İlaç Sınıfı Beşeri İthal İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması UROKINASE
Birim Miktarı 1
ATC Kodu B01AD04
ATC Açıklaması Ürokinaz
NFC Kodu PC
NFC Açıklaması Parenteral IV Flakonlar
Kamu Kodu A08232
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 221,49 TL (20 Mart 2016)
Önceki Satış Fiyatı 217,8 TL (4 Eylül 2015)
Barkodu
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !

İlaç Etken Maddeleri

  • ürokinaz

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Karaciğer veya böbrek yetmezliği olan kişilerde ve özellikle çocuklarda uzun sürelerle geniş yüzeylere uygulandığı takdirde salisilizme neden olabilir. İdrarla atılımı hızlandırmak için bol sıvı içirilmelidir. Gerektiği takdirde oral veya intravenöz sodyumbikarbonat verilmelidir.

Endikasyonlar

İktiyozis, Palmar-Plantar Keratozu, Liken Pilaris, Folliküler Hiperkeratoz, Tilotik el ekzeması, Psoriasis, likenleşmiş ekzema gibi pullanan, hiperkeratozlu deri hastalıklarında (tüylü bölgeler dahil) kullanılır. Kortikoid, PUVA, SUP tedavisinden önce veya tedavi arasında Stratum Corneum fazlalıklarını uzaklaştırmak için ayrıca hiperkeratotik mikozların yüzeysel tedavisinde kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Salisilik asidin yüksek konsantrasyonlarda cildi yumuşatması ve cildin nem içeriğini artırmasına bağlı olarak stratum korneum tabakası üzerine keratolitik etki gösterir. Salisilik asit, komedolitik etkili diğer maddelerin penetrasyonunu artırabilir. Üre ise allerjen etkisi olmayan, antipruritik, hidratizan, keratolitik, antibakteriyel, penetrasyon artırıcı ve epidermal proliferasyonu önleyici etkileri olan bir bileşiktir. Psoriasis, iktiyozis, seboreik ve kronik atopik ekzema durumlarında hiperkeratotik özelliklere sahip olan deri keratolitik tedaviye ihtiyaç gösterir. Salisilik asit ve Üre bu amaca hizmet eden, güvenilir etki gösteren, lokal yan etkileri olmayan maddelerdir. Bunun dışında Salisilik asit preparata oldukça geniş spektrumlu antimikrobiyel ve asidojen özellikler katarken, Üre de stratum korneumda su tutulmasını sağlar.

Farmakokinetik Özellikler

Salisilik asit topikal uygulamadan sonra kişilere göre değişen oranlarda resorbe olabilir. Üre ise, vücutta proteinlerin katabolizması sonucu açığa çıkar. 100 g yağı alınmış deride 1 g Üre mevcuttur. Üre vücut sıvılarında bol miktarda endojen olarak zaten bulunduğundan topikal uygulamadan sonra Üre’nin farmakokinetiği üzerine yapılmış bir çalışma mevcut değildir. Her iki madde de tek başlarına kullanıldıklarına oranla karışım halinde daha düşük miktarda kullanılabilir. Bu suretle Salisilik asidin sistemik etki göstermesi ihtimali de azaltılmış olur.

Farmasötik Şekli

Pomad

Formülü

1 g pomatta ; Salisilik asit 0,10 g (% 10), Üre (Karbamid) 0,10 g (% 10)

İlaç Etkileşmeleri

Çok geniş yüzeylere uzun süreli uygulamalarda, özellikle kapalı bandaj tekniği ile uygulandığında antikoagülanlar, trombolitikler, ürikozürikler, antidiyabetikler, kortikosteroidler, metotreksat, nonsteroidal antienflamatuvarlar, pH ayarlayıcı ajanlar, antikonvülsanlar, tetrasiklinler, diüretikler ve diğer salisilat türevi ajanlar ile etkileşebilecek oranda absorbe olabileceği göz önünde tutulmalıdır. Bu nedenle bu ajanlar ile birlikte kullanılmamalıdır.

