İlaç Sınıfı Beşeri Yerli İlaç
İlaç Alt Sınıfı İEGM Tüm İlaç Fiyat Listesi
İlaç Firması CLONEX
Birim Miktarı 50
ATC Kodu N05AH02
ATC Açıklaması Klozapin
NFC Kodu AA
NFC Açıklaması Ağızdan Katı Tabletler
Kamu Kodu A01939
Orijinal / Jenerik Türü 20 YIl
2023 Fiyatı Bilinmiyor
Satış Fiyatı 46,07 TL (2 Mart 2020)
Önceki Satış Fiyatı 41,11 TL (18 Şubat 2019)
Barkodu
Kurumun Karşıladığı 20,29 TL
Reçete Tipi Normal Reçete
Temin Yeri İlacınızı sadece eczaneden alınız !
Bütçe Eşdeğer Kodu E338B
Başlıklar
  1. İlaç Etken Maddeleri
  2. İlaç Prospektüsü
    1. Doz Aşımı
    2. Endikasyonlar
    3. Farmakodinamik Özellikler
    4. Farmakokinetik Özellikler
    5. Farmasötik Şekli
    6. Formülü
    7. İlaç Etkileşmeleri
    8. Kontraendikasyonlar
    9. Kullanım Şekli Ve Dozu
    10. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    11. Saklama Koşulları
    12. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    13. Uyarılar/Önlemler
    14. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    15. Doz Aşımı
    16. Endikasyonlar
    17. Farmakodinamik Özellikler
    18. Farmakokinetik Özellikler
    19. Farmasötik Şekli
    20. Formülü
    21. İlaç Etkileşmeleri
    22. Kontraendikasyonlar
    23. Kullanım Şekli Ve Dozu
    24. Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri
    25. Saklama Koşulları
    26. Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği
    27. Uyarılar/Önlemler
    28. Yan Etkileri / Advers Etkiler
    29. Ambalajın Niteliği Ve İçeriği
    30. Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler
    31. İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler
    32. İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir
    33. İlaç Nasıl Kullanılır
    34. İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır
    35. İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır
    36. Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası
    37. Beşeri Tıbbi Ürünün Adı
    38. Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki
    39. Doz Aşımı Ve Tedavisi
    40. Etkin Maddeler
    41. Farmakodinamik Özellikler
    42. Farmakokinetik Özellikler
    43. Farmasötik Form
    44. Gebelik Ve Laktasyon
    45. Geçimsizlikler
    46. İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi
    47. İstenmeyen Etkiler
    48. Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim
    49. Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri
    50. Kontrendikasyonlar
    51. Kullanım Yolu
    52. Küb’ Ün Yenileme Tarihi
    53. Müstahzar Adı
    54. Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri
    55. Pozoloji Ve Uygulama Şekli
    56. Raf Ömrü
    57. Ruhsat Numarası(Ları)
    58. Ruhsat Sahibi
    59. Ruhsat Sahibi
    60. Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler
    61. Terapötik Endikasyonlar
    62. Üretici Bilgileri
    63. Yardımcı Maddeler
    64. Yardımcı Maddelerin Listesi

İlaç Etken Maddeleri

  • klozapin (100 mg)

İlaç Prospektüsü

Doz Aşımı

Ciddi kemik iliği depresyonu, gastrointestinal toksisite ve kusma beklenen semptomlar arasındadır. Doz aşımında Cytarabine tedavisi kesilmeli ve destekleyici tedavi başlanmalıdır. Gerekirse, tam kan ya da trombosit transfüzyonu ve antibiyotik uygulaması yapılabilir.

Endikasyonlar

Cytarabine tek başına veya diğer anti-neoplastik ilaçlarla kombine olarak aşağıdaki vakalarda kullanılır: Akut miyeloid lösemi Akut non lenfoblastik lösemi Akut lenfoblastik lösemi Eritrolösemi Kronik miyeloid lösemi Non Hodgkin lenfomalar Meningeal lösemi Meningeal neoplazmalar

Farmakodinamik Özellikler

Cytarabine DBL intraselüler olarak arabinositozin trifosfata (ARA-CTP) dönüşür. ARA-CTP kompetitif olarak DNA polimerazı ve bazı asit kinaz enzimlerini inhibe eder. Bir nukleosid gibi hareket eder ve sitidin nukleotidin deoksisitidine dönüşmesinde rol oynayan enzimlerle ve aynı zamanda DNA’ya geçişte yarışır. Cytarabine’nin etkisi hücre döngüsüne spesifik bir anti- neoplastik ilaçtır.

Farmakokinetik Özellikler

Cytarabine oral yoldan etkili değildir. Sitidin deaminaz karaciğerde toplanır ve intravenöz dozlar bifazik atılma gösterir. Dağılım ve eliminasyon yarılanma ömürleri, sırasıyla yaklaşık 10 dakika ve 1-3 saattir. 24 saat sonra dozun %80’i inaktif metaboliti olarak ya da değişmeden çoğunlukla idrarla bir miktar da safrayla atılır. Cytarabine hızla dokulara dağılır. Kan- beyin bariyerini ve plasentayı geçer.

Farmasötik Şekli

Enjektabl solüsyon

Formülü

10 ml’lik flakonda:   Cytarabine              1000 mg Enjeksiyonluk su k.m.     10 ml Solüsyon antimikrobiyal koruyucu içermez

İlaç Etkileşmeleri

Kardiyak glikozidler: Oral digoksin tabletlerinin mide-barsakta emilimi kombinasyon kemoterapisi (Cytarabine dahil) gören hastalarda azalabilir. Kısıtlı veriler digitoksinin mide- barsak sisteminden emiliminin kombine kemoterapi ile etkilenmediğini göstermektedir. Anti-infektif ilaçlar: Bir in vitro çalışmada Cytarabine’in gentamisinin Klebsiella pneumoniae’ya etkisini antagonize ettiği görülmüştür. Eldeki kısıtlı verilere göre, Cytarabine flusitozinin anti infektif etkisini inhibe edebilir. Metotreksat, Cytarabine’den önce alındığında Cytarabine’nin etkinliğini ve toksisitesini artırabilir. DİĞER ETKİLEŞMELER Cytarabine solüsyonları çeşitli ilaçlarla farmasötik açıdan geçimsizdir, bunlar karbenisilin sodyum , sefalotin sodyum, fluorourasil, gentamisin sülfat, heparin sodyum, hidrokortizon sodyum suksinat, insulin , metilprednizolon sodyum suksinat, nafsilin sodyum, oksasiilin sodyum, penisilin G sodyum. Bununla birlikte, geçimsizlik bazı etkenlere bağlıdır, ilacın yoğunluğu, kullanılan çözücüler, pH, ısı gibi.

Kontraendikasyonlar

Cytarabine ilaca karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir. İlaçla indüklenmiş kemik iliği süpresyonu mevcut olan hastalara hekim tarafından ilacın yararının zararından daha fazla olacağına karar verilmedikçe, Cytarabine tedavisi yapılmaz.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Cytarabine Enjektabl Solüsyon intravenöz ve subkütan yollardan uygulanabilir. Hafif hipertonik olduğu için intratekal yoldan kullanılmaz.   İnfüzyon için seyreltim Cytarabine Enjektabl Solüsyon I.V. infüzyonu için Glükoz solüsyonu veya %0.9 Sodyum Klorür Solüsyonu ile seyreltilebilir.  Bu çözücülerde hazırlanan I.V. infüzyonlar hemen uygulanmalıdır. 24 saat sonra kullanılmadan kalan kısım atılmalıdır.  Cytarabine dozu tedaviye göre değişir. Cytarabine hızlı intravenöz enjeksiyon ya d a infüzyon şeklinde verilebilir.   Erişkinler Sürekli uygulama: Lösemide genel doz 2 mg / kg’dir, 10 gün süreyle, hergün hızlı intravenöz enjeksiyon şeklinde uygulanır. Eğer 10 gün sonra ne terapötik yanıt ne de toksisite görülmezse doz, 4 mg /kg’ye artırılabilir. Günlük kan sayımları yapılmalıdır.   Alternatif olarak, 10 gün süreyle, 1-24 saat içinde, hergün, 0.5 – 1 mg/kg infüzyon yapılabilir. Daha sonra günde 2mg /kg, iyileşme ya da toksisite görülene kadar uygulanabilir. Bir saatlik infüzyon sonuçları çoğu hasta için yeterlidir.   Aralıklı uygulama: Cytarabine 5 gün peş peşe, günde 3-5 mg/kg dozda aralıklı olarak verilebilir. 2-9 gün ara verildikten sonra tedavi kürü tekrarlanabilir.   Kemik iliğinde düzelme tedaviye başlandıktan 7-64 gün içinde bildirilmiştir. Bir hasta genelde ne iyileşme ne de toksisite gösteriyorsa daha yüksek dozlar uygulanabilir.   Akut lösemide remisyonun başlatılması için tek ilaç Cytarabine, 200 mg/m2 dozunda sürekli I.V. infüzyonu şeklinde 5 gün boyunca, yaklaşık 2 haftalık aralarla uygulanmıştır.   İdame tedavisi: Remisyonu devam ettirmek için 1-1.5 mg/kg dozları intravenöz ya da subkütan olarak haftada bir ya da iki kez uygulanabilir.   Lösemik menenjit: Menenjitte çeşitli dozlar uygulanmaktadır ama tavsiye edilen günlük doz 100 mg’ı aşmamalı ve metotreksat ile dönüşümlü olarak sistemik yoldan verilmelidir. Hipertonik olduğu için intratekal olarak kullanılmaz.   Miyelosupresyon, anemi ve trombositopeni günlük infüzyon ve enjeksiyon şeklinde uygulama yapılan hemen hemen tüm hastalarda meydana gelir. Miyelosupresyon çift fazlıdır; 7-9 ve 15-24. günler arasında en aza iner. Kemik iliğinin düzelmesi tedaviye başlandıktan sonra 7 -64 (ortalama 28) günleri arasında beklenmelidir.   Çocuklar: Çocuklar yüksek dozları büyüklerden daha iyi tolere etmektedirler, bu nedenle çocuklara yüksek doz verilebilir.   Yaşlılar: Yaşlılarda dozun ayarlanması gerektiğini gösteren veri bulunmamaktadır. Bununla birlikte, yaşlılar toksik reaksiyonlara daha duyarlı olduklarından ilaca bağlı lökopeni, trombositopeni ve anemiye dikkat edilmelidir.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Cytarabine DBL 100mg / ml Enjektabl Solüsyon, 10 flakonluk ambalajlarda.

