İlaç Sınıfı Beşeri İthal İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması ZOMETA
Birim Miktarı 1
ATC Kodu M05BA08
ATC Açıklaması Zolendronik asit
NFC Kodu QC
NFC Açıklaması Parenteral İnfüzyon Flakonları/Şişeleri
Kamu Kodu A08717
Orijinal / Jenerik Türü Orjinal
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 529,66 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 475,61 TL (5 Şubat 2020)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 267,86 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Başlıklar
  1. İlaç Etken Maddeleri
  2. İlaç Prospektüsü
    1. Doz Aşımı
    2. Endikasyonlar
    3. Farmakodinamik Özellikler
    4. Farmakokinetik Özellikler
    5. Farmasötik Şekli
    6. Formülü
    7. İlaç Etkileşmeleri
    8. Kontraendikasyonlar
    9. Kullanım Şekli Ve Dozu
    10. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    11. Ruhsat Sahibi
    12. Ruhsat Tarihi Ve Numarası
    13. Saklama Koşulları
    14. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    15. Uyarılar/Önlemler
    16. Üretim Yeri
    17. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    18. Doz Aşımı
    19. Endikasyonlar
    20. Farmakodinamik Özellikler
    21. Farmakokinetik Özellikler
    22. Farmasötik Şekli
    23. Formülü
    24. İlaç Etkileşmeleri
    25. Kontraendikasyonlar
    26. Kullanım Şekli Ve Dozu
    27. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    28. Saklama Koşulları
    29. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    30. Uyarılar/Önlemler
    31. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    32. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    33. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    34. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    35. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    36. İlaç Nasıl Kullanılır
    37. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    38. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    39. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    40. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    41. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    42. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    43. Etkin Maddeler
    44. Farmakodinamik Özellikler
    45. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    46. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    47. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    48. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    49. İlaç Nasıl Kullanılır
    50. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    51. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    52. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    53. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    54. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    55. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    56. Etkin Maddeler
    57. Farmakodinamik Özellikler
    58. Farmakokinetik Özellikler
    59. Doz Aşımı
    60. Endikasyonlar
    61. Farmakodinamik Özellikler
    62. Farmakokinetik Özellikler
    63. Farmasötik Şekli
    64. Formülü
    65. İlaç Etkileşmeleri
    66. Kontraendikasyonlar
    67. Kullanım Şekli Ve Dozu
    68. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    69. Saklama Koşulları
    70. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    71. Uyarılar/Önlemler
    72. Yan Etkileri / Advers Etkiler

İlaç Etken Maddeleri

  • zoledronik asit monohidrat (4 mg)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Aşırı ZEMPLAR® yumuşak kapsül alımı hiperkalsemi, hiperkalsiüri, hiperfosfatemi ve paratiroid hormonun aşırı baskılanmasına neden olabilir. ZEMPLAR® yumuşak kapsül ile birlikte yüksek kalsiyum ve fosfat alımı benzer anormalliklere yol açabilir.   ZEMPLAR® yumuşak kapsülün kaza ile alınan akut aşırı dozunun tedavisi, genel destekleyici önlemler içermelidir. İlacın nispeten kısa bir süre önce alındığı anlaşılırsa, kusmanın uyarılması veya  gastrik lavaj daha fazla absorpsiyonu önlemek için faydalı olabilir. İlaç mideyi geçmişse, mineral yağ verilmesi, ilacın dışkıyla atılmasını teşvik edebilir.  Seri olarak yapılan serum elektrolit tayinleri (özellikle kalsiyum), üriner kalsiyum atılım hızı ve hiperkalsemiye bağlı elektrokardiyografik anormallikler değerlendirilmelidir. Bu monitörizasyonlar, dijital almakta olan hastalarda kritik bir öneme sahiptir. Kaza ile alınan aşırı dozda kalsiyum desteğinin kesilmesi ve düşük kalsiyumlu bir diyet uygulanması da gerekir. Parikalsitolün oldukça kısa farmakolojik etki süresi nedeniyle, daha fazla önlem alınmasına muhtemelen gerek yoktur. Şiddetli hiperkalsemi tedavisi için fosfatlar ve kortikosteroidler gibi ilaçların kullanılmasının yanı sıra diürezi indükleyen uygun önlemler alınabilir. 

Endikasyonlar

ZEMPLAR® yumuşak kapsül aşağıdaki durumlarda endikedir: Kronik renal yetmezlik (Kronik böbrek hastalığı, Evre 3 ve 4) ile birlikte olan sekonder hiperparatiroidizmin önlenmesi ve tedavisinde, Hemodiyaliz ya da periton diyalizinde olan kronik böbrek hastalığı Evre 5 hastalarındaki sekonder hiperparatiroidizmin önlenmesi ve tedavisinde 

Farmakodinamik Özellikler

Parikalsitol, kalsitriolün yan zincirindeki (D2) ve A (19-nor) halkasındaki değişimlerle selektif D vitamini reseptörü (VDR) aktivasyonu yapan, sentetik biyolojik olarak aktif bir D vitamini analoğudur.  Parikalsitol, paratiroid bezlerdeki  VDR’yi; barsaklardaki VDR’yi artırmadan selektif olarak upregüle eder. Kemik rezorpsiyonu üzerinde ise daha az etkilidir. Parikalsitol aynı zamanda paratiroid bezlerdeki kalsiyuma duyarlı reseptörü de upregüle eder.  Sonuç olarak, parikalsitol, paratiroid proliferasyonunu inhibe ederek ve  PTH (paratiroid hormon) sentezi ve sekresyonunu azaltarak, kalsiyum ve fosfor düzeyleri üzerinde minimal bir etkiyle PTH düzeylerini düşürür. Parikalsitol, kemik hacmini sürdürmek ve mineralizasyon düzeylerini artırmak için kemik hücreleri üzerinde doğrudan etki gösterebilir. Kalsiyum ve fosfor homeostazının normalizasyonuyla, anormal PTH düzeylerini düzelterek, kronik böbrek hastalığıyla bağlantılı metabolik kemik hastalığını önleyebilir veya tedavi edebilir.

Farmakokinetik Özellikler

Genel özellikler   Emilim: Parikalsitol iyi absorbe edilir. Sağlıklı bireylerde, oral yoldan 0.24 mg/kg dozunda parikalsitol uygulamasını takiben, ortalama mutlak biyoyararlanım yaklaşık olarak %72 olmuştur. Maksimum plazma konsantrasyonu (Cmaks) 0.630 ng/mL, Cmaks zamanı (Tmaks) 3 saat ve konsantrasyon zaman eğrisi altında kalan alan (EAA0-¥) 5.25 ng·saat/mL‘dir. Hemodiyaliz ve periton diyalizi hastalarında parikalsitolün ortalama mutlak biyoyararlanımı, sırasıyla %79 ve %86’dır ve bu değerlerin %95 güven aralıklarının üst sınırları, sırasıyla %93 ve %112’dir.   Sağlıklı bireylerde besin etkileşiminin araştırıldığı bir çalışmada, yağ oranı yüksek bir yemekle birlikte parikalsitol verilmesiyle, Cmaks ve EAA0-∞ değerlerinin açlıkta uygulamaya kıyasla değişmediği gösterilmiştir. Bu nedenle, ZEMPLAR® yumuşak kapsül yemeklerden bağımsız olarak alınabilir.   Dağılım: Parikalsitol plazma proteinlerine yaygın biçimde (> %99) bağlanır. Kan parikalsitol konsantrasyonunun, plazma parikalsitol konsantrasyonuna oranının 0.01 – 10 ng/mL konsantrasyon aralığında ortalama 0.54 olması, çok az miktarda ilacın kanın şekilli elemanlarıyla bağlantılı olduğunu göstermektedir. Sağlıklı bireylerde 0.24 μg/kg parikalsitol dozunu takiben ortalama sanal dağılım hacmi 34 litredir. KBH Evre 3 hastalarında 4 mg parikalsitol dozu ve KBH Evre 4 hastalarında 3 mg parikalsitol dozunu takiben ortalama sanal dağılım hacmi 44 L ve 46 L arasındadır.   Biyotransformasyon: 3H-parikalsitolün, 0.48 μg/kg dozunun oral yoldan uygulanmasından sonra, ana ilaç yaygın biçimde metabolize edilir ve dozun yalnızca %2 kadarı değişmeden dışkıyla atılır, idrarda ana ilaç bulunmaz. Radyoaktivitenin yaklaşık %70’i dışkıda elimine edilir ve %18’i idrardan elde edilir. Sistemik maruziyetin çoğu ana ilaca bağlıdır. İnsan plazmasında parikalsitol ile ilgili olarak iki minör metabolit saptanmıştır. Metabolitlerden biri 24(R)-hidroksi parikalsitol olarak belirlenmiş olup, diğeri ise belirlenmemiştir. 24(R)-hidroksi parikalsitol, in vivo sıçan PTH süpresyonu modelinde daha az aktif bulunmuştur.   İn vitro veriler, parikalsitolün mitokondriyal CYP24 ve aynı zamanda CYP3A4 ve UGT1A4 dahil multipl hepatik ve hepatik olmayan enzimler tarafından metabolize edildiğini düşündürmektedir. Belirlenen metabolitler 24(R)-hidroksilasyon ürününü ve ayrıca 24,26- ve 24,28-dihidroksilasyon ve direkt glukuronidasyon ürünlerini içermektedir.   Eliminasyon: Parikalsitol primer olarak hepatobilier ekskresyon ile elimine edilir. Sağlıklı bireylerde parikalsitolün ortalama eliminasyon yarı ömrü, araştırılan 0.06 – 0.48 mg/kg doz aralığında 5 ile 7 saattir. ZEMPLAR® yumuşak kapsül’ün farmakokinetiği KBH Evre 3 ve 4 hastalarında incelenmiştir (Tablo 1). KBH Evre 3 hastaları 4 mg ZEMPLAR® yumuşak kapsül kullanıldıktan sonra parikalsitolün ortalama eliminasyon yarı ömrü 17 saattir. KBH Evre 4 hastalarına 3 mg ZEMPLAR® yumuşak kapsül verildikten sonra parikalsitol ortalama yarı ömrü 20 saattir. Birikimin derecesi, yarı ömür ve doz uygulama sıklığıyla uyumludur. Hemodiyaliz işleminin parikalsitol eliminasyonu üzerinde esasen bir etkisi yoktur.   Tablo 1. KBH Evre 3 ve 4 Hastalarında ZEMPLAR® yumuşak kapsül                               Farmakokinetik Özellikleri   Farmakokinetik Parametreler KBH Evre 3 n=15* KBH Evre 4 n=14* Cmaks (ng/mL) 0.11±0.04 0.06±0.01 EAA0-¥ (ng·saat/mL) 2.42±0.61 2.13±0.73 KL/F (L/saat) 1.77±0.50 1.52±0.36 V/F (L) 43.7±14.4 46.4±12.4 t1/2 (saat) 16.8±2.65 19.7±7.2 *KBH Evre 3 hastalarına 4 mg ZEMPLAR® yumuşak kapsül, KBH Evre 4 hastalarına 3 mg ZEMPLAR® yumuşak kapsül verildi.   Doğrusallık/Doğrusal Olmayan Durum: Parikalsitolün Cmaks ve EAA0-∞ değerleri sağlıklı bireylerde 0.06-0.48 μg/kg doz aralığında orantılı olarak artmaktadır. Günlük veya haftada üç defa verilen çoklu dozları takiben, sağlık bireylerde kararlı duruma yedi gün içinde ulaşılmış ve zaman içinde bu sabit kalmıştır. İlave olarak çoklu dozu takiben (KBH Evre 4 hastalarında günde bir kez olduğu üzere) açığa çıkma (EAA), tek doz kullanımı sonrası elde edilenden biraz daha azdır.   Hastalardaki karakteristik özellikler   Geriyatride Kullanımı: Parikalsitolün farmakokinetiği 65 yaşından büyük hastalarda araştırılmamıştır.   Pediyatride Kullanımı: Parikalsitolün farmakokinetiği 18 yaşından küçük hastalarda araştırılmamıştır.   Cinsiyet: Tek dozu takiben parikalsitolün 0.06 – 0.48 μg/kg doz aralığındaki farmakokinetiği cinsiyetten bağımsızdır.   Karaciğer Yetmezliği: İntravenöz uygulama sonrasında parikalsitolün (0.24 mg/kg) farmakokinetik özellikleri hepatik fonksiyonu normal olan bireyler (n = 10) ile (Child-Pugh yöntemine göre) hafif (n = 5) ve orta dereceli (n = 5) hepatik yetmezliği olan hastalar arasında karşılaştırılmıştır. Bağlanmamış parikalsitolün farmakokinetiği bu çalışmada değerlendirilen karaciğer fonksiyon aralığı boyunca benzer niteliktedir. Hafif ve orta dereceli karaciğer yetmezliği olan hastalarda dozun ayarlanmasına gerek yoktur. Şiddetli karaciğer yetmezliğinin parikalsitol farmakokinetiği üzerindeki etkisi değerlendirilmemiştir.   Böbrek Yetmezliği: Tek doz uygulamayı takiben parikalsitol farmakokinetiği Evre 3 kronik böbrek hastalığı (KBH) veya orta dereceli böbrek yetmezliği olan (n = 15, GFR = 36.9 – 59.1 mL/dk/1.73 m2), Evre 4 KBH veya şiddetli böbrek yetmezliği olan (n = 14, GFR = 13.1 – 29.4 mL/dk/1.73 m2), ve Evre 5 KBH veya terminal böbrek hastalığı [n = 14 hemodiyalizde (HD) ve n = 8 periton diyalizinde (PD)] olan hastalarda karakterize edilmiştir. Endojen 1,25(OH)2 D3’e benzer biçimde, oral alımı takiben parikalsitol farmakokinetiği, böbrek yetmezliğinden Tablo 2’de gösterildiği şekilde anlamlı ölçüde etkilenmiştir. Sağlıklı bireylerle karşılaştırıldığında, Evre 3, 4 ve 5 KBH hastalarında KL/F azalması ve yarı-ömürde artış görülmüştür.   Tablo 2. Sağlıklı Bireyler karşısında Renal Yetmezliğin Farklı Evrelerinde Ortalama ± SD        Farmakokinetik Parametrelerin Karşılaştırılması Farmakokinetik Parametre Sağlıklı Bireyler KBH Evre 3 KBH Evre 4 KBH Evre 5 HD PD n 25 15 14 14 8 Doz (mg/kg) 0.240 0.047 0.036 0.240 0.240 KL/F (L/saat) 3.6 ± 1.0 1.8 ± 0.5 1.5 ± 0.4 1.8 ± 0.8 1.8 ± 0.8

Farmasötik Şekli

YUMUŞAK KAPSÜL

Formülü

Her bir yumuşak kapsül; 1 μg parikalsitol ve yardımcı madde olarak; etanol, butilhidroksitoluen, titanyum dioksit (E171) ve siyah demir oksit (E172) içerir.

İlaç Etkileşmeleri

Parikalsitolün sitokrom P450 enzimleri CYP3A, CYP1A2, CYP2A6, CYP2B6, CYP2C8, CYP2C9, CYP2C19, CYP2D6 veya CYP2E1 tarafından metabolize edilen ilaçların klerensini inhibe etmesi ya da CYP3A, CYP2B6 veya CYP2C9 tarafından metabolize edilen ilaçların klerensini indüklemesi beklenmez.   Parikalsitol (16 μg) ve omeprazol (40 mg; oral) arasındaki farmakokinetik etkileşim, sağlıklı bireylerde yapılan bir tek-doz, çaprazlama çalışmada araştırılmıştır. Parikalsitolün farmakokinetiği omeprazolün birlikte uygulanmasından etkilenmemiştir.   Bir ilaç etkileşim çalışmasında, ketokonazolün parikalsitol EAA0-¥.değerini yaklaşık iki katına çıkardığı gösterilmiştir.  Ketokonazolün birçok sitokrom P450 enziminin non-spesifik bir inhibitörü olduğu bilinmektedir.  Mevcut in vivo ve in vitro veriler ketokonazolün parikalsitol ve diğer vitamin D analoglarının metabolizmasından sorumlu olan enzimlerle etkileşebildiğini düşündürmektedir. Parikalsitol ile ketokonazol ve diğer güçlü CYP3A4 inhibitörleri birlikte verilirken dikkatli olunmalıdır.   Yüksek miktarlarda kalsiyum, fosfor ve vitamin D içeren bileşiklerin ZEMPLAR® yumuşak kapsül ile birlikte alınması; hiperkalsemi, hiperkalsiüri ve hiperfosfatemiye sebep olabilir. Dijital alan hastalarda hiperkalsemiye bağlı elektrokardiyografik anormalliklerin değerlendirilmesi önemlidir. Hiperkalsemi ile dijitalis toksisitesi artar. 

Kontraendikasyonlar

ZEMPLAR® yumuşak kapsül, D vitamini toksisitesi ve hiperkalsemisi kanıtlanmış olan hastalara ve bu ürünün içeriklerinden birine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalara verilmemelidir (bkz. ‘Uyarılar/Önlemler’).

Kullanım Şekli Ve Dozu

Kronik Böbrek Hastalığı Evre 3 ve 4   ZEMPLAR® yumuşak  kapsül her gün veya haftada üç defa olmak üzere günde bir defa uygulanır.  Doz haftada üç defa verildiğinde, uygulama en az iki günde bir yapılmalıdır.  Günlük veya haftada üç defalık doz rejimleri için ortalama haftalık doz benzerdir. Tedavi profili her iki doz rejiminde benzer olmakla birlikte, hastanın tedaviye uyumunu artırmak ve tedavi hatalarını azaltmak için günlük doz uygulanması önerilir.   Başlangıç Dozu ZEMPLAR® yumuşak kapsül’ün başlangıç dozu, bazal intakt paratiroid hormonu (iPTH) düzeylerine göre belirlenir.     Tablo 6.  ZEMPLAR® yumuşak kapsül – Başlangıç Dozu Bazal iPTH Düzeyi Günlük Doz Haftada Üç Defalık Doz* ≤ 500 pg/mL 1 μg 2 μg > 500 pg/mL 2 μg 4 μg *İki günde birden daha sık verilmez   Doz Titrasyonu Doz, serum kalsiyum ve serum fosfor düzeyleri izlenerek ve serum veya plazma iPTH düzeylerine göre bireyselleştirilmelidir. Tablo 7’de, doz titrasyonu için önerilen yaklaşım sunulmaktadır.   Tablo 7.  ZEMPLAR® yumuşak kapsül – Doz Titrasyonu Bazale göre iPTH Düzeyi ZEMPLAR® yumuşak kapsül Dozu 2-4 Haftalık Aralıklarla Doz Ayarlaması Günlük Doz Haftada Üç Defalık Doz1 Aynı veya artmış Artırılır 1 μg 2 μg Azalma < %30 Azalma ≥%30, £ %60 İdame Edilir     Azalma > %60 Azaltılır2 1 μg 2 μg iPTH < 60 pg/mL 1    İki günde birden daha sık verilmez. 2    Eğer hasta günlük veya haftada üç defalık rejimle en düşük dozu almakta ise ve dozun azaltılması gerekiyorsa doz sıklığı azaltılabilir.   ZEMPLAR® yumuşak kapsüle başlandıktan sonra ve doz titrasyonu dönemlerinde ve güçlü P4503A inhibitörleri ile eş zamanlı kullanıldığında serum kalsiyum ve fosfor düzeyleri yakından izlenmelidir.     Hiperkalsemi veya kalsiyum-fosfor çarpımının persistan olarak  55 mg2/dL2’den yüksek olduğu gözlemlendiğinde, kalsiyum bazlı fosfat bağlayıcılarının dozu azaltılmalı veya bunlar kesilmelidir. Alternatif olarak, ZEMPLAR® yumuşak kapsül dozu azaltılabilir veya kullanıma   geçici olarak ara verilebilir.  Kullanıma ara verildiğinde, serum kalsiyum ve kalsiyum-fosfor çarpımı hedef sınırlarda olduğunda, ilaca tekrar düşük bir dozdan başlanmalıdır.   Kronik Böbrek Hastalığı Evre 5   ZEMPLAR® yumuşak kapsül, haftada üç kez, iki günde bir uygulanır.   Başlangıç Dozu ZEMPLAR® yumuşak kapsül’ün başlangıç dozu, mikrogram olarak, başlangıç dönemi iPTH düzeyi (pg/mL)/60’a bağlıdır; maksimum başlangıç dozu 32 mikrogramdır.   Doz Titrasyonu Sonraki doz uygulaması bireyselleştirilmeli ve iPTH, serum kalsiyum ve fosfor düzeylerine dayandırılmalıdır. ZEMPLAR® yumuşak kapsül için önerilen doz titrasyonu, aşağıdaki formüle göredir.   Titrasyon dozu (mikrogram) = en son iPTH düzeyi (pg/mL)             60

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Zemplar 2 μg ve 4 μg Yumuşak Kapsül (28 kapsül/kutu) ve Zemplar 5 mg/ml 1 ve 2 ml’lik ampuller (5 ampul/kutu) halinde piyasada mevcuttur

Ruhsat Sahibi

Abbott Laboratuarları İth. İhr. ve Tic. Ltd. Şti., Ekinciler Cad., Hedef Plaza, Kavacık-Beykoz, 34810 İstanbul

Ruhsat Tarihi Ve Numarası

13.11.2008-125/98

Saklama Koşulları

250C’nin altında oda sıcaklığında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Zemplar Yumuşak Kapsül, 28 kapsüllük blister ambalajda kullanıma sunulmuştur.

Uyarılar/Önlemler

Paratiroid hormonunun aşırı baskılanması, serum kalsiyum düzeylerinin yükselmesiyle sonuçlanabilir ve düşük döngülü kemik hastalığına yol açabilir. Uygun fizyolojik sonuçlara ulaşmak için hastanın monitorizasyonu ve doz titrasyonunun bireyselleştirilmesi gerekir.   Eğer klinik olarak anlamlı hiperkalsemi gelişirse ve hasta kalsiyum bazlı bir fosfat bağlayıcısı alıyorsa, kalsiyum bazlı fosfat bağlayıcısının dozu azaltılmalı veya kullanımına ara verilmelidir.   Yardımcı maddeler için uyarı: Bu tıbbi ürün az miktarda (her bir yumuşak kapsül’de 0.71 mg) etanol (alkol) içermektedir.   Genel tavsiye:   Gebelikte Kullanımı Gebelik kategorisi C.   Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon): Hayvan çalışmalarında reprodüktif toksisite gösterilmiştir. İnsanlarda kullanımdaki potansiyel risk bilinmemektedir; bu nedenle ZEMPLAR® yumuşak kapsül gebelikte kesinlikle gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır.   Gebelik dönemi: Parikalsitolün gebelikte kullanılmasına ilişkin yeterli klinik veri mevcut değildir.   Laktasyon dönemi: Parikalsitolün insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Birçok etkin madde insan sütüne geçtiğinden, ZEMPLAR® yumuşak kapsül emziren annelere verilirken dikkatli olunmalıdır.   ARAÇ VE MAKİNE KULLANMA ÜZERİNE ETKİSİ   Araç ve makine kullanma becerileri üzerindeki etkisi konusunda çalışma yapılmamıştır; ancak, parikalsitolün taşıt ve makine kullanma becerileri üzerindeki etkisinin ihmal edilebilir düzeylerde olması beklenmektedir.

Üretim Yeri

Catalent Pharma Solutions 14 Schoolhouse Road Somerset, NJ 08873-1213 ABD

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Kronik Böbrek Hastalığı Evre 3 ve 4   ZEMPLAR® yumuşak kapsül’ün güvenliliği Evre 3 ve 4 KBH olan 220 hasta üzerinde yürütülen üç adet 24 haftalık, çift-kör, plasebo-kontrollü, çok merkezli klinik çalışmada değerlendirilmiştir. İki çalışmada haftada 3 kez doz alımı modeli ve bir çalışmada da günde bir kez doz alımı modeli kullanılmıştır. Toplam 107 hasta ZEMPLAR® yumuşak kapsül ve 113 hasta plasebo almıştır.  Hiperkalsemi insidansı (ZEMPLAR® 2/106 (%2); plasebo 0/111 (%0)) veya yülselmiş kalsiyum fosfor çarpımı (ZEMPLAR® 13/106 (%12); plasebo 7/111 (%6)) oranlarında parikalsitol ile tedavi edilen hastalar ve plaseboyla tedavi edilen hastalar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildir.   Parikalsitol ile tedavi edilen hastalarda en sık bildirilen advers reaksiyon, hastaların %2’sinde oluşan döküntüdür. Çift-kör, plasebo-kontrollü çalışmalarda advers olaylar nedeniyle tedaviyi bırakan hastaların oranı, ZEMPLAR® yumuşak kapsül ile tedavi edilen hastalar için %6 ve plaseboyla tedavi edilen hastalar için %4’tür. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı değildir.   Parikalsitol ile ilişkili olması en azından olası olan bütün klinik ve laboratuar advers olayları, MedDRA Sistem Organ Sınıfı, Tercihli Terim ve sıklığına göre Tablo 3’te gösterilmektedir. Tabloda aşağıdaki sıklık grupları kullanılmıştır; çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ve <1/10); yaygın olmayan ( ≥1/1,000 ve <1/100); seyrek (≥1/10,000 ve <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), izole raporlar dahil.   Tablo 3. Evre 3-4 KBH Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Reaksiyonlar Sistem-Organ Sınıfı Tercihli Terim Sıklık % Sıklık (ZEMPLAR® yumuşak kapsül-plasebo) Gastrointestinal Bozukluklar Konstipasyon Yaygın olmayan <%1 – <%1 Ağız kuruluğu Yaygın olmayan <%1- %0 Midede huzursuzluk (dispepsi, gastrit)            Yaygın %2 – %0 İmmün Sistem Bozuklukları Aşırı duyarlılık (allerjik reaksiyon) Yaygın olmayan <%1 – %0 Araştırmalar Karaciğer enzimlerinde anormallik (karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik) Yaygın olmayan <%1- %0 Kas-İskelet ve Bağ dokusu bozuklukları Kas spazmları (bacak krampları) Yaygın olmayan %1 – %0 Sinir Sistemi Bozuklukları Baş dönmesi Yaygın olmayan <%1- %0 Tat duyusunda bozukluk Yaygın olmayan <%1 – <%1 Deri ve Derialtı Dokusu Bozuklukları Pruritus (kaşıntı) Yaygın olmayan <%1 – %2 Döküntü Yaygın %2 – %0 Ürtiker Yaygın olmayan <%1 – %0 Kronik Böbrek Hastalığı Evre 5     ZEMPLAR® yumuşak kapsül güvenliliği Evre 5 KBH olan 88 hasta üzerinde yürütülen 12 haftalık, çift-kör, plasebo-kontrollü, çok merkezli bir klinik çalışmada değerlendirilmiştir. Çalışma 3 kez haftalık doza göre yapılmıştır. Toplam 61 hasta ZEMPLAR® yumuşak kapsül ve 27 hasta plasebo almıştır.   Hiperkalsemi insidansı (ZEMPLAR® 1/61 (%2); plasebo 0/26 (%0.0) veya yüksek kalsiyum fosfor çarpım değerleri (ZEMPLAR® 6/61 (%10); plasebo 1/26 (%4)) oranlarında parikalsitol ile tedavi edilen hastalar ve plaseboyla tedavi edilen hastalar arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildir.   Advers olayların tipi ve insidansı açısından ZEMPLAR® yumuşak kapsül ve plasebo arasında istatistiksel olarak anlamlı ve klinik olarak önemli farklılıklar bulunmamıştır. Çift-kör, plasebo-kontrollü çalışmalarda advers olaylar nedeniyle tedaviyi bırakan hastaların oranı, ZEMPLAR® yumuşak kapsül ile tedavi edilen hastalar için %7 ve plaseboyla tedavi edilen hastalar için %7’dir. Parikalsitol ile ilişkili olması en azından olası olan bütün klinik ve laboratuar advers olayları, MedDRA Sistem Organ Sınıfı, Tercihli Terim ve sıklığına göre Tablo 4’te gösterilmektedir. Tabloda aşağıdaki sıklık grupları kullanılmıştır; çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ve <1/10); yaygın olmayan (≥1/1,000 ve <1/100); seyrek (≥1/10,000 ve <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), izole raporlar dahil.   Tablo 4. Evre 5 KBH Pivotal Faz III Klinik Çalışmasında Bildirilen Advers Reaksiyonlar Sistem-Organ Sınıfı Tercihli Terim Sıklık % Sıklık (ZEMPLAR® yumuşak kapsül-plasebo) Gastrointestinal Bozukluklar Diyare Yaygın %2 – %7 Gastroözofajiyal reflü hastalığı (gastrointestinal bozukluk) Yaygın %2 – %0 Metabolizma ve Beslenme Bozuklukları İştah azalması (anoreksi) Yaygın %2 – %0 Hiperkalsemi Yaygın %2 – %0

Doz Aşımı

İnsanlarda akut aşırı doz alınmasının sonuçları hakkında sınırlı veriler vardır. Ölümcül olaylar meydana gelmemiş ve hastalar iyileşmiştir. Bu aşırı dozu takiben özel belirti ve semptomlar saptanmamıştır. Eğer aşırı doz oluşursa hasta izlenmeli ve gerekirse standart destekleyici tedavi uygulanmalıdır. Lamivudin diyalize edilebildiğinden aşırı doz tedavisinde devamlı hemodiyaliz kullanılabilirse de bu konuda çalışma yoktur.

Endikasyonlar

Zeffix, kronik hepatit B’li ve hepatit B virüs (HBV) replikasyonu kanıtı bulunan 2 yaş ve üzeri hastaların tedavisinde kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Lamivudin bir nükleosid analogudur. Lamivudin, enfekte olan ve olmayan hücrelerde ana bileşiğin aktif formu olan trifosfat (TF) türevine metabolize olur. Trifosfatın hücre içi yarılanma ömrü hepatositlerde in vitro 17-19 saattir. Lamivudin TF HBV viral polimeraz için bir substrat olarak etki gösterir. Lamivudin TF’ın zincire girmesi ve takiben zincir sonlanması ile viral DNA oluşumu engellenir. Lamivudin TF normal hücresel deoksinükleotid metabolizması ile etkileşmez. Sadece memeli DNA polimeraz a ve b’nın zayıf bir inhibitörüdür. Ayrıca, lamivudin TF, memeli hücresi DNA içeriğine çok az etkilidir. Lamivudin, mitokondriyal yapı ve DNA içerik ve fonksiyonu üzerine potansiyel ilaç etkilerini ölçen testlerde kabul edilebilir bir toksik etki göstermemiştir. Mitokondriyal DNA içeriğini azaltmada son derece düşük potansiyele sahiptir; mitokondriyal DNA’ya devamlı inkorpore olmaz ve mitokondriyal DNA polimeraz g üzerinde bir inhibitör etkisi yoktur.

Farmakokinetik Özellikler

Emilim: Lamivudin gastrointestinal kanaldan iyi emilir ve erişkinlerde oral lamivudin biyoyararlanımı normal olarak %80-85’dir. Oral uygulamayı takiben doruk plazma düzeylerine (Cmaks) ortalama ulaşma süresi (Tmaks) yaklaşık 1 saattir. 100 mg günlük dozlar gibi terapötik doz düzeylerinde verildiğinde, Cmaks 1.1-1.5 mg/ml ve çukur düzeyleri 0.015-0.020 mg/ml’dir. Lamivudinin yiyeceklerle birlikte verilmesi Tmaks’ta gecikme ve Cmaks’ta düşmeye neden olur (%47 oranında azalma). Bununla beraber, (EAA’ya dayanan) absorbe edilen lamivudin miktarı etkilenmediğinden Zeffix yiyecekle veya yiyeceksiz verilebilir.   Dağılım: İntravenöz çalışmalar ortalama dağılım hacminin 1.3 l/kg olduğunu göstermiştir. Lamivudin terapötik doz dağılımı boyunca lineer farmakokinetik gösterir ve albumin için plazma protein bağlanması düşüktür. Sınırlı veriler lamivudinin MSS’ne penetre olduğunu ve beyin omurilik sıvısına (BOS) ulaştığını göstermiştir. Ortalama BOS/serum konsantrasyon oranı oral uygulamayı takiben 2-4 saat sonra yaklaşık 0.12’dir.   Metabolizma: Lamivudin değişmeden bilhassa renal yoldan atılır. Hepatik metabolizma dağılımının az oluşu (%5-10) ve düşük plazma proteini bağlanmasından dolayı metabolik ilaç etkileşmeleri beklenmez.   Eliminasyon: Ortalama lamivudin sistemik klerensi yaklaşık 0.3l/saat/kg’dır. Gözlenen eliminasyon yarılanma ömrü 5-7 saattir. Lamivudinin büyük kısmı glomerüler filtrasyon ve aktif sekresyon ile (organik katyonik transport sistemi) değişmeden idrarla atılır. Lamivudin eliminasyonunun %70’i renal yoldan gerçekleşir.   Özel Populasyon: Renal yetmezliği olan hastalarla yapılan çalışmalar renal bozuklukların lamivudin eliminasyonunu etkilediğini göstermiştir. Kreatinin klerensi 50ml/dak’nın altında olan hastalarda doz azaltılması gereklidir (Bkz. Kullanım şekli ve dozu). HIV ve HBV ile enfekte olmayan ve karaciğer yetmezliği olan hastalarla yapılan bir çalışma bu hasta grubunda lamivudinin iyi tolere edildiğini ve laboratuvar parametrelerinin ve advers etki profilinin değişmediğini göstermiştir.   Lamivudinin farmakokinetiği karaciğer yetmezliğinden etkilenmez. Karaciğer transplantasyonu alan hastalarda, aynı zamanda böbrek yetmezliği de görülmediği sürece karaciğer bozukluğunun lamivudinin farmakokinetiğine önemli bir etkisi olmadığı hakkında limitli bilgi vardır.   Yaşlı hastalarda normal yaşlanma sürecine bağlı renal yetmezliğin, kreatinin klerensi 50 ml/dak’nın altına düşmedikçe, lamivudinin farmakokinetiği üzerinde bir etkisi olmadığı görülmüştür.    Oral uygulama sonrası hamileliğin son dönemlerindeki farmakokinetik özellikler hamile olmayan yetişkinlerdekiyle benzerdir. Pediyatrik hastalarda lamuvidin farmakokinetiği yetişkinlerinkine benzerdir. Ancak çocuklarda kiloya bağlı oral klerens daha yüksektir ve bu da yetişkinlerde daha düşük EAA’ya neden olur.   Yaşa bağlı oral klerens en yüksek 2 yaşında  görülmüştür ve 2 yaşından 12 yaşına doğru düşmüştür. Bu dönemdeki değerler yetişkinlerdeki değerlerle benzerdir. Günde bir defa 3 mg/kg doz yetişkinlerde günde 100 mg alınan doza benzer kararlı düzey lamuvidin EAA göstermiştir.   2-11 yaş arası çocuklarda günde maksimum 100 mg’a kadar 3 mg/kg doz önerilir ve bu yetişkinlerde tavsiye edilen doza (günde 100 mg) yakındır.   2 yaşın altındaki çocuklar için yeterli farmakokinetik bilgisi yoktur.

Farmasötik Şekli

Tablet

Formülü

Her film tablet 100 mg lamivudin içerir. Yardımcı maddeler: Titanyum dioksit, sentetik kırmızı demir oksit, sentetik sarı demir oksit.  

İlaç Etkileşmeleri

Değişmemiş ilacın hemen tamamının renal eliminasyonu, sınırlı metabolizma ve plazma protein bağlanmasından dolayı metabolik etkileşim olasılığı düşüktür. Lamivudin başlıca aktif organik katyonik sekresyon ile elimine edilir. Trimetoprim gibi özellikle organik katyonik transport sistemi aracılığıyla başlıca aktif renal sekresyonla elimine olan diğer ilaçlarla birlikte verildiğinde ilaç etkileşme olasılığı düşünülmelidir. Diğer ilaçların (örneğin; ranitidin, simetidin) bu mekanizmanın sadece bir kısmın kullanırlar ve lamivudin ile etkileşmezler. Başlıca aktif organik anyonik yolla veya glomerüler   filtrasyonla atılan ilaçların lamivudin ile klinik olarak önemli bir etkileşimi olması beklenmez. Trimetoprim/sülfametoksazol 160mg/800mg verilmesi lamivudine maruz kalmayı %40 civarında arttırır. Lamivudin trimetoprim/sülfametoksazol farmakokinetiğini etkilemez. Bununla beraber, hastada renal yetmezlik olmadıkça lamivudin dozunda ayarlama gerekmez. Lamivudin ile verildiğinde zidovudin için Cmaks’ta orta derecede bir artış (%28) gözlenmiştir ve bununla beraber maruz kalma seviyesi (EAA) değişmez. Zidovudinin lamivudin farmakokinetiği üzerinde etkisi yoktur (Bkz. Farmakokinetik özellikler). Lamivudin alfa-interferon ile birlikte verildiğinde iki ilaç arasında farmakokinetik bir ilaç etkileşmesi yoktur. Yaygın olarak kullanılan immunosupresan ilaçlarla (ör. siklosporin A) Zeffix birlikte kullanıldığında hastalarda klinik olarak önemli advers etkileşimler bildirilmemiştir. Ancak, özellikle etkileşim çalışmaları yapılmamıştır.   Lamivudin, zalsitabinin hücre içi fosforilasyonunu her iki tıbbi üründe birlikte uygulandığında inhibe edebilir. Bu nedenle Zeffix’in zalsitabin ile kombinasyon olarak kullanılması önerilmemektedir.

Kontraendikasyonlar

Zeffix, lamivudin veya preparatın içeriğindeki maddelere karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

(Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde)   Erişkinler ve 12 yaş ve üstü yetişkinler: Önerilen Zeffix dozu günde bir kez 100 mg’dır.   2-11 yaş arasındaki çocuklar: Önerilen doz günde maksimum 100 mg olmak üzere günde bir kez 3 mg/kg’dır.   İki yaşın altındaki çocuklar: Bu yaş grubuna doz önerisinde bulunmak için yeterli bilgi yoktur. Tablet kullanımının uygun olmadığı hastalarda ve çocuklarda kullanım için Zeffix oral solüsyon da bulunmaktadır. Zeffix aç veya tok karnına alınabilir. HBeAg ve/veya HBsAg serokonversiyonu olduğu zaman immun sistemi yeterli hastalarda Zeffix’in kesilmesi düşünülmelidir. Rekürran Hepatit B bulgularından anlaşılabileceği şekilde etkinlikte bir düşüş olursa Zeffix kesilebilir. Eğer Zeffix kesilirse hastalar rekürran Hepatit bulguları açısından periyodik olarak izlenmelidir (Bkz. Uyarılar/Önlemler). Dekompanse karaciğer hastalığı olan hastalarda tedavinin kesilmesi önerilmez. Zeffix ile tedavinin kesilmesinden sonra uzun süreli serokonversiyonun devamı hakkındaki veriler sınırlıdır. Zeffix tedavisi sırasında hasta uyumu izlenmelidir.   Böbrek yetmezliği: Lamivudin serum konsantrasyonları (EAA) orta ve şiddetli böbrek yetmezliğinde azalmış renal klerens nedeniyle artar. Kreatinin klerensi 50 ml/dak’dan az olan hastalarda doz azaltılmalıdır (Bkz. Tablo 1 ve Tablo 2). 100 mg altındaki Zeffix dozları için Zeffix oral solüsyon kullanılmalıdır. Böbrek yetmezliği olan çocuklar için aynı doz azaltma geçerlidir. (Bkz. Tablo 2)    Tablo 1 Erişkinler ve 12 yaş üstü yetişkinler için doz Kreatinin klerens ml/dak Zeffix oral solüsyon* ilk dozu İdame dozu günde bir kez 30 – <50 20ml (100mg) 10ml (50mg) 15 – <30 20ml (100mg)  5ml (25mg)  5 – <15 7ml (35mg)  3ml (15mg)         < 5 7ml (35mg)  2ml(10mg) * Zeffix oral solüsyon 5mg/ml lamivudin içerir.   Tablo 2     2-11 yaş arası çocuklarda doz Kreatinin klerens ml/dak Zeffix oral solüsyon* ilk dozu İdame dozu günde bir kez 30 – <50 3 mg/kg 1.5 mg/kg 15 – <30 3 mg/kg 0.75 mg/kg  5 – <15 1 mg/kg 0.45 mg/kg         < 5 1 mg/kg 0.3 mg/kg * Zeffix oral solüsyon 5mg/ml lamivudin içerir.   Aralıklı hemodiyaliz altındaki hastalardan elde edilen veriler (haftada 2-3 defa £4 saat diyaliz) hastanın kreatinin klerensini düzeltmek için yapılan ilk Zeffix doz azaltılmasının ardından diyalize giren hasta için daha fazla doz ayarlaması yapılmasının gerekmediğini göstermektedir.   Karaciğer yetmezliği: Son evre karaciğer hastalığı olan ve transplant bekleyenler dahil karaciğer yetmezliği olan hastalardan elde edilen veriler lamivudin farmakokinetiğinin karaciğer fonksiyon bozukluğundan önemli ölçüde etkilenmediğini göstermiştir. Bu verilere dayanarak, birlikte böbrek yetmezliği yoksa karaciğer yetmezliğinde doz ayarlaması gerekli değildir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Zeffix Oral Solüsyon, 240ml, yüksek dansiteli polietilen şişede, karton kutuda

Saklama Koşulları

30oC’ın altındaki oda sıcaklığında saklayınız. ÇOCUKLARIN ULAŞAMAYACAĞI YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Zeffix 100mg Film Tablet, 28 adet blisterlerde, karton kutularda satılmaktadır.

Uyarılar/Önlemler

Tedavi sırasında hastalar kronik hepatit B tedavisinde uzman bir hekim tarafından düzenli olarak kontrol edilmelidir. Kronik hepatit B’li hastalarda lamivudin tedavisinin kesilmesini takiben, bazı hastalarda rekürran hepatit klinik ve laboratuar bulguları saptanabilir ki bu durumun dekompanse karaciğer hastalığı olanlarda daha ciddi sonuçları olabilir. Eğer Zeffix kesilirse, hastaların en az dört ay rekürran hepatit bulguları açısından hem klinik hem de serum karaciğer fonksiyon testleri (ALT ve bilirubin düzeyleri) için periyodik olarak izlenmesi klinik olarak endikedir. Tedavi sonrası rekürran hepatit bulguları gelişen hastalarda Zeffix tedavisine yeniden başlanması konusunda yeterli klinik veri yoktur. Orta veya şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalarda, serum lamivudin konsantrasyonları (EAA) azalan renal klerense bağlı olarak artar ve bundan dolayı kreatinin klerensi < 50ml/dakika olan hastalarda doz azaltılmalıdır (Bkz. Kullanım Şekli ve Dozu). Transplant alıcıları ve ileri derece karaciğer bozukluğu olan hastalar daha büyük aktif viral replikasyon riski altındadır. Bu hastaların karaciğer fonksiyonlarının marjinal olması nedeniyle lamivudine devam edilmemesi durumunda hepatit reaktivasyonu veya tadavi sırasında etkinliğin azalması ciddi ve hatta ölüme yol açabilecek yetmezliğe neden olabilir. Bu hastalarda Hepatit B ile ilgili parametreleri, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını ve antiviral yanıtları izlemek gerekir. Eğer herhangi bir sebeple tedavi kesiliyorsa tedavinin kesilmesinden itibaren 6 ay süreyle bu hastaların izlenmesi önerilir. Tedavi sırasında ve sonrasında hepatik yetmezlik yaşayan hastaların uygun bir şekilde sık sık kontrol edilmeleri gerekir.   Kanser kemoterapisi gibi belirli aralıklarla bağışıklık baskılayıcı tedavi gören hastaların lamivudin kullanımı hakkında yeterli bilgi yoktur. Uzayan tedavi sırasında lamivudine karşı duyarlılıkta azalma gösteren HBV viral alt grupları (YMDD variant HBV) görülmüştür. Az da olsa bazı hastalarda bu değişiklik rekürran hepatite sebep olabilir. Aynı zamanda HIV ile enfekte olan hastalarda ve halen antiretroviral tedavi gören veya bu tedavilerin uygulanması planlanan hastalarda, HIV enfeksiyonu için genelde uygulanan lamivudin dozuna devam edilmelidir. Zeffix ile tedavi edilen gebe kadınlarda hepatit B virüsünün maternal-fötal geçişi hakkında bilgi yoktur. Yenidoğanlarda Hepatit B virus aşılama uygulaması için önerilen standart prosedürler takip edilmelidir. Zeffix tedavisinin hepatit B virüsünün başkalarına bulaşma riskini azalttığı kanıtlanmamıştır, bu bakımdan hastalar uygun önlemler almaya devam etmeleri konusunda uyarılmalıdır.   Gebelik ve Emzirme Döneminde Kullanımı:   Gebelik: Gebelik kategorisi C’dir.Lamivudinin gebe kadınlardaki güvenilirliği ile ilgili sınırlı bilgi vardır. Kadınlardaki çalışmalar lamivudinin plasentadan geçtiğini doğrulamıştır. Doğum sırasında bebeğin serumundaki lamivudin konsantrasyonları annenin serumu ve göbek kordon serumundaki ile benzerdir. Gebelikte kullanımı, beklenen yararları, riskini dengeliyorsa düşünülmelidir. Gebeliğin ilk üç ayında Zeffix kullanımı önerilmez. Zeffix ile tedavi edilirken gebe kalan hastalarda Zeffix tedavisi kesilirken rekürran hepatit olasılığı gözönünde bulundurulmalıdır.   Emziren anneler: Lamivudin oral uygulamayı takiben anne sütü ile serumda bulunan konsantrasyonlara benzer düzeylerde (1-8 mg/ml) atılır. Maternal süt yolu ile çok daha yüksek konsantrasyonlarda lamivudin alan neonatal sıçanlardaki hayvan çalışmalarından elde edilen veriler insan sütündeki lamivudin konsantrasyonlarının emzirilen bebeklerde toksisiteye yol açma olasılığının az olduğunu göstermektedir.   Araç ve makine kullanma üzerinde etkileri: Lamivudinin taşıt kullanma performansını ve makine kullanma üzerindeki etkileriyle ilgili araştırma yoktur. Ancak, bu etkinlikler üzerine ilacın farmakolojisi gözönüne alındığında zararlı bir etki yapması beklenmez.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Zeffix klinik çalışmalarda kronik hepatit B hastalarında iyi tolere edilmiştir. Advers olay görülme sıklığı Zeffix ile tedavi edilen hastalar ile plasebo uygulanan hastalarda benzerdir. En yaygın bildirilen advers olaylar kırıklık, bitkinlik, solunum yolu enfeksiyonları, başağrısı, karında rahatsızlık ve ağrı, bulantı, kusma ve diyaredir. Zeffix ile tedavi edilen hastalarda daha yaygın olan ALT yükselmeleri dışında kronik hepatit B hastalarındaki laboratuar anormalliklerinin görülme sıklığı Zeffix ve plasebo ile tedavi gruplarında benzerdir. Bununla beraber kontrollü çalışmalarda, Zeffix ve plasebo ile tedavi edilen hastalar arasında bilirubin yükselmelerine bağlı ALT yükselmeleri ve/veya hepatik yetmezlik bakımından tedavi sonrası anlamlı bir farklılık bulunmamıştır. Rekürran hepatit olgularının Zeffix tedavisiyle mi yoksa daha önceki altta yatan hastalık ile mi ilişkili olduğu belirsizdir (Bkz. Uyarılar, Önlemler). HIV enfeksiyonu olan hastalarda, pankreatit ve periferal nöropati (veya parestezi) vakaları bildirilmiştir; ancak lamivudin (EpivirTM) ile ilişkisi açık değildir. Kronik hepatit B hastalarında, bu olayların görülme sıklığı Zeffix ile tedavi edilenlerle plasebo uygulananlar arasında bir farklılık göstermemiştir. HIV hastalarında nükleosid analogları ile kombinasyon tedavisinde genellikle şiddetli hepatomegali ve hepatik steatozis ile birlikte laktik asidoz vakaları bildirilmiştir.  Dekompanse karaciğer hastalığı olan hepatit B hastalarında bu gibi advers etkiler nadiren bildirilmişse de bu olayların Zeffix tedavisine bağlı olduğu kanıtlanmamıştır.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE HEKİMİNİZE BAŞVURUNUZ.

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

PVDC / Al folyo blister içinde 2 veya 4 tabletlik ambalajlardadır.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

Klinik çalışmalarda, baş dönmesi ve görmede bulanıklık gibi advers etkiler rapor edildiği için, ZYDENA® alan hastalar araba ve makine kullanırken dikkatli olmalıdırlar.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

ZYDENA® 100 mg film tablet

İlaç Nasıl Kullanılır

Bir tablet 100 mg udenafil içerir.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

Bildirilmemiştir.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

Ağızdan alınır.

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

ZYDENA® 100 mg film tablet

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

36 ay.

Doz Aşımı Ve Tedavisi

232 / 34

Etkin Maddeler

250C’nin altındaki oda sıcaklığında ve orijinal ambalajında saklayınız.

Farmakodinamik Özellikler

Laktoz, mısır nişastası, kolloidal silikon dioksit, düşük sübstitüe hidroksipropil selüloz, hidroksipropil selüloz LF, talk, magnezyum stearat, hidroksipropilmetil selüloz 2910, titanyum dioksit, Sunset Yellow FCF.

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

28 film tabletlik PVC/PE/PVDC blister ambalajlarda.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

ZOCOR'un araç ve makine kullanımı üzerinde ihmal edilebilir etkisi vardır ya da hiç etkisi yoktur. Ancak pazarlama sonrası deneyimlerde araç ve makine kullanımı esnasında nadiren baş dönmesi rapor edildiği göz önünde bulundurulmalıdır.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

ZOCOR® 10 mg film tablet

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Bugüne kadar ZOCOR ile birkaç doz aşımı vakası bildirilmiştir; alınan maksimum doz 3.6 g'dır. Tüm hastalar, sekel olmaksızın iyileşmiştir. Doz aşımının tedavisine ilişkin hiçbir spesifik bilgi yoktur. Aşırı doz durumunda semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanmalıdır.

İlaç Nasıl Kullanılır

Her bir tablet 10 mg simvastatin içerir.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

Geçerli değildir.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

Farmakodinamik, tekrarlı doz toksisitesi, genotoksisite ve karsinojeniteyi içeren klasik hayvan çalışmaları, hasta açısından, farmakolojik mekanizmadan beklenenden başka hiçbir riskin olmadığını göstermiştir. Hem sıçanda hem de tavşanda, maksimum tolere edilen dozlarda uygulanan simvastatin hiçbir fetal malformasyona yol açmamış ve fertilite, üreme fonksiyonu veya yenidoğan gelişimi üzerinde hiçbir etki göstermemiştir.

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

Ağızdan alınır.

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

ZOCOR® 10 mg film tablet

Doz Aşımı Ve Tedavisi

24 aydır.

Etkin Maddeler

165/73

Farmakodinamik Özellikler

25° C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.

Farmakokinetik Özellikler

Butil hidroksianisol (E320), askorbik asit (E300), sitrik asit monohidrat (E330), mikrokristalin selüloz (E460), magnezyum stearat (E572), laktoz monohidrat, prejelatinize mısır nişastası, hipromelloz (E464), hidroksipropil selüloz (E463), titanyum dioksit (E171), talk, kırmızı demir oksit (E172), sarı demir oksit (E172).

Doz Aşımı

Zometa ile akut entoksikasyon deneyimi yoktur. Önerilenden daha yüksek doz uygulanmış olan hastalar dikkatle izlenmelidirler. Klinikte belirgin hipokalsemi olması durumunda, bir kalsiyum glukonat infüzyonu ile geri dönüş sağlanabilir.

Endikasyonlar

Radyolojik yöntemlerle litik lezyon gösterilmiş olan multiple myelomalı hastalarda ve kemik metastazı olan ileri evre kanserli hastalarda iskeletle ilişkili komplikasyonların (patolojik kırık, omurilik sıkışması, radyasyon tedavisi, kemiğe yönelik cerrahi müdahale veya hiperkalsemi) önlenmesi ile maligniteye bağlı hiperkalsemi tedavisinde kullanılır.

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik grup: Bifosfonat, ATC kodu: M05 BA08   Zoledronik asit, bifosfonatların başlıca kemik üzerine etkili, yeni ve oldukça güçlü bir sınıfının üyesidir. Bugüne kadar bilinen en güçlü osteoklastik kemik rezorpsiyonu inhibitörlerinden biridir.   Bifosfonatların kemiğe selektif etkisi mineralize kemiğe yüksek afinitelerine dayanır, ancak osteoklastik aktivitenin inhibisyonunu sağlayan esas moleküler mekanizma halen açık değildir. Uzun süreli hayvan çalışmalarında, zoledronik asit kemik rezorbsiyonunu, kemiğin formasyon, mineralizasyon veya mekanik özelliklerini olumsuz etkilemeksizin inhibe etmektedir.   Kemik rezorpsiyonunun çok güçlü bir inhibitörü olmasının yanı sıra, zoledronik asit, metastatik kemik hastalığının tedavisinde genel etkinliğini oluşturan çeşitli anti-tümör özelliklerine de sahiptir . Preklinik çalışmalarda şu özellikler ortaya konmuştur:  In vivo: osteoklastik kemik rezorpsiyonunun kemik iliğindeki mikroortamın tümör büyümesine daha az uygun hale getirecek şekilde inhibisyonu, anti-anjiyojenik aktivite ve ağrıya karşı aktivite. In vitro: osteoblast proliferasyonunun inhibisyonu, tümör hücreleri üzerinde direkt sitostatik ve pro-apoptotik aktivite, diğer anti-kanser ilaçlarıyla sinerjistik sitostatik etki, anti-adezyon/invazyon aktivitesi.   Kemik tutulumu olan ileri evre kanserli hastalarda iskeletle ilişkili olayların önlenmesinde klinik çalışma sonuçları: Prostat kanseri hastalarında (Zometa 4 mg alan 214 erkeğe karşı plasebo alan 208 erkek) Zometa, İskeletle İlişkili Olaylar (SRE’ler) açısından plasebo ile karşılaştırılmıştır.Tedavinin ilk 15 ayından sonra, 186 hasta, 24 aylık çift kör tedavinin total süresini tamamlayarak, 9 ay daha devam etmiştir. En az bir SRE yaşayan hastaların oranı (Zometa ile % 38’e karşı, plasebo ile % 49, p = 0.028) ve ilk SRE’ye kadar geçen medyan süre (plasebo için 321 güne karşı Zometa 4 mg için 488, p = 0.009) açısından Zometa 4 mg, plasebo karşısında anlamlı bir avantaj sağlamıştır ve hasta başına düşen iskelet morbidite oranının yıllık sıklığı azalmıştır (Zometa 4 mg için 0.77, plasebo için 1.47, P=0.005). Plasebo ile karşılaştırılan Zometa grubundaki iskelet ile ilişkili olaylarda, çoklu olay analizleri % 36 risk azalması göstermiştir (p=0.002). Başlangıçta ağrı ölçülmüş ve çalışma süresince periyodik olarak ölçüme devam edilmiştir.Zometa alan hastalarda, plasebo grubundakilere göre daha az ağrı artışı kaydedilmiş ve farklar 3,9,21 ve 24. aylarda önemli seviyeye ulaşmıştır. Daha az sayıdaki Zometa hastasında bir patolojik kırık yakınması ortaya çıkmıştır. Etkinlik sonuçları, tablo 2’de gösterilmektedir. İkinci bir çalışmada, Zometa iskelet ile ilişkili olayların sayısını azaltmış ve tutulduğu diğer solid tümörleri olan ve daha önceki medyan olarak yaşam süreleri sadece 6 ay olan hasta popülasyonunda SRE sayısını azaltmış ve bir SRE’ye kadar olan medyan süreyi 2 ay uzatmıştır (NSCLC (küçük hücreli olmayan akciğer kanseri) bulunan 134 ve diğer solid tümörleri olan 123 hasta Zometa ile, NSCLC bulunan 130 ve diğer solid tümörleri olan 120 hasta plasebo ile tedavi edilmiştir). Tedavinin ilk 9 ayından sonra, 101 hasta 12 ay uzatılmış çalışmaya girmiş ve 26’sı , çalışmanın 21 ayını tamamlamıştır. Zometa 4 mg iskelet ile ilişkili olayları olan hasta oranını ( Zometa 4 mg için % 39, plasebo için % 48, p= 0.039), ilk SRE’ye kadar geçen medyan süreyi (Zometa 4 mg için 236 gün, plasebo için 155 gün, p= 0.009) ve hasta başına düşen iskelet morbidite oranının yıllık sıklığı azalmıştır (Zometa 4 mg için 1.74, plasebo için 2.71, P=0.012). Plasebo ile karşılaştırılan Zometa grubundaki iskelet ile ilişkili olaylarda, çoklu olay analizleri % 30.7 risk azalması göstermiştir (p=0.003).Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri hastalarındaki tedavi etkisi, diğer solid tümörleri olan hastalardakinden daha küçük görünmektedir. Etkinlik sonuçları Tablo 3’de gösterilmektedir.   Tablo 2: Etkinlik sonuçları (Hormon Tedavisi Alan Prostat Kanseri Hastaları)     Tüm SRE (+HCM) Kırıklar* Kemikte radyasyon tedavisi   Zometa 4 mg Plasebo Zometa 4 mg Plasebo Zometa 4 mg Plasebo N 214 208 214 208 214 208 SRE’ler bulunan hastaların oranı (%) 38 49 17 25 26 33 SRE’ye kadar geçen medyan süre (gün) 488 321 NR NR NR 640 P-Değeri 0.009 0.020 0.055 İskelet Morbiditesi Oranı 0.77 1.47 0.20 0.45 0.42 0.89 Çeşitli olaylardan zarar görme riskinin azalması (%)** 36 – NA NA NA NA P-Değeri 0.002 NA NA   *Omurlara ait ve omurga dışı kırıklar dahil ** İskelete bağlı tüm olayların sayısı, çalışma süresince ortaya çıkan herbir olayın total sayısı

Farmakokinetik Özellikler

Kemik metastazı olan 64 hastada, 2, 4, 8 ve 16 mg zoledronik asidin tek ve çoğul dozda 5- ve 15- dakikalık infüzyonları, aşağıdaki, doza bağımlı olmadığı saptanan farmakokinetik verilerin ortaya konmasını sağlamıştır. Zoledronik asit infüzyonuna başladıktan sonra, ilacın plazma konsantrasyonları hızla artmış, infüzyon periyodunun sonunda doruk düzeyine ulaşmış, ardından 4 saat sonra doruk düzeyinin < %10’una ve 24 saat sonra da < %1’ine inecek şekilde hızlı bir azalma göstermiştir. Daha sonra, 28. günde ikinci ilaç infüzyonu uygulanıncaya kadar doruk düzeyinin % 0.1’ini aşmayacak şekilde oldukça düşük bir konsantrasyonda uzun bir periyod olmuştur. İntravenöz uygulanan zoledronik asit trifazik işlem ile elimine edilir: t1/2a 0.24 ve t1/2b 1.87 saatlik yarı-ömürler ile, sistemik dolaşımdan hızlı bifazik kaybolma ve bunu izleyen t1/2¡ 146 saatlik terminal eliminasyon yarı-ömrü ile uzun eliminasyon evresi. Her 28 günde bir verilen ilacın tekrarlanan dozlarından sonra ilaç birikimi olmamıştır. Zoledronik asit metabolize olmaz ve değişmeden böbrekten atılır. İlk 24 saatte, uygulanan dozun % 39 ± 16’ sı idrarda bulunur, kalanı ise başlıca kemik dokuya bağlanır. Kemik dokusundan çok yavaş bir şekilde sistemik dolaşıma geri serbestlenir ve böbrekten atılır. Toplam vücut klirensi 5.04 ± 2.5 L/saattir, dozdan bağımsızdır, cinsiyet, yaş, ırk ve vücut ağırlığından etkilenmez. Infüzyon süresinin 5 dakikadan 15 dakikaya çıkarılması, infüzyon sonunda zoledronik asit konsantrasyonunda % 30 azalmaya sebep olur, ancak plazma konsantrasyonu-zaman eğrisi altında kalan alanı etkilemez. Hiperkalsemisi olan hastalarda veya karaciğer yetersizliği olan hastalarda zoledronik asidin farmakokinetik verileri mevcut değildir. Zoledronik asit insan P450 enzimlerini in vitro inhibe etmez, biyotransformasyon göstermez ve hayvan çalışmalarında uygulanan dozun % 3’ünden azı feçeste bulunur ki bu zoledronik asit farmakokinetiğinde karaciğer fonksiyonunun geçerli bir rolü olmadığını gösterir.  Zoledronik asitin renal klirensi, kreatinin klirensiyle anlamlı ve olumlu yönde bir ilişki göstermiştir. Renal klirens kreatinin klirensinin % 75 ± 33’ünü yansıtmış ve çalışılan 64 kanser hastasında ortalama 84 ± 29 ml/dak (sınırlar 22 ila 143 ml/dak) olmuştur. Popülasyon analizi, kreatinin klirensi 20 ml/dak (ağır böbrek bozukluğu) ya da 50 ml/dak (orta düzeyde böbrek bozukluğu) olan bir hasta için bu uyan tahmini zoledronik asit klirensi, 84 ml/dak’lık bir kreatinin klirensi gösteren hastanın sırasıyla % 37 ya da % 72’si olmalıdır. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarla (kreatinin klirensi < 30 ml/dak) ilgili olarak oldukça sınırlı farmakokinetik veriler vardır.   Zoledronik asit kanın hücresel bileşenlerine bir afinite göstermez ve plazma proteinlerine bağlanma düşüktür (yaklaşık % 56) ve zoledronik asit konsantrasyonundan bağımsızdır.

Farmasötik Şekli

i.v. infüzyon için konsantre çözelti

Formülü

Bir flakonda 5 ml konsantre çözelti 4 mg zoledronik asite eşdeğer 4.264 mg zoledronik asit monohidrat içerir.   Yardımcı maddeler: 220 mg mannitol, 24 mg sodyum sitrat, enjeksiyonluk su.

İlaç Etkileşmeleri

Nefrotoksik olan ilaçlarla birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır.   Zoledronik asit plazma proteinlerine in vitro belirgin bağlanma göstermez ve insan P450 enzimlerini inhibe etmez (bkz. “Farmakokinetik özellikleri”), ancak resmi boyutta klinik etkileşme çalışmaları yapılmamıştır. Zometa gibi bifosfonatlar aminoglikozidler ile birlikte uygulandıklarında, her iki ilacın da aditif etkisinin olabileceği ve bunun sonucunda gerekenden daha uzun süre daha düşük serum kalsiyum düzeyi oluşabileceği göz önüne alınarak dikkatli olunması önerilir. Zometa diğer nefrotoksik ilaçlarla kullanıldığında dikkat edilmelidir. Tedavi sırasında hipomagnezemi gelişme ihtimaline karşı da dikkatli olunmalıdır.   Multipl miyelom hastalarında, Zometa gibi intravenöz bifosfonatlar talidomid ile birlikte kullanıldığında böbrek fonksiyon bozukluğu riski artabilir.   Geçimsizlikleri Polivinilklorür, polietilen ve polipropilenden (önceden % 0.9 a/h (ağırlık/hacım) sodyum klorür çözeltisi veya % 5 a/h glukoz çözeltisi ile doldurulmuş) yapılan çeşitli tipte infüzyon torbaları ve infüzyon setleri ile ve cam şişeler ile yapılan çalışmalarda Zometa ile bir geçimsizlik saptanmamıştır. Muhtemel geçimsizlikleri önlemek için, Zometa konsantre çözeltisi % 0.9 a/h sodyum klorür çözeltisi veya % 5 a/h glukoz çözeltisi ile seyreltilmelidir. Zometa konsantre çözeltisi Ringer çözeltisi gibi kalsiyum içeren çözeltilerle karıştırılmamalıdır.

Kontraendikasyonlar

Zometa, gebelik ve emzirmede, zoledronik asit veya diğer bifosfonatlar veya Zometa formülasyonu içindeki yardımcı maddelerin herhangi birine karşı klinikte anlamlı aşırı duyarlığı olan hastalarda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde; Kemik tutulumu olan ileri evre kanserli hastalarda iskeletle ilişkili olayların önlenmesi Erişkinler ve yaşlılar Kemik tutulumu olan ileri evre kanserli hastalarda iskeletle ilişkili olayların önlenmesindeönerilen doz 4 mg zoledronik asittir. Konsantre çözelti 100 ml a/h % 0.9 sodyum klorür veya a/h % 5 glukoz çözeltisi ile seyreltilmeli ve her 3 ila 4 haftada bir en az 15 dakikadevam eden bir intravenöz infüzyon ile verilmelidir.  Aynı zamanda hastalara günde 500 mg oral kalsiyum ve 400 IU D vitamini takviyesi yapılmalıdır. Maligniteye bağlı hiperkalsemi tedavisi Erişkinler ve yaşlılar Hiperkalsemide (albumin-düzeltilmiş serum kalsiyumu ³ 12.0 mg/dL veya 3.0 mmol/L) önerilen doz 4 mg zoledronik asittir. Konsantre çözelti 100 ml a/h % 0.9 sodyum klorür veya a/h % 5 glukoz çözeltisi ile seyreltilmeli, her 3-4 haftada bir, en az 15 dakikalık tek bir intravenöz infüzyon ile verilmelidir. Zometa uygulanmadan önce ve uygulandıktan sonra hastaların yeteri kadar hidrate olması sağlanmalıdır. Böbrek bozukluğu Maligniteye bağlı hiperkalsemi tedavisi: Maligniteye bağlı hiperkalsemisi (HCM) ve şiddetli böbrek bozukluğu olan hastalarda Zometa tedavisi yalnızca, bu tedavinin riskleri ve faydaları değerlendirildikten sonra düşünülmelidir. Serum kreatinin düzeyi >400 mikromol/litre veya >4.5 mg/dL olan hastalar, klinik çalışmalara alınmamıştır. Maligniteye bağlı hiperkalsemisi olan hafif ila orta şiddette böbrek bozukluğu gösteren hastalarda (serum kreatinini < 400 µmol/L ya da < 4.5 mg/dL) olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Kemik tutulumu olan ileri evre kanserli hastalarda iskeletle ilişkili olayların önlenmesi: Multiple miyeloması veya solid tümörlerin metastatik kemik lezyonları olan hastalarda Zometa tedavisine başlanırken, serum kreatinin düzeyleri ve kreatinin klirensi (CrCl) ölçülmelidir. Kreatinin klirensi, Cockfort-Gault formülü kullanılarak, serum kreatinin düzeylerinden hesaplanır.Tedaviye başlamadan önce, kreatinin klirensi < 30 ml/dak olarak saptanmış, ciddi böbrek bozukluğu olan hastalara Zometa verilmesi önerilmemektedir. Serum kreatinin düzeyi > 265 mikromol/L veya > 3.0 mg/dl olan hastalar, Zometa ile yapılan klinik çalışmalara dahil edilmemiştir. Kemik metastazları olan ve tedavinin başlatılmasından önce hafif-orta şiddette böbrek bozukluğu (kreatinin klirensi 30-60 mL/dakika) olan hastalarda, aşağıdaki Zometa dozlarının kullanılması önerilir: Başlangıçtaki kreatinin klirensi (mL/dakika) Önerilen Zometa dozu >60 4.0 mg 50 – 60 3.5 mg* 40 – 49 3.3 mg* 30 – 39 3.0 mg* *Dozlar, hedef AUC değerinin 0.66 (mg∙saat/L) (kreatinin klirensi 75 mL/dakika) olduğu öngörülerek hesaplanmıştır. Dozun böbrek bozukluğu olan hastalarda azaltılmasıyla elde edilecek AUC değerinin kreatinin klirensi 75 mL/dakika olan hastalardakiyle aynı olması beklenmektedir. Tedavinin başlangıcını takiben, böbrek fonksiyonunun izlenmeli ve her Zometa dozundan önce serum kreatinin düzeyi ölçülmeli, eğer böbrek fonksiyonu kötüleşiyorsa, tedavi durdurulmalıdır. Klinik çalışmalarda böbrek fonksiyonunun kötüleşmesi, aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır: Serum kreatinin düzeyi normal olan hastalar için (< 1.4 mg/dl), ≥ 0.5 mg/dL yükselme Serum kreatinin düzeyi anormal olan hastalar için (> 1.4 mg/dl), ≥ 1.0 mg/dL yükselme Klinik çalışmalarda, kreatinin seviyesi başlangıç değerinin % 10 limiti dahiline döndüğü durumlarda Zometa tekrar kullanılmıştır.  Zometa tedavisine, tedavinin kesintiye uğramasından önceki dozla devam edilmelidir. Düşük Zometa dozlarının hazırlanma talimatı Gereken hacimde sıvı konsantreyi, aşağıdaki gibi enjektöre çekin: 4,4 mL                   3.5 miligramlık doz için 4.1 mL                   3.3 miligramlık doz için 3.8 mL                   3.0 miligramlık doz için   Çekilen miktardaki sıvı konsantre, 100 mL, steril a/h %0.9 sodyum klorür solüsyonu veya a/h %5 glikoz solüsyonu kullanılarak daha da seyreltilmelidir. Doz, 15 dakikadan daha kısa sürmeyecek tek bir intravenöz infüzyon şeklinde verilmelidir. Kullanma talimatı Zometa 4 mg/5 ml i.v. infüzyon için konsantre çözelti sadece intravenöz uygulama içindir. Uygulamadan önce, bir flakondaki 5.0 ml veya ihtiyaç duyulan hacim konsantre çözelti   100 ml kalsiyum içermeyen infüzyon çözeltisi (% 0.9 a/h sodyum klorür çözeltisi veya % 5 a/h glukoz çözeltisi) ile seyreltilir. Buzdolabında muhafaza edildiği takdirde, uygulamadan önce çözeltinin oda sıcaklığına erişmesi için bir süre bekletilmelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Saklama Koşulları

Flakonu 30°C  nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. 100 ml fizyolojik serum veya % 5 a/h glukoz çözeltisi ile seyreltilen Zometa çözeltisi 2-8°C de 24 saat stabildir. Aseptik olarak seyreltilmesinden sonra, hemen uygulanması tercih edilir. Hemen kullanılmadığı takdirde, kullanımdan önceki süre ve muhafaza şartları bakımı üstlenen kişinin sorumluluğundadır. Seyreltilmesi, 2 ila 8°C  de buzdolabında muhafaza edilmesi ve uygulamanın bitimine kadar geçen toplam sürenin 24 saati aşmaması gerekir.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Zometa 4 mg /5 ml i.v. infüzyon için konsantre çözelti, 1 flakonluk ambalajda.

Uyarılar/Önlemler

Hastalar Zometa uygulamasından önce yeterince hidrate olmaları açısından değerlendirilmelidirler. Zometa tedavisine başlandıktan sonra, serum kalsiyum, fosfat ve magnezyum düzeyleri, serum kreatinin gibi standart hiperkalsemi ile ilişkili metabolik parametreler dikkatle izlenmelidir. Hipokalsemi, hipofosfatemi ya da hipomagnezemi oluşursa, kısa vadeli destek tedavisi gerekli olabilir. Tedavi edilmemiş hiperkalsemili hastalarda genellikle bir derece böbrek bozukluğu mevcut bulunduğundan, böbrek fonksiyonunun dikkatle izlenmesi düşünülmelidir. Maligniteye bağlı hiperkalsemi bulunan ve böbrek fonksiyonunda bozulma kanıtı gösteren hastalar Zometa ile tedaviye devam edilmesinin olası yararlarının, ortaya çıkabilecek riskleri aşıp aşmadığı da göz önüne alınarak uygun bir şekilde değerlendirilmelidir. Kemik metastazları olan hastalarda iskeletle ilişkili olayların önlenmesi amacıyla tedavi kararı verilirken, tedavinin etkisinin 2-3 ayda başlayacağı düşünülmelidir. Bifosfonatların böbrek fonksiyon bozukluğu raporlarıyla ilişkisi vardır. Böbrek fonksiyonunda kötüleşme potansiyelini arttırabilecek faktörler, dehidrasyon, önceden mevcut böbrek bozukluğu, çoğul Zometa siklüsler veya diğer bisfosfonat siklüsleri, nefrotoksik ilaç kullanımı ya da halen önerilmekte olandan daha kısa bir infüzyonun kullanılmasını içermektedir. 4 miligramlık Zometa dozunun 15 dakikadan daha kısa sürmeyen bir infüzyonla verilmesi risk azalması sağlarsa da, böbrek fonksiyonu yine de kötüleşebilir. Serum kreatinin düzeyleri,iskeletle ilişkili olayların önlenmesi amacıyla önerilen dozlarla kronik Zometa tedavisi uygulanan hastalarda da, daha seyrek olarak yükselebilir. Hastalardaki serum kreatinin düzeyleri, her Zometa dozundan önce değerlendirilmelidir. Hafif-orta şiddette böbrek bozukluğuyla birlikte kemik metastazları olan hastalarda tedaviye başlandığında, daha düşük Zometa dozlarının kullanılması önerilir. Tedavi sırasında böbrek fonksiyonları kötüye giden hastalarda Zometa tedavisine ancak, serum kreatinin düzeyleri başlangıç değerinden en fazla %10 yüksek olması beklendikten sonra başlanmalıdır. Zometa dahil bisfosfonatların böbrek fonksiyonu üzerindeki potansiyel etkileri; ayrıca şiddetli böbrek bozukluğu (klinik çalışmalarda tanımlandığı üzere tedavi başlangıcındaki serum kreatinin düzeyleri TIH vakalarında ≥  400 µmol/L veya ≥ 4.5 mg/dL; kanser ve kemik metastazı olan hastalarda sırasıyla ≥  265 µmol/L veya ≥  3.0 mg/dL) olan hastalarda geniş kapsamlı klinik güvenlilik verilerinin bulunmaması ve başlangıçta şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğu (kreatinin klirensi <30 mL/dakika) olan hastalardaki farmakokinetik verilerin sınırlı olması nedeniyle; şiddetli böbrek bozukluğu olan hastalarda Zometa kullanılması önerilmez. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalardaki klinik veriler sınırlı olduğundan, bu hasta popülasyonu için spesifik önerilerde bulunmak mümkün değildir. Kalp yetmezliği riski olan hastalarda aşırı hidrasyondan sakınılmalıdır. Zometa’nın pediatrik hastalardaki güvenlilik ve etkinliği belirlenmemiştir.  Bifosfonat içeren tedavi kürü alan kanserli hastalarda çene kemiğinde osteonekroz bildirilmiştir. Bu hastaların çoğu kemoterapi ve kortikosteroid de alan hastalardır. Bildirilen vakaların önemli kısmı diş çekimi gibi dental işlemlerle ilişkilendirilmiştir. Birçok hastada osteomiyelitin de dahil olduğu lokal infeksiyon semptomları görülmüştür. Risk faktörlerini bir arada taşıyan hastalarda (kanser, kemoterapi, kortikosteroidler, kötü ağız hijyeni gibi), uygun koruyucu diş hekimliği ile diş muayenesi, bifosfat tedavisinden önce dikkate alınmalıdır. Bu hastalar, tedavi süresince, eğer mümkün ise invasiv dental uygulamalardan uzak durmalıdırlar. Bifosfonat tedavisi esnasında, çene kemiğinde osteonekroz gelişen hastalarda, diş ameliyatları durumu kötüleştirebilir. Dental uygulamalara gereksinim duyan hastalarda, bifosfonat tedavisinin kesilmesi çene kemiğinin osteonekroz riskini azaltsa da, bu konuda hiçbir veri bulunmamaktadır. Tedavi eden doktorun klinik görüşü, yarar/risk değerlendirmesine dayanarak her hastanın tedavi planını yönlendirmelidir.     Gebelik ve Emzirme Döneminde kullanımı Gebelik kategorisi D’dir. Zometa gebelik sırasında kullanılmamalıdır.   Zometa’ın insan sütüne geçip geçmediği bilinmediğinden, Zometa emziren kadınlar tarafından kullanılmamalıdır.    Araç ve makine kullanma yeteneği üzerine etkileri Araç ve makine kullanma yeteneğiüzerine etkileri ile ilgili hiçbir çalışma yapılmamıştır.

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Zometa 4 mg için advers reaksiyonların sıklığı temel olarak kronik tedaviden elde edilen verilere dayanmaktadır. Zometa ile advers etkiler genellikle hafif ve geçicidir ve diğer bifosfonatlar ile bildirilenlere benzerdir. Zometa ya da pamidronat 90 mg alan hastaların yaklaşık üçte birinde bu reaksiyonların oluşması beklenebilir. İntravenöz uygulamada en sık grip-benzeri bir sendrom ortaya çıkmış, hastaların yaklaşık % 9’unda kemik ağrısı, ateş, yorgunluk ve rigor ile seyreden bu durum saptanmıştır. Hastaların yaklaşık % 3’ünde nadir artralji ve miyalji vakaları bildirilmiştir. Sıklıkla, böbrekle kalsiyum atılımındaki azalma, hastaların yaklaşık % 20’sinde serum fosfat düzeylerinde asemptomatik ve tedavi gerektirmeyen bir düşüş oluşturmaktadır. Hastaların yaklaşık % 3’ünde serum kalsiyumu asemptomatik hipokalsemik düzeylere düşebilir. Zometa intravenöz infüzyonunu takiben, bulantı (% 5.8) ve kusma (% 2.6) gibi gastrointestinal reaksiyonlar bildirilmiştir. Hastaların % 1’inden daha azında infüzyon yerinde kızarıklık veya şişme ve/veya ağrı gibi lokal reaksiyonlar da gözlemlenmiştir. Zometa 4 mg ile tedavi edilen hastaların % 1.5’inde anoreksi bildirilmiştir. Az sayıda döküntü ya da kaşıntı vakası gözlenmiştir. Diğer bifosfonatlarla olduğu gibi, yaklaşık %1’inde konjonktivit vakaları bildirilmiştir.   Böbrek fonksiyonunun bozulmasıyla ilgili bazı raporlar vardır (% 2.3), bununla birlikte, bu hasta popülasyonundaki diğer risk faktörleri de bu duruma yol açmış olabilirler.  Plasebo kontrollü çalışmaların toplu olarak değerlendirildiği verilere göre, Zometa 4 mg alan hastaların % 5.2’sinde buna karşılık plasebo alanların % 4.2’sinde şiddetli anemi (Hb <8.0 g/dl) bildirilmiştir. Advers ilaç reaksiyonları, daha çok zoledronik asit ile kronik tedavi uygulanmış klinik çalışmalardan elde edilmiştir: Advers reaksiyonlar başlıklar altında sıklıklarına göre sıralanmıştır, en sık olanları önce belirtilmek suretiyle sıklık ölçeği şu şekildedir: Çok yaygın (≥ 1/10), yaygın (≥1/100, < 1/10), seyrek (≥ 1/1,000, < 1/100), ender (≥ 1/10,000, < 1/1,000), çok ender (< 1/10,000).   Kan ve lenfatik sistem bozukluklar Yaygın : Anemi   Seyrek : Trombositopeni, lökopeni   Ender : Pansitopeni Sinir sistemi bozuklukları   Yaygın : Başağrısı   Seyrek : Baş dönmesi, parestezi, tat bozuklukları, hipoestezi, hiperestezi, tremor Psikiyatrik bozukluklar   Seyrek : Anksiyete, uyku bozukluğu   Ender : Konfüzyon Göz bozuklukları   Yaygın: Konjonktivit   Seyrek: Çok ender :   Bulanık görme Uveit,episklerit                                      Gastrointestinal bozukluklar   Yaygın: Bulantı, kusma, anoreksi   Seyrek: Diyare, konstipasyon, karın ağrısı, dispepsi, stomatit, ağız kuruluğu  Respiratuar, torasik ve mediastinal bozukluklar   Seyrek: Dispne, öksürük Cilt ve cilt altı dokusu bozuklukları   Seyrek: Kaşıntı, döküntü (eritematöz ve maküler döküntüler dahil), terleme artışı Kas iskelet, bağ dokusu ve kemik bozuklukları   Yaygın: Kemik ağrısı, miyalji, artralji, genel ağrı   Seyrek: Kas krampları Kardiyovasküler bozukluklar   Seyrek:      Ender : Hipertansiyon Bradikardi Renal ve üriner bozukluklar   Yaygın: Böbrek bozukluğu   Seyrek: Akut böbrek yetmezliği, hematüri, proteinüri Immün sistem bozuklukları  
(Visited 57 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window