Kontraendikasyonlar

Salisilik Asit, Üre veya ürünün bileşimindeki herhangi bir maddeye karşı hassasiyet oluştuğu takdirde kullanılmamalıdır. Göz ve mukozalı bölgelerle temasından sakınılmalıdır. Bunun dışında bilinen bir kontrendikasyonu yoktur.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Günde 1-2 kez deriye, kıl köklerine sürülüp iyice ovulur veya daha fazla miktarlarda kapalı bandaj altında kullanılabilir. Kapalı bandaj şeklinde uygulamaların kısa süreli olmasına dikkat edilmeli ve sık tekrarından kaçınılmalıdır. Sıcak su ile yıkanmalıdır. Eğer saça sürüldüyse şampuandan önce sıvı bir yağ ile saçlar artıklardan arındırılmalıdır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Kerasal Pomad, 50 g

Saklama Koşulları

Sıcaktan koruyunuz, 25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

50g’lık aluminyum tüpte, prospektüsü ile birlikte karton kutuda.

Uyarılar/Önlemler

Potansiyel toksisite sonucu doğurabilecek yükselmiş salisilat düzeylerine neden olabilecek ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. 12 yaşından küçük çocuklarda, karaciğer veya böbrek yetmezliği olan kişilerde, uygulama yüzeyi ve tatbik süresi sınırlı tutulmalı ve hasta salisilat toksisitesi göstergeleri (baş dönmesi, kusma, uyuşukluk hali, işitmenin yitirilmesi, tinnitus, letarji, hyperpnea, diyare, pisikolojik dengesizlik) açısından kontrol altında tutulmalıdır. Salisilik asit toksisitesi göstergeleri tespit edildiği takdirde kullanıma ara verilmelidir.   Gebelikte kullanım C kategorisi: Salisilik asit lokal olarak uygulandığında teratojenik ve mutajenik etkiler görülmemiştir. Kerasal hamilelik ve emzirme döneminde çok gerektiğinde küçük yüzeylerde ve kısa süreli doktor kontrolü altında kullanılmalıdır. Emzirme döneminde kerasal göğüslerin üzerinde kullanılmamalıdır. Küçük çocuklarda geniş yüzeyli uygulamalardan kaçınılmalıdır. Aşırı iltihabi durumlarda irritasyona neden olabileceğinden bu durumlarda ve derideki pullanma sona erdikten sonra kullanılmamalıdır. Haricen kullanılır. Göz ve mukozalı bölgelerle temasından sakınılmalıdır. Çocukların göremeyeceği ve erişemeyeceği yerlerde saklanmalıdır.   REÇETE İLE SATILIR. Doktor kontrolünde kullanılmalıdır.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Açık lezyonlarda ve yeni oluşmuş ekzemalarda kullanıldığı takdirde eritem, yanma veya aşırı pullanma görülebilir. Bu durumda tedavi bırakılmalıdır. Ürünün bileşimindeki herhangi bir maddeye karşı alerji oluştuğu takdirde kullanıma ara verip doktorunuza başvurunuz.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜ TAKDİRDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Bütün potent opioid analjeziklerde olduğu gibi, doz aşımı remifentanilin bilinen farmakolojik etkilerinin uzantısı olarak görülür. Ultiva’nın etki süresinin çok kısa olması nedeniyle, ilacın uygulanmasını takip eden kısa süre içinde doz aşımı ile meydana gelen toksik etki potansiyeli sınırlıdır. İlacın bırakılmasından sonra cevap hızla geri döner ve on dakika içinde başlangıç durumuna dönülür.   İlacın aşırı dozda alındığını düşündüren bulgular varsa ya da böyle bir durumdan şüpheleniliyorsa, Ultiva uygulaması kesilmeli, hastanın solunum yollarının açıklığı devam etttirilmeli, oksijen ile kontrollü ya da yardımlı ventilasyona başlanmalı ve  kardiyovasküler fonksiyonlar yeterli derecede sürdürülmelidir. Kas sertliği nedeniyle ortaya çıkan  solunum depresyonu durumunda yardımlı ya da kontrollü solunumu kolaylaştırmak için nöromüsküler bloke edici bir ajan kullanımı gerekebilir. Hipotansiyonun tedavisi için, intravenöz sıvılar ve vazopressörler kullanılabilir ve diğer destekleyici önlemler alınabilir. Şiddetli solunum depresyonu ve kas sertliğini kontrol altına almak için, spesifik antidot olarak nalokson gibi bir opioid antagonisti intravenöz yoldan uygulanabilir. Ultiva aşırı dozajını takiben gelişen solunum depresyonunun süresinin opioid antagonistinin etki süresini aşması olası değildir.

Endikasyonlar

Ultiva, kardiyak cerrahiyi de içeren cerrahi işlemler süresince, genel anestezinin indüksiyonu ve/veya devamı sırasında yakın gözetim altında, analjezik ajan olarak kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Remifentanil, etkisi hızla başlayan ve çok kısa süren selektif bir mu-opioid agonistidir. Remifentanilin mu-opioid aktivitesi nalokson gibi narkotik antagonistlerle antagonize edilir. Sağlıklı gönüllüler ve hastalar üzerinde yapılmış olan histamin testleri remifentanilin 30mg/kg doza kadar bolus uygulamasından sonra histamin seviyelerinde yükselme olmadığını göstermiştir.

Farmakokinetik Özellikler

Remifentanilin tavsiye edilen dozlarda uygulamasını takiben etkili biyolojik yarılanma ömrü 3-10 dakikadır. Genç, sağlıklı yetişkinlerde remifentanilin ortalama klirensi 40ml/dak/kg, santral dağılım hacmi 100ml/kg ve kararlı durum dağılım hacmi 350ml/kg’dır. Remifentanilin kan konsantrasyonları tavsiye edilen doz aralığında uygulanan doz ile orantılıdır. İnfüzyon hızındaki her 0.1mg/kg/dak.’lık artış için remifentanilin kan konsantrasyonlarında 2.5ng/ml artış meydana gelir. Remifentanil plazma proteinlerine yaklaşık %70 oranında bağlanır.    Metabolizması:Remifentanil, spesifik olmayan kan ve doku esterazları tarafından metabolize olmaya duyarlı bir “esteraz ile metabolize olan opioid”dir. Remifentanilin metabolizasyonu sonucu inaktif karboksilik asit metaboliti oluşur (remifentanilin 1/4600’ü kadar potenttir). Sağlıklı yetişkinlerde metabolitin yarılanma ömrü 2 saattir. Remifentanilin yaklaşık %95’i karboksilik asit metaboliti olarak idrarla atılır. Remifentanil plazma kolinesterazı için substrat değildir.   Plasental geçiş: Maternal kandaki remifentanil konsantrasyonunun %50’si kadarı fetal kanda gözlenmiştir. Böbrek yetmezliği: Remifentanil bazlı sedasyonun geri dönüşü renal fonksiyonun bozukluğundan etkilenmez. Değişen derecelerde renal yetmezliği olan hastalarda, yoğun bakımda 3 güne kadar olan uygulamalardan sonra bile remifentanilin farmakokinetiğinde önemli bir değişiklik görülmemiştir. Renal yetmezliği olan hastalarda karboksilik asit metabolitinin klirensi azalır. Orta ve şiddetli böbrek yetmezliği bulunan yoğun bakım hastalarında karboksilik asit metabolitinin konsantrasyonu remifentanil kararlı durumundan 100 kat daha fazla olarak beklenir. Bu hastalarda remifentanilin 3 güne kadar infüzyon olarak uygulamalarından sonra bile bu metabolitin birikmesinin mü-opioidlerin klinik etkileriyle sonuçlanmadığı klinik veriler tarafından gösterilmiştir. Renal replasman tedavisinde remifentanilin atıldığına dair bir kanıt yoktur. Karboksilik asit metaboliti ise hemodiyaliz sırasında en az %30 civarında atılır.   Karaciğer yetmezliği: Karaciğer transplantı yapılması düşünülen şiddetli karaciğer yetmezliği bulunan ya da karaciğer transplant cerrahisinin anhepatik fazı süresince remifentanilin farmakokinetiği değişmez. Şiddetli karaciğer yetmezliği bulunan hastalar, remifentanilin solunumu deprese edici etkisine karşı biraz daha duyarlı olabilirler. Bu hastalar yakından izlenmeli ve remifentanil dozu hastanın bireysel ihtiyacına göre ayarlanmalıdır.   Çocuklar: 5 gün-17 yaş arasındaki çocuk hastalarda, ortalama klirens ve kararlı durum dağılım hacmi genç çocuklarda yüksektir ve 17 yaşından itibaren sağlıklı genç yetişkinlerde düşmeye başlar. Remifentanilin yarı ömrü yeni doğanlarda önemli değişiklik göstermez. Bu da remifentanilin infüzyonundaki değişim sonrası analjezik etki değişiminin genç, sağlıklı yetişkinlerdekine benzer şekilde hızlı olduğunu gösterir. 2-17 yaş arasındaki çocuk hastalarda karboksilik asid metabolitinin farmakokinetiği vücut ağırlığındaki farklılıkların düzeltilmesinden sonra yetişkinlerdeki ile aynıdır.   Yaşlılar: Genç hastalarla karşılaştırıldığında remifentanilin klirensi yaşlı hastalarda (>65) biraz (yaklaşık %25) düşer. Remifentanilin farmakodinamik aktivitesi artan yaş ile artar. Yaşlı hastalarda elektroensefalogramda (EEG) delta dalgalarının oluşumu için remifentanil EC50 genç hastalardakilerden %50 daha düşüktür. Bu nedenle, yaşlı hastalarda remifentanil başlangıç dozu %50 oranında azaltılmalı ve sonra hastanın bireysel ihtiyacına göre ayarlanmalıdır.  

Farmasötik Şekli

Enjektabl Toz içeren Flakon (iv) Steril , Apirojen

Formülü

Ultiva steril, endotoksin ve koruyucu madde içermeyen, beyaz-kırık beyaz renkte liyofilize bir tozdur. Kullanılmadan önce sulandırılması gerekir. Tarif edildiği şekilde hazırlandığında Ultiva çözeltisi berrak ve renksiz olup 1mg/ml remifentanil’e eşdeğer remifentanil hidroklorür içerir.   Yardımcı maddeler: 15 mg glisin, pH ayarı için seyreltik hidroklorik asit.

İlaç Etkileşmeleri

Remifentanil, plazmakolinesteraz tarafından metabolize edilmez; bu nedenle, bu enzimle metabolize olan ilaçlarla etkileşimi beklenmez.   Diğer opioidlerde olduğu gibi, remifentanil, inhalasyon ve i.v anesteziklerinin ve benzodiazepinlerin anestezi için gereken miktarlarını ve dozlarını azaltır (Bkz. Kullanım Şekli ve Dozu). Birarada kullanılan SSS depresanı ilaçların dozu azaltılmazsa, hastalarda bu ilaçlarla ilgili yan etki insidansında artış görülebilir.    Birlikte beta-blokerler ya da kalsiyum kanal bloker ajanlar gibi kardiyak antidepresan ilaçlar kullanan hastalarda Ultiva’nın kardiyovasküler etkileri (hipotansiyon ve bradikardi) daha şiddetli olarak gözlenebilir.

Kontraendikasyonlar

Formülasyonunda glisin bulunduğu için Ultiva’nın epidural ve intratekal kullanımı kontrendikedir. Ultiva preparatın bileşiminde bulunan maddelerden herhangi birine ve diğer fentanil analoglarına aşırı duyarlı olduğu bilinen kişilerde kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Ultiva sadece, solunum ve kalp fonksiyonlarını izlemek ve desteklemek için yeterli donanıma sahip yerlerde ve anestezik ilaçların kullanımı, solunum ve kalbin canlandırılması dahil potent opioidlerin beklenen yan etkilerini tanıyıp müdahale etme konusunda özel olarak eğitilmiş kişiler tarafından uygulanmalıdır. Böyle bir eğitim hastanın solunum yollarının açılması ve solunum yollarının açıklığının sürdürülmesini de içermelidir. Ultiva’nın devamlı infüzyonu hızlı akan i.v kanüle kalibre edilmiş infüzyon cihazı ile ya da özel şekilde ayarlanmış i.v hat yoluyla uygulanmalıdır. Bu infüzyon hattı potansiyel ölü boşlukları en aza indirmek için venöz kanüle ya da yakınına bağlanmalıdır. (Bkz. Hastanın anestezik ihtiyacına göre Ultiva dozunu ayarlamaya yardımcı, vücut ağırlığı ile infüzyon hızları örneklerini içeren tabloların bulunduğu uygulama talimatları).   Kullanımdan sonra kalan Ultiva’nın uzaklaştırılması için hattın yeterli derecede temizlenmesinde infüzyon hattının ayrılması veya tıkanmasının önlenmesine dikkat edilmelidir (Bkz. Uyarılar/Önlemler). Ultiva sadece intravenöz kullanım içindir ve epidural veya intratekal enjektabl şeklinde uygulanmamalıdır (Bkz. Kontrendikasyonları).   Ultiva enjeksiyonluk çözelti haline getirildiğinde ve daha sonra aşağıdaki i.v. sıvılardan birisi ile karıştırılarak 20-250mg/ml’ye (yetişkinler için önerilen seyreltme 50mg/ml, 1 yaş ve üstü çocuklar için ise 25mg/mldir) seyreltildiğinde oda sıcaklığında (250C) 24 saat stabildir. Genel anestezi için tavsiye edilen seyreltme 50mg/ml’dir. Sterilize Enjeksiyonluk Su %5 Dekstroz Enjeksiyon %5 Dekstroz ve %0.9 Sodyum Klorür Enjeksiyon % 0.9 Sodyum Klorür Enjeksiyon %0.45 Sodyum Klorür Enjeksiyon (Ultiva’yı hastanın anestezik ihtiyaçlarına göre ayarlamada yardımcı tablolar dahil uygulama talimatlarına bakınız)   Genel Anestezi: Ultiva uygulaması hastanın cevabına göre bireyselleştirilmelidir. Ultiva’nın genel anestezide tek ajan olarak kullanımı önerilmemektedir.   Yetişkinler: Aşağıdaki tablo başlangıç infüzyon hızlarını ve doz aralığını göstermektedir.   Tablo:Yetişkinler için doz bilgileri  Endikasyon Bolus infüzyon (mg/kg) Sürekli infüzyon (mg/kg/dak) Başlangıç hızı     Aralık Ventilasyonlu hastalarda anestezi indüksiyonu 1 (en az 30 saniyelik bir sürede uygulayın) 0.5 – 1 – Ventilasyonlu hastalarda anestezinin sürdürülmesi – Nitroz oksid    (%66) – İzofluran    (Başlangıç dozu 0.5 MAC) – Propofol (Başlangıç dozu 100mg/kg/dak)     0.5-1   0.5-1   0.5-1     0.4   0.25   0.25     0.1-2   0.05-2   0.05-2 Spontan ventilasyonlu anestezi Önerilmez 0.04 0.025-0.1   Ultiva indüksiyonda bolus infüzyon olarak verildiğinde en az 30 saniyelik bir süre içinde uygulanmalıdır. Yukarıda önerilen dozlarda remifentanil anesteziyi devam ettirmek için gerekli olan hipnotik madde miktarını önemli oranda azaltır. Bu nedenle, anestezinin aşırı derinliğini önlemek için izofluran ve propofol yukarıda önerildiği şekilde uygulanmalıdır (Bkz. Birarada uygulanan ilaçlar). Remifentanil ile birlikte kullanılan hipnotiklerin önerilen dozları için geçerli bir veri bulunmamaktadır.   Anestezi indüksiyonu: Ultiva anestezi indüksiyonunda propofol, tiopental ya da izofluran gibi hipnotik bir madde ile uygulanmalıdır. Ultiva, en az 30 saniyelik bir süre içinde, 1mg/kg’lık başlangıç bolus infüzyonu yapılarak ya da başlangıç infüzyonu yapılmadan, 0.5-1 mg/kg/dakikalık infüzyon hızıyla uygulanabilir. Ultiva infüzyonunun başlangıcından 8-10 dakikadan daha fazla bir süre sonra endotrakeal entübasyon uygulanacaksa bolus infüzyon gerekli değildir.   Anestezinin sürdürülmesi: Endotrakeal entübasyondan sonra Ultiva’nın enfüzyon hızı, anestezi tekniğine göre, yukarıdaki tabloda açıklandığı şekilde azaltılmalıdır. Ultiva’nın etkisinin hızla başlaması ve kısa süre devam etmesi nedeniyle, anestezi sırasında uygulama hızı, istenilen mu-opioid cevaba ulaşmak için her 2-5 dakikada bir %25-50’lik aralıklarla aşağı ya da %25-100’lük aralıklarla yukarı ayarlanabilir. Hafif anesteziye cevap olarak her 2-5 dakikada takviye bolus infüzyonlar uygulanabilir.   Spontan ventilasyonlu anestezi: Spontan ventilasyonlu anestezide solunum depresyonu oluşumu muhtemeldir. Hastanın ihtiyacına göre dozun ayarlanmasında özel dikkat gösterilmelidir ve solunumun desteklenmesi gerekli olabilir. Anestezinin indüksiyonu ve devam ettirilmesi için tavsiye edilen başlangıç infüzyon hızı etki elde edilene kadar artırılmak üzere 0.04mg/kg/dak.’dır. 0.025-0.1mg/kg/dak.’lık infüzyon hızlarında çalışılmıştır. Bolus enjeksiyon önerilmez.   İlacın kesilmesiyle ilgili yol gösterici bilgiler: Ultiva’nın etkisinin hızla ortadan kalkması nedeniyle ilacın kesilmesinden sonraki 5-10 dakika içinde hiçbir opioid etki kalmayacaktır. Postoperatif ağrı beklenilen cerrahi operasyona alınacak hastalarda analjezikler, Ultiva’nın kesilmesinden önce veya kesilmesinden hemen sonra uygulanmalıdır. Etki süresi daha uzun olan analjeziğin maksimum etkiye ulaşması için yeterince süre geçmesi sağlanmalıdır. Analjeziklerin seçimi cerrahi operasyona ve hastanın postoperatif bakım seviyesine uygun olmalıdır.   Birarada uygulanan ilaçlar: Remifentanil, anestezi için gereken inhalasyon anestezikleri, hipnotik ve benzodiazepinlerin miktarlarını veya dozlarını azaltır (Bkz. Uyarılar/Önlemler, İlaç Etkileşmeleri). Anestezide kullanılan izofluran, tiyopentan, propofol ve temazepam gibi ajanların dozları remifentanil ile kullanıldıklarında %75 oranına kadar azaltılmaktadır.   Çocuklar (1-12 yaş): Anestezi indüksiyonu: Doz önerisinde bulunmak için yeterli veri mevcut değildir.   Anestezinin sürdürülmesi: Tablo: Çocuk hastalarda (1-12 yaş) anestezinin sürdürülmesi için doz bilgileri: Birlikte kullanılan anestezik ajan       Ultiva bolus infüzyon µg/kg Ultiva devamlı infüzyon µg/kg/dak Başlangıç hızı Sürdürme hızı Nitröz oksit (%70)   Halotan (başlangıç dozu 0.3 MAC)   Sevofluran (başlangıç dozu 0.3 MAC)   İzofluran (başlangıç dozu 0.3 MAC)   1   1   1   1 0.4   0.25   0.25   0.25 0.4-3   0.05-1.3   0.05-0.9   0.06-0.9 Bolus infüzyon şeklinde verildiğinde Ultiva en az 30 saniyede uygulanmalıdır. Eğer sİmültane bolus doz verilmemişse, Ultiva infüzyonundan en az 5 dakika sonraya kadar cerrahi işlem başlatılmamalıdır. Cerrahi prosedürün uygunluğuna göre çocuk hastalar monitör edilmeli ve analjezinin derinliği için de doz titrasyonu yapılmalıdır.   Birarada kullanılan ilaçlar: Yukarıdaki tabloda önerilen dozlara göre, remifentanil, anestezinin sürdürülmesi için gereken hipnotik ajan doz miktarını önemli ölçüde azaltır. Bu nedenle izofluran, halotan ve sevofluran, fazla derin anesteziden kaçınmak için yukarıda önerildiği gibi uygulanmalıdır. Remifentanilin diğer hipnotiklerle birlikte kullanımında doz önerisi için geçerli bir veri bulunmamaktadır. (Bkz: Yetişkinler ve Birlikte Kullanılan İlaçlar).

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Ultiva 1mg Enjektabl Toz içeren Flakon Ultiva 2mg Enjektabl Toz içeren Flakon

Saklama Koşulları

250C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Talimatlara uygun şekilde hazırlanmış olan çözelti oda temparatüründe fiziksel ve kimyasal olarak 24 saat stabildir. Bununla birlikte, Ultiva antimikrobiyal koruyucu içermediğinden hazırlanan çözeltinin sterilitesinin sağlanmasına dikkat edilmelidir. Hazırlanan enjektabl  çözeltiler derhal kullanılmalı ve kullanılmayanlar atılmalıdır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

5 adet 10ml’lik flakon, karton kutularda.

Uyarılar/Önlemler

Ultiva, sadece solunum ve kalp fonksiyonlarının izlenmesi ve desteklenmesi için yeterli donanım bulunduğunda ve anestezik ilaçların kullanımı, solunum ve kalbin canlandırılması dahil potent opioidlerin beklenen advers etkilerini tanıyıp müdahale etme konusunda özel olarak eğitilmiş kişiler tarafından uygulanmalıdır. Böyle bir eğitim, hastanın solunum yollarının açılması, solunum yollarının açıklığının ve yardımlı ventilasyonun sürdürülmesini de içine almalıdır. Bütün opioidlerde olduğu gibi, Ultiva’nın genel anestezide tek ajan olarak kullanımı önerilmez.   Kas sertliğinin önlenmesi ve tedavisi: Ultiva’nın tavsiye edilen dozlarda kullanımıyla kas sertliği meydana gelebilir. Diğer opioidlerde olduğu gibi, kas sertliği oluşma sıklığı doz ve uygulama hızına bağlıdır. Bu nedenle, bolus infüzyon, en az 30 saniyelik bir sürede uygulanmalıdır. Remifentanil tarafından meydana gelen kas sertliği hastanın klinik durumu gözönüne alınarak uygun destekleyici önlemlerle tedavi edilmelidir. Anestezi indüksiyonu sırasında meydana gelen aşırı kas sertliği nöromüsküler bloke edici bir ajanın ve/veya ek olarak hipnotik ajanların uygulanmasıyla tedavi edilmelidir. Analjezik olarak remifentanil uygulaması sırasında görülen kas sertliği remifentanil uygulamasının durdurulması ya da uygulama hızının azaltılması ile tedavi edilebilir. Remifentanil infüzyonunun kesilmesini takiben kas sertliğindeki çözülme bir kaç dakika içinde gerçekleşir. Alternatif olarak bir opioid antagonisti kullanılabilir, fakat bu, remifentanilin analjezik etkisini azaltabilir ya da ortadan kaldırabilir.   Solunum depresyonunun tedavisi: Bütün potent opioidlerde olduğu gibi, ani analjezi belirgin bir solunum depresyonuna eşlik eder. Bu nedenle, remifentanil yalnız solunum depresyonunu izleme ve bunun üstesinden gelme kolaylıklarının bulunduğu yerlerde kullanılmalıdır. Solunum depresyonunun görünüşü, infüzyon hızının %50 azaltılması ya da infüzyonun geçici olarak durdurulmasını içine almak üzere uygun şekilde kontrol altına alınmalıdır. Diğer fentanil analoglarından farklı olarak, remifentanilin uzun süre uygulamayı takiben bile yinelenen solunum yolu depresyonuna neden olduğu gösterilmemiştir. Bununla birlikte, operasyon sonrası anesteziden çıkışa pek çok faktör etkili olabileceğinden, hastanın kendine gelip taburcu edilmesinden önce bilincinin yerinde olduğundan ve yeterli spontan ventilasyona ulaşıldığından emin olmak önem taşır.   Kardiyovasküler etkiler:Hipotansiyon ve bradikardi (Bkz: Yan Etkiler.Advers Etkiler) Ultiva infüzyon hızının ya da aynı zamanda uygulanan anestezik dozunun azaltılmasıyla ya da uygun antikolinerjik, vazopresör ajanlar, i.v sıvıların kullanımıyla kontrol altına alınabilir. Kuvvetten düşmüş, hipovolemik ve yaşlı hastalar remifentanilin kardiyovasküler etkilerine karşı daha duyarlı olabilirler.   Etkinin çabuk ortadan kalkması:Ultiva’nın etkisinin hızla ortadan kalkması nedeniyle uygulamanın kesilmesinden sonraki 5-10 dakika içinde hiçbir opioid aktivite kalmayacaktır. Post-operatif ağrı beklenen cerrahi operasyona alınan hastalarda Ultiva’nın kesilmesinden önce veya kesilmesinden hemen sonra analjezikler uygulanabilir. Daha uzun süre etkili analjeziğin maksimum etkisine ulaşmak için yeterli süre bulunması sağlanmalıdır. Analjezik seçimi hastanın geçirdiği cerrahi operasyona ve ameliyat sonrası bakım seviyesine uygun olmalıdır.   Yanlış uygulama: İntravenöz hat i.v sıvı ya da diğer ilaçlarla boşalırsa i.v hat ve/veya kanülün ölü boşluğunda solunum depresyonu, apne ve/veya kas sertliğine neden olabilecek miktarda Ultiva bulunabilir. Bu durumu önlemek için, Ultiva hızlı akışlı i.v hatta uygulanmalı; ya da kalan ilacın yeterli şekilde temizlendiği veya Ultiva uygulanmasını takiben uzaklaştırılan, sadece Ultiva’ya ayrılmış bir i.v hat kullanılmalıdır.   İlaç alışkanlığı: Diğer opioidlerde olduğu gibi, remifentanil bağımlılık meydana getirebilir.   Gebelik ve emzirme döneminde kullanımı: İlaçların gebelikte kullanımını gösteren sınıflamada remifentanil C kategorisine giren bir ilaçtır. Gebelerde yeterli ve iyi kontrol edilmiş araştırmalar yapılmamıştır. Bu nedenle, Ultiva’nın gebelikte kullanımı ancak olası faydaların fetüse olası risklerden daha fazla olduğuna karar verilen durumlarda uygundur. Remifentanilin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Bununla birlikte, fentanil analogları anne sütüne geçtiğinden ve sıçan sütünde remifentanil ile ilgili maddeler bulunduğundan süt veren annelere remifentanil verildiğinde dikkatli olunmalıdır.   Doğum ağrıları ve doğum: Remifentanilin doğum ağrıları ve doğum sırasındaki güvenilirliği kanıtlanmamıştır. Remifentanilin sezaryan ya da normal doğum sırasında kullanımı için yeterli veri bulunmamaktadır. Remifentanil plasentayı geçer ve fentanil analogları bebekte solunum depresyonuna neden olabilir.   Araba kullanma ve makine çalıştırma üzerindeki etkiler: Anestezik ajanlar kullanılan bir tedaviden sonra hastanın erken taburcu edilmesi düşünülüyorsa hastaya araba kullanmaması ve makine çalıştırmaması önerilmelidir.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Remifentanil ile ilgili olarak en yaygın görülen advers etkiler mu-opioid agonist farmakolojisinin direkt uzantısıdır. Kontrollü anestezi çalışmalarının tüm fazlarından yararlanılarak tesbit edilmiş, remifentanilin tavsiye edilen dozlarda verilmesiyle görülen yan etkiler ve insidansları şöyledir:   Çok yaygın (> = %10): bulantı, kusma, hipotansiyon, iskelet kaslarında sertlik. Yaygın (%1 – %10 arasında): post-operatif titreme, post-operatif hipertansiyon, bradikardi, akut solunum depresyonu, apne ve kaşıntı Seyrek (%0.1 ile %0.10 arasında): Hipoksi, konstipasyon, post-operatif ağrı. Nadir (< %0.1): Sedasyon (genel anesteziden ayılma sırasında).   Bu ters etkiler remifentanil uygulaması kesildiğinde ya da uygulama hızı azaltıldığında ortadan kalkar.   Aşağıda sıralanan yan etkiler ve raporlama sıklıkları remifentanil pazara verildikten sonra olan raporlamalara göre değerlendirilmelkedir:   Tek veya daha fazla anestetik ajanla birlikte Ultiva verilen hastalarda çok nadir olarak anafilaksiyi de içine alan alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Remifentanil diğer anestezik ajanlarla birlikte verildiğinde genellikle bradikardinin öncülük ettiği asistoli ve kardiyak arrest vakaları nadir olarak rapor edilmiştir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE HEKİMİNİZE BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Teorik olarak yüksek dozda verildiğinde kanamaya yol açabilir. 48 saatten uzun süre ile verildiği taktirde de infüzyon yerinde kanama görülebilir. Böyle bir durumda Ürokinaz uygulaması derhal durdurmalıdır.

Endikasyonlar

Pulmoner emboli ve akut arterial tromboza bağlı yeni veya geçirilmiş trombüsün sebep olduğu, arterial lizis veya vasküler oklüzyonlar ve arteriyovenöz şantın yeniden kanalizasyonu.

Farmakodinamik Özellikler

Ürokinaz, % 5 glukoz ve fizyolojik serumda kolaylıkla çözünür. Klinik yarı ömrü aktive edilmiş plazminin faaliyet süresine bağlıdır ve uzundur. Araştırmalar, ürokinazın enzimler yoluyla degredasyona uğradığını göstermiştir. Karaciğer, ürokinazın  enzimatik degradasyonu için büyük önem taşır. İnaktif degradasyon ürünleri safra içinde ve feçesle daha önemli miktarda idrarla  itrah edilir.

Farmakokinetik Özellikler

Flakon

Farmasötik Şekli

2-8 °C’de, buzdolabında saklanmalıdır.

Formülü

Her biri 250.000 IU saflaştırılmış Ürokinaz içeren flakonlar şeklindedir.
(Visited 1 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window