Saklama Koşulları

25°C’nin altında oda sıcaklığında saklayınız. Çocukların göremeyeceği ve erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

Cytarabine DBL 1 g / 10 ml Enjektabl Solüsyon 1 flakonluk ambalajlarda.

Uyarılar/Önlemler

Cytarabine güçlü bir kemik iliği supresanıdır. Bu ilacı kullanan hastalar yakın tıbbi denetim altında bulundurulmalıdır. Lökosit ve trombosit sayımı başlangıçta her gün ve daha sonra sık sık yapılmalıdır. Periferik kandan blast hücreler kaybolduktan sonra sık kemik iliği muayenesi yapılmalıdır. Kemik iliği supresyonuna bağlı komplikasyonları (granülositopeni ve başka savunma mekanizması bozuklukları sonucunda enfeksiyon, trombositopeniye bağlı kanama) kontrol altında tutmak için gereken her şey hazır bulundurulmalıdır. İntravenöz uygulamanın hemen ardından akut kardiyopulmoner arestle sonuçlanan bir anaflaksi vakası bildirilmiştir. Cytarabine sitotoksik ilaç ile tedavide deneyimli hekimlerin kontrolü altında uygulanmalıdır. Cytarabine alan hastalarda hiperürisemi görülebilir bu nedenle serum ürik asit konsantrasyonları kontrol edilmelidir. Karaciğer ve böbrek fonksiyonları düzenli olarak kontrol edilmelidir. Böbrek bozukluğu olanlarda dozun azaltılması gerekmez. Sık trombosit ve lökosit sayımı yapılmalıdır. Polimorfonükleer sayım 1000/mm3 ün altına düşerse ya da trombosit sayımı 50 000’in altına inerse, doz değiştirilmeli ya da tedavi kesilmelidir. Tedavi durdurulduktan sonra da sayımlar düşmeye devam edebilir ve beş , yedi gün sonra en düşük değerlere inebilir. Kemik iliği düzelmeye başladığında tedavi tekrar başlatılabilir. Tedaviye başlamak için normal kan değerlerinin oluşması beklenmemelidir. İntravenöz dozlar hızla verildiği zaman bulantı ve kusma görülebilir, infüzyondan sonra buna daha seyrek rastlanır. Cytarabine DBL Enjektabl Solüsyon formül hafif hipertonik olduğu için intratekal olarak kullanılmamalıdır.   Karaciğer fonksiyon bozukluğu: Karaciğer bozukluğu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Uygulanan dozun bir kısmını insan karaciğeri detoksifiye etmektedir. Karaciğer fonksiyonu bozulmuş hastalarda doz azaltılmalı ve tedbirli olunmalıdır.   Gebelikte kullanım Gebelik kategorisi D’dir. Cytarabine bazı hayvan türlerinde teratojeniktir. Gebe kadınlarda kullanılmamalıdır. Gebe kalma potansiyeli olan kadınlarda yararı zararından daha ağır basmadıkça kullanılmamalıdır. Cytarabine tedavisi sırasında gebe kalan kadınlara riskler anlatılmalıdır.   Laktasyonda kullanım Cytarabine’nin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir, emziren annelere uygulanmamalıdır.  

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Hematolojik : Cytarabine’nin en önemli yan etkisi hematolojik toksisitedir. Miyelosupresyon, megaloblastozis, retikülositopeni ve anemi şeklinde olabilir. Yüksek dozlardan sonra ve sürekli infüzyonlardan sonra bunlar daha çok görülür. Şiddeti, verilen doza ve uygulama şekline göre değişir.   Mide-Barsak Sistemi : Bulantı ve kusma görülür ve hızlı IV uygulamadan sonra daha sık oluşur. Diare, anoreksi, oral ve anal iltihap ve yaralar ve daha ender karın ağrısı, boğaz ağrısı, özofajit, özofagus ülserleri ve mide-barsak kanaması oluşabilir.   Diğer:  Diğer bildirilen yan etkiler ateş, deri döküntüsü, alopesi, deride yaralar, konjonktivit, göğüs ağrısı, idrar tutulması, baş dönmesi, nevrit ve ağrı, enjeksiyon bölgesinde selülit veya tromboflebit. Cytarabine ile bazı hastalarda böbrek disfonksiyonu, karaciğer disfonksiyonu ve sarılık görülmüştür. Ayrıca, sepsis, enjeksiyon bölgesinde sepsis, mukozada kanama, eklem ağrısı, retikülosit sayısında azalma bildirilmiştir. Bir Cytarabine reaksiyonu vardır ve ateş, miyalji, kemik ağrısı, makülopapüler döküntü, konjonktivit ve kırıklık ile kendini gösterir. Genellikle uygulamadan 6-12 saat sonra ortaya çıkar. Bu sendromu tedavi etmede ya da önlemede kortikosteroidler etkilidir. Bu sendrom çok şiddetli olduğunda tedavi kesilmeli ya da kortikosteroid kullanımı düşünülmelidir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Doz Aşımı

Şu ana kadar doz aşımı bildirilmemiştir.

Endikasyonlar

Cefaday’e duyarlı patojenlerin neden olduğu ; Alt Solunum Yolları Enfeksiyonlarında (pnömoni,otitis media), Deri ve Deri Eklerini Tutan Enfeksiyonlarda, Ürogenital Sistem Enfeksiyonlarında, Kemik ve Eklem Enfeksiyonlarında, İntraabdominal Enfeksiyonlarda, Bakteriyel Septisemide, Menenjitlerde, Cerrahi Profilakside endikedir.

Farmakodinamik Özellikler

Seftriakson çok çeşitli türde gram-pozitif ve özellikle gram-negatif mikroorganizmalar üzerinde güçlü bakterisid etki gösteren bir sefalosporin antibiyotiğidir. Bakterisid etkisi bakteri hücre duvarı sentezini inhibe etmesi sonucudur. Etki spektrumu hem aerobik hem anaerobik türleri kapsar.

Farmakokinetik Özellikler

İntramüsküler enjeksiyondan sonra Seftriakson tamamen absorbe olur ve 2-3 saatte ortalama maksimum plasma konsantrasyonları oluşur. 0.5 – 2.0 g. arası dozlarda 12-24 saat ara ile İ.M. veya İ.V. yollarla çok dozlu uygulamada Seftriakson konsantrasyonları tek doz değerlerinden % 15-36 daha fazladır.   Sağlıklı kimselerde Seftriaksonun 0.5 g. İ.V. dozlarda 30 dk enfüzyon olarak tek doz şeklinde verilmesinden sonra ortalama plasma konsantrasyonları 0,5 saatin sonunda 82 mcg/ml,1.saatin sonunda ise 59 mcg/ml şeklinde olmaktadır.İdrar konsantrasyonları ise 0-2 saat sonra 526 mcg/ml olarak gerçekleşmektedir.   Seftriaksonun önemli bir özelliği yaklaşık 8 saatlik plasma eliminasyon yarı ömrüdür. Bu özelliği sayesinde ilacın birçok hastalarda tek doz şeklinde veya günde 1 kere verilmesi mümkün olur.   Verilen bir Seftriakson dozunun % 33-67’si idrarla değişmeden çıkar, kalanı safraya geçer ve feçesde mikrobiyolojik olarak inaktif maddeler olarak saptanabilir. Sağlıklı erişkin kişilerde  0.15-3 g. doz aralığında eliminasyon yarılanma ömrü 5.8 – 8.7 saat olup dağılma hacmi 5.78 – 13.5 L, plasma klirensi 0.58 – 1.45 L/saat ve renal klirens 0.32 – 0.73 L/saattir. Seftriakson plasma proteinlerine reversibl olarak bağlanır. 25 mcg/ml’nin altındaki konsantrasyonlarda % 95 olan bağlanma oranı, 300 mcg/ml konsantrasyonda % 85’e düşer.   Menenjitli pediatrik hastalarda 50 mg/kg İ.V. ve 75 mg/kg İ.V dozlarında seftriakson verilmesinden sonra serebrospinal sıvıdaki konsantrasyon 5.6 mcg/ml iken maksimum plasma konsantrasyonu 216 mcg/ml olmaktadır.   Akut otitis media nedeniyle pediatrik hastalara tek enjeksiyon şeklinde 50 mg/kg dozda Seftriakson verilmesinden 24 saat sonra orta kulak sıvısındaki doruk konsantrasyon değeri 35 (± 12) mcg/ml, 48 saat sonra 19 (±7) mcg/ml’dir. Bunlara göre hesaplanan yarı ömür ise orta kulak sıvısında 25 saattir.   Sağlıklı erişkin kimselerle karşılaştırıldığında Seftriakson’un farmakokinetiği yaşlılarda ve böbrek veya karaciğer fonksiyonu bozulmuş hastalarda ancak minimal değişiklik gösterir. Dolayısıyla günde 2 g’a kadar dozlarda bu hastalarda Seftriakson dozunun ayarlanmasına gerek yoktur.   Mikrobiyoloji : Seftriakson gerek gram-negatif gerekse gram-pozitif bakterilerin salgıladığı beta-laktamazlara karşı yüksek derecede stabilite gösterir. Bu stabilite hem penisillinaz hem sefalosporinazlara karşı görülür. Seftriakson aşağıdaki mikroorganizmalara karşı gerek in vitro gerekse klinik enfeksiyonlarda çoğunlukla etkilidir. (ENDİKASYONLAR bölümüne bakınız.)   GRAM-NEGATİF AEROBLAR : Acinetobacter calcoaceticus, Enterobacter aerogenes, Enterobacter cloacae, Escherichia coli Hemophilus influenzae (ampisiline rezistan ve beta-laktamaz yapan suşlar dahil)Klebsiella oxytoca, Klebsiella pneumoniae, Moraxella catarrhalis (beta-laktamaz yapan suşlar dahil), Morganella morganii ,Neisseria gonorrhoeae (penisillinaz yapan ve yapmayan suşlar dahil) Neisseria meningitidis,Proteus mirabilis, Proteus vulgaris ,Serratia marcescens, Seftriakson ayrıca Pseudomonas aeruginosa’nın birçok suşlarına karşı da aktiftir.   NOT : Yukarıdaki mikroorganizmaların birçok antibiyotiğe (penisilinler, sefalosporinler ve aminoglikozidler) karşı mültipl-rezistan olan birçok suşları, seftriaksona duyarlıdır.   GRAM-POZİTİF AEROBLAR : Staphylococcus aureus (penisillinaz yapan suşlar dahil), Staphylococcus epidermidis, Streptococcus pneumoniae,Streptococcus pyogenes ,Viridans grubu streptokoklar   NOT:Metisiline rezistan stafilokoklar sefalosporinlere, bu arada seftriaksona karşı da rezistandır. Grup D streptokokların ve enterokokların (örneğin Enterococcus (Streptococcus) faecalis) ekseri suşları da rezistandır.   ANAEROBLAR : Bacteroides fragilis ,Clostridium species, Peptostreptococcus species   NOT:C.difficile’nin ekseri suşları rezistandır.   Seftriakson aşağıdaki mikroorganizmaların ekseri suşlarına karşı da in vitro aktivite gösterir. Bunun klinik önemi bilinmiyor.   GRAM-NEGATİF AEROBLAR : Citrobacter diversus, Citrobacter freundii, Providencia species (Providencia rettgeri dahil) Salmonella species (S.typhi dahil), Shigella species   GRAM-POZİTİF AEROBLAR : Streptococcus agalactiae   ANAEROBLAR : Bacteroides bivius, Bacteroides melaninogenicus

Farmasötik Şekli

CEFADAY® 1 g İ.M. Enjektabl Toz İçeren Flakon Steril, Apirojen

Formülü

Her flakon; 1000 mg Seftriakson’a eşdeğer Seftriakson disodyum hemiheptahidrat içerir. Çözücü Ampul : 4 ml, % 1 Lidokain HCL

İlaç Etkileşmeleri

Bildirilmemiştir. Ancak aminoglikozidlerle aralarında fiziki geçimsizlik mevcuttur.   Laboratuar testleri ile etkileşmesi :   Bakır sülfatla yapılan glikoz tayini testleri yanlış sonuç verebilir.   Safra kesesinin sonografik muayenesinde eko veren bir yoğunluk görülebilir. Bu safra yolu ile atılan Seftriaksonun kalsiyum tuzlarıdır ve yanlış olarak safra kesesi hastalığı izlenimi verebilir.

Kontraendikasyonlar

Seftriakson sefalosporin grubu antibiyotiklere karşı hipersensitivitesi olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir.

Kullanım Şekli Ve Dozu

Yetişkinler ve l2 yaşından büyük çocuklarda mutad doz günde l-2 g. olup tek dozda veya ikiye bölünerek l2 saat ara ile verilir. Total günlük doz 4 g’ı geçmemelidir.   Preoperatif olarak : Cerrahi enfeksiyonların profilaksisi için ameliyattan 1/2 – 2 saat önce 1 gram tek doz olarak intravenöz yolla verilir.   Çocuklarda : Deri ve deri ekleri enfeksiyonlarının tedavisi için tavsiye edilen total günlük doz 50-75 mg/kg olup tek doz halinde veya iki eşit kısma bölünerek 12 saat ara ile verilebilir. Total günlük doz 2 gramı geçmemelidir.   Akut bakteriyel otitis media tedavisi için tek doz şeklinde intramüsküler olarak 50 mg/kg verilir. (Verilen doz 1 gramı geçmemelidir). Menenjit dışında ciddi enfeksiyonların tedavisi için tavsiye edilen total günlük doz 50-75 mg/kg olup iki eşit kısma bölünerek 12 saat ara ile verilir. Günlük total doz 2 gramı geçmemelidir.   Menenjit : Başlangıç dozu olarak 100 mg/kg verilir (4 gramı geçmemelidir). Daha sonra günde total olarak 100 mg/kg dozda verilir (4 gramı geçmemelidir). Günlük doz tek doz halinde veya iki eşit kısma bölünerek 12 saat ara ile verilebilir. Mutad tedavi süresi 7-14 gündür. Seftriakson pediatrik hastalarda sadece önerilen dozlarda kullanılabilir.   İn vitro denemelerde seftriakson bilirubini bağlanma yerlerinden ayırmaktadır. Bundan ötürü hiperbilirubinemik yeni doğanlara özellikle prematürelere verilmemelidir.   Cerrahi Profilakside Kullanımı : Enfeksiyon riski yüksek ameliyatlarda Postoperatif olarak yapılan 1 g Seftriakson postoperatif enfeksiyonların sıklığını azaltır. Ameliyattan önce yapılan 1 g Seftriakson ameliyat boyunca etki spektrumuna giren patojenlerin neden olduğu enfeksiyonlara karşı koruma sağlar.   Seftriakson tedavisine başlamadan önce uygun örnekler alınarak patojen bakterinin cinsi ve antibiyotiklere duyarlılığı araştırılmalıdır. Ancak test sonuçlarını beklemeden tedaviye başlanabilir.   Genel olarak seftriakson tedavisine enfeksiyon belirtileri kaybolduktan sonra 2 gün daha devam edilir. Tedavi süresi 4-14 gündür. Komplikasyonlu enfeksiyonlarda daha uzun tedavi gerekebilir. Streptococcus pyogenes’in neden olduğu enfeksiyonlarda tedaviye en az 10 gün devam edilmelidir. Hepatik veya renal fonksiyonu bozuk hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Ancak ilerlemiş böbrek yetmezliğinde (diyaliz hastaları) ve hepatorenal sendromlarda kan seviyeleri izlenmelidir.   İntravenöz Enjeksiyonların Hazırlanması : Seftriakson intravenöz uygulama için steril toz ihtiva eden flakon, ampul içindeki eritici enjeksiyonluk su ile eritilir. Kullanılacak miktar flakonun dozuna göre değişir.            Flakondaki doz                           Kullanılacak eritici miktarı          250 mg                                      5 ml Enjeksiyonluk su          500 mg                                      5 ml Enjeksiyonluk su            l g.                                         10 ml Enjeksiyonluk su   İntravenöz enfüzyon için enjeksiyonluk su, % 0.9 sodyum klorür, % 5 veya % 10 dekstroz ve % 5 dekstroz + % 0.9 sodyum klorür ile dilüe edilerek 1 ml’sinde 10 mg veya 40 mg Seftriakson ihtiva eden solüsyon hazırlanır ve i.v. enfüzyonla verilir. Seftriakson i.v. enjeksiyon sırasında başka ilaçlarla karıştırılmamalıdır.

Piyasada Mevcut Diğer Farmasötik Dozaj Şekilleri

Cefaday 1.0 g, i.v. Enjektabl Toz İçeren Flakon, 10 ml Enjeksiyonluk Su İçeren 1 Ampul Cefaday 250 mg, i.v. Enjektabl Toz İçeren Flakon, 5 ml Enjeksiyonluk Su İçeren 1 Ampul Cefaday 500 mg, i.v. Enjektabl Toz İçeren Flakon, 5 ml Enjeksiyonluk Su İçeren 1 Ampul Cefaday 250 mg, i.m. Enjektabl Toz İçeren Flakon, 2 ml % 1 Lidokain HCl İçeren 1 Ampul Cefaday 500 mg, i.m. Enjektabl Toz İçeren Flakon, 2 ml % 1 Lidokain HCl İçeren 1 Ampul

Saklama Koşulları

Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. 25°C’nin altındaki oda sıcaklığında, ışıktan koruyarak saklayınız. Sulandırdıktan sonra bekletilmeden kullanılmalıdır.

Ticari Sunum Şekli Ve Ambalaj İçeriği

İntramüsküler enjeksiyon için ; 1000 mg Seftriakson’a eşdeğer Seftriakson disodyum hemiheptahidrat içeren 1 flakon ve 4 ml % 1 Lidokain HCl içeren 1 ampul.

Uyarılar/Önlemler

Önce hastanın betalaktam antibiyotikler (penisilin, sefalosporin) ve diğer ilaçlara karşı hassasiyeti araştırılmalıdır. Akut ilaç hassasiyeti olan kimselere dikkatle verilmelidir.   Anafilaktik şok reaksiyonlarında i.v. adrenalin, kortikosteroid ve diğer acil önlemler gerekebilir. (Solunum, dolaşım desteklenir.)   Geniş spektrumlu antibiyotikler (ve sefalosporinler) kolon florasını değiştirerek Clostridium diffilice’in (anaerob) aşırı üremesine yol açabilir. Bu psödomembranöz kolitin ana sebebidir. Bu durumda ilaç kesilir, hastaya i.v.elektrolit ve sıvı, bol protein, kolestiramin, kolestipol ve oral vankomisin verilir.   Seftriaksonun nefrotoksik potansiyeli diğer Sefalosporinler seviyesindedir. Karaciğer ve böbrek fonksiyonları birlikte bozuk olan hastalarda antibiyotik kan seviyeleri izlenmeli ve günlük tek doz 2 g’ı geçmemelidir.   Protrombin zamanı uzamış hastalarda K vitamini verilmelidir.   Lidokainli çözelti asla damar içine verilmemelidir.   Karsinojenez, mutajenez ve fertiliteye etkisi :   Seftriakson mutajenik değildir ve fertiliteyi olumsuz etkilemez. Karsinojenisite araştırmaları yapılmamıştır.   Gebelik : Seftriaksonun gebelikte emniyeti konusunda insanlar üzerinde yapılmış kontrollü araştırma mevcut değildir. Seftriakson hamile kadınlarda ancak hayati bir endikasyon varsa kullanılmalıdır. Gebelikte B kategorisindedir.   Laktasyon : Seftriakson az miktarda anne sütüne geçer. Emziren annelerde dikkatle kullanılmalıdır.   Pediatrik Hastalar : Seftriakson pediatrik hastalarda sadece kullanım şekli ve dozu bölümünde önerilen dozlarda kullanılabilir.   İn vitro denemelerde Seftriakson bilirubini bağlanma yerlerinden ayırmaktadır. Bundan ötürü hiperbilirubinemik yeni doğanlara, özellikle prematürelere verilmemelidir.  

Yan Etkileri / Advers Etkiler

Seftriaksona genellikle iyi tahammül edilir. Klinikte ilaca bağlı olabilen ya da sebebi kesinlikle bilinmeyen aşağıdaki belirtiler müşahade edilmiştir.   Lokal reaksiyonlar : Enjeksiyon yerinde ağrı, hassasiyet ve sertleşme. Daha nadiren i.v. uygulamadan sonra flebit.   Hipersensitivite : Deri döküntüsü, daha nadir olarak ateş, kaşıntı ve titreme.   Hematolojik : Eosinofili, daha seyrek olarak trombositoz, anemi, lenfopeni nötropeni, protrombin zamanının uzaması.   Gastrointestinal : Diare, daha seyrek olarak bulantı, kusma, tat duygusu bozukluğu.   Hepatik : SGOT ve SGPT yükselmeleri, daha seyrek olarak alkalen fosfataz ve bilirubin yükselmeleri.   Renal : BUN yükselmesi, kreatinin yükselmesi, silendirüri.   Genitoüriner : Moniliasis ve vaginitis.   Nadir olarak başağrısı, lökositoz, lenfositoz, monositoz, bazofili, ikter, safra çamuru, glikozüri, hematüri, anafilaksi, bronkospazm, serum hastalığı, karın ağrısı, kolit, flatulans, çarpıntı, epistaksis bildirilmiştir.   BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ.

Ambalajın Niteliği Ve İçeriği

Clonex® 100 mg Tablet, PVC/PVDC/aluminyum blisterler içerisinde, 50 tabletlik olarak ambalajlanmıştır.

Araç Ve Makine Kullanımı Üzerindeki Etkiler

Özellikle tedavinin ilk haftalarında Clonex’in sedasyona neden olması ve epilepsi eşiğini düşürmesi nedeniyle araç ya da makine kullanımından kaçınılmalıdır.

İlacı Kullanmadan Önce Dikkat Edilmesi Gerekenler

CLONEX’i aşağıdaki durumlarda KULLANMAYINIZ: Etkin madde veya yardımcı maddelere karşı bilinen bir hassasiyet Kemik iliği hastalıklarına bağlı akyuvarların azalması (granülositopeni) veya tümüyle yok olması (agranülositoz) durumu İlaçlarla kontrol altına alınamayan havale veya sara hastalığı Alkole veya zehirlenmeye bağlı ciddi ruh hastalıkları (alkol psikozu veya toksik psikoz), ilaç zehirlenmesi ve koma durumu Nedeni ne olursa olsun merkezi sinir sistemi ve/veya dolaşım sisteminin ani yetmezlik durumları Ciddi karaciğer, böbrek veya kalp yetmezliği • Geçmişinde ilaca bağlı (kanserin ilaçla tedavisi hariç) akyuvarların azalması (granülositopeni) veya tümüyle yok olması (agranülositoz) durumu Geçmişte bu ilaçla akyuvarların tümüyle yok olması durumu Felce bağlı barsak tıkanıklığı (paralitik ileus) Akyuvarları tümüyle yok etme olasılığı bulunan ilaçlarla birlikte Clonex kullanılmamalıdır. CLONEX’i aşağıdaki durumlarda DİKKATLİ KULLANINIZ; Clonex kullanımı sırasında daha sonra akyuvarlarda tümüyle yok olmaya varabilen bir azalma gelişme olasılığı mevcuttur. Bu nedenle hekiminiz sizden düzenli olarak akyuvar (lökosit) sayımı yaptırmanızı isteyecektir. Ateş veya boğaz yanması gibi, nezle ve grip benzeri bir durum varlığına işaret eden belirtilerin görülmesi halinde zaman kaybetmeden hekiminize başvurmalısınız. Clonex tedavisi sırasında tansiyon düşmesi görülebilir. Baş dönmesi gibi bir şikayetiniz olduğunda hekiminize başvurmalısınız. Özellikle tedavinin ilk haftalarında Clonex’in uyuşukluğa neden olması ve sara nöbeti geçirilmesini kolaylaştıracağından araç ya da makine kullanımından kaçınılmalıdır. Clonex uykuya eğilime ve şişmanlamaya neden olduğundan hareketsiz kalmamaya dikkat etmek gerekir. Clonex tedavisi sırasında bazı hastalarda vücut ısısı 38 °C’nin üzerine çıkabilir. Bu ateş genellikle önemli olmasa da hekiminize haber vermelisiniz. Yüksek ateşin bulunduğu durumlarda, sinir sisteminin Nöroleptik Malign Sendrom (NMS) denen ciddi bir hastalığının gelişme olasılığı bulunabilir. Clonex tedavisi sırasında tansiyon düşüklüğü ve çarpıntı gibi şikayetler özellikle kalp damar sorunları olan yaşlı hastalarda daha fazla görülebilir. Yaşlı hastalar Clonex’in idrarın birikmesi ve kabızlık gibi etkilerine daha fazla duyarlı olabilir. Bu grup diğer ilaçlarda olduğu gibi, bu ilaç da bunama bulunan yaşlı hastalarda kullanıldığında kalp damar hastalıkları, iltihabi hastalıklar, kalp yetmezliği gibi nedenlerle ölüm riskinde artışa neden olma olasılığı taşır. Clonex tedavisine tıbbi denetim altında başlanması gerekir. Özellikle tedavinin ilk iki ayında istirahat halinde kalıcı çarpıntı, kalp atım düzensizliği, göğüs ağrısı, açıklanamayan yorgunluk, nefes darlığı, sık solunum gibi şikayetleriniz olduğunda kalp hastalıkları yönünden araştırması için hekiminizine başvurmalısınız. Böyle bir durum çok ciddi seyredebileceği için ilacın kesilmesi gerekebilir. Aynı zamanda Parkinson hastasıysanız tedavinin ilk haftaları boyunca ayakta ve istirahat halindeki kan basıncı izlenmelidir. Daha önceden kalıcı karaciğer bozukluğu olan hastalar Clonex kullanabilirler, ancak düzenli olarak karaciğer testlerinin yapılması gereklidir. Clonex tedavisi sırasında bulantı, kusma ve/veya iştahsızlık gibi olası karaciğer bozukluk belirtileri gösteren hastalarda karaciğer testleri yapılmalıdır. Test sonuçlarına göre veya sarılık belirtileri varsa, Clonex tedavisi kesilmelidir. Tedaviye ancak karaciğer testleri normale döndüğünde devam edilmelidir. Bu gibi durumlarda, ilaçla tedaviye yeniden başlandıktan sonra karaciğerin durumu yakından takip edilmelidir. Prostat büyümesi veya bazı göz hastalıkları varlığında özellikle dikkatli olunması gerekmektedir. Clonex tedavisine, barsak hareketlerinde kabızlıktan barsak tıkanmasına kadar değişebilen çeşitli şiddet derecelerinde bozukluklar eşlik edebilir. Bunlar ender vakalarda ölümle sonuçlanmıştır. Kabızlığa neden olduğu bilinen ilaçları bir arada alan, geçmişinde kalın barsak rahatsızlığı veya bu durumu şiddetlendirebilen alt karın ameliyatı geçirmiş hastalar özellikle dikkat etmelidir. Kabızlığın hemen teşhis edilmesi ve etkili bir şekilde tedavi edilmesi çok önemlidir. Clonex ile tedavi süresince daha önce kan şekeri yüksek olmayan hastalarda ender olarak, bazen komaya yol açan ciddi kan şekeri yükselmesi bildirilmiştir. Klozapin alan hastalarda sık yeme, sık su içme ve sık idrara çıkma veya zayıflık gibi belirtiler olduğunda şeker hastalığının şiddetlendiği akla gelmelidir. Tedavi sonucu bu durumunun tıbben etkin olarak kontrolü sağlanamadığında Clonex tedavisinin durdurulması düşünülmelidir. Yaşlılarda kullanım Yaşlı hastalarda tedaviye düşük doz (günde 1 kez 12,5 mg) ile başlanmalıdır. Daha sonra doz artışı günde 25 mg ile sınırlanır. Hamilelik İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız. Gebelikte kullanıma ilişkin sınırlı sayıda veri vardır. Var olan veriler Clonex’in anne karnındaki bebeğin ve yeni doğan çocuğun sağlığı üzerinde yan etkileri olduğunu göstermemektedir. Hayvanlarda yapılan çalışmalar, gebelik, bebeğin anne karnında gelişimi, doğum ya da doğum sonrası gelişimi ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir. Gebe kadınlara verilirken dikkatli olunmalıdır. Tedaviniz sırasında hamile olduğunuzu farkederseniz hemen doktorunuza danışınız. Çocuk doğurma çağında bulunan kadınlar / Doğum kontrolü Clonex dışında bu hastalıkların tedavisinde kullanılan diğer ilaçlarla tedavi gören bazı kadın hastalarda adet görülmeyebilir. Başka ilaçlardan Clonex’e geçilmesi sonucu olarak, normal adet görmeye dönüş olabilir. Bu nedenle hamile kalma çağında olan kadınlarda etkili bir doğum kontrolü yöntemi uygulanmalıdır. Emzirme İlacı kullanmadan önce doktorunuza veya eczacınıza danışınız. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, Clonex’in anne sütüne geçtiğini göstermiştir. Bu nedenle Clonex emzirme döneminde kullanılmamalıdır. Araç ve makine kullanımı Özellikle tedavinin ilk haftalarında Clonex’in uykuya eğilime neden olması ve sara krizini kolaylaştırması nedeniyle araç ya da makine kullanımından kaçınılmalıdır. Clonex’in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler Clonex’in içeriğinde bulunan yardımcı maddelere karşı aşırı bir duyarlılığınız yoksa, bu maddelere bağlı olumsuz bir etki beklenmez. Diğer ilaçlarla birlikte kullanımı Clonex kemik iliğini baskılayan ilaçlarla beraber kullanılmamalıdır. Clonex alkolün etkilerini artırabilir, ilacı kullandığınız sürece alkol kullanmaktan kaçınınız. Kahvenin içinde bulunan kafein ve sigara ilacın etkisini artırabileceğinden kahve ve sigara içme alışkanlığınızı hekiminize bildiriniz. Bazı ilaçlar Clonex’in etkinliğini değiştirebilir ve yan etkilerinin artmasına neden olabilir. Kullandığınız tüm ilaçları hekiminize bildiriniz. Eğer herhangi bir ilacı şu anda alıyorsanız veya son zamanlarda aldınızsa lütfen doktorunuza veya eczacınıza bunlar hakkında bilgi veriniz.

İlacın Olası Yan Etkileri Nelerdir

Tüm ilaçlar gibi, CLONETin içeriğinde bulunan maddelere duyarlı olan kişilerde yan etkiler olabilir. Aşağıdakilerden herhangi birini farkederseniz CLONEX’i kullanmayı durdurunuz ve DERHAL, doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz. Yüksek ateş, kas sertliği, terleme, kalp atışlarında hızlanma veya düzensizlik, sersemlik gibi belirtiler ciddi bir sinir sistemi bozukluğunu gösteriyor olabilir Aşırı yemek, susamak ve idrara çıkmak Zihin bulanıklığı  Kalp durması Solunum yetmezliği Bunların hepsi çok ciddi yan etkilerdir. Eğer bunlardan sizde mevcut ise acil tıbbi müdahaleye veya hastaneye yatırılmanıza gerek olabilir. Bu çok ciddi yan etkilerin hepsi seyrek görülür.   Aşağıdakilerden herhangi birini farkederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz. Ateş yükselmesi             Yorgunluk             Uykusuzluk                                  Uyku hali Sersemleme                   Baş ağnsı             Havale, sara nöbeti veya kasılma     Kas sertliği Titreme                        Çarpıntı                Baş dönmesi                                Vücut ağırlığında artış İdrar tutamama              İdrarırın birikmesi    Kabızlık                                       Kusma Nezle, burun akıntısı, boğaz ağrısı gibi şikayetler Bu ciddi yan etkilerin hepsi yaygın görülür. Acil tıbbi müdahale gerekebilir.   Aşağıdakilerden herhangi birini farkederseniz, hemen doktorunuza bildiriniz veya size en yakın hastanenin acil bölümüne başvurunuz. Sinirlilik                      Bitkinlik              Huzursuzluk                       Kalp atımında düzensizlik Yutma güçlüğü            Baygınlık            İstem dışı hareketler            Cinsel organın zamansız sertleşmesi Bu ciddi yan etkilerin hepsi oldukça seyrek görülür. Acil tıbbi müdahale gerekebilir. Aşağıdakilerden herhangi birini farkederseniz, doktorunuza söyleyiniz: Salya artışı Ağız kuruluğu Bulantı Bu CLONEX’in hafif yan etkidir. Bu yan etkiler yaygın görülür. Deri döküntüleri Bu hafif yan etki oldukça seyrek görülür. Eğer bu kullanma talimatında bahsi geçmeyen herhangi bir yan etki ile karşılaşırsanız doktorunuzu veya eczacınızı bilgilendiriniz.   

İlaç Nasıl Kullanılır

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar CLONEX’in dozu durumunuza göre düzenlenir. Her hasta için en düşük etkili doz kullanılır. İlacın başlandığı ilk 18 hafta içinde haftada bir, daha sonra ise 4 haftada bir akyuvar sayımı yaptırılacaktır.   Uygulama yolu ve metodu: Oral uygulama için aşağıdaki doz şeması önerilir: Tedaviye dirençli şizofreni hastaları Başlangıç tedavisi: İlk gün 1 veya 2 kez 25 mg’lık tabletin yarısı, takip eden 2. gün ise 1 veya 2 kez 25 mg verilir. Bu doza tahammül iyiyse günlük doz, 25 mg ila 50 mg’lık artışlarla yavaş bir şekilde 2-3 hafta içinde günde 300 mg’a ulaşacak düzeyde artırılır. Daha sonra eğer gerekirse günlük dozda, yarım haftalık veya tercihen 1 haftalık aralarla 50 mg ila 100 mg’lık artışlar yapılabilir. Çocuklarda kullanım Güvenlilik ve etkinliğine ilişkin veri yetersizliği nedeniyle 16 yaşın altındaki çocuklarda Clonex’in kullanılması tavsiye edilmemektedir. Yaşlılarda kullanım Tedaviye başlangıç olarak özellikle düşük dozlarla (ilk gün bir defada 12.5mg) başlanması ve sonraki doz artışının günde 25 mg olarak sınırlandırılması önerilir. Özel kullanım durumları Ciddi karaciğer, böbrek ve kalp yetmezliği durumlarında kullanılmamalıdır. Daha önceden kalıcı karaciğer bozukluğu olan hastalar Clonex kullanabilirler, ancak düzenli olarak karaciğer testlerinin yapılması gereklidir. Doktorunuz ayrı bir tavsiyede bulunmadıkça, bu talimatları takip ediniz. İlacınızı zamanında almayı unutmayınız. Doktorunuz CLONEX ile tedavinizin ne kadar süreceğini size bildirecektir. Tedaviyi erken kesmeyiniz, çünkü istenen sonucu alamazsınız. Eğer CLONEX’in etkisinin çok güçlü veya zayıf olduğuna dair bir izleniminiz varsa doktorunuz veya eczacınız ile konuşunuz.   Kullanmanız gerekenden daha fazla CLONEX kullandıysanız: CLONEX’ten kullanmanız gerekenden daha fazlasını kullanmışsanız bir doktor veya eczacı ile konuşunuz.   CLONEX’i kullanmayı unutursanız: Unutulan dozu dengelemek için çift doz almayınız.   CLONEX ile tedavi sonlandırıldığında oluşabilecek etkiler Clonex tedavisinin bitirilmesi planlandığında dozun 1-2 haftalık bir dönemde tedrici olarak azaltılması önerilir. İlacın aniden kesilmesi gerektiğinde hastalığa ait şikayetler ve baş ağrısı, bulantı, kusma ve ishal gibi yan etkiler yeniden ortaya çıkabilir. Bu durumda hekimize başvurunuz.

İlaç Nedir Ve Niçin Kullanılır

CLONEX, tedaviye dirençli şizofreni hastalarında ya da ilaçlara yanıt vermeyen veya bu ilaçlara tahammülsüzlük gösteren şizofreni hastalarında kullanılan bir ilaçtır. CLONEX şizofreni hastalarında nükseden intihar davranışı riskinin azaltılmasında veya intihar davranışı riski taşıdığı düşünülen şizoafektif bozukluğu (şizofreni veya duygudurum hastalıkları belirtilerinin görüldüğü bir psikiyatrik bozukluk) olan hastalarda da kullanılır. CLONEX ayrıca, standart tedavinin başarısız olduğu vakalarda, Parkinson hastalığı süresince ortaya çıkan gerçeklik duygusunun kaybolduğu ruh hastalıklarında (psikoz) kullanılır.

İlaç Saklanma Koşulları Nasıldır

CLONEX’i çocukların göremeyeceği ve erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız 25ºC’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. Son kullanma tarihiyle uyumlu olarak kullanınız. Etiketin veya ambalajın üzerinde belirtilen son kullanma tarihinden sonra CLONEX’i kullanmayınız. Son kullanma tarihinin ilk iki rakamı ayı, son dört rakamı yılı gösterir. Eğer üründe ve/veya ambalajında bozukluklar fark ederseniz CLONEX’i kullanmayınız.

Beşeri Tıbbi Üründen Arta Kalan Maddelerin İmhası

Herhangi bir kullanılmamış ürün veya atık materyal lokal gereksinimler doğrultusunda imha edilmelidir.

Beşeri Tıbbi Ürünün Adı

CLONEX® 100 mg TABLET

Diğer Tıbbi Ürünler İle Etkileşimler Ve Diğer Etki

Clonex miyelosupresif ilaçlarla (myelosupresif özellik gösteren uzun etkili depo antipsikotikler dahil) beraber kullanılmamalıdır. Klozapin alkolün, MAO inhibitörlerinin ve narkotikler, antihistaminikler ve benzodiazepinler gibi diğer MSS üzerinde depresif etkiye sahip bileşiklerin etkilerini arttırabilirler. Benzodiazepinler veya diğer psikotropik ajanlarla beraberce kullanıldığında dolaşım kollapsı riski artabileceğinden özel dikkat gösterilmesi tavsiye edilir. Bu hastalarda ender durumlarda ciddi kardiyak ve/veya solunum arresti görülebilir. Aditif etkilerin oluşma olasılığı nedeniyle hipotansif, antikolinerjik veya solunum depresyonuna neden olabilecek ajanlarla beraberce kullanımının söz konusu olduğu durumlarda çok dikkatli olunmalıdır. Klozapin plazma proteinlerine yüksek oranda bağlandığından, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanan warfarin gibi ilaçlarla beraber kullanıldığında o ilacın plazma konsantrasyonunun artmasına neden olabilir. Bu durum da advers etkilerle sonuçlanabilir. Bunun tersi olarak proteinlere bağlı Klozapin’in proteinlere yüksek oranda bağlı diğer ilaçlar tarafından yerinin alınmasına bağlı olarak advers etkiler ortaya çıkabilir. Klozapin sitokrom P450 1A2 ve muhtemelen küçük oranda P450 2D6 izoenzimine bağlanır ve kısmen bu enzim tarafından metabolize edilir. Aynı enzime afinitesi olan ajanlarla beraberce kullanıldığında Klozapin’in veya beraberinde kulanılan ajanın plazma düzeyi artış veya azalma gösterebilir. İstenmeyen etkileri önlemek amacıyla klozapin dozunun azaltılması gerekebilir. Şu ana dek antidepresif ajanlar, fenotiyazinler ve tip Ic antiaritmik ajanlar gibi sitokrom P450 2D6 izoenzimine bağlandığı bilinen diğer bileşiklerle Klozapin’in klinik anlam taşıyan bir etkileşimi olduğuna dair bulgu mevcut değildir. Ancak teorik olarak Klozapin’le beraberce kullanıldıklarında plazma düzeyinin artması beklenebilir. Bu ilaçları kombine kullanımda normalden daha düşük dozda vermek gerekebilir. Kafein alımı ile klozapinin plazma konsantrasyonu arttığından ve 5 günlük kafeinden arınmış periyotta yaklaşık %50 azaldığından klozapinin doz değişimi kafein içme alışkanlığında değişim olmasına göre ayarlanmalıdır. Sigaranın ani kesildiği vakalarda plazma klozapin konsantrasyonu artabilir ve istenmeyen etkilerde artış gözlenebilir. Simetidin ile aynı anda kullanıldığında klozapinin plazma düzeyi yükselir ve istenmeyen etkiler gözlenir. Fluoksetin ve Fluvoksamin ile birlikte Clonex kullanan hastalarda Klozapin’in plazma düzeyinin arttığı bildirilmiştir (sırasıyla 2 ve 10 kata kadar) Beraberce kullanılan Karbamazepin’in kullanımına son verilmesi durumunda Klozapin’in plazma düzeyi yükselir. Fenitoin ile beraberce kullanıldığında Klozapin’in plazma düzeyinde görülen düşüş normalde etkin olan dozda daha az etki görülmesiyle sonuçlanır. Lityum veya MSS’nin aktive eden diğer ajanlarla Clonex beraberce kullanımı durumunda nöroleptik malign sendrom (NMS) görülme riski artar. Klozapin’in noradrenolitik etkisinin bir sonucu olarak, noradrenalin’in ve diğer alfa-adrenerjik etkili ajanların kan basıncını yükseltici etkisi azaltılabilir. Adrenalin’in kan basıncını yükseltici etkisini tersine çevirebilir.

Doz Aşımı Ve Tedavisi

İstemli veya kazara akut Clonex doz aşımı durumlarında bugüne kadar bildirilen mortalite %12’dir. Ölümlerin çoğu 2000 mg’ın üstündeki dozlarda görülmüştür ve kalp yetmezliği ve aspirasyon pnömonisi ile birliktedir. 10000 mg’lık dozdan sonra girdiği doz aşımı tablosundan kurtulan hastalar da bulunmaktadır. Ancak, bazı erişkinlerde ve özellikle de daha önce klozapin kullanmamış hastalarda 400 mg gibi düşük dozlardan sonra hayatı tehdit eden koma ve bir vakada da ölüm görülmüştür. Semptomları: Ağız kuruluğu, deri kuruluğu, uykusuzluk, letarji, koma, arefleksi, konfüzyon, ajitasyon, deliryum, hallüsinasyonlar, ekstrapiramidal semptomlar, hiperrefleksi, tükürük salgısı artışı, midriazis, uyum bozuklukları, vücut sıcaklığı bozuklukları, taşikardi, hipotansiyon, kollaps, kardiyak aritmi, aspirasyon pnömonisi, dispne, solunum depresyonu veya yetersizliği. Clonex ile beraber alkol veya diğer psiko-aktif ilaçların kullanımı daha şiddetli semptomların oluşmasına neden olabilir. Tedavisi: Gastrik lavaj yapılmalı ve/veya ilacın alımını takiben 6 saat içinde aktif kömür verilmelidir. Klozapin’in yaygın biçimde proteinlere bağlanmasından dolayı hemodiyaliz veya peritoneal diyaliz yapılması pek etkili değildir. Kalp monitorizasyonu altında semptomatik tedavi, solunumun dikkatle izlenmesi, elektrolit asit-baz dengesinin kontrolü gerekir. Hipotansiyonun daha da artmasına neden olabileceğinden hipotansif vakaların adrenalin veya adrenalin türevleriyle tedavisinden kaçınılmalıdır (revers adrenalin etkisi). Sonradan olabilecek reaksiyonlar açısından minimum 5 gün tıbbi gözetim gerekmektedir.

Etkin Maddeler

Her bir çentikli tablet, 100 mg klozapin içerir.

Farmakodinamik Özellikler

Farmakoterapötik Grup: Diazepinler, Oksazepinler ve Tiyazepinler ATC Kodu: N05AH02 Farmakolojik deneylerde Klozapin’in katalepsiye neden olmadığı veya Apormofin ya da Amfetamin’den kaynaklanan stereotip davranışları önlemediği tespit edilmiştir. D1, D2, D3 ve D5 dopamin reseptörlerinde zayıf bir blokaj etkisi göstermekle beraber, D4 reseptörlerinde yüksek potense sahiptir. Ayrıca, adrenerjik, kolinerjik, histaminerjik ve serotonerjik reseptörler üzerinde antagonist etki gösterir.

Farmakokinetik Özellikler

Emilim: Oral uygulamasını takiben Klozapin’in % 90 ila % 95’i absorbe olur. Bu oran gıda alımından etkilenmez. Klozapin sonuçta % 50 – % 60 mutlak biyoyararlanım gösterecek düzeyde ilk geçiş metabolizmasına uğrar.   Dağılım: Kararlı durumda günde 2 kez verildiğinde , maksimum plazma konsantrasyonuna yaklaşık olarak 2.1 saatte (sınırları 0.4 – 4.2 saat) ulaşılır. Dağılım hacmi ise 1.6 l/kg’dır. Serum proteinlerine bağlanma oranı yaklaşık % 97’dir.   Biyotransformasyon: Klozapin’in tamamına yakını atılmadan önce metabolize olur. Klozapin metabolizmasını sağlayan, başlıca Sitokrom P450 izoenzimleri CYP1A2 ve CYP2D6’dır. Sadece desmetil metaboliti limitli aktiviteye sahiptir. Bu aktivite nispeten zayıf ve kısa süreli olmasının yanısıra Klozapin’e benzer bir aktivitedir. Fakat daha zayıf ve kısa süreli etki gösterir.   Eliminasyon: Uygulanan dozun yaklaşık % 50’’i idrardan ve % 30’u ise feçesten metabolitleri halinde itrah edilir. 75 mg’lık tek doz uygulamadan sonra Klozapin’in ortalama eliminasyon yarı ömrü 8 saattir (sınırları:4-12 saat), günde iki kez uygulanan 100 mg’lık doz ile kararlı duruma erişildikten sonra ortalama eliminasyon yarı ömrü 12 saattir (sınırları:4-66 saat). Klozapin’in tek doz ve çoklu doz uygulamaları karşılaştırıldığında, çoklu doz uygulamasından sonra eliminasyon yarı ömrünün belirgin bir şekilde artması farmakokinetiğinin konsantrasyona bağımlı olması olasılığına işaret etmektedir. Doğrusallık: Bununla birlikte günde iki kez verilen 37.5 mg, 75 mg ve 150 mglık doz uygulamalarının kararlı durumda plazma konsantrasyonu-zaman eğrisinin altında kalan Eğri Altı Alan (EAA), doruk ve minimum plazma konsantrasyonlarında dozla orantılı olan artışlara neden olduğu gösterilmiştir.

Farmasötik Form

Tablet Çentikli tablet olup, tablet eşit yarımlara bölünebilir.

Gebelik Ve Laktasyon

Genel Tavsiye Gebelik kategorisi: B Gebelikte maruz kalma olgularına ilişkin sınırlı sayıda veri vardır. Clonex’in fetusun / yeni doğan çocuğun sağlığı üzerinde advers etkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir. Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Clonex dışında antipsikotikler ile tedavi gören bazı kadın hastalarda amenore görülebilir. Başka antipsikotiklerden Clonex’e geçilmesi sonucu olarak, normal mensturasyona dönüş olabilir. Bu nedenle hamile kalma potansiyeli olan kadınlarda doğum kontrolü yöntemi uygulanmalıdır. Gebelik Dönemi Hayvanlarda teratojeniteye ve toksisiteye rastlanmamıştır. Plasentaya geçer. Yeterli kontrollü insan çalışması olmadığı için, gebelik döneminde kullanımında fetüse zarar verdiğine dair vaka bildirimi yoktur. Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır. Laktasyon Dönemi Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, klozapinin anne sütüne geçtiğini ve yeni doğan bebeğin üzerinde etkisi olduğunu göstermiştir. Bu nedenle Clonex emzirme döneminde kullanılmamalıdır. Üreme yeteneği (fertilite) Insan dozunun yaklaşık 2 – 4 katı ile sıçan ve tavşanlarda üreme çalışmaları yapılmış olup, klozapin kullanımına bağlı fertilitede azalma ya da fetusa zarar vermeye ilişkin hiçbir kanıt gözlenmemiştir.

Geçimsizlikler

Geçimlilik çalışmaları bulunmadığından diğer tıbbi ürünlerle karıştırılmamalıdır.

İlk Ruhsat Tarihi/Ruhsat Yenileme Tarihi

İlk ruhsatlandırma tarihi: 18.02.2003 Ruhsat yenileme tarihi : 18.11.2007

İstenmeyen Etkiler

Hematolojik etkiler Clonex tedavisine bağlı ve ağır olabilecek yan etkilerden biri agranülositozdur. Bu risk göz önünde tutularak, Clonex kullanımı tedaviye dirençli ve düzenli hematolojik tetkikleri yapılan hastalarla sınırlı olmalıdır. Agranülositoz, görülme sıklığı ile ilgili çok sayıda klinik veri vardır: Agranülositoz, mutlak nötrofil sayısının 500/mm3’ten düşük olması şeklinde tanımlanmıştır. Klozapin ile yapılan piyasaya çıkış öncesi klinik çalışmalarda 1743 hastanın 15’inde oluşan agranülositoza dayanarak bir yıllık kümülatif insidans yaklaşık %1,3 olarak hesaplanmıştır. Agranülositoz vakalarının %88’i tedavinin özellikle ilk 18 haftalık döneminde gözlenmektedir. Diğer bir çalışmaya göre, 1989-2001 yılları arasında 0-18 haftalık tedavi periyodunda haftada 100000 hastada agranülositoz görülme insidansı 32 iken; 19-52 hafta arasında 2,3; 53 hafta ve üzeri için 1.8’dir. Kümülatif agranülositoz insidansı (0-11,6 yıl 1989 ve 2001 yılları arasında), %0,78’dir. Bu çalışmaya göre, vakaların çoğunluğu (yaklaşık %70’i) tedavinin ilk 18 haftasında meydana gelmiştir. Hesaplanan agranülositoz insidansı Tedavi süresi Gözlem süresindeki 100000 kişi-hafta1 başına agranülositoz insidansı 0-18. haftalar 32.0 19-52. haftalar 2.3 53. ve sonrasındaki haftalar 1.8 1 Kişi-zaman, agranülositoz tecrübe etmeden önce klozapin kullanan birim zamandaki birey toplamıdır. Örneğin 100000 kişi-hafta, 100 hafta kayıt edilmiş 1000 hastayı veya 500 hafta kayıt edilen 200 hastayı ifade edebilir. Agranülositoz durum normalde tedavinin doğrudan sonlandırılmasıyla ortadan kalkar, fakat sepsis nedeniyle ölümle sonuçlanabilecek bir agranülositozis de gelişebilir. Hayati tehdit edici agranülositoz gelişimini önlemek için ilacı kesmek gerektiğinden lökosit ölçümlerinin düzenli olarak yapılması zorunludur. Özellikle tedavinin ilk haftalarında nedeni bilinmeyen lökositoz ve/veya eozinofili meydana gelebilir. Clonex seyrek olarak anemi ve çok nadiren trombositopeniye neden olabilir.   Metabolizma ve beslenme bozuklukları   Yaygın: Kilo artışı Seyrek: Bozulmuş glikoz toleransı, şiddetlenmiş diyabet Çok seyrek: Ketoasidoz, hiperosmolar koma, ciddi hiperglisemi, hipertrigliseridemi, hiperkolesterolemi Clonex tedavisinin kesilmesinden sonra hastaların çoğunda glukoz seviyeleri normale dönmüştür ve birkaç vakada tedaviye tekrar başlanıldığında hiperglisemi tekrarlamıştır. Bir çok hastanın insüline bağlı olmayan diabetes mellitus risk faktörleri olmasına rağmen, bilinen risk faktörleri olmayan hastalarda da hiperglisemi bildirilmiştir.   Psikiyatrik bozukluklar Seyrek: Huzursuzluk ajitasyon   Merkezi sinir sistemi Bildirilmiş istenmeyen etkiler içerisinde en sık karşılaşılanlar yorgunluk, uykusuzluk ve sedasyondur. Sersemleme ve baş ağrısı da gözlenebilir. “Diken ve dalga komplekslerinin” oluşumunu da içeren EEG değişikliklerine neden olabilir. Doza bağımlı olarak konvülsiyon eşiği düşebilir ve dolayısıyla miyoklonik kasılmalar veya jeneralize konvülsiyonlar başlayabilir. Böyle hallerde Klozapin dozu düşürülmeli ve gerekirse antikonvülzan tedavisine başlanmalıdır. Kemik iliği fonksiyonlarında depresyona neden olma potansiyelinden dolayı karbamazepin kullanımından kaçınılmalıdır. Antikonvülzif ajanlar kullanılmaya başlanmadan önce Klozapin ile farmakokinetik etkileşimleri dikkate alınmalıdır. Klozapin çok nadiren konfüzyon, bitkinlik, ajitasyon veya delirium oluşumuna katkıda bulunabilir. Klasik nöroleptik ajanlara kıyasla genellikle daha hafif seyreden ekstrapiramidal yan etkiler meydana gelebilir.Bildirilmiş yan etkiler arasında rijidite, tremor ve akatizi olmakla beraber akut distoni Klozapin’in bilinen bir yan etkisi değildir. Nadiren tardif diskinezi bildirilmiştir. Böyle vakaların çoğunda bu yan etki daha önce kullanılan antipsikotik ajanın kullanımına son verilmesinden hemen sonra meydana gelmiştir. Lityum veya diğer SSS’ni aktive eden ajanlarla beraber veya tek başına Clonex® 25 mg Tablet kullanan bazı vakalarda nöroleptik malign sendrom görüldüğü bildirilmiştir.   Otonom sinir sistemi Ağız kuruluğu, uyum bozuklukları, terleme ve vücut sıcaklığı bozuklukları (en çok 38°C’ye kadar) bildirilmiştir. Tükrük salgısında artış teorik olarak açıklanamayan, fakat sık karşılaşılan bir yan etkidir.   Kardiyovasküler sistem Özellikle tedavinin ilk haftalarında, senkopla ile beraber veya senkop olmadan seyreden taşikardi ve postural hipotansiyon görülebilir. Çok ender olarak dolaşım kollapsı bildirilmiştir. EKG değişimleri ve nadiren de bazen ölümle sonuçlanan şiddette aritmi, perikardit ve miyokardit (eozinofili ile beraber veya tek başına) gibi kardiyak yan etkiler oluşabilir. Clonex kullanımı sırasında spesifik olmayan semptomların görülmesi halinde miyokardit varlığından şüphe edilmelidir ve bu durum kanıtlanırsa Clonex tedavisi kesilmelidir. Çok ender olarak kardiyomiyopati ve kalp durması yapabilir.   Vasküler bozukluklar Yaygın: Hipertansiyon, postural hipotansiyon, senkop Seyrek: Tromboembolizm   Solunum sistemi İzole vakalarda dolaşım kollapsı ile birlikte olan veya olmayan solunum depresyonu veya durması görülebilir (Uyarılar/Önlemle bölümüne bakınız). Nadiren disfajisi olan hastalarda veya akut doz aşımının sonucu olarak alınan yiyeceğin aspire edilmesi görülebilir.   Gastro-intestinal sistem Bulantı, kusma, kabızlık ve nadiren ileus görülebilir. Karaciğer enzimlerinde artış ve nadiren kolestaz bildirilmiştir. Nadiren Clonex tedavisi sırasında aspirasyona neden olan bir disfaji tablosuyla karşılaşılabilir. Seyrek olarak, akut pankreatit gözlenebilir.   Hepatobiliyar bozukluklar Yaygın: Karaciğer enzimlerinde yükselme Seyrek: Hepatit, kolestatik sarılık, pankreatit Çok seyrek: Fulminan hepatik nekroz   Cilt ve subkutan doku bozuklukları Çok seyrek: Cilt reaksiyonları   Genito-üriner sistem İdrar tutamama ve idrar retansiyonu ile bazı vakalarda priapizm bildirilmiştir. İzole vakalarda Klozapin tedavisi ile ilişkili akut intertisiyel nefrit bildirilmiştir.   Genel yan etkiler Tedavinin özellikle ilk haftalarında selim hipertermi oluşabilir.. Nadiren hiperglisemi gözlendiği bildirilmiştir. Klozapin ile ilgili olarak ortaya çıkan istenmeyen etkiler Tablo 1’de sıklık derecesine göre listelenmiştir.   İstenmeyen etkileri sıralarken kullanılan sıklık dereceleri aşağıda belirtildiği şekildedir: Çok yaygın ( ³1/10); yaygın ( ³ 1/100 ila £ 1/10); yaygın olmayan ( ³ 1/1.000 ila £ 1/100); seyrek ( ³ 1/10.000 ila £ 1/1.000); çok seyrek ( £ 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) Tablo 1  Kan ve lenf sistemi hastalıkları   Yaygın Lökositoz, eozinofili Yaygın olmayan Agranülositoz Seyrek Anemi Çok seyrek Trombositopeni Metabolizma ve beslenme bozuklukları     Yaygın Kilo artışı Seyrek Bozulmuş glikoz toleransı, şiddetlenmiş diyabet Çok seyrek Ketoasidoz, hiperosmolar koma, ciddi hiperglisemi, hipertrigliseridemi, hiperkolesterolemi Psikiyatrik bozukluklar   Seyrek Huzursuzluk ajitasyon Sinir sistemi hastalıkları  

Kalitatif Ve Kantitatif Bileşim

1 Tablette; Klozapin 100.00 mg 

Klinik Öncesi Güvenlilik Verileri

Güvenlilik farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksisite ve karsinojenik potansiyel  ile ilgili olarak yapılan konvansiyonel çalışmalara dayanarak preklinik veriler, klozapin etkin maddesinin insanlara yönelik özel bir tehlike ortaya koymamaktadır.

Kontrendikasyonlar

Clonex’in bileşiminde bulunan etkin madde veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık olması durumunda Kemik iliği hastalıklarına bağlı granülositopeni ya da agranülositoz mevcudiyetinde, İlaçlarla kontrol altına alınamayan konvülsiyonlar veya epilepsi varlığında, Alkol psikozu veya toksik psikoz hastalarında, ilaç intoksikasyonu ve koma durumu söz konusu olduğunda, Nedeni her ne olusa olsun merkezi sinir sistemi ve/veya dolaşım sistemi kollapsı durumlarında,  Ciddi hepatik, renal ve kardiyak yetmezlik durumlarında, Geçmişinde ilaca bağlı(kemoterapiye bağlı hariç) toksik ya da idiosenkratik granülositopeni/agranülositoz, geçmişinde klozapin ile gelişen agranülositoz oluşmuş hastalarda Geçmişinde klozapin ile gelişen agranülositoz oluşmuş hastalarda Paralitik ileusta kontrendikedir Agranülositoza yol açma olasılığı olduğu bilinen ilaçlar ile birlikte Clonex tedavisine başlanmamalıdır; depo antipsikotikler ile birlikte Clonex kullanımı önerilmemektedir.

Kullanım Yolu

Ağızdan alınır.

Küb’ Ün Yenileme Tarihi

Müstahzar Adı

CLONEX® 100 mg tablet

Özel Kullanım Uyarıları Ve Önlemleri

Clonex kullanımı sırasında tedaviye ısrarla devam edilmesi durumunda daha sonra agranülositoza dönüşebilen granülositopeni görülme olasılığı mevcuttur. Dolayısıyla Clonex sadece ; klasik antipsikotik ajanları tolere edemeyen veya bu ilaçlara yanıt vermeyen başlangıçta normal lökosit değerleri gösteren (lökosit sayısı ≥ 3500/mm3) lökosit sayımı düzenli olarak (ilk 18 hafta boyunca haftada bir kez daha sonra tedavi sürerse ve Clonex’in tümüyle kesilmesinden 1 ay sonrasına kadar en az ayda bir defa) yapılabilecek şizofreni hastalarına verilmelidir. Bu ilacı reçetelendirecek olan hekimler emniyet tedbirleri ile ilgili belirtilen şartlara tamamen uymak zorundadırlar. Her konsültasyonda hastanın enfeksiyon belirtisinde derhal doktoruna başvurması gerektiği hatırlatılmalıdır. Nezle ve grip benzeri belirtiler ile ateş veya boğaz yanması gibi bir enfeksiyon varlığına işaret eden semptomların görülmesi halinde hekime başvurulmalıdır. Bu tür durumlarda ne yapılması gerektiği konusunda hasta yakınlarına ve bakımını üstlenen sağlık personeline de bilgi verilmelidir. Benzodiazepin veya herhangi bir psikotropik ilaç alan (veya yakın zamanda almış olan) hastalarda Klozapin tedavisi başlatıldığında dolaşım kollapsı riski artabileceğinden özel dikkat gösterilmesi tavsiye edilir. Clonex agranülositoza neden olma riski taşıyan diğer ilaçlarla beraberce verilmemelidir. Dahası, miyosupresan etki gösterdiklerinden ve granülositopeni gibi durumlarda vücuttan hızla uzaklaştırılamadıklarından Clonex ile depo etkili antipsikotik ajanlar beraberce kullanılmamalıdır. Daha önce lökosit sayıları aşırı derecede düştüğü için tedavilerine ara verilen hastalara Clonex verilmemelidir. Sadece normal lökosit bulguları olan hastaların tedaviye başlamalarını sağlamak amacı ile Clonex tedavisine başlamadan önce hastalarda lökosit sayımı yapılmalıdır. Tedaviye başladıktan sonra ilk 18 hafta boyunca her hafta bir kez lökosit sayımı yapılmalıdır. Tedavinin sonraki bölümünde ise ayda bir defa lökosit sayımı yapılması yeterlidir. Tedaviye son verilse dahi tedavinin bırakıldığı ilk bir ay sonunda lökosit sayısı son bir kez kontrol edilmelidir. Clonex Tablet verilen hastalara, enfeksiyon geçirdikleri zamanlarda zaman kaybetmeden kendilerini kontrol eden hekime başvurmaları konusunda uyarıda bulunulmalıdır. 18 haftadan daha uzun bir süre boyunca Clonex ile tedavi gören fakat 3 günden uzun ve 4 haftadan kısa bir süre hematolojik olmayan bir nedenle tedaviye ara veren hastalarda 6 hafta boyunca haftada bir defa lökosit sayımı yapılmalıdır. Eğer bu 6 haftalık sürede hematolojik değerlerde sapmalar gözlenmezse, lökosit sayımı yine ayda bir kez olmak üzere yapılabilir. Ancak tedaviye 4 hafta veya daha uzun süre ara verilmiş ise tedaviye tekrar başlandığında 18 hafta boyunca haftada bir kez olmak üzere lökosit sayımı yapılmalıdır. Eğer hastada bir enfeksiyon görülürse yada lökosit sayısı 3500/mm3’nin altına düşerse veya 3500/mm3’ün üzerinde bir değerde olmasına rağmen ilk lökosit sayısından belirgin derecede bir düşüş gözlenirse zaman kaybetmeksizin lökosit sayımı (sayı ve farklılaşma) yapılmalıdır. Lökosit sayısının belirgin düzeyde düşmesi, lökosit sayısında bir defada 3000/mm3 kadar bir azalma veya üç haftalık bir periyotta toplam 3000/mm3 veya daha fazla bir düşüş olarak tanımlanır. Lökosit sayısının 3500/mm3’ün altına düştüğü veya nötrofil granülosit sayısı 1500 – 2000/mm3’ün arasında olduğu doğrulandığında, bu tür hematolojik kontrollerin en az haftada iki defa yapılması gerekir. Lökosit sayısının 3000/mm3’ün altına düştüğü ve/veya nötrofil granülosit sayısı 1500/mm3’ün altında olduğu hallerde, Clonex tedavisine derhal son verilmeli ve günlük olarak yapılan lökosit sayımı ile hasta yakından takibe alınmalıdır. Nezle ve grip benzeri belirtiler ile ateş veya boğaz yanması gibi bir enfeksiyon varlığına işaret eden semptomların görülmesi halinde lökosit sayımı ve lökosit formülü günlük olarak yapılmalı ve hastalar yakından takip edilmelidir. Eğer Clonex kullanımı bırakılmışsa ve lökosit sayımı 2000/mm3’ün altında ise ve/veya mutlak nötrofil granülosit sayısı 1000/mm3’ün altına indiğinde bu durumun tedavisi için deneyimli bir hematoloğa başvurulmalıdır. Eğer mümkünse hasta yoğun bakım revers-izolasyon ünitesi gibi gerekli tıbbi bakım olanaklarının ve enfeksiyon izolasyonunun mevcut olduğu özel bir sağlık merkezinde gözetim altına alınmalıdır. Eğer daha önce lökosit sayısı 3000/mm3’ün altına düştüğü için ve/veya nötrofil sayısı 1500/mm3’ün altına indiği için tedaviye ara verilmiş ise, Klozapin ile tekrar tedaviye başlanmamalıdır. Clonex tedavisi sırasında senkop ile birlikte olan veya senkopsuz olarak seyreden ortostatik hipotansiyon gelişebilir. Çok nadiren (Klozapinle tedavi edilen hastaların yaklaşık 1:3000’inde) solunum veya dolaşım durmasına kadar varan ciddi kollapslarla karşılaşılabilir. Bu tür semptomların gelişim riski, en çok tedaviye ilk başlandığı dönem sırasında hızlı doz arttırımları yapıldığı zamanlarda söz konusudur. Çok çok nadiren ilk dozun uygulanmasından sonra bu semptomlara rastlanabilir. Dolayısıyla klozapin tedavisine hekim gözetiminde başlanmalıdır. Özellikle tedavinin ilk haftalarında Clonex’in sedasyona neden olması ve epilepsi eşiğini düşürmesi nedeniyle araç ya da makine kullanımından kaçınılmalıdır. Vücut ağırlığı aşırı düşük olanlar, hepatik, renal veya kardiyovasküler hastalıkları veya konvülsiyon geçiren bireyler ile yaşlı hastalarda başlangıç dozu düşük tutulmalıdır (ilk gün en çok 12.5 mg). Bu tür vakalarda doz arttırmaları da yavaş yapılmalıdır. Karaciğer rahatsızlıkları olan hastalarda düzenli aralıklarla karaciğer fonksiyonları izlenmelidir. Prostat büyümesi (miktürisyon sorunları) ve dar açılı glokom vakalarında Clonex’in antikolinerjik aktivitesi nedeniyle çok dikkatli bir tıbbi gözetim yapılmalıdır. Aynı dikkat epileptik hastalar ve postensefalitik durumlar için de gösterilmelidir. Clonex trombo-emboli riskini de arttırmakta olan sedasyon ve şişmanlamaya neden olduğundan hastanın hareketsiz kalmaması sağlanmalıdır. Clonex ile tedavi sırasında bazı hastalarda vücut ısısı 38 °C’nin üzerine kadar yükselebilir. Vücut ısısı yükselme insidansı tedavinin ilk üç haftasında en fazladır. Bu ateş genellikle selimdir ve ilerleyen zamanda lökosit sayısında azalma veya artışla beraber görülebilir. Ateşli hastalarda ateşin altında yatan nedenin bir enfeksiyon olmadığından veya agranülositoz gelişmediğinden emin olmak için hastalar dikkatle izlenmelidir. Yüksek vücut ısısı gözlenen durumlarda nöroleptik malign sendrom olasılığı dikkate alınmalıdır. Klozapin ile yapılan klinik çalışmalarda, tedaviye yanıtın daha genç hastalardakinden farklı olduğunu saptamaya yeterli olacak sayıda 65 yaş ve üzerinde hasta yer almamaktadır. Klozapin tedavisi sırasında ortostatik hipotansiyon gelişir ve süreklilik gösterebilen taşikardi bildiren raporlar mevcuttur. Özellikle kardiyovasküler sorunları olan yaşlı hastalar, bu etkilerin gelişmesine daha elverişli olabilir. Yaşlı hastalar ayrıca Clonex’in idrar retansiyonu ve kabızlık gibi antikolinerjik etkilerine de duyarlı olabilir. Diğer yeni nesil (atipik) antipsikotik ilaçlarda olduğu gibi bu ilaçla da demansı olan yaşlı hastaların psikozlarında kullanıldığında serebrovasküler olaylar, enfeksiyon, kalp yetmezliği ile ani ölüm vb. nedenlerle ölüm riskinde artışa neden olma olasılığı taşımaktadır. Diğer önlemler Eozinofili durumunda eozinofili sayımı 3000/mm3’ün üstüne çıkarsa Clonex’in kesilmesi ve ancak eozinofil sayımı 1000/mm3’ün altına inince tedaviye yeniden başlanması önerilir. Trombositopeni durumunda, trombosit sayısı 5000/mm3’ün altına düştüğünde Clonex tedavisinin kesilmesi önerilir. Clonex tedavisi sırasında senkop ile birlikte olan veya olmayan ortostatik hipotansiyon görülebilir. Seyrek olarak (Klozapin tedavisi gören hastaların yaklaşık 3000’de 1 vakasında) kollaps derinleşebilir ve kardiyak ve/veya respiratuvar durma, kollapsa eşlik edebilir. Böyle durumlar benzodiazepin veya diğer psikotrop ajanların birlikte kullanılması ve başlangıç titrasyon dönemi sırasında hızlı doz artışıyla beraber oluşur; çok ender durumlarda ilk dozdan sonra bile ortaya çıkar. Bu nedenlerle, Clonex alan hastaların tedaviye tıbbi denetim altında başlamaları gerekir. Özellikle tedavinin ilk iki ayında istirahat halinde kalıcı taşikardi ve/veya palpitasyon, aritmi, göğüs ağrısı ve diğer belirtiler ve kalp yetmezliği (örn. açıklanamