:   Bir bütün olarak vücut: çok sık: yorgunluk; sık: baş ağrısı, kırıklık hali; nadir: ateş. Gastrointestinal sistem: sık: bulantı; nadir: kusma.   Twinrix™  Erişkin’in 0,7 ve 21 gün aşılama şemasına göre uygulandığı bir klinik çalışmada, çok sık rapor edilen baş ağrısı dışında diğer advers olaylar yukarıda belirtilen sıklıktadır 12. ayda uygulanan 4. dozu takiben sistemik advers reaksiyon insidansı 0.,7. ve 21. günlerdeki uygulamayı takiben gözlenen ile benzerdir.Karşılaştırmalı bir çalışmada Twinrix™  Erişkin uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığı incelenmiş ve monovalan aşıların uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığından farklı bulunmamıştır.   Pazarlama sonrası izlem sırasında, aşı ile geçici ilişkili olarak aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir.   Bir bütün olarak vücut: çok nadir: grip benzeri semptomlar (ateş, titreme, baş ağrısı, miyalji, artralji), yorgunluk, alerjik reaksiyonları içeren anafilaktik ve anafilaktoid reaksiyonlar ve serum hastalığı benzeri reaksiyonlar. Kardiyovasküler genel: çok nadir: senkop, hipotansiyon. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: baş dönmesi, parestezi. Gastrointestinal sistem: çok nadir: bulantı, kusma, iştah azalması, diyare, abdominal ağrı. Karaciğer ve safra sistemi:   çok nadir: anormal karaciğer fonksiyon testleri. Nörolojik bozukluklar: çok nadir: konvülsiyonlar. Trombosit, kanama ve pıhtılaşma: çok nadir: trombositopeni, trombositopenik purpura. Deri ve ekleri: çok nadir: döküntü, kaşıntı, ürtiker. Lökosit ve retiküloendotelyal sistem: çok nadir: lenfadenopati Monovalan hepatit A ve/veya hepatit B aşılarının yaygın kullanımını takiben, aşı ile geçici ilişkili olarak ayrıca aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: periferik ve/veya merkezi nörolojik bozukluk olguları; multipl skleroz, optik nevrit, myelit, Bell paralizisi, Guillain-Barré sendromu (asandan paralizi ile birlikte) gibi polinevrit olguları, menenjit, ensefalit, ensefalopati. Deri ve ekleri: çok nadir: eritema eksudativum multiforme. Vasküler ekstrakardiyak: çok nadir: vaskülit.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

TwinrixTM Erişkin ile yapılan kontrollü klinik çalışmalarda, en sık bildirilen advers etkiler ağrı, kızarıklık ve şişmeyi içeren enjeksiyon yerindeki reaksiyonlardır. Karşılaştırmalı bir araştırmada, Twinrix™ Erişkinuygulamasını takiben görülen advers olayların sıklığı, monovalan aşıların uygulamasını takiben bildirilen advers olay sıklığı ile karşılaştırıldığında farklı bulunmamıştır. Advers olay sıklıkları aşağıdaki şekilde değerlendirilmiştir: Çok sık          ≥ %10 Sık               ≥ %1 ve < %10 Sık olmayan   ≥ %0.1 ve < %1 Sık olmayan   ≥ %0.01 ve < %0.1 Çok nadir      < %0.01   Twinrix™ Erişkin ile geçici olarak aşağıdaki genel reaksiyonlar görülebilir:   Bir bütün olarak vücut: çok sık: yorgunluk; sık: baş ağrısı, kırıklık hali; nadir: ateş. Gastrointestinal sistem: sık: bulantı; nadir: kusma.   Twinrix™  Erişkin’in 0,7 ve 21 gün aşılama şemasına göre uygulandığı bir klinik çalışmada, çok sık rapor edilen baş ağrısı dışında diğer advers olaylar yukarıda belirtilen sıklıktadır 12. ayda uygulanan 4. dozu takiben sistemik advers reaksiyon insidansı 0.,7. ve 21. günlerdeki uygulamayı takiben gözlenen ile benzerdir.Karşılaştırmalı bir çalışmada Twinrix™  Erişkin uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığı incelenmiş ve monovalan aşıların uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığından farklı bulunmamıştır.   Pazarlama sonrası izlem sırasında, aşı ile geçici ilişkili olarak aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir.   Bir bütün olarak vücut: çok nadir: grip benzeri semptomlar (ateş, titreme, baş ağrısı, miyalji, artralji), yorgunluk, alerjik reaksiyonları içeren anafilaktik ve anafilaktoid reaksiyonlar ve serum hastalığı benzeri reaksiyonlar. Kardiyovasküler genel: çok nadir: senkop, hipotansiyon. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: baş dönmesi, parestezi. Gastrointestinal sistem: çok nadir: bulantı, kusma, iştah azalması, diyare, abdominal ağrı. Karaciğer ve safra sistemi:   çok nadir: anormal karaciğer fonksiyon testleri. Nörolojik bozukluklar: çok nadir: konvülsiyonlar. Trombosit, kanama ve pıhtılaşma: çok nadir: trombositopeni, trombositopenik purpura. Deri ve ekleri: çok nadir: döküntü, kaşıntı, ürtiker. Lökosit ve retiküloendotelyal sistem: çok nadir: lenfadenopati Monovalan hepatit A ve/veya hepatit B aşılarının yaygın kullanımını takiben, aşı ile geçici ilişkili olarak ayrıca aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: periferik ve/veya merkezi nörolojik bozukluk olguları; multipl skleroz, optik nevrit, myelit, Bell paralizisi, Guillain-Barré sendromu (asandan paralizi ile birlikte) gibi polinevrit olguları, menenjit, ensefalit, ensefalopati. Deri ve ekleri: çok nadir: eritema eksudativum multiforme. Vasküler ekstrakardiyak: çok nadir: vaskülit.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

TwinrixTM Erişkin ile yapılan kontrollü klinik çalışmalarda, en sık bildirilen advers etkiler ağrı, kızarıklık ve şişmeyi içeren enjeksiyon yerindeki reaksiyonlardır. Karşılaştırmalı bir araştırmada, Twinrix™ Erişkinuygulamasını takiben görülen advers olayların sıklığı, monovalan aşıların uygulamasını takiben bildirilen advers olay sıklığı ile karşılaştırıldığında farklı bulunmamıştır. Advers olay sıklıkları aşağıdaki şekilde değerlendirilmiştir: Çok sık          ≥ %10 Sık               ≥ %1 ve < %10 Sık olmayan   ≥ %0.1 ve < %1 Sık olmayan   ≥ %0.01 ve < %0.1 Çok nadir      < %0.01   Twinrix™ Erişkin ile geçici olarak aşağıdaki genel reaksiyonlar görülebilir:   Bir bütün olarak vücut: çok sık: yorgunluk; sık: baş ağrısı, kırıklık hali; nadir: ateş. Gastrointestinal sistem: sık: bulantı; nadir: kusma.   Twinrix™  Erişkin’in 0,7 ve 21 gün aşılama şemasına göre uygulandığı bir klinik çalışmada, çok sık rapor edilen baş ağrısı dışında diğer advers olaylar yukarıda belirtilen sıklıktadır 12. ayda uygulanan 4. dozu takiben sistemik advers reaksiyon insidansı 0.,7. ve 21. günlerdeki uygulamayı takiben gözlenen ile benzerdir.Karşılaştırmalı bir çalışmada Twinrix™  Erişkin uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığı incelenmiş ve monovalan aşıların uygulamasını takiben gözlenen advers olay sıklığından farklı bulunmamıştır.   Pazarlama sonrası izlem sırasında, aşı ile geçici ilişkili olarak aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir.   Bir bütün olarak vücut: çok nadir: grip benzeri semptomlar (ateş, titreme, baş ağrısı, miyalji, artralji), yorgunluk, alerjik reaksiyonları içeren anafilaktik ve anafilaktoid reaksiyonlar ve serum hastalığı benzeri reaksiyonlar. Kardiyovasküler genel: çok nadir: senkop, hipotansiyon. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: baş dönmesi, parestezi. Gastrointestinal sistem: çok nadir: bulantı, kusma, iştah azalması, diyare, abdominal ağrı. Karaciğer ve safra sistemi:   çok nadir: anormal karaciğer fonksiyon testleri. Nörolojik bozukluklar: çok nadir: konvülsiyonlar. Trombosit, kanama ve pıhtılaşma: çok nadir: trombositopeni, trombositopenik purpura. Deri ve ekleri: çok nadir: döküntü, kaşıntı, ürtiker. Lökosit ve retiküloendotelyal sistem: çok nadir: lenfadenopati Monovalan hepatit A ve/veya hepatit B aşılarının yaygın kullanımını takiben, aşı ile geçici ilişkili olarak ayrıca aşağıdaki istenmeyen olaylar bildirilmiştir. Merkezi ve periferik sinir sistemi: çok nadir: periferik ve/veya merkezi nörolojik bozukluk olguları; multipl skleroz, optik nevrit, myelit, Bell paralizisi, Guillain-Barré sendromu (asandan paralizi ile birlikte) gibi polinevrit olguları, menenjit, ensefalit, ensefalopati. Deri ve ekleri: çok nadir: eritema eksudativum multiforme. Vasküler ekstrakardiyak: çok nadir: vaskülit.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

TAXOL 100 mg/17mL Enjeksiyonluk Çözelti: 1 çoklu doz flakonluk ambalajda.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

TAXOL etanol içerdiği için MSS üzerine olası etkisi ve diğer etkileri göz önünde tutulmalıdır. Ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonlarının riskini azaltmak için verilen ön tedavilerin MSS üzerinde yapabileceği muhtemel etkiler dikkate alınmalıdır. Hastalar araç ve makine kullanırken dikkatli olmaları konusunda uyarılmalıdırlar.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

TAXOL’ü aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ:   Eğer,   Paklitaksele veya TAXOL’ün diğer bileşenlerine, özellikle polioksietillenmiş kastor yağına karşı alerjiniz varsa, Kanınızdaki beyaz kan hücresi sayısı düşükse – düzenli olarak kan testleri yaptırmanız gerekebilir, Hamileyseniz Emziriyorsanız, Yaşınız 18’den küçükse   TAXOL’ü aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ: Alerjik reaksiyonları en aza indirmek için TAXOL almadan önce size başka ilaçlar verilecektir.   Eğer, Ciddi alerjik tepki (reaksiyon) geçirirseniz (örneğin: nefes almada zorluk, nefes darlığı, göğüste darlık hissi, kan basıncında düşme, sersemlik, baş dönmesi, döküntü ya da şişme gibi deri reaksiyonları) Ateşiniz, ciddi üşümeniz, boğaz ağrınız veya ağzınızda ülseriniz varsa (bunlar kemik iliği baskılanmasının belirtileridir) El ve ayaklarınızda uyuşma veya güçsüzlük varsa; Bu durumda periferal nöropatiniz olabilir ve TAXOL dozunun azaltılması gerekebilir.  Ciddi karaciğer probleminiz varsa; bu durumda TAXOL kullanılması önerilmez Kalp iletim bozukluğunuz varsa,  TAXOL uygulanımı sırasında veya uygulamadan kısa süre sonra ortaya çıkan ciddi  veya sürekli ishal durumu (ateş ve mide ağrısı ile birlikte) varsa; Bu durumda kolon iltihabı söz konusu olabilir (psödomembranöz kolit: kalın barsak iltihabı)  Önceden akciğer radyasyonu aldıysanız (bu durumda akciğer iltihabı riski artabilir)  Ağızda ağrı ve kızarıklık (mukoza iltihabınız) varsa ve Kaposi sarkoma için tedavi ediliyorsanız; bu durumda dozun azaltılması gerekebilir.   TAXOL her zaman bir damara uygulanmalıdır. TAXOL’ün arterlere uygulanması arterlerin iltahaplanmasına neden olabilir ve ağrı, şişme, kızarıklık ve sıcaklık hissedebilirsiniz.   TAXOL enjeksiyonluk çözelti kanser kemoterapi ilaçlarının kullanımında deneyimli bir doktorun gözetimi altında uygulanmalıdır. Önemli alerjik reaksiyonlar gelişebileceğinden uygun destekleyici ekipmanların bulundurulması gerekir.   Bu uyarılar geçmişteki herhangi bir dönemde dahi olsa, sizin için geçerliyse lütfen doktorunuza danışınız.   TAXOL’ün yiyecek ve içecek ile kullanılması Yiyecek ve içeceklerle bilinen bir etkileşimi yoktur.    Hamilelik İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız. TAXOL gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır. Hamile kalabilecek yaşta iseniz tedavi süresince hamile olmamak için etkili ve güvenli bir metodu kullanınız. Erkek ve kadın hastalar ve/veya eşleri TAXOL ile tedaviden sonra en az 6 ay korunmalıdırlar. Erkek hastalar olası bir kısırlık durumu nedeniyle spermlerin dondurularak saklanması konusunda bilgilendirilmelidir. Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu fark ederseniz hemen doktorunuza veya eczacınıza danışınız.   Emzirme İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız. TAXOL’ün insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. TAXOL ile tedavi sırasında emzirme durdurulmalıdır.   Araç ve makine kullanımı TAXOL alkol içerdiğinden sinir sisteminiz üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Doktorunuza danışmadan herhangi bir araç ve makineyi kullanmayınız veya tehlikeli işler yapmayınız.   TAXOL’ün içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler TAXOL’ün her ml’si 527 mg polioksietillenmiş kastor yağı içerir ve bu madde ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilir. TAXOL’ün her ml’sinde 396 mgalkol içermektedir. Buna bağlı yan tesirler görülebilir.   Diğer ilaçlar ile birlikte kullanımı: Etkileşim farklı ilaçların birbirini etkilemesi anlamına gelmektedir. Etkileşim meydana gelebileceğinden doktorunuz TAXOL ile birlikte aşağıdaki ilaçları alıp almadığınızı bilmelidir:   Sisplatinle (kanser tedavisi için) : TAXOL sisplatinden önce verilmelidir. Birlikte kullanıldığında böbrek fonksiyonlarının daha sık kontrol edilmesi gerekebilir. Doksorubisinle (kanser tedavisi için) ile birlikte kullanıldığında, vücutta yüksek seviyede doksorubisin birikiminden kaçınmak için TAXOL, doksorubisin uygulamasını takiben ancak 24 saat sonra uygulanmalıdır. HIV tedavisinde kullanılan efavirenz, nevapirin, ritonavir, nelfinavir veya diğer proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanıldığında TAXOL’ün dozunda bir ayarlama gerekebilir. Eritromisin (bakteriyel enfeksiyon tedavisi için), fluoksetin (depresyon tedavisi için) veya gemfibrozil (kolesterol düşürücü) ile birlikte kullanıldığında, TAXOL dozunun azaltılması gerekebilir. Rifampisin (tüberküloz enfeksiyonuna karşı) TAXOL dozunun artırılması gerekebilir. Sara hastalığının tedavisinde kullanılan karbamazepin, fenitoin veya fenobarbital  Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilacı şu anda kullanıyorsanız veya son zamanlarda kullandınızsa lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.  

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Tüm ilaçlar gibi, TAXOL’ün içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir.   Aşağıdakilerden biri olursa TAXOL’ün kullanılması durdurulmalı ve DERHAL doktorunuza bildirilmeli veya en yakın hastanenin acil bölümüne başvurulmalıdır:            Sıcak basması          Deri reaksiyonları          Kaşıntı          Göğsünüzde sıkışma          Nefes almada zorlanma          Şişme   Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Eğer bunlardan biri sizde mevcut ise, sizin TAXOL’e karşı ciddi alerjiniz var demektir.Acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir.     Aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz hemen doktorunuza söyleyiniz:           Ateş, ciddi üşüme, boğaz ağrısı veya ağızda ülser (yaralar)         Kollarda veya bacaklarda his kaybı ya da güçsüzlük (periferal nöropati belirtileri)         Ateş ve karın ağrısının eşlik ettiği ciddi ya da sürekli ishal   Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.   Çok yaygın yan etkiler   100 hastanın 10’undan fazlasını etkilemesi beklenir Sıcak basması, döküntü ve kaşıntı gibi minör alerjik reaksiyonlar Enfeksiyonlar : çoğunlukla üst solunum yolu enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu Nefes daralması Boğaz ağrısı ya da ağızda ülser, ağrılı ya da kırmızı ağız, ishal, hasta hissetmek (bulantı, kusma) Saç dökülmesi Kaslarda ağrı, kramplar, eklemlerde ağrı Ateş, ciddi üşüme, baş ağrısı, sersemlik, yorgunluk, solgun görünme, kanama, normalden daha kolay bir şekilde derinin morarması Kol ve bacaklarda his kaybı, karıncalanma veya güçsüzlük (periferal nöropati belirtileri) Test sonuçlarında trombosit (kan pulcuğu, pıhtılaşmayı sağlayan kan hücresi) sayısında ve beyaz ya da kırmızı kan hücrelerinde azalma, düşük kan basıncı görülebilir.    Yaygın yan etkiler   100 hastanın 10’unu etkilemesi beklenir Geçici tırnak ve deri değişiklikleri, enjeksiyon yerinde reaksiyonlar (deride lokalize şişme, ağrı ve kızarıklık) Test sonuçlarında yavaş kalp atımı, karaciğer enzimlerinde ciddi yükselmeler (Alkalin fosfataz ve AST-SGOT) görülebilir.   Yaygın olmayan yan etkiler   1000 hastanın 10’unu etkilemesi beklenir Enfeksiyona bağlı şok (septik şok olarak da bilinir) Hızlı kalp atımı, kardiyak disfonksiyon (AV bloğu), kalp atım hızında artış, kalp krizi, solunum zorluğu Yorgunluk, terleme, bayılma (senkop), önemli alerjik reaksiyonlar, flebit (bir damarın enflamasyonu), yüzde, dudaklarda, ağızda, dilde veya boğazda şişme Sırt ağrısı, göğüs ağrısı, el ve ayaklarda ağrı, üşüme ve karın (abdominal) ağrı Test sonuçlarında bilirubin seviyesinde ciddi artış (sarılık), yüksek kan basıncı, kan pıhtısı görülebilir. Seyrek olarak görülen yan etkiler   10.000 hastanın 10’unu etkilemesi beklenir          Vücuttaki savunma hücreleri sayısının düşüşüne bağlı gelişen, ateş ve artan enfeksiyon riski ile birliktelik gösteren beyaz kan hücrelerinde azalma durumu (febril nötropeni)          Kol ve bacak kaslarında zayıflık hissi ile birliktelik gösteren, sinirlerle ilgili bir  hastalık (motor nöropati)          Nefes darlığı, Pulmoner emboli (damar tıkacı), akciğer fibrozisi (hücre aralarındaki lifli bağ dokunun artması), interstisyel pnömoni (doku içi akciğer iltihabı), nefes  almada güçlük, plevral efüzyon          Barsak tıkanması, barsak yırtılması, kolon iltihabı (iskemik kolit), pankreas iltihabı (pankreatit)          Kaşıntı, döküntü, deride kızarıklık (eritema)          Kan zehirlenmesi (sepsis), peritonit          Ateş, su kaybı, kuvvetsizlik, ödem, kırgınlık          Ciddi ve potansiyel olarak ölümcül hipersensitivite reaksiyonları (Ani aşırı duyarlılık tepkisi)          Test sonuçlarında böbrek fonsiyon yetmezliğini belirten kan kreatinin seviyesinde yükselme görülebilir.   Çok seyrek olarak görülen yan etkiler   100.000 hastanın 10’unu etkilemesi beklenir         Düzensiz hızlı kalp atışı (atriyal fibrilasyon, supraventrikular taşikardi)          Kan yapıcı hücrelerde ani bozukluk (akut miyeloid lösemi, miyelodisplastik sendrom)          Optik sinir ve/veya görme ile ilgili bozukluklar          Duyma kaybı ya da azalması (ototoksisite), kulaklarda çınlama (tinnitus), denge bozukluğundan kaynaklanan baş dönmesi (vertigo)          Öksürük          Abdomen ya da barsaktaki bir kan damarında kan pıhtısı (mesentrik trombozis), bazen sürekli ishal ile brlikte ortaya çıkan kolon iltihabı (psödomembranöz kolit, nötropenik kolit), karında su toplanması, yemek borusu iltihabı, kabızlık            Ateş, ciltte kızarıklık, eklemlerde ağrı ve/veya gözde iltihap (Stevens-Johnson sendromu), derinin lokal olarak soyulması (epidermal nekroliz), kırmızı noktalar ile görülen düzensiz kızarıklık (eritema multiforma), deri iltihabı (ekfoliyatif dermatit), kurdeşen, tırnak kaybı (tedavide olan hastaların el ve ayaklarını güneşten koruması gerekmektedir)          İştah kaybı (anoreksi)          Şok ile birliktelik gösteren ciddi ve potansiyel olarak ölümcül ciddi aşırıduyarlılık tepkileri          Karaciğer fonksiyon bozukluğu          Zihin bulanıklığı durumu   Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.

İlaç Nasıl Kullanılır

TAXOL her zaman tam olarak doktorunuzun açıkladığı şekilde kanser ilaçlarının kullanılması konusunda deneyimli sağlık personeli tarafından uygulanır . Emin olmadığınız konularda doktorunuza ya da eczacınıza danışınız.   Alerjik reaksiyonları en aza indirmek için TAXOL almadan önce size başka ilaçlar verilecektir. Bu ilaçlar tablet veya infüzyon şeklinde olabilir.   Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: TAXOL kanser ilaçlarının kullanımı konusunda deneyimli bir sağlık personeli tarafından uygulama içindir.   Alacağınız TAXOL dozunu ve sıklığını doktorunuz belirleyecek ve size uygulayacaktır. Alacağınız doz kan testi sonuçlarınıza bağlı olacaktır. TAXOL tek başına uygulanabileceği gibi diğer bazı kanser ilaçları ile birlikte de uygulanabilir.   TAXOL genellikle her 2-3 haftada bir 3 ila 24 saatlik infüzyon şeklinde bir veniniz içine uygulanır, meme kanserinde haftalık olarak da uygulanması mümkündür. Dozlama ile ilgili ayrıntılı bilgi bu Kullanma Talimatının sonunda bu ilacı uygulayacak Sağlık Personeli için hazırlanan bölümde yer almaktadır.   Uygulama yolu ve metodu: TAXOL intravenöz infüzyon yoluyla damar (ven) içine uygulanır.   Değişik yaş grupları: Çocuklarda kullanımı: TAXOL’ün 18 yaşın altındaki çocuklarda ve ergenlerde güvenliliği ve etkililiği kanıtlanmamıştır.   Yaşlılarda kullanımı: TAXOL’ün yaşlılarda kullanımı ile ilgili yeterli çalışma yoktur.   Özel kullanım durumları Böbrek yetmezliği Böbrek yetmezliğinin paklitaksel atılımı üzerindeki etkisi araştırılmamıştır.   Karaciğer yetmezliği: Eğer karaciğerinizde bir sorun varsa, doktorunuz sizin daha düşük miktarda TAXOL almanıza karar verebilir.   Eğer TAXOL’ün etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz var ise doktorunuz  veya eczacınız ile konuşunuz.   Kullanmanız gerekenden daha fazla TAXOL kullandıysanız: TAXOL’den kullanmanız gerekenden fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.  İlacınız bir sağlık personeli tarafından uygulanacağından kullanmanız gerekenden daha fazla TAXOL uygulanımı beklenmez.   TAXOL’ü kullanmayı unutursanız: TAXOL’ü kullanmayı unutursanız, doktorunuzu mutlaka bilgilendiriniz. İlacınız bir sağlık personeli tarafından uygulanacağından kullanmanız gereken dozun unutulması beklenmez.   TAXOL ile tedavi sonlandığındaki oluşabilecek etkiler: Doktorunuz TAXOL ile tedavinizin ne kadar süreceğini size bildirecektir. Kendinizi iyi hissetseniz bile doktorunuza danışmadan tedaviyi erken kesmeyiniz.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

TAXOL, taksan olarak adlandırılan antikanser ilaç grubuna dahildir. Bu ilaçlar kanserli hücrelerin büyümesini engeller.  TAXOL 100 mg/17 mL enjeksiyonluk çözeltinin her mililitresi 6 mg paklitaksel içerir. TAXOL 100 mg/17 mL enjeksiyonluk çözelti, 1 flakonluk ambalaj formları ile kullanıma sunulmaktadır TAXOL, yumurtalık ve meme kanseri tedavisinde, bir çeşit akciğer kanseri tedavisinde (Küçük Hücreli Olmayan Akciğer Kanseri)  ve Kaposi sarkomu tedavisinde kullanılır.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

TAXOL’ü çocukların göremeyeceği veya erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız.   Ambalajdaki son kullanma tarihinden sonra TAXOL’ükullanmayınız. Son kullanma tarihi belirtilen ayın son günüdür.   Dilüsyondan önce: TAXOL’ü 15-30oC arasındaki oda sıcaklığında ve ambalajında saklayınız. Işıktan korumak için orijinal kutusunda saklayınız. Açılmayan flakonların donmuş olması ürünü olumsuz yönde etkilemez. Mikrobiyal açıdan, ürün açıldıktan sonra 25°C’nin altında maksimum 28 gün boyunca saklanabilir. Belirtilenin dışındaki saklama süresi ve koşulları kullanıcının sorumluluğundadır. Dilüsyondan sonra: Mikrobiyal açıdan seyreltilen ürün hemen kullanılmalıdır. Hemen kullanılamadığı durumlarda seyreltmenin kontrollü ve valide edilmiş aseptik koşullarda yapılması şartıyla, buzdolabında 2-8°C arasında 24 saati geçmemesi koşulu ile saklanabilir.   Seyreltmeden sonraki stabilite bilgisi ile ilgili daha fazla ayrıntı için bu kullanma talimatının sonunda yeralan sağlık personeli için hazırlanan bölüme bakınız.   Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz TAXOL’ü kullanmayınız.  

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

 TAXOL sitotoksik bir antikanser ilacıdır ve dikkatle kullanılmalıdır. Çözelti seyreltmeleri özel alanlarda sorumlu personel tarafından aseptik koşullarda yapılmalıdır. Eldiven kullanılmalıdır. Deri ve mukoz membranlarla temas etmemesi için gereken önlemler alınmalıdır. Eğer TAXOL deriyle temas ederse derhal su ve sabunla yıkanmalıdır. Mukoz membranlarla temas ederse bol suyla yıkanmalıdır. Lokal maruziyeti takiben karıncalanma, yanma ve kızarıklık görülmüştür. İnhalasyonu takiben dispne, göğüs ağrısı, gözlerde yanma, boğazda yanma ve bulantı rapor edilmiştir. Ekstravazasyon ihtimaline karşı, ilaç uygulanması sırasındaki muhtemel infiltrasyon için infüzyon bölgesinin yakından izlenmesi önerilir. TAXOL mikropor membranı 0.22 mikron’dan büyük olmayan in-line filtre ile uygulanmalıdır. PVC kaplı tübün giriş ve çıkış ağzının kısa tutulduğu filtre sistemlerinde önemli DEHP sızıntısı olmamaktadır. TAXOL infüzyondan önce %0,9 sodyum klorür enjeksiyonu, %5 dekstroz enjeksiyonu, %5 dekstroz ve %0,9 sodyum klorür enjeksiyonu ya da %5 dekstrozlu Ringer çözeltisi ile son konsantrasyon 0,3-1,2 mg/mL olacak şekilde aseptik tekniklerle seyreltilmelidir. Çözelti hazırlandıktan sonra formülün taşıyıcı maddesine bağlı olarak dumanlı bir görünüm alabilir. Mikropor membranı 0.22 mikron’dan küçük olan in-line bir filtre ile uygulanmalıdır. Bir in-line filtre içeren IV tüpünden geçen çözeltide önemli bir potens kaybı kaydedilmemiştir. TAXOL çözeltileri cam, polipropilen ve poliolefin kaplarda hazırlanmalı ve saklanmalıdır. Polietilen line’lı olanlar gibi PVC içermeyen uygulama setleri kullanılmalıdır. Seyreltilmiş çözelti, oda sıcaklığında (yaklaşık 25°C) ve oda ışığında 27 saat kimyasal ve fiziksel olarak stabil kalır; bu süre içerisinde infüzyonlar tamamlanmalıdır. Önerilen 3 saatlik infüzyon programı uzatıldığında nadiren çökme bildirilmiştir. Çökmeye neden olabileceğinden, aşırı çalkalama, vibrasyon veya sallamadan kaçınılmalıdır. Kullanımdan önce infüzyon setleri geçimli bir seyreltici ile çalkalanmalıdır. Seyreltilmiş çözelti, 25°C veya 5°C’de, %5 dekstroz çözeltisi (D5W) ile seyreltildiğinde 7 güne kadar ve %0,9 sodyum klorür enjeksiyonu (normal salin solüsyonu – NSS) ile seyreltiğinde 14 güne kadar kimyasal ve fiziksel olarak stabildir. Flakon tıpasının çökmesine ve dolayısıyla sterilitenin bozulmasına yol açabileceklerinden Chemo-Dispensing Pin aleti ya da sivri uçlu benzer aletler kullanılmamalıdır. Uygun kullanım ve antikanser ilaçların atılması ile ilgili prosedürler göz önünde bulundurulmalıdır. Cilt maruziyeti riskini en aza indirmek için TAXOL 100 mg/17 mL enjeksiyonluk çözelti içeren flakonu kullanırken her zaman sıvı ve hava geçirmez eldiven giyiniz. Buna klinik servislerde, eczanelerde, depolarda ve evde sağlık servislerinde yapılan ambalajın açılması ve inceleme, tesis içinde taşıma, dozun hazırlanması ve uygulanması gibi işlemler dahildir. Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.   

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

TAXOL 100 mg/17 ml enjektabl solüsyon

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

Başka ilaçların TAXOL üzerindeki etkisi:   Sisplatin Klinik kombinasyon çalışmalarında TAXOL’ün sisplatinden ÖNCE uygulanması ile karşılaştırıldığında, TAXOL sisplatinden SONRA verildiği zaman, daha belirgin miyelosupresyon ve paklitaksel klerensinde yaklaşık % 33 azalma görülür.   Sitokrom P450 2C8 ve 3A4 Substratları, İndükleyicileri ve İnhibitörleri TAXOL metabolizması sitokrom P450 izoenzimleri CYP2C8 ve CYP3A4 tarafından katalize edilir. TAXOL bilinen sitokrom P450 izoenzimleri CYP2C8 ve CYP3A4 substratları,  inhibitörleri (eritromisin, fluoksetin, gemfibrozil) ya da indükleyicileri (rifampisin, karbamazepin, fenitoin, efavirenz, nevirapin) ile eşzamanlı uygulandığı zaman dikkatli olunmalıdır. In vitro olarak, paklitakselin 6α-hidroksipaklitaksele metabolize olması bazı ajanlarca (ketokonazol, verapamil, diazepam, kinidin, deksametazon, siklosporin, teniposid, etoposid, ve vinkristin) inhibe edilmiş, ama kullanılan konsantrasyonlar normal terapötik dozları takiben in vivo olarak bulunanları geçmiştir. Testosteron, 17α-etinil estradiol, retinoik asit, montelukast ve CYP2C8’in spesifik bir inhibitörü olan quercetin de in vitro 6α-hiroksipaklitaksel oluşumunu inhibe etmiştir. Paklitakselin farmakokinetiği CYP2C8 ve/veya CYP3A4 substratları, indükleyiciler ya da inhibitörleri olan komponentlerle etkileşmeler sonucu in vivo olarak da değiştirilebilir.   Simetidin Paklitakselin klerensi ön tedavi olarak uygulanan simetidinden etkilenmez.   TAXOL’ün başka ilaçlar üzerindeki etkisi:   Doksorubisin TAXOL doksorubisinden ÖNCE ve önerilenden daha uzun infüzyon süreleri kullanılarak uygulandığı zaman, kombine TAXOL ve doksorubisin kullanımı ile daha derin nötropenik ve stomatit episodları ile karakterize sıra etkileri gözlenmiştir (TAXOL 24 saatte, doksorubisin 48 saatte uygulanmıştır). Doksorubisinin (ve aktif metaboliti doksorubisinolün) plazma seviyeleri TAXOL ve doksorubisinin kombine uygulanması ile artabilir. Ancak, bolus doksorubisin ve 3-saatlik TAXOL infüzyonu uygulanarak yapılan bir çalışmanın verilerinde toksisite paterni üzerinde sıranın bir etkisine rastlanmamıştır. TAXOL’ün metastatik meme kanserinin birinci basamak tedavisinde önerilen dozlaması, paklitaksel ve doksorubisin yakın aralıkla uygulandıklarında doksorubisinin ve aktif metabolitlerinin eliminasyonu azalabileceğinden, doksorubisinden 24 saat sonradır.   Epirubisin Literatürdeki raporlar, bir epirubisin metaboliti olan epirubisinolün plazma seviyelerinin, paklitaksel ve epirubisin kombine halde kullanıldığında artabileceğini öne sürmektedir. Artan epirubisinol plazma seviyelerinin klinik önemi bilinmemektedir.  

Doz Aşımı Ve Tedavisi

TAXOL doz aşımının bilinen bir antidotu yoktur. Başlıca komplikasyonlar kemik iliği süpresyonu, periferal nörotoksisite ve mukozit şeklindedir. Pediyatrik hastalardaki doz aşımları akut etanol toksisitesi ile bağlantılı olabilir (bkz. bölüm 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).  

Etkin Maddeler

Her ml’de 6 mg Paklitaksel

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grup: Antineoplastik ajanlar ATC Kodu: L01CD01 Etki mekanizması: TAXOL’ün aktif maddesi paklitaksel antineoplastik bir ajandır. Paklitaksel tübülin dimerlerinden mikrotübül toplanmasını artıran yeni bir antimikrotübül ajanıdır. Depolimerizasyonu önleyerek mikrotübülleri stabilize eder. Bu stabilizasyon sonucu, hayati interfaz ve mitotik hücre fonksiyonları için gerekli olan mikrotübül ağının normal dinamik reorganizasyonu inhibe olur. Paklitaksel ayrıca hücre siklusu boyunca anormal mikrotübül demetlerinin oluşumunu ve mitoz esnasında mikrotübül multipl asterlerini indükler.

Farmakokinetik Özellikler

Genel özellikler Paklitakselin farmakokinetiği 300 mg/m2dozuna kadar geniş bir dozlama aralığında ve 3 ila 24 saatlik infüzyonlarda değerlendirilmistir. Sonuçlar, paklitakselin farmakokinetiğinin artan dozlar ile birlikte Cmaks ve EAA’daki orantılı olmayan artış ile birlikte nonlineer ve doygun olduğunu göstermiştir. Toplam vücut klerensi, paklitakselin plazma konsantrasyonu arttıkça azalma gösterir.   İntravenöz uygulamayı takiben, paklitaksel plazma konsantrasyonlarında bifazik sapma göstermektedir. Başlangıçtaki hızlı sapma periferal kompartmanlara dağılımı ve ilacın eliminasyonunu temsil etmektedir. Bir sonraki faz, periferal kompartmanlardan paklitakselin yavaş olarak geriye taşınması ile ilişkilidir. 135 ve 175 mg/m2dozlarında ve 3 ve 24 saatlik infüzyonlarda ortalama terminal yarılanma ömrü 13,1–52.7 saat aralığındadır ve total vücut klerensi 12.2 ile 23.8 l/saat/m2’dir. Ortalama kararlı durum dağılım hacmi 198 ila 688 l/m2’dir ki bu paklitakselin yaygın ekstravasküler dağılımının ve/veya dokulara bağlandığının göstergesidir.   Sistemik paklitaksel ölçümlerindeki değişkenlik, başarılı tedavi uygulamaları için ölçülen EAA(0-4) ile kıyaslandığında düşüktür; çoklu doz uygulamalarında paklitakselin birikimine dair bir kanıt yoktur.   Emilim: İntravenöz uygulanır.   Dağılım: İlacın ortalama % 89’u serum proteinlerine bağlanır ve simetidin, ranitidin, deksametazon ya da difenhidramin paklitakselin proteinlere bağlanmasını etkilemez.   Biyotransformasyon: İnsan karaciğeri mikrosomları ve doku dilimleri ile yapılan in vitro çalışmalar paklitakselin başlıca sitokrom P450 isozimi CYP2C8 tarafından 6α-hidroksipaklitaksele metabolize edildiğini göstermiştir; ayrıca CYP3A4 iki minör metabolit olan 3’-p-hidroksipaklitaksel ve 6α, 3’-p-dihidroksipaklitaksele metabolize eder. In vitro olarak, paklitakselin 6α-hidroksipaklitaksele olan metabolizması bir takım ajanlarca inhibe edilmiştir (bknz. bölüm 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).   Eliminasyon: TAXOL’ün 15-275 mg/m2 dozlarda 1, 6 ve 24 saatlik infüzyonlar şeklinde intravenöz uygulanmasını takiben dozun % 1,3 ila % 12,6’sı değişmeden idrara geçer; bu durum yoğun bir böbrek dışı klerensin göstergesidir. 3-saatlik infüzyonla radyoaktif olarak işaretli 225 ya da 250 mg/m2 TAXOL dozu uygulanan beş hastada radyoaktivitenin %14’ü idrarda bulunmuş ve %71’i 120 saatte feçesle atılmıştır. Bulunan toplam radyoaktivite dozun %56’sı ila %101’i arasında değişmiştir. Feçeste bulunan uygulanan radyoaktivitenin ortalama %5’i paklitaksel olmuş, özellikle 6α-hidroksipaklitaksel olmak üzere metabolitler dengeyi sağlamışlardır.   Doğrusallık/Doğrusal Olmayan Durum: Artan dozlarda uygulanan 3 saatlik infüzyonlar doğrusal olmayan farmakokinetik sonuçlar vermiştir. 135 mg/m2’lik doz % 30 artırılarak 175 mg/m2’ye çıkartıldığı zaman Cmaks ve eğri altındaki alan (EAA) değerleri sırasıyla % 75 ve % 81 artmıştır.   Tedavi gören hastanın sistemik TAXOL’e verdiği cevaplar arasında çok fazla fark yoktur, çoklu tedavi kürlerinde paklitakselin biriktiğine dair herhangi bir bulgu yoktur.   Hastalardaki karakteristik özellikler   Böbrek yetmezliği:Böbrek yetmezliğinin paklitaksel atılımı üzerindeki etkisi araştırılmamıştır. Karaciğer yetmezliği:Paklitaksel 3-saatlik infüzyonun atılımı ve toksisitesi, farklı derecelerde karaciğer yetmezliği olan 35 hasta üzerinde değerlendirilmiştir. Normal bilirubin düzeyli hastalara oranla, bilirubin seviyesi normal üst sınırın (NÜS) £ 2 katı olan hastalarda uygulanan 175 mg/m2 plazma paklitaksel maruziyeti artmış, ancak, toksisite sıklığında veya seviyesinde herhangi bir belirgin artış görülmemiştir. Serum toplam bilirubin >2 kat NÜS olan 5 hastada istatistiksel açıdan belirgin olmayan düzeyde ciddi miyelosupresyon, daha da azaltılmış bir dozda (110 mg/m2) görülmüş, ancak plazma maruziyetinde herhangi bir artış gözlenmemiştir (Pozoloji ve uygulama şekli-karaciğer yetmezliği ve özel kullanım uyarıları ve önlemleri-karaciğer yetmezliği bölümlerine bakınız.)

Farmasötik Form

Enjeksiyonluk çözelti Berrak, renksiz ila açık sarı viskoz çözelti, görsel incelemede esasen partikül madde yoktur.  

Gebelik Ve Laktasyon

Genel tavsiye: Gebelik Kategorisi: D.   Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon): Paklitakselin gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. TAXOL gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.   Gebelik dönemi: TAXOL gebe bir kadına verildiğinde fetusa zarar verebilir. TAXOL’ün embriyo ve fetus üzerinde toksik olduğu tavşanlarda ve fertiliteyi azalttığı da sıçanlarda gösterilmiştir. Gebe kadınlarda yapılmış çalışma yoktur. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, TAXOL ile tedavi sırasında gebe kalmaktan kaçınmaları konusunda uyarılmalıdırlar. Eğer TAXOL gebelik sırasında kullanılırsa veya hasta bu ilacı alırken gebe kalırsa hasta muhtemel tehlike konusunda bilgilendirilmelidir.   Laktasyon dönemi: Paklitakselin insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. TAXOL ile tedavi sırasında emzirme durdurulmalıdır.   Üreme yeteneği / Fertilite: TAXOL’ün fertiliteyi azalttığı sıçanlarda gösterilmiştir.  

Geçimsizlikler

Seyreltilmemiş konsantrenin plastize edilmiş PVC ekipmanı veya infüzyon için solüsyon hazırlamak amacıyla kullanılan cihazlar ile temasından kaçınılmalıdır. Hastanın, PVC infüzyon torbaları veya setlerinden süzülen DEHP [di-(2-etilheksil)fitalat] maruziyetini en aza indirmek için seyreltilmiş TAXOL çözeltileri şişelerde (cam, polipropilen) veya plastik torbalarda (polipropilen, poliolefin) saklanmalı ve polietilen-astarlı uygulama setleriyle uygulanmalıdır.   Bu tıbbi ürün, bölüm 6.6’da belirtilenler dışında başka tıbbi ürünler ile karıştırılmamalıdır.

İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi

İlk ruhsat tarihi: 31.03.1997 Ruhsat yenileme tarihi: 31.03.2007  

İstenmeyen Etkiler

Yan etkilerin sıklığı ve şiddeti TAXOL tedavisi alan, over, meme, küçük hücreli olmayan akciğer veya Kaposi sarkomu hastalarında genellikle benzer olmuştur. Ancak AIDS’e bağlı Kaposi sarkomu olan hastalarda daha sık ve şiddetli hematolojik toksisite, enfeksiyonlar (fırsatçı enfeksiyonlar* dahil) ve ateşli nötropeni görülebilir. Bu hastalar daha düşük doza ve destekleyici tedaviye gereksinim duyabilir.   *Cytomegalo virüs, Herpes simplex, Pneumocystis carinii, M. avium intracellulare, özofageal kandidiyazis, kriptosporidiyozis, kriptokokal menenjit ve lökoensefalopati   Klinik Deneyimde ve Pazarlama Sonrası Deneyimde Bildirilen İstenmeyen Yan Etkiler Aşağıdaki sıklık grupları kullanılmıştır: Çok yaygın (≥ 1/10); yaygın (≥ 1/100 ila ≤ 1/10); yaygın olmayan (≥ 1/1,000 ila ≤ 1/100); seyrek (≥ 1/10,000 ila ≤ 1/1,000); çok seyrek (≤ 1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)   Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar Çok yaygın: Enfeksiyon Yaygın olmayan: Septik şok Bilinmiyor: Kriptokokal menenjit, sepsis, lökoensefalopati, fırsatçı enfeksiyon, cytomegalo virüs enfeksiyonu, pneumocystis carinii enfeksiyonu, mycobacterium avium kompleks enfeksiyonu, özofageal kandidiyazis, kriptosporidial gastroenterit, pnömoni, Herpes simplex, idrar yolu enfeksiyonu, üst solunum yolu enfeksiyonu, sinüzit, rinit   Kan ve lenf sistemi hastalıkları Çok yaygın: Kemik iliği yetmezliği, kanama, nötropeni, anemi, trombositopeni, lökopeni, Seyrek: Febril nötropeni Bilinmiyor: Akut miyeloid lösemi, miyelodisplastik sendrom, hematotoksisite, platelet sayısında azalma   Bağışıklık sistemi hastalıkları Çok yaygın: Aşırı duyarlılık reaksiyonları, kızarma Yaygın olmayan: Solunum sıkıntısı, anjiyoödem, genel ürtiker Bilinmiyor: Anafilaktik şok, anafilaktik reaksiyon (fatal sonuçlanabilen)   Metabolizma ve beslenme hastalıkları Bilinmiyor: Anoreksi   Psikiyatrik hastalıklar Bilinmiyor: Konfüzyonel durum   Sinir sistemi hastalıkları Çok yaygın: Nörotoksisite, periferal nöropati, anormal görsel uyarılmış potansiyeller Bilinmiyor: Grand mal nöbet, otonomik nöropati, ensefalopati, konvülziyon, periferal motor nöropati, sersemlik, koordinasyon anormalliği, hipertoni, parestezi, baş ağrısı, uykusuzluk   Göz hastalıkları Bilinmiyor: Optik sinir bozukluğu, gözde kıvılcım çakması, fotopsi, görsel yüzen cisimcikler   Kulak ve iç kulak hastalıkları Bilinmiyor: Duyma kaybı, ototoksisite, vertigo, kulak çınlaması   Kardiyak hastalıklar Çok yaygın: Anormal elektrokardiyogram Yaygın: Bradikardi Yaygın olmayan: Miyokardiyal enfarktüs, kardiyomiyopati, ventriküler taşikardi, atriyoventriküler blok ve taşikardi Bilinmiyor: Ventriküler yetmezlik, kardiyak yetmezlik, konjestif kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, ejeksiyon fraksiyonunda azalma, supraventriküler taşikardi, iletim bozukluğu, ekstrasistoller, sinus bradikardi, elektrokardiyogram repolarizasyon anormalliği   Vasküler hastalıklar Çok yaygın: Hipotansiyon Yaygın olmayan: Tromboz, hipertansiyon, trombofilebit Bilinmiyor: Şok, filebit   Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar Bilinmiyor: Solunum yetmezliği, pulmoner embolizm, pulmoner fibröz, intersitisyel akciğer hastalığı, radyasyon pnömonisi, dispne, akciğer zarında efüzyon, burun kanaması, öksürük   Gastrointestinal hastalıklar Çok yaygın: Karın ağrısı, diyare, bulantı, kusma Bilinmiyor: Barsak tıkanması, barsak perforasyonu, mezenterik tromboz, iskemik kolit, pankreatit, psödomembranöz kolit, nötropenik enterokolit, assit, özafajit, mukozal enflamasyon, kabızlık   Hepato-bilier hastalıklar Yaygın: Aspartat aminotransferazda artış, kan alkalin fosfatazında artış, karaciğer fonksiyon testi anormalliği Yaygın olmayan: Kan bilirubininde artış Bilinmiyor: Hepatik nekroz (fatal sonuçlanabilen), hepatik ensefalopati (fatal sonuçlanabilen)   Deri ve deri altı doku hastalıkları Çok yaygın: Alopesi Yaygın: Cilt ve tırnak değişiklikleri Bilinmiyor: Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, multiform eritem, eksfoliyatif dermatit, ürtiker, recall fenomeni, ciltte dökülme, ciltte fibroz, selülit, kaşıntı, döküntü, eritem, onikoliz, akne   Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları Çok yaygın: Artralji, miyalji Yaygın olmayan: Bel ağrısı Bilinmiyor: Ekstremitelerde ağrı   Böbrek ve idrar hastalıkları Bilinmiyor:Böbrek yetmezliği, böbrek toksisitesi   Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar Yaygın: Ekstravazasyon, enjeksiyon bölgesi reaksiyonu, lokalize ödem, ağrı, dokuda sertleşme, yumuşaklık, ciltte renk değişimi, titreme, zedelenme Bilinmiyor: Dehidrasyon, pireksi, ödem, göğüs ağrısı, hiperhidroz, asteni, kırıklık   Araştırmalar Bilinmiyor: Kan kreatinin seviyesinde yükselme   Tek-Ajan Çalışmalarındaki Yan Etki Deneyimlerinin Ortak Analizi Başka türlü belirtilmediği sürece, aşağıdaki tartışma klinik çalışmalarda tek-ajan TAXOL ile(135 veya 175 mg/m2 dozlarından biriyle ve 3 veya 24 saatlik uygulamayla) tedavi edilen solid tümörleri olan 812 hastanın genel güvenlilik veritabanını yansıtmaktadır.   Hematolojik toksisite: TAXOL’ün doz kısıtlayıcı en önemli toksisitesi kemik iliği süpresyonudur. En önemli hematolojik toksisite olan nötropeni doza ve plana bağlı olmuş ve genellikle hızla reversibl olmuştur. Ciddi nötropeni (<500 hücre/mm3) 24-saatlik infüzyonla 3-saatlik ile olduğundan daha sık görülmüştür; infüzyon süresinin miyelosupresyon üzerindeki etkisi dozdan daha fazla olmuştur. Nötropenide kümülatif ilaç alımı ile artış olmamıştır ve daha önce radyasyon tedavisi görmüş hastalarda daha sık veya daha şiddetli olarak ortaya çıkmamıştır. Enfeksiyon episodları çok yaygın olarak gözlenmiş ve bütün hastaların %1’inde fatal olmuştur ve bunlara sepsis, pnömoni ve peritonit dahildir. İdrar yolu enfeksiyonları ve üst solunum yolu enfeksiyonları en sık rapor edilen enfeksiyöz komplikasyonlar olmuştur. İleri HIV hastalığı ve kötü prognozlu AIDS’e bağlı Kaposi sarkomu olan immun sistemi baskı altında bulunan hasta popülasyonunda, hastaların %61’inde en az bir fırsatçı enfeksiyon rapor edilmiştir. Ciddi nötropeni gelişen hastalarda G-CSF dahil destek tedavisi kullanımı önerilir. Hastaların yüzde yirmisinin trombosit sayımları tedavideyken en az bir defa 100,000 hücre/mm3’ün altına düşmüştür; %7’sinin trombosit sayımı en kötü <50,000 hücre/mm3 düzeyinde olmuştur. Kanama episodları bütün kürlerin %4’ünde ve bütün hastaların %14’ünde rapor edilmiştir, ama hemorajik episodların çoğunluğu lokalize olmuş ve bu olayların sıklığı TAXOL dozu ve planı ile bağlantısız bulunmuştur.   Nörolojik: Tek ajan TAXOL alan hastalarda nörolojik belirtilerin sıklığı ve şiddeti genellikle doza bağlı olmuştur. Periferal nöropati sıklığı kümülatif dozla artmıştır. Parestezi genellikle hiperestezi şeklinde ortaya çıkar. Periferal nöropati bütün hastaların %1’inde TAXOL’ün kesilme sebebi olmuştur. TAXOL tedavisinin kesilmesi ile birlikte bir kaç ay içinde sensor semptomlar iyileşmiş ve kaybolmuştur. Daha önceki tedaviler sonucu oluşmuş nöropatiler TAXOL tedavisi için bir kontrendikasyon değildir.  Literatürdeki seyrek anormal görme raporları hastalarda inatçı optik sinir zararları olabileceğini hatırlatmaktadır.   Aşırı duyarlılık reaksiyonları (ADR):Bütün hastalara TAXOL’den önce ön tedavi uygulanmıştır. Aşırı duyarlılık reaksiyonlarının şiddeti ve sıklığı TAXOL dozu ve planından etkilenmemiştir. Bu ciddi reaksiyonlar sırasında en sık gözlenen semptomlar dispne, kızarma, göğüs ağrısı ve taşikardi olmuştur. Ayrıca karın ağrısı, ekstremitelerde ağrı, terleme ve hipertansiyon da bildirilmiştir. Özellikle kızarma ve döküntü gibi minor aşırı duyarlılık reaksiyonları terapötik müdahale veya TAXOL tedavisinin bırakılmasını gerektirmemiştir.   Enjeksiyon Yeri Reaksiyonu: Enjeksiyon yeri reaksiyonları genellikle hafif olmuş ve lokalize ödem, ağrı, eritem, yumuşaklık, sertlik şeklinde kendini göstermiştir. Bazen ekstravazasyon, selülit ile sonuçlanabilir. Bazen ekstravazasyona bağlı olarak ciltte kabuklaşma ve soyulma bildirilmiştir. Ayrıca ciltte renk değişikliği de görülebilir. Bu reaksiyonlar 24-saatlik infüzyonla 3-saatlik infüzyonla olduğundan daha sık görülmüştür. Bazı vakalarda, enjeksiyon yeri reaksiyonunun ortaya çıkması ya uzun süreli bir infüzyon sırasında ortaya çıkmış ya da bir hafta ila 10 günlük bir gecikme görülmüştür.   Kardiyovasküler: Bütün hastaların %12’sinde ve uygulanan bütün kürlerin % 3’ünde infüzyonun ilk 3 saat içinde hipotansiyon görülmüştür. Bütün hastaların %3’ünde ve bütün kürlerin %1’inde infüzyonun ilk 3 saati içinde bradikardi gözlenmiştir. Klinik çalışmalarda  sinus bradikardi, sinus taşikardi ve prematüre vuruşlar gibi repolarizasyon anormallikleri şeklindeki elektrokardiyogram (EKG) değişiklikleri gözlenmiştir. TAXOL tedavisi süresince hastaların < %1’inde ciddi kardiyak iletim anormallikleri bildirilmiştir. Eğer hastalar belirgin iletim anormalliği geliştirirse, uygun tedavi uygulanmalı ve TAXOL tedavisi süresince sürekli elektrokardiyografik izleme yapılmalıdır.   Gastrointestinal (GI) Toksisite: Bütün hastalarda çok yaygın olarak bulantı/kusma, diyare ve mukozit kaydedilmiştir. Mukozit plana bağlı olmuş ve 24-saatlik infüzyonla 3-saatlik infüzyonla olduğundan daha sık görülmüştür. TAXOL ile tek başına ve diğer kemoterapötik ajanlarla kombine olarak tedavi edilen hastalarda G-CSF’nin birlikte uygulanmasına rağmen nadiren nötropenik enterokolit (tiflit) gözlenmişitr.   Aşağıda tek ajan TAXOL uygulaması ile (klinik çalışmalarda tedavi edilen 812 hasta) veya TAXOL ile pazarlama sonrası deneyimde bildirilen yan etkiler verilmiştir. Aşağıdaki sıklık grupları kullanılmıştır: Çok yaygın (≥ 1/10); yaygın (≥ 1/100 ila ≤ 1/10); yaygın olmayan (≥ 1/1,000 ila ≤ 1/100); seyrek (≥ 1/10,000 ila ≤ 1/1,000); çok seyrek (≤ 1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)   Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar Çok yaygın: Enfeksiyon Yaygın olmayan: Septik şok Seyrek: Pnömoni, sepsis   Kan ve lenf sistemi hastalıkları Çok yaygın: Miyelosupresyon, nötropeni, anemi, trombositopeni, lökopeni, ateş, kanama Seyrek: Febril nötropeni Çok seyrek: Akut miyeloid lösemi, miyelodisplastik sendrom     Bağışıklık sistemi hastalıkları Çok yaygın: Minör aşırı duyarlılık reaksiyonları (daha çok kızarma ve döküntü) Yaygın olmayan: Tedavi gerektiren belirgin aşırı duyarlılık reaksiyonları (örn; hipotansiyon, anjiyonörotik ödem, solunum sıkıntısı, genel ürtiker, ödem, bel ağrısı, titreme) Seyrek: Anafilaktik reaksiyonlar (fatal sonuçlar) Çok seyrek: Anafilaktik şok   Metabolizma ve beslenme hastalıkları Çok seyrek: Anoreksi   Psikiyatrik hastalıklar Çok seyrek: Konfüzyonel durum   Sinir sistemi hastalıkları Çok yaygın: Nörotoksisite (genelde periferal nöropati) Seyrek: Motor nöropati (minor distal zayıflık ile sonuçlanan) Çok seyrek: Otonomik nöropati (paralitik ileus ve ortostatik hipotansiyon ile sonuçlanan), Grand mal nöbetler, konvülziyonlar, ensefalopati, sersemlik, baş ağrısı, ataksi   Göz hastalıkları Çok seyrek: Geri dönüşlü optik sinir ve/veya görsel bozukluklar (skotomda kıvılcım çakması), özellikle önerilen dozdan daha yüksek dozlar alan hastalarda fotopsi ve görsel yüzen cisimcikler   Kulak ve iç kulak hastalıkları Çok seyrek: Duyma kaybı, kulak çınlaması, vertigo, ototoksisite   Kardiyak hastalıklar Çok yaygın: Anormal EKG Yaygın: Bradikardi Yaygın olmayan: Kardiyomiyopati, asemptomatik ventriküler taşikardi, bigemineli taşikardi, AV blok ve senkop, miyokard enfarktüsü Çok seyrek: Atriyal fibrilasyon, supraventriküler taşikardi   Vasküler hastalıklar Çok yaygın: Hipotansiyon Yaygın olmayan: Hipertansiyon, tromboz, trombofilebit Çok seyrek: Şok   Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim

Etkin madde: Paklitaksel                   6 mg/ml   Yardımcı maddeler: Yardımcı maddeler için 6.1’e bakınız.

Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri

TAXOL’ün karsinojenik potansiyeli incelenmemiştir. TAXOL’ün in vitro (insan lenfositlerinde kromozom aberasyonları) ve in vivo (farelerde mikronükleus testi) olarak klastojen olduğu gösterilmiştir. TAXOL Ames testinde ya da CHO/HGPRT gen mutasyon tayininde mutajenik değildir. TAXOL alan sıçanlarda fertilitede azalma ve implantasyon sayısında ve canlı fetus sayısında azalma görülmüştür. TAXOL’ün organojenez sırasında tavşanlarda embriyotoksik ve fetotoksik olduğu da gösterilmiştir.

Kontrendikasyonlar

 Paklitaksele veya özellikle polioksietillenmiş kastor yağı olmak üzere diğer bileşenlerine karşı alerjisi olanlarda kontrendikedir.  TAXOL,  gebelik ve laktasyon döneminde kontrendikedir (bkz. bölüm 4.6). Ayrıca başlangıç nötrofil sayısı 1,500 hücre/mm3`den düşük solid tümörü olan hastalarda ve başlangıç ya da takip eden nötrofil sayımları 1,000 hücre/mm3`den düşük olan AIDS’e bağlı Kaposi sarkomu olan hastalarda da kontrendikedir.

Kullanım Yolu

Damar içine uygulanır.

Küb’ Ün Yenileme Tarihi

29.12.2009

Müstahzar Adı

TAXOL 100 mg/17 ml enjeksiyonluk çözelti

Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri

TAXOL kanser kemoterapi ilaçlarının kullanımında deneyimli bir doktorun gözetimi altında uygulanmalıdır. Önemli aşırı duyarlılık reaksiyonları gelişebileceğinden uygun destekleyici ekipmanların bulundurulması gerekir. TAXOL seyreltilerek infüzyon şeklinde uygulanmalıdır. TAXOL ile tedaviden önce hastalara kortikosteroidler, antihistaminikler ve H2 antagonistleriyle ön tedavi uygulanmalıdır (bkz; bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli). TAXOL bir platinum komponenti ile kombine olarak verildiği zaman platinum komponentinden önce verilmelidir.   Anafilaksi ve Aşırı duyarlılık Reaksiyonları Anaflaksi ve ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonları, TAXOL alan hastalarda yaygın olarak oluşmuştur. Bu reaksiyonlar muhtemelen histamine bağlıdır. Ön tedaviye rağmen hastalarda nadiren ölümcül reaksiyonlar görülmüştür.Tüm hastalara kortikosteroidler, antihistaminikler ve H2 antagonistleriyle ön tedavi uygulanmalıdır. Ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonu görülürse TAXOL infüzyonu derhal kesilmeli ve hastaya bir daha TAXOL uygulanmamalıdır. Yüz ve boyunda kızarıklık, deri reaksiyonları, taşikardi, dispne ve hipotansiyon gibi aşırı duyarlılık reaksiyonları TAXOL tedavisinin kesilmesini genellikle gerektirmeyebilir, ancak dikkatli olunması gerekir.   Hematolojik Toksisite Kemik iliği supresyonu (özellikle nötropeni) doza ve uygulanan programa bağlıdır ve doz sınırlayan toksisitedir. TAXOL ile tedavi sırasında sık sık kan sayımı yapılmalıdır. Başlangıç nötrofil sayısı 1500 hücre/mm3’ den az (Kaposi sarkomu olan hastalarda 1000 hücre/mm3’ den az olduğunda) olan hastalara TAXOL uygulanmamalıdır. TAXOL ile yapılan bir kür tedavi sırasında ciddi nötropeni (500 hücre/mm3’ den az) gelişmesi halinde sonraki kürlerin dozunun % 20 azaltılması önerilir.   Ağır Kalp İletim Anormallikleri Tedavi sırasında ender olarak ağır iletim anormallikleri kaydedilmiştir. TAXOL uygulanması sırasında ciddi iletim anormallikleri gelişirse uygun tedavi uygulanmalı ve daha sonra TAXOL uygulandığında devamlı olarak elektrokardiyografik gözlem yapılmalıdır.    Kardiyovasküler Toksisite TAXOL uygulanması sırasında hipotansiyon, hipertansiyon ve bradikardi gözlenmiştir; hastalar genellikle asemptomatiktir ve çoğunlukla tedavi gerekmez. Ciddi vakalarda, doktorun kararı doğrultusunda TAXOL infüzyonlarının kesilmesi ya da ara verilmesi gerekebilir. Özellikle TAXOL infüzyonunun ilk saatlerinde hayati bulguların sık sık gözlenmesi önerilir. Ciddi iletim anormallikleri olan hastalar dışında, devamlı elektrokardiyografik monitorizasyon gerekmez. TAXOL, metastatik meme kanserinin birinci basamak tedavisinde trastuzumab veyadoksorubisin ile kombine kullanıldığında kardiyak fonksiyonların izlenmesi tavsiye edilir (bkz. bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). TAXOL’ün söz konusu kombinasyonları ile tedavi düşünüldüğünde hastalar kardiyak geçmiş, fiziksel muayene, EKG, ekokardiyogram ve/veya MUGA incelemelerini kapsayan temel kardiyak değerlendirmeye tabi tutulmalıdırlar. Kardiyak fonksiyon, tedavi süresince her 3 ayda bir devamlı olarak izlenmelidir. İzleme kardiyak bozukluk gelişen hastaların tespit edilmesine yardımcı olabilir. Tedaviyi gerçekleştiren doktor tarafından ventriküler fonksiyon değerlendirmesinin sıklığına karar verilirken, uygulanan antrasiklinin kümülatif dozu(mg/m2) dikkatle değerlendirilmelidir. Testlerde kardiyak fonksiyonda bozulma görülürse, bu asemptomatik olsa dahi, geri dönüşümsüz kardiyak hasar oluşması potansiyeline karşı tedaviye devam edilmesi halinde sağlanacak klinik yararlar tedaviyi gerçekleştiren doktor tarafından dikkatlice değerlendirilmelidir. Eğer tedaviye devam edilmesine karar verilirse kardiyak fonksiyon daha sık izlenmelidir (örn. her 1-2 siklus). Sinir Sistemi Her ne kadar periferal nöropati insidansı yüksek olsa da, ciddi semptomlar nadiren ortaya çıkar. Ciddi vakalarda, daha sonraki tüm TAXOL kürlerinde dozun % 20 azaltılması önerilir. TAXOL dehidrate etanol içerir ve bütün hastalarda etanolün merkezi sinir sistemi (MSS) üzerine olası etkileri ve diğer etkileri dikkate alınmalıdır. Çocuklar etanolün etkilerine yetişkinlerden daha duyarlı olabilir (Uyarı ve önlemler için Pediyatrik Kullanım bölümüne bakınız).   Enjeksiyon Yeri Reaksiyonu Ekstravazasyona sekonder reaksiyonlar dahil, enjeksiyon yeri reaksiyonları genellikle hafif olmuş ve eritem, yumuşaklık, deride renk değişmesi ya da enjeksiyon yerinde terleme şeklinde kendini göstermiştir. Bu reaksiyonlar 24-saatlik infüzyonla 3-saatlik infüzyonda olduğundan daha sık gözlenmiştir. Farklı bir yerde farklı bir bölgeye TAXOL uygulanmasını takiben daha önce ekstravazasyon olan bir yerde deri reaksiyonlarının reküre etmesi, yani “tekrarı” nadiren rapor edilmiştir. Flebit, selülit, indurasyon, deride eksfolyasyon, nekroz ve fibroz gibi daha ciddi olaylar TAXOL güvenlilik çalışmasında ender olarak bildirilmiştir. Bazı vakalarda enjeksiyon yeri reaksiyonları ya uzun süreli bir infüzyon sırasında ortaya çıkmış ya da bir hafta ila on gün geç görülmüştür. Halen ekstravazasyon reaksiyonları için bilinen spesifik bir tedavi yoktur. Ekstravazasyon olasılığı bulunduğundan, ilaç uygulanması sırasında infüzyon yerinin yakından gözlenerek infiltrasyon olasılıklarının kontrol edilmesi önerilir.   Karaciğer Yetmezliği Karaciğer yetmezliği olan hastalarda toksisite riski (özellikle III – IV. derece miyelosupresyon) artabilir. 3 ve 24 saatlik infüzyonlar için tavsiye edilen doz ayarlaması “Pozoloji ve uygulama şekli” bölümündeki tabloda verilmiştir.  Hastalar miyelosupresyon ön bulguları bakımından yakından izlenmelidir.   Pediyatrik Kullanım TAXOL’ün pediyatrik hastalardaki güvenliliği ve etkinliği kanıtlanmamıştır. TAXOL’ün 3 saatlik intravenöz infüzyonla 350 mg/m2’den 420 mg/m2’ye kadar giden dozlarda uygulandığı bir klinik çalışmada MSS toksisitesi raporları (nadiren ölümle bağlantılı) alınmıştır. Çok büyük olasılıkla toksisite kısa bir infüzyon süresinde verilen TAXOL taşıyıcısındaki etanol komponentinin yüksek dozu ile ilişkilidir. Antihistaminlerin eşzamanlı kullanımı bu etkiyi yoğunlaştırabilir. Paklitakselin kendisinin direkt bir etkisinin olabileceği de göz ardı edilememekle birlikte, bu çalışmada kullanılan yüksek dozlar (önerilen yetişkin dozunun iki katından daha fazla) TAXOL’ün bu popülasyondaki güvenliliği değerlendirilirken dikkate alınmalıdır.   Geriyatrik Kullanım İleri derecede yumurtalık kanseri, meme kanseri veya NSCLC tedavisinin güvenliğini ve etkinliğini değerlendiren sekiz klinik çalışmada TAXOL alan 2228 hasta ve adjuvan memekanseri çalışmasında TAXOL alacak şekilde randomize edilen 1570 hasta arasında 649 hasta (%17) 65 yaş veya üzerinde, bunlardan 49’u da (%1) 75 yaş veya üzerindedir. Çalışmaların çoğunda, ciddi miyelosupresyon yaşlı hastalarda daha sık görülürken, bazı çalışmalarda ciddi nöropati yaşlı hastalarda daha yaygın olmuştur. NSCLC ile ilgili iki klinik çalışmada, TAXOL ile tedavi edilen yaşlı hastalarda kardiyovasküler olayların görülme sıklığı daha yüksek olmuştur. Etkinlikle ilgili tahminler, yaşlı ve genç hastalarda aynı gibi görünür,ancak çalışmaya katılan yaşlı hastaların sayısının düşük olması nedeniyle karşılaştırmalı etkinlik kesin olarak belirlenememiştir. Yumurtalık kanserinin tedavisiyle ilgili bir çalışmada, yaşlı hastalar, genç hastalara oranla daha düşük bir ortalama hayatta kalma oranı sergilemiş, ancak diğer etkinlik parametrelerinin hiçbiri genç grubun lehinde olmamıştır.

Pozoloji Ve Uygulama Şekli

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi: Ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonlarının riskini azaltmak için TAXOL uygulanmasından önce bütün hastalara ön tedavi yapılmalıdır. Bu tür bir ön tedavi TAXOL uygulamasından yaklaşık 6 ve 12 saat önce oral olarak veya yaklaşık 30 ila 60 dakika önce I.V. olarak 20 mg deksametazon (veya eşdeğeri), 30 ila 60 dakika önce I.V. olarak 50 mg difenhidramin (veya eşdeğeri) ve 30 ila 60 dakika önce 300 mg simetidin veya 50 mg ranitidin’den oluşabilir. Daha sonraki TAXOL dozları, solid tümörü olan hastalarda nötrofil sayısı >1,500 hücre/mm3 ve trombosit sayısı >100,000 hücre/mm3 (Kaposi sarkomalı hastalarda <1000 hücre/mm3) olana kadar uygulanmamalıdır. Ciddi nötropeni (<500 hücre/mm3) ya da ciddi periferal nöropati gelişen hastalarda daha sonraki ilaç uygulamalarında doz %20 azaltılmalıdır. Nörotoksisite insidansı ve nötropeni şiddeti doz ile artar.   İlerlemiş veya metastatik over kanserinde Kombinasyon tedavisi: Daha önceden tedavi görmemiş hastalarda her 3 haftada bir 3 saatlik I.V. infüzyonla 175 mg/m2 dozunda uygulanır. Alternatif olarak her 3 haftada bir 24 saatlik I.V. infüzyonla 135 mg/m2’lik daha miyelosupresif bir doz kullanılabilir. Bir platin bileşiği ile kombine edilerek kullanılacak ise TAXOL platin bileşiğinden önce verilmelidir. Tek ajan tedavisi: Daha önceden kemoterapi görmüş hastalarda önerilen rejim her 3 haftada bir 3 saatte intravenöz yoldan 175 mg/m2’dir.   Meme kanserinde Adjuvan tedavi: TAXOL, antrasiklin ve siklofosfamid (AC) tedavisini takiben 4 kür olarak her 3 haftada bir 3 saatte intravenöz yoldan 175 mg/m2 dozunda uygulanır. İlerlemiş veya metastatik meme kanserinin birinci basamak, kombinasyon tedavisi: TAXOL, doksorubisin (50 mg/m2) ile kombine kullanılırken doksorubisinden 24 saat sonra verilmelidir. Önerilen TAXOL dozu her 3 haftada bir 3 saatte intavenöz yoldan 220 mg/m2’dir. TAXOL’un trastuzumab ile kombine kullanımında tavsiye edilen dozu, kürler arasında 3 hafta bırakılarak 3 saatte intravenöz yoldan 175 mg/m2’dir. TAXOL infüzyonuna trastuzumabın ilk dozunu izleyen gün veya önceki trastuzumab dozu iyi tolere edilmişse trastuzumabın daha sonraki dozlarının hemen ardından başlanabilir. Metastatik meme kanserinin tek ajan tedavisi: Her 3 haftada bir 3 saatte intravenöz yoldan 175 mg/m2 olarak uygulanır. Haftalık dozlama: Paklitaksel içeren ilaçlar meme kanseri tedavisinde 80-100 mg/m2 dozunda haftada bir kullanılabilir.   Pre-medikasyon, TAXOL uygulamasından 30 dakika önce intravenöz deksametazon sodyum fosfat enjeksiyonu (deksametazon 8 mg) ve ranitidin hidroklorür enjeksiyonu (ranitidin 50 mg) veya famotidin enjeksiyonu (famotidin 20 mg) ve difenhidramin hidroklorür tablet (difenhidramin hidroklorür 50 mg) içerecek şekilde tamamlanmalıdır.   Deksametazonun başlangıç dozu 8 mgdır. Bir sonraki uygulamaya kadar klinik olarak anlamlı herhangi bir aşırı duyarlılık reaksiyonu bildirilmemişse, devam eden haftada, deksametazon dozu önceki haftanın yarısı ( 4 mg) olacak şekilde azaltılır. Devam eden haftalarda klinik olarak belirgin bir aşırı duyarlılık reaksiyonu bildirilmez ise; minumum doz 1 mg olana kadar, doz önceki haftanın yarısı olacak şekilde azaltılır.   Küçük hücreli olmayan akciğer kanserinde Kombinasyon tedavisi: Daha önceden tedavi görmemiş hastalarda her 3 haftada bir 3 saatlik I.V. infüzyonla 175 mg/m2 dozunda uygulanır. Alternatif olarak her 3 haftada bir 24 saatlik I.V. infüzyonla 135 mg/m2’lik daha miyelosupresif bir doz kullanılabilir. Bir platin bileşiği ile kombine edilerek kullanılacak ise TAXOL platin bileşiğinden önce verilmelidir. Tek ajan tedavisi: TAXOL 175-225 mg/m2 dozunda her üç haftada bir 3 saatlik I.V. infüzyonla uygulanır.   AIDS’e bağlı Kaposi sarkomunda İkinci basamak tedavi: Kürler arasında 3 hafta ara bırakılarak 3 saatte intravenöz yoldan 135 mg/m2 TAXOL ya da kürler arasında 2 hafta ara bırakılarak 3 satte intravenöz yoldan 100 mg/m2 TAXOL uygulanır (doz yoğunluğu 45-50 mg/m2/hafta). HIV hastalıkları ilerlemiş hastalarda gözlenen immunosupresyona dayanarak, bu hastalarda aşağıdaki modifikasyonlar önerilir: Üç ön tedavi ilacından biri olan deksametazonun dozu oral yoldan 10 mg’a indirilmeldir; TAXOL tedavisi yalnızca eğer nötrofil sayımı 1000 hücre/mm3 olursa başlatılmalı ya da tekrarlanmalıdır; Takip eden TAXOL kürlerinin dozu ciddi nötropeni (bir hafta ya da daha uzun bir süre <500 hücre/mm3) geliştiren hastalarda %20 azaltılmalıdır. Klinik olarak endike olduğu şekilde eşzamanlı hematopoietik büyüme faktörü (G-CSF) başlatılmalıdır. Uygulama şekli: TAXOL, I.V. infüzyon yolu ile uygulanır. TAXOL, mikropor membranı 0,22 mikrondan küçük olan in-line bir filtre ile uygulanmalıdır.   Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği: Karaciğer yetmezliği olan hastalarda toksisite riski (özellikle III. – IV. derece miyelosupresyon) artabilir. 3 ve 24 saatlik infüzyonlar için tavsiye edilen doz ayarlaması aşağıdaki tabloda sunulmuştur. Hastalar miyelosupresyon ön bulguları bakımından yakından izlenmelidir. Karaciğer Yetmezliği Olan Hastalar için Önerilen Doz   Karaciğer Yetmezliği derecesi Transaminaz Seviyeleri Bilirubin Seviyeleria Tavsiye Edilen TAXOL Dozub 24 – Saatlik İnfüzyon < 2 x NÜS ve £ 1,5 mg/dL 135 mg/m2 2 – < 10 x NÜS ve £ 1,5 mg/dL 100 mg/m2 < 10 x NÜS ve 1,6 – 7,5 mg/dL 50 mg/m2 ³ 10 x NÜS veya > 7,5 mg/dL Tavsiye edilmez. 3 – Saatlik İnfüzyon < 10 x NÜS ve £ 1,25 x NÜS 175 mg/m2 < 10 x NÜS ve 1,26 – 2,0 x NÜS 135 mg/m2 < 10 x NÜS ve 2,01 – 5,0 x NÜS 90 mg/m2 ³ 10 x NÜS veya > 5,0 x NÜS Tavsiye edilmez. a 3 ve 24 saatlik infüzyonlar için verilen bilirubin seviye kriterleri arasındaki farklılıklar klinik çalışma dizaynındaki farklılıklardan dolayıdır. b Tavsiye edilen dozlar tedavinin ilk kürü içindir; daha sonraki kürlerde yapılacak doz azaltması bireysel toleransa göre yapılmalıdır. NÜS = Normal üst sınır   Pediyatrik popülasyon: TAXOL’ün 18 yaşın altındaki çocuklarda ve ergenlerde güvenliliği ve etkililiği kanıtlanmamıştır.   Geriyatrik popülasyon: TAXOL’ün yaşlılarda kullanımı ile ilgili yeterli çalışma yoktur.

Raf Ömrü

24 ay

Ruhsat Numarası(Ları)

 31.03.1997 – 101/61

Ruhsat Sahibi

 Bristol-Myers Squibb İlaçları Inc. İstanbul Şubesi Maslak – İstanbul Tel: (0212) 335 89 00 Faks: (0212) 286 2496 e-mail: ruhsat@bmsilac.com.tr  

Ruhsat Sahibi

Plaza Spring Giz kat:8, Meydan Sok. Maslak – İstanbul adresindeki Bristol-Myers Squibb İlaçları Inc. İstanbul Şubesi

Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler

15-30oC arasındaki oda sıcaklığında ve ambalajında saklayınız. Işıktan korumak için orijinal kutusunda saklayınız. Açılmamış TAXOL enjeksiyonluk flakonları orijinal ambalajda 15-30 oC’de saklanırsa ambalajın üzerindeki tarihe kadar stabil kalır. Buzdolabında saklanan açılmamış flakonlarda oda sıcaklığına ulaşınca biraz çalkalamayla çözünen bir tortu oluşur. İlacın kalitesi etkilenmez. Eğer çözelti bulanıksa ya da tortu çözülmüyorsa o flakon atılır. Dondurulan üründe olumsuz bir etki oluşmaz. Seyreltilen çözeltiler buzdolabında saklanmamalıdır.  

Terapötik Endikasyonlar

Over Kanserinde Taxol,   platin içeren bir ilaç ile kombine olarak ilerlemiş veya metastatik over kanserinin birinci basamak tedavisinde,   ilerlemiş veya metastatik over kanserinin ikinci basamak tedavisinde endikedir.   Meme Kanserinde Erken evre adjuvan tedavide: Taxol’ün, nod pozitif meme kanserinin adjuvan tedavisinde antrasiklin ve siklofosfamid tedavisini takiben kullanımı endikedir.   Birinci basamak tedavide: Taxol ilerlemiş veya metastatik meme kanserinin birinci basamaktedavisinde; Antrasiklin tedavisinin uygun olduğu hastalarda bir antrasiklinle kombine olarak veya  Antrasiklin tedavisinin uygun olmadığı hastalarda tek ajan olarak veya  HER-2’si kuvvetli pozitif (3 pozitif veya FISH tekniği ile pozitif) olduğu immunohistokimyasal yöntem ile tayin edilen hastalarda trastuzumab ile kombine olarak endikedir. İkinci basamak tedavide: Taxol, kombinasyon kemoterapisinin başarısız olduğu metastatik meme kanserinin ikinci basamak tedavisinde endikedir. Uygulanan birinci basamak tedavisinde klinik açıdan kontrendikasyon bulunmadıkça bir antrasiklin yer almalıdır.   Küçük Hücreli Olmayan Akciğer Kanserinde (NSCLC) TAXOL, küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin birinci basamak tedavisinde küratif cerrahi müdahale veya radyasyon tedavisi almayacak hastalarda bir platin bileşiği ile kombine olarak endikedir.   Kaposi Sarkomada AIDS’e bağlı Kaposi Sarkoma’nın ikinci basamak tedavisinde endikedir.  

Üretici Bilgileri

Bristol-Myers Squibb S.r.l. Via del Murillo Km 2.800, 04010 Sermoneta/Latina, Italya

Yardımcı Maddeler

Purifiye polioksietillenmiş kastor yağı, dehidrate alkol

Yardımcı Maddelerin Listesi

 Purifiye polioksietillenmiş kastor yağı Dehidrate alkol USP  % 49.7 (h/h)

Doz Aşımı

Yüksek doz tolterodin alımında şiddetli antikolinerjik etkiler oluşur. En önemli yan etkiler  idrar yapma zorluğu ve akomodasyon bozukluğudur. Tedavi semptomatik olup gastrik lavaj yapılıp aktif kömür verilmelidir.

Endikasyonlar

Toltex acil idrara çıkma dürtüsü, sık idrara çıkma, sıkıştırma veya idrar tutamama semptomları olan hiperaktif mesaneli hastaların tedavisinde endikedir.

Farmakodinamik Özellikler

Tolterodin kompetetif muskarinik reseptör antagonistidir. İn vivo çalışmalarda tükrük bezinden ziyade mesaneye seçicilik göstermiştir. 5-hidroksi metil metaboliti tolterodine yakın antimüskarinik etkiye sahip olup tolterodinin etkisine katkıda bulunur. 4 hafta içinde tedavi edici etki başlar.

Farmakokinetik Özellikler

Oral olarak alındığında % 77’si absorbe olur. Hızla absorbe olarak 1-2 saat sonra maksimum serum konsantrasyonları oluşur. Yemeklerden sonra alımı biyoyararlılığını %53 arttırır. Yüksek oranda plazma proteinlerine bağlanır. %3.7’si serbesttir. 5-Hidroksimetil metabolitinin % 36’sı serbest olup proteine çok bağlanmaz. Oral kullanımda karaciğerde metabolize olur. Tolterodin, 5-metil gruplarının oksidasyonuyla başlayan metabolik süreçte sitokrom P450 2D6 tarafından farmakolojik aktif 5-hidroksimetil metabolitine dönüşür. Oral alımdan sonra %77’si idrar ile %17’si feçes ile atılır.   % 51 oranında karboksilli metaboliti, %29 oranında N-dealkile karboksilli metaboliti idrarla atılır.

Farmasötik Şekli

Film tablet

Formülü

Beher film tablet  2 mg tolterodin tartarat  ve boyar madde titanyum dioksit ihtiva eder.

İlaç Etkileşmeleri

Antimüskariniklerle birlikte kullanımda terapötik etkinlik ve yan etkiler artabilir. Muskarinik reseptör antogonistleri ile birlikte kullanımda ise tolterodin terapötik etkisi azalabilir. Metaklorpramid ve sisaprid gibi prokinetik ajanların gastrointestinal sistem üzerindeki etkileri tolterodin ile azalabilir.   Fluoksetin : Fluoksetin selektif serotonin geri alımı inhibitörü ve CYP2D6 inhibitörüdür. Fluoksetinin tolterodin ve metabolitleri farmakokinetiği üzerindeki etkisini inceyen bir çalışmada fluoksetin tolterodin AUC (eğri altı alan)’sini 4.8 katına çıkarmış, Cmax’ı %52 azaltmıştır. Fluoksedin Tolterodin’in 5-hidroksimetil metabolitlerinin AUC (eğri altı alan)’sini ise %20 azaltmıştır. Tolterodin fluoksetin ile beraber kullanıldığında doz ayarlamasına gerek yoktur.   Sitokrom P450  izoenzimleri tarafından metabolize edilen diğer ilaçlar : Tolterodin CYP enzimlerini tarafından  metabolize edilen diğer ilaçlarla  anlamlı  klinik etkileşime girmez.  Deneysel amaç için kullanılan metabolik ilaçlar ile yapılan bir çalışmada CYP2D6, 2C19, 3A4 ya da 1A2’nin etkilerinin tolterodin tarafından inhibe edildiğine ait bulgu görülmemiştir.   CYP3A4 inhibitörleri :  Metabolizması yavaşlamış hastalarda ketakonazol ile birlikte kullanımda tolterodin Cmax ve AUC’si (eğri altı alan) 2-2.5 katına çıkmaktadır. Bu bulgulara göre antifungal ajanlar (ketokonazol, itrakonazol, mikanazol) gibi kuvvetli  sitokrom P450 3A inhibitörleri  ve delavirdin, fluoksamin, simetidin, ditiazem, disülfiram, greyfurt suyu, indinavir ,nefazon ,neviparin ,propoksifen , ritonavir   ,verapamil içeren diğer inhibitörler  veya makrolit antibiotikler (eritromisin ve klaritromisin )  siklosporin ve  vinblastin ,  tolterodin ile birlikde kullanıldığında tolterodin plazma konsantrasyonları  artabilir (Uyarılar ve dozaj ile kullanım kısmına  bakınız)   Varfarin : Sağlıklı gönüllülerde yapılan çalışmalarda tolterodin ve varfarinin birlikde kullanımında protrombin zamanı, faktör VII supresyonu veya varfarin farmakokinetiği üzerinde etki tespit edilmemiştir.   Oral kontraseptifler :  Yapılan çalışmalar tolterodinin oral kontraseptiflerin (etinilestradiol , levonorgestrel ) farmakokinetiği üzerinde etkisinin olmadığını göstermiştir.   Diüretikler : Tolterodin ile birlikte indapamid, hidroklorotiazid, triamtren, klorotiazid, metilklorotiazid, furosemid gibi diüretiklerin kullanımı hiçbir elektrokardiyografik yan etkiye sebep olmaz .   Gıda/bitki etkileşimleri : Gıdalar tolterodin tabletlerin biyoyararlanımını yaklaşık %53 arttırır. Greyfurt suyu tolterodin serum düzeyini ve/veya tolterodin toksisitesini arttırır.    St John’s word  CYP3A enzimlerini açığa çıkarır.

Kontraendikasyonlar

Tolterodin veya  içindeki yardımcı maddelere aşırı duyarlılığı olanlarda, üriner retansiyon, gastrik retansiyon, kontrol edilemeyen dar açılı glokomda, miyastenia gravisde  kontrendikedir. 

Kullanım Şekli Ve Dozu

Önerilen doz günde iki kere 2 mg’dır. Yan etkiler ciddi boyutlarda ise günde iki kere 1 mg önerilir. Hepatik veya renal  fonksiyonları düşük olan veya sitokrom P450 3A4 inhibitörü alan hastalarda günde iki kere 1 mg kullanılır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Toltex 1 mg Film Tablet, 28 ve 56 adetlik blister ambalajda

Ruhsat Sahibi

Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. Bağlarbaşı Gazi cad. 64-66, Üsküdar / İstanbul

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

22 Mart 2006 – 207/77

Saklama Koşulları

25 o C’nin altındaki oda sıcaklığında ve kuru bir yerde muhafaza ediniz ÇOCUKLARIN GÖREMEYECEĞİ, ERİŞEMEYECEĞİ YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

2 mg  tolterodin tartarat  içeren   film kaplı tablet, 28 ve 56 adetlik blister ambalajda

Uyarılar/Önlemler

Uzun QT sendromu / Torsades de Pointes’e neden olabilir. Bu nedenle tanısı konmuş veya şüpheli konjenital uzamış QT sendromu veya Torsades de Pointes hastalarında kesinlikle kullanılmamalıdır.   Üriner retansiyon riski nedeniyle mesane ağzı obstrüksiyonu olan hastalarda ve gastrik retansiyon riskinden dolayı pilorik stenosis gibi gastrointestinal obstrüktif şikayeti olan hastalarda kullanılırken tedbirli olunmalıdır. Dar açılı glokomu olanlar ile renal yetersizliği olanlarda tedbirli kullanılmalı, hepatik fonksiyonları düşük hastalarda ve güçlü CYP3A4 inhibitörleri ile tedavide (Eritromisin, Klaritromisin, Ketakonazol, İtrakonazol, Mikanazol) günlük doz 2 kez 1 mg’ı aşmamalıdır.  Renal yetmezlikte tedbirli kullanılmalıdır.   Gebelikde kullanımı : Gebelik kategorisi C. Hamile kadınlarda tolterodin ile yapılmış çalışmalar olmadığı için hamilelik boyunca anne için yararı fetusa olabilecek zararından fazla ise kullanılmalıdır.   Emzirmede kullanımı : İnsan sütüne geçişi ile ilgili  çalışmalar olmadığı için emziren anneler tarafından kullanılmamalıdır.   Çocuklarda kullanımı : Bu husus henüz açıklığa kavuşmamıştır. Kullanım önerilmez.   Araç ve makine kullanmaya etkisi : Akomodasyon bozukluğuna neden olabileceğinden araç ve makine kullanım yeteneğini olumsuz olarak etkileyebilir.

Üretim Yeri

Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. Organize Sanayi Bölgesi, Çerkezköy / Tekirdağ

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Görülen yan etkiler şunlardır;   Santral sinir sistemi : Başağrısı (%7), uykusuzluk (%3), yorgunluk (%3), baş dönmesi (%5)   Dermatolojik : Cilt kuruluğu (%1)   Gastrointestinal sistem  : Ağız kuruluğu (%35), karın ağrısı (%5), konstipasyon (%7), dispepsi (%4), diyare (%4)   Nöromusküler, adale :  Artralji(%2)   Oküler : Anormal görme (akomodasyon bozukluğu %2), göz kuruluğu (%3)   Solunum sistemi : Bronşit (%2)   Kardiyovasküler sistem : Göğüs ağrısı % 2   Genitoüriner sistem : Dizüri % 2   Satış sonrası görülen yan etkiler : Anafilaktik reaksiyonlar (angioödemi içeren), taşikardi, palpasyon, periferal ödem ve halisinasyonlar bildirilmiştir.    “BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA  BAŞVURUNUZ”

Doz Aşımı

Flukonazol ile bir adet doz aşımı vakası bildirilmiştir. 42 yaşında HIV ile enfekte bir hastanın 8200 mg flukonazol aldığı söylendikten sonra, kişide halüsinasyonlar gelişmiş ve paranoid davranış göstermiştir. Hasta hastaneye kaldırılmış ve durumu 48 saat içinde eski haline dönmüştür. Aşırı doz durumlarında semptomatik tedavi (destekleyici önlemler ve gerektiğinde mide lavajı ile birlikte) yeterli olabilir. Flukonazol, büyük oranda idrarla atılır; zorlu volüm diürezi, muhtemelen eliminasyon hızını artıracaktır. Üç saatlik bir hemodializ seansı plazma seviyelerini takriben % 50 azaltır.

Endikasyonlar

Kültür ve diğer laboratuar çalışmalarının sonuçları bilinmeden önce tedavi başlatılabilir.  Fakat bu sonuçlar mevcut  olduğunda, tedavi gerektiği şekilde düzenlenmelidir. TRIFLUCAN, aşağıdaki durumların tedavisinde endikedir : Kriptokoksik menenjit ve diğer organların (akciğer ve cilt gibi) enfeksiyonları dahil olmak üzere kriptokokkozis. AIDS’li hastalar, organ nakli yapılmış veya immünosupresyonun diğer sebepleri olan veya normal bulunan hastalar tedavi edilebilir. Flukonazol, AIDS’li hastalarda kriptokoksik hastalığın nüksünü önlemek için idame tedavisi olarak kullanılabilir. Kandidemi, dissemine kandidiyazis ve yayılıcı (invaziv) kandida enfeksiyonlarının diğer formları dahil olmak üzere sistemik kandidiyazis. Bunlar periton, endokard,göz, akciğer ve idrar yolları enfeksiyonlarını kapsar. Habis hastalığı olan, yoğun bakım ünitelerinde yatan, sitotoksik veya immünosupresif tedavi gören, veya kandida enfeksiyonlarına predispoze edici diğer faktörlerin bulunduğu hastalar tedavi edilebilirler. Mukozal kandidiyazis. Bunların arasında orofarenjeal, ösofajeal, yayılıcı olmayan (non-invaziv) bronkopulmoner enfeksiyonlar, kandidüria, mukokütan ve kronik oral atrofik kandidiyazis (proteze bağlı ağız yarası) vardır. Normal veya bağışıklık fonksiyonları bozulmuş hastalar tedavi edilebilir. AIDS’li hastalardaki orofarenjeal kandidiyazisin yinelenmesinin  önlenmesinde kullanılabilir. Habis hastalık sebebiyle sitotoksik kemoterapi veya radyoterapi uygulaması sonucu fungal enfeksiyonlara predispoze olmuş hastalarda fungal enfeksiyonların önlenmesinde. İmmün sistemi yeterli hastalarda, koksidioidomikozis, parakoksidioidomikozis, sporotrikozis ve histoplazmozis dahil derin endemik mikozlarda.

Farmakodinamik Özellikler

Flukonazol, yeni triazol sınıfı antifungal ajanların bir üyesi olup, fungal sterol sentezinin güçlü ve spesifik bir inhibitörüdür. Flukonazolun oral veya intravenöz uygulamayı takiben farmakokinetik özellikleri birbirine benzer. Flukonazol, oral uygulamayı müteakip iyi absorbe olur ve plazma seviyeleri (ve sistemik biyoyararlılık) intravenöz uygulamayı takiben erişilen seviyelerin %90’ından yüksektir. Oral absorbsiyon beraberce gıda alınması ile etkilenmez. Açlık halinde doruk plazma seviyeleri, dozu müteakip 0.5-1.5 saat sonra oluşur ve plazma eliminasyon yarı ömrü yaklaşık 30 saattir. Plazma konsantrasyonları doza orantılıdır. Günde bir defalık dozların tekrarlanan uygulamasıyla % 90 istikrarlı durum (steady state) seviyelerine 4-5. günlerde erişilir. İlk gün, mutad günlük dozun iki misli olarak verilen yükleme dozu, ikinci günde plazma düzeylerinin yaklaşık %90 istikrarlı durum seviyelerine erişmesini sağlar. Görünür dağılım hacmi toplam vücud sıvısına çok yaklaşır. Plazma proteinine bağlanma düşüktür ( % 11 – 12). Flukonazol, incelenen bütün vücut sıvılarına iyi bir penetrasyon gösterir. Tükürük ve balgamdaki flukonazol seviyeleri, plazma seviyeleri ile benzerlik gösterir. Fungal menenjitli hastalarda BOS (beyin omurilik sıvısı)’daki flukonazol seviyeleri, buna tekabül eden plazma seviyelerinin takriben %80’idir. Başlıca atılım yolu böbrek olup, uygulanan dozun takriben % 80’i idrarda değişmemiş ilaç halinde bulunur. Flukonazol klerensi, kreatinin klerensi ile orantılıdır. Sirküle eden metabolitlere ait bir kanıt saptanmamıştır. Uzun plazma eliminasyon yarı ömrü, tek bir dozla vajinal kandidiyazis tedavisinin ve endike olduğu diğer bütün fungal enfeksiyonların günde tek doz ve haftada tek dozlarla tedavilerinin esasını teşkil eder. Flukonazol, fungal sitokrom P-450’ye bağımlı enzimler için çok spesifiktir. Günde 50 mg olarak 28 güne kadar kullanılan flukonazolun erkeklerde plazma testosteron konsantrasyonlarını veya çocuk doğurma yaşındaki kadınlarda steroid konsantrasyonlarını etkilemediği gösterilmiştir. Günde 200-400 mg flukonazolun, sağlıklı erkek gönüllülerde endojen steroid seviyelerinde veya ACTH ile uyarılmış cevapta, klinik anlamlı etkisi yoktur.

Farmasötik Şekli

Kapsül

Formülü

Her Triflucan 100 mg kapsülde 100 mg flukonazol ve kapsül boyar maddeleri patent mavisi V, titanyum dioksit ve eritrosin bulunur.

İlaç Etkileşmeleri

Aşağıdaki diğer tıbbi ürünler ile kullanımı kontrendikedir:   Sisaprid: Flukonazol ile beraber sisaprid uygulanan hastalarda torsade de pointes de dahil olmak üzere  bazı kardiyak olaylar bildirilmiştir. Kontrollü bir çalışmada, günde bir kez 200 mg flukonazol ve günde dört kez 20 mg sisapridin birlikte uygulanmasının, sisaprid plazma düzeylerinde artışa ve QT aralığının uzamasına neden olduğu gösterilmiştir Bu vakaların çoğunda, hastaların aritmilere yatkın olduğu veya altta yatan ciddi rahatsızlıkları bulunduğu görülmektedir; ayrıca, rapor edilen olaylar ile olası bir flukonazol-sisaprid ilaç etkileşimi arasındaki ilişki belirsizdir. Bu tip etkileşimlerin potansiyel ciddiyetinden dolayı flukonazol alan hastalarda sisaprid ile birlikte tedavi kontrendikedir (bkz Kontrendikasyonlar).   Terfenadin: Terfenadin ile birlikte azol grubu antifungal ilaçları alan hastalarda QTc aralığının uzamasına sekonder olarak ciddi kardiyak disritmilerin ortaya çıkması nedeniyle etkileşme çalışmaları yapılmıştır. QTc aralığının uzadığını göstermek için günlük 200 mg’lık flukonazol dozuyla yapılan bir çalışma başarılı olmamıştır.  Günde 400 mg ve 800 mg flukonazol ile yapılan bir başka çalışmada, günlük 400 mg veya daha fazla dozlarda flukonazol alımı beraber uygulanan terfenadinin plazma seviyelerini önemli ölçüde yükseltmiştir. Terfenadin ile beraber 400 mg veya daha fazla dozlarda flukonazol kullanımı kontrendikedir (bkz.Kontrendikasyonlar). Günde 400 mg’dan az flukonazol dozları ile beraber terfenadin kullanılan hastalar ise dikkatlice izlenmelidir. Eşzamanlı olarak flukonazol ve terfenadin alan hastalarda, spontan olarak rapor edilmiş palpitasyonlar, taşikardi, baş dönmesi ve göğüs ağrısı vakaları mevcuttur; bu vakalarda rapor edilen advers olaylar ile ilaç tedavisi veya altta yatan tıbbi rahatsızlıklar arasındaki ilişki belirsizdir. Bu tür bir etkileşimin potansiyel ciddiyeti nedeniyle, terfenadinin flukonazol ile kombinasyon halinde alınmaması önerilmektedir. (bkz. Kontrendikasyonlar)   Astemizol: Flukonazolün astemizolle eşzamanlı uygulaması, astemizol klerensini azaltabilir. Astemizolün plazma konsantrasyonlarında elde edilen artış, QT uzamasına ve nadiren torsade de pointes oluşumuna neden olabilir. Flukonazol ve astemizolün birlikte uygulanması kontrendikedir (bkz. Kontrendikasyonlar).   Pimozid: İn vitro veya in vivo olarak incelenmediği halde, flukonazolün pimozid ile birlikte uygulanması, pimozid metabolizmasında inhibisyona yol açabilir. Pimozidin plazma konsantrasyonlarındaki artış, QT uzamasına ve nadiren torsade de pointes oluşumuna neden olabilir. Flukonazolün pimozidle birlikte uygulanması kontrendikedir (bkz. Kontrendikasyonlar).   Aşağıdaki diğer tıbbi ürünler ile kullanımı tavsiye edilmez:   Eritromisin:   Flukonazol ile eritromisinin eşzamanlı kullanımı, kardiyotoksisite (uzamış QT aralığı, torsades de pointes) ve sonuç olarak ani kalp ölümü riskini artırma potansiyeline sahiptir. Bu kombinasyondan kaçınılmalıdır.   Aşağıdaki diğer tıbbi ürünler ile birlikte kullanımı önlem ve doz ayarlaması gerektirir:   Diğer tıbbi ürünlerin flukonazol üzerine etkisi   Hidroklorotiazid: Kinetik bir etkileşim çalışmasında, flukonazol alan sağlıklı gönüllülerde birlikte çoklu dozlarda hidroklorotiazid verilmesi, flukonazol plazma seviyelerini %40 artırmıştır. Bu sınırlardaki bir etki, birlikte diüretik kullanan hastalarda flukonazol doz rejiminde bir değişiklik gerektirmez ise de, uygulayıcı hekim tarafından akılda bulundurulmalıdır.   Rifampisin : Flukonazol ile birlikte uygulanan rifampisin, flukonazolun eğri altı alanında (EAA) %25 ve yarı-ömründe %20 azalmaya yol açmıştır. Birlikte rifampisin verilen hastalarda flukonazol dozunun artırılması düşünülmelidir.   Diğer tıbbi ürünler üzerine flukonazolün etkisi   Flukonazol, sitokrom P450 (CYP) 2C9 izoenziminin potent inhibitörü ve orta CYP3A4 inhibitörüdür. Aşağıda açıklanan gözlenmiş/belgelenmiş etkileşimlere ek olarak, flukonazolle birlikte uygulanan ve CYP2C9 ve CYP3A4 tarafından metabolize edilen diğer bileşiklerin plazma konsantrasyonunda artış riski mevcuttur. Bu nedenle, bu kombinasyonları kullanırken dikkatli olunmalı ve hastalar dikkatlice izlenmelidir. Flukonazolün enzimi inhibe etme etkisi, flukonazolün uzun yarı ömrü nedeniyle flukonazol tedavisinin kesilmesinden sonra 4-5 gün devam eder (bkz. bölüm Kontrendikasyonlar).   Alfentanil: Bir çalışmada, flukonazolle eşzamanlı tedavi sonrasında alfentanilde T½ uzamasının yanı sıra klerens ve dağılım hacminde düşüş gözlenmiştir. Olası etki mekanizması, flukonazolün CYP3A4’ü inhibe etmesidir. Alfentanilin dozunun ayarlanması gerekebilir.   Amitriptilin, nortriptilin: Flukonazol, amitriptilin ve nortriptilinin etkisini artırır. 5-nortriptilin ve/veya S-amitriptilin, kombinasyon tedavisinin başlangıcında ve bir hafta sonra ölçülebilir. Amitriptilin/nortriptilin dozajı gerekirse ayarlanmalıdır.   Amfoterisin B: Flukonazol ve amfoterisin B’nin enfekte, normal ve bağışıklığı zayıflatılmış farelerde eşzamanlı uygulaması, şu sonuçları göstermiştir: C. albicans ile sistemik enfeksiyonda küçük, ek antifungal etki, Cryptococcus neoformans ile intrakranital enfeksiyonda etkileşim olmaması ve A. Fumigatus ile sistemik enfeksiyonda iki ilacın antagonizmi. Bu klinik çalışmalarda elde edilen sonuçların klinik anlamlılığı bilinmemektedir.   Antikoagulanlar : Etkileşim çalışmasında, sağlıklı erkeklerin varfarin kullanımından sonra flukonazol protrombin zamanını artırdı(% 12). Pazarlama sonrası deneyimde, diğer azol antifungallerinde olduğu gibi, flukonazol ile varfarinin birlikte kullanımda, protrombin zamanının uzamasıyla ilişkili olarak kanama olayları (çürükler, epistaksis, gastrointestinal kanama, hematüri ve melena) bildirilmiştir. Kumarin tipi antikoagulan alan hastalarda protrombin zamanı dikkatlice takip edilmelidir. Varfarin dozunun ayarlanması gerekli olabilir.   Azitromisin: 18 sağlıklı bireyde gerçekleştirilen açık, randomize, üç yönlü çapraz bir çalışmada, 1200 mg oral tek doz azitromisin ve 800 mg oral tek doz flukonazol kullanılarak, ilaçların birbirlerinin farmakokinetiği üzerine olan etkileri değerlendirilmiştir. Flukonazol ve azitromisin arasında anlamlı bir farmakokinetik etkileşime rastlanmamıştır. Benzodiazepinler (Kısa etkili):   Midazolamın oral uygulamasını takiben, flukonazol, midazolamın konsantrasyonunda ve psikomotor etkilerinde belirgin bir artışa yol açmıştır. Midazolam üzerine olan bu etki, flukonazolun oral uygulanmasını takiben, intravenöz uygulanan flukonazole kıyasla daha belirgin olarak görünmektedir. Flukonazol ile tedavi edilen hastalarda, beraberinde benzodiazepin tedavisi gerekliyse, benzodiazepin dozunun azaltılması düşünülmeli ve hastalar uygun şekilde izlenmelidir.   Flukonazol, triazolam (tek doz) eğri altı alanı (EAA) düzeyini yaklaşık %50, Cmax düzeyini %20-32, t½ düzeyini ise triazolam metabolizmasının inhibisyonu nedeniyle %25-50 oranında artırır. Triazolamın dozaj ayarlaması gerekebilir.   Karbamazepin: Flukonazol, karbamazepinin metabolizmasını inhibe eder; serum karbamazepininde %30’luk bir artış gözlenmiştir. Karbamazepin toksisitesi oluşma riski vardır. Konsantrasyon ölçümleri/etkisine bağlı olarak karbamazepinin dozaj ayarlaması gerekebilir.   Kalsiyum kanal blokerleri: Belirli dihidropiridin kalsiyum kanal antagonistleri (nifepidin, isradipin, amlodipin ve felodipin) CYP3A4 tarafından metabolize edilir. Flukonazol, kalsiyum kanal antagonistlerinin sistemik maruziyetini artırma potansiyeline sahiptir. Advers olaylar için sık izleme önerilmektedir.   Selekoksib: Flukonazol (günde 200 mg) ve selekoksibin (200 mg) eşzamanlı tedavisi sırasında, selekoksibin Cmax ve EAA düzeyleri sırasıyla %68 ve %134 oranında artmıştır. Flukonazol ile birleştirildiğinde, selekoksib dozunun yarısı gerekebilir.   Siklosporin: Böbrek nakli geçirmiş hastalar ile yapılan kinetik çalışmada, 200 mg/gün flukonazolun siklosporin seviyelerini yavaşca artırdığı tespit edilmiştir. Bununla beraber, bir diğer tekrarlayan doz çalışmasında kemik iliği nakledilmiş hastalarda 100 mg/gün flukonazol siklosporin seviyelerini etkilememiştir. Flukonazol kullanan hastalarda, siklosporin plazma seviyelerinin  izlenmesi tavsiye edilmektedir. Flukonazol, siklosporinin konsantrasyonunu ve EAA düzeyini anlamlı ölçüde artırır. Bu kombinasyon, siklosporin konsantrasyonuna bağlı olarak, siklosporin dozajı azaltılarak kullanılabilir.   Siklofosfamid: Siklofosfamid ve flukonazolün kombinasyon tedavisi, serum bilirubin ve serum kreatininde artışa neden olur. Kombinasyon, serum bilirubin ve serum kreatinindeki artış riskine daha fazla dikkat ederek kullanılabilir.   Fentanil: Olası fentanil flukonazol etkileşimiyle ilgili bir ölümcül vaka rapor edilmiştir. Araştırmacı, hastanın fentanil intoksikasyonundan öldüğüne karar vermiştir. Buna ek olarak, on iki sağlıklı gönüllüden oluşan randomize, çapraz bir çalışmada, flukonazolün, fentanil eliminasyonunu anlamlı düzeyde geciktirdiği ortaya konmuştur. Fentanil konsantrasyonundaki artış, solunum depresyonuna neden olabilir.   Halofantrin: Flukonazol, CYP3A4 üzerinde inhibisyon etkisi nedeniyle halofantrin plazma konsantrasyonunu artırabilir.   HMG-CoA redüktaz inhibitörleri: Flukonazol, atorvastatin ve simvastatin gibi CYP3A4 ile veya fluvastatin gibi CYP2C9 ile metabolize edilen HMG-Co A redüktaz inhibitörleriyle birlikte uygulandığında miyopati ve rabdomiyoliz riski artar. Eşzamanlı tedavi gerekmesi durumunda, hasta, miyopati ve rabdomiyoliz semptomları açısından gözlenmeli ve kreatinin kinaz izlenmelidir. Kreatinin kinazda belirgin bir artış gözlenmesi veya miyopati/rabdomiyoliz tanısı konması ya da bunlardan şüphelenilmesi durumunda, HMG-Co A redüktaz inhibitörleri kesilmelidir.   Losartan: Flukonazol, losartan ile tedavi sırasında oluşan anjiyotensin II-reseptör antagonizminin çoğundan sorumlu olan aktif metabolitine (E-31 74) losartan metabolizmasını inhibe eder. Hastalar, kan basınçlarını sürekli olarak izletmelidir.   Metadon: Flukonazol, metadonun serum konsantrasyonunu artırabilir. Metadonun dozaj ayarlaması gerekebilir.   Non-steroidal an

Kontraendikasyonlar

TRIFLUCAN, bu ilaca veya buna benzer azol bileşiklerine hassas olduğu bilinen hastalarda kullanılmamalıdır. Multipl doz etkileşim çalışmaları sonuçlarına göre günde 400 mg veya daha yüksek miktarlarda multipl doz flukonazol alan hastalarda flukonazol ile beraber kullanılan terfenadin kontrendikedir. QT aralığını uzattığı bilinen ve CYP3 A4 enzimi aracılığıyla metabolize edilen sisaprid, astemizol, pimozid ve kinidin gibi diğer ilaçların birlikte uygulanması, flukonazol alan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Uyarılar/Önlemler ve İlaç Etkileşimleri ve Diğer Etkileşimler).

Kullanım Şekli Ve Dozu

Flukonazolun günlük dozu fungal enfeksiyonun cinsi ve ciddiyetine bağlı olmalıdır.   Tekrarlayan dozlarla tedavi gerektiren enfeksiyon tiplerinde, tedavi klinik parametreler veya laboratuar testleri aktif fungal enfeksiyonun geçtiğini belirtene kadar devam etmelidir. Yetersiz bir tedavi süresi aktif enfeksiyonun nüksetmesine neden olur. Nüksü önlemek için; AIDS’li ve kriptokoksik menenjit veya nükseden orofarenjeal kandidiazisli hastalarda sıklıkla idame tedavi gerekir. Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde aşağıdaki dozlar uygulanabilir: Yetişkinler: 1.a.  Kriptokoksik menenjit veya diğer bölgelerdeki kriptokoksik enfeksiyonlarda mutad doz, ilk gün 400 mg, müteakiben günde bir defa 200-400 mg’dır. Kriptokok enfeksiyonlarında tedavi süresi, klinik ve mikolojik cevaba bağlı olmakla beraber, kriptokoksik menenjit için genellikle en az 6-8 haftadır. 1.b.  AIDS’li hastalarda, kriptokoksik menenjitin nüksünü önlemek için, hasta tam bir primer tedavi kürünü tamamladıktan sonra flukonazol günde 200 mg olmak üzere süresiz olarak uygulanabilir. 2.Kandidemi, dissemine kandidiyazis, ve diğer yayılıcı (invaziv) kandidal enfeksiyonlarda mutad ilk gün dozu 400 mg bunu takiben günde 200 mg’dır. Klinik cevaba göre bu doz, günde 400 mg’a kadar yükseltilebilir. Tedavinin süresi klinik cevaba bağlıdır. 3.Orofarenjeal kandidiyazis için mutad doz 7-14 gün süreyle günde bir defa 50 -100 mg’ dır. Bağışıklık fonksiyonu ciddi olarak bozulmuş hastalarda gerekirse tedavi daha uzun süre devam ettirilir.           Mukozanın diğer kandidal enfeksiyonlarında (vajinal kandidiyazis hariç, aşağıya bakınız) mesela ösofajitis, yayılıcı olmayan (non-invaziv) bronkopulmoner enfeksiyonlar, kandidüria, mukokütan kandidiyazis vs., mutad etkili doz 14 – 30 gün süreyle verilen günde 50-100 mg’dır. 4.Kandidiyazisin önlenmesinde önerilen flukonazol dozu, hastada fungal enfeksiyon gelişmesi riskine bağlı olarak günde bir kez 50-­400 mg’dır. Sistemik enfeksiyon riski yüksek olan; örneğin derin veya uzun süreli nötropenisi olan hastalarda önerilen doz günde 1 kez 400 mg’dır. Flukonazol uygulaması, önceden tahmin edilen nötropeni başlangıcından bir kaç gün önce başlamalı ve nötrofil sayısı 1000/ mm3 ‘ün üzerine çıktıktan sonra 7 gün daha devam etmelidir. 5.Derin endemik mikozlarda günde 200-400 mg’lık dozlar, 2 yıla kadar gerekebilir.    Tedavi süresi; koksidioidomikoziste 11-24 ay,parakoksidioidomikoziste 2-17 ay, sporotrikoziste 1-16 ay ve histoplazmoziste 3-17 ay arasında olmakla birlikte, her  hasta için uygun süre seçilmelidir. Çoçuklar: Erişkinlerdeki benzer enfeksiyonlarda olduğu gibi tedavi süresi klinik ve mikolojik cevaba bağlıdır.Çocuklarda ,günlük maksimum erişkin dozu aşılmamalıdır. Flukonazol günde tek doz olarak verilir. Mukozal kandidiazis’te önerilen flukonazol dozu 3 mg/kg/gün’dür. Kararlı hal düzeylerine (steady state) daha çabuk ulaşmak için ilk gün 6 mg/kg’lık yükleme dozu kullanılabilir. Sistemik kandidiyazis ve kriptokoksik enfeksiyonların tedavisi için önerilen doz hastalığın ciddiyetine bağlı olarak 6-12 mg/kg/gün’dür. Sitokoksik kemoterapi ve radyoterapiyi takiben oluşan nötropeni nedeniyle riskli kabul edilen immun sistem yetmezliği olan hastalarda fungal enfeksiyonların önlenmesinde doz, nötropeninin süresine ve derecesine göre 3-12 mg/kg/gün olmalıdır (yetişkin dozuna bakınız). Renal fonksiyonları bozuk çocuklarda ise, renal bozukluğun derecesine bağlı olarak, yetişkinler için verilen prensiplere uygun şekilde günlük doz azaltılmalıdır. Yaşlılarda Kullanım: Renal bozukluk belirtilerinin olmadığı hallerde, normal doz tavsiyesi benimsenmelidir. Renal bozukluğu olan hastalarda (kreatinin klerensi < 50 ml/dak) dozaj aşağıda tarif edildiği gibi ayarlanmalıdır. Renal Bozukluğu Olan Hastalar : Flukonazol, çok büyük oranda idrarla değişmemiş ilaç şeklinde itrah edilir. Tek bir doz gerektiren tedavide doz ayarlaması gerekmemektedir. Multipl flukonazol dozları alacak olan renal fonksiyonu bozulmuş hastalarda, 50 mg ila 400 mg’lık bir başlangıç yükleme dozu verilmelidir.  Yükleme dozundan sonra,günlük doz (endikasyona uygun olarak) aşağıdaki tabloya göre düzenlenmelidir: Kreatinin Klerensi (ml/dak)                    Önerilen Doz Yüzdesi > 50                                                          % 100 11 – 50                                                       % 50 Muntazam dialize tabi hastalar               Her dializ seansından sonra bir doz Uygulama Flukonazol hem oral hem de, dakikada 10 ml. aşmayacak hızda, intravenöz verilir. Verilme yolu hastanın klinik durumuna bağlıdır. İntravenöz yoldan oral yola geçerken veya bunun aksini yaparken günlük dozu değiştirmeye gerek yoktur.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Triflucan İntravenöz İnfüzyon; 2 mg/ ml flukonazol içeren 50 ml’lik şişede ve Triflucan Şurup; 5 mg/ml flukonazol içeren 70 ml’lik şişede bulunur.

Ruhsat Sahibi

Pfizer İlaçları Ltd. Şti.

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

17.01.1990 – 151/85

Saklama Koşulları

30°C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Triflucan kapsül 100 mg flukonazol içeren 7 kapsüllük blister ambalajlarda sunulmuştur.

Uyarılar/Önlemler

Flukonazol, karaciğer disfonksiyonu olan hastalara dikkatli biçimde uygulanmalıdır.   Özellikle AİDS ve kanser gibi ciddi, altta yatan hastalıkları olan bazı hastalarda, TRIFLUCAN ile tedavi sırasında hematolojik, hepatik, renal ve diğer biyokimyasal fonksiyon testi sonuçlarında anormallikler gözlenmiştir; fakat, klinik anlamlılık ve tedaviyle ilişki belirsizdir.   Çok nadiren, altta yatan ciddi hastalık nedeniyle ölen ve TRIFLUCAN’ın çoklu dozlarını alan hastalarda hepatik nekroz dahil ölüm sonrası bulgular bulunmuştur. Bu hastalar, bazılarının potansiyel olarak hepatotoksik olduğu bilinen birden fazla eşzamanlı ilaç almış ve/veya hepatik nekroza yol açabilecek altta yatan hastalıkları olmuştur. Flukonazol alan özellikle ağır tıbbi sorunları olan hastalarda nadir olarak, ölüm dahil, ciddi hepatik toksisite durumları gözlenmiştir.  Flukonazole bağlı hepatotokksisite durumlarında; hastanın yaşı ya da cinsiyetiyle, tedavinin süresiyle ve toplam günlük dozla açık bir ilişki gözlenmemiştir.  Flukonazol hepatotoksisitesi, genellikle tedavinin kesilmesiyle reversibl olmuştur.  Flukonazol tedavisi boyunca anormal karaciğer fonksiyon testleri saptanan hastalar, daha ciddi hepatik hasar gelişme riskine karşın takip edilmelidir.  Flukonazole bağlı olabilecek  karaciğer hastalığı ile uyumlu klinik bulgu ya da semptomlar gelişirse flukonazol kesilmelidir.   Flukonazol ile tedavi sırasında hastalarda nadiren toksik epidermal nekroliz ve Stevens-Johnson sendromu gibi döküntülü deri reaksiyonları gelişmiştir.   AIDS’li hastalarda pek çok ilaca karşı şiddetli deri reaksiyonları gösterme eğilimi daha yüksektir. Yüzeysel fungal enfeksiyon için tedavi edilen bir hastada flukonazole bağlı olabileceği düşünülen bir deri döküntüsü görülürse, bu ajanla tedavi kesilmelidir. İnvaziv/sistemik fungal enfeksiyonu olan hastalarda deri döküntüsü oluşursa, bunlar yakından takip edilmeli ve büllöz lezyonlar veya eritema multiforme gelişecek olursa flukonazol kesilmelidir. Günde 400 mg’dan az flukonazol dozları ile beraber terfenadin kullanılan hastalar dikkatlice izlenmelidir (Bkz. İlaç Etkileşimleri ve Diğer Etkileşimler). Ender vakalarda, diğer azollerde görüldüğü gibi anaflaksi bildirilmiştir. Flukonazol dahil bazı azoller, elektrokardiyografide QT aralığının uzaması ile ilişkilendirilmiştir. Pazarlama sonrası gözlem sırasında, flukonazol alan hastalarda çok nadir olarak QT aralığının uzaması ve torsade de pointes vakaları görülmüştür. Bunlar yapısal kalp hastalığı, elektrolit bozuklukları ve birlikte ilaç kullanımı gibi duruma katkısı olabilecek risk faktörleri taşıyan ciddi hastalıkları olan vakalardı.   Flukonazol ve QT uzaması arasındaki ilişki tam olarak belirlenmediği halde, flukonazol, aşağıdaki gibi potansiyel olarak proaritmik durumları olan hastalarda dikkatli biçimde kullanılmalıdır:   •     Konjenital veya belgelenmiş, edinilen QT uzaması •     Kardiyomiyopati – özellikle kalp yetmezliği var olduğunda •     Sinüs bradikardi •     Mevcut semptomatik aritmiler •     CY34A tarafından metabolize edilmeyen, fakat QT aralığını uzattığı bilinen eşzamanlı ilaç •     Hipokalemi, hipomagnezemi gibi elektrolit bozukluklar   Flukonazol, renal disfonksiyonu olan hastalara dikkatli biçimde uygulanmalıdır (ayrıca bkz. Pozoloji ve uygulama şekli).   Flukonazol, potent CYP2C9 inhibitörü ve orta CYP3A4 inhibitörüdür. Flukonazolle ve CYP2C9 ve CYP3A4 aracılığıyla metabolize edilen dar terapötik penceresi olan ilaçlarla eşzamanlı olarak tedavi edilen hastalar izlenmelidir (bkz. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri)   Bu tıbbi ürün gliserol içermektedir. Baş ağrısı, mide bulantısı ve ishale sebebiyet verebilir.   Bu tıbi ürün sükroz içermektedir. Nadir kalıtımsal früktoz intoleransı, glikoz- galaktoz malabsorpsiyon veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.  Hamilelikte Kullanım Hamilelerde yapılmış yeterli miktarda kontrollü çalışma mevcut değildir. Koksidioidomikozis tedavisi sebebiyle 3 ay süresince veya daha uzun süre yüksek dozda (400-800 mg/gün) flukonazol kullanan annelerin çocuklarında multipl kongenital anormallikler rapor edilmiştir. Bu etkiler ile flukonazol arasındaki ilişki belirsizdir. Şiddetli veya potansiyel olarak hayatı tehdit edici, ve beklenen faydanın fötüse  muhtemel riskden daha ağır bastığı fungal enfeksiyonlar dışında hamilelikte kullanımdan kaçınmalıdır. Emzirme döneminde kullanım Flukonazol anne sütünde, plazmaya benzer konsantrasyonlarda bulunur. Dolayısıyla emziren annelerde kullanımı tavsiye edilmemektedir. Vasıta sürme/ Makina kullanma Mevcut deneyimlere göre, flukonazol kullanımının hastanın vasıta sürme veya makina kullanma kabiliyetini bozması olası görülmemektedir.

Üretim Yeri

Pfizer İlaçları Ltd. Şti.,34347 Ortaköy-istanbul

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Flukonazol, genellikle iyi tolere edilir.   Bazı hastalarda, özellikle AIDS ve kanser gibi ciddi primer hastalığı olanlarda, gerek flukonazol gerekse mukayese ilaçları ile tedavi sırasında renal ve hematolojik fonksiyon testlerinde değişmeler ve hepatik anormallikler (Bkz. Uyarılar/ Önlemler) gözlenmiştir, fakat bunların klinik anlamı ve tedavi ile olan ilişkisi açık değildir. İstenmeyen etkiler aşağıdaki kategorilere göre listelenmiştir:   Çok yaygın(³ 1/10), yaygın (³ 1/100 ve < 1/10), yaygın olmayan (³1/1000 ve <1/100), seyrek (³1/10.000 ve <1/1000), çok seyrek (<1/10.000) ve bilinmeyen (mevcut olan verilere göre sıklık tahmini yapılamayan) şeklindedir.   Kan ve lenf sistemi bozuklukları: Seyrek                   :Agranulositoz, lökopeni, nötropeni trombositopeni   Bağışıklık sistemi bozuklukları: Seyrek                   :Anaflaksi (anjioödem, yüzde ödem, prurit, ürtiker dahil olmak üzere)   Metabolizma ve beslenme bozuklukları: Seyrek                   :Hiperkolesterolemi, hipertrigliseridemi, hipokalemi   Psikiyatrik bozuklukları: Yaygın olmayan        :Uykusuzluk, uykululuk hali   Sinir sistemi hastalıkları: Yaygın                    :Başağrısı, Yaygın olmayan        :Nöbetler, sersemlik, parestezi , tat bozukluğu Seyrek                    :Titreme   Kulak ve iç kulak bozuklukları: Yaygın olmayan        :Vertigo   Kardiyak bozuklukları : Seyrek                    :QT uzaması, torsade de pointes   Gastrointestinal bozuklukları : Yaygın                    :Karın ağrısı, diyare, bulantı vekusma Yaygın olmayan        :Dispepsi, gaz ve ağız kuruluğu.   Hepato-bilier bozuklukları : Yaygın                    :Yüksek alkalen fosfataz düzeyleri, aspartat aminotransferazda artış, kan alkalin fosfatazda artış Yaygın olmayan        :Kolestaz, sarılık, bilirubinde artış Seyrek                   :Nadiren ölümle de sonuçlanan hepatik toksisite, hepatik yetmezlik, hepatit, hepatosellüler nekroz, hepatosellüler hasar, sarılık   Deri ve deri altı doku bozuklukları: Yaygın                    :Döküntü Yaygın olmayan        :Prurit, ürtiker, terlemede artış, ilaç erüpsiyonu Seyrek                   :Toksik epidermal nekroliz, Stevens-Johnson sendromu, akut yaygın ekzantematöz püstüloz eksfoliyatif deri hastalıkları, yüzde ödem, saç dökülmesi   Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik bozuklukları Yaygın olmayan        :Miyalji   Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozuklukları Yaygın olmayan        :Yorgunluk, keyifsizlik, asteni, ateş   Pediyatrik hastalar   Pediyatrik klinik araştırmalar sırasında kaydedilen advers olay insidansı ve modeli ile laboratuar anormallikleri, yetişkinlerde görülenlerle karşılaştırılabilir niteliktedir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.
(Visited 4 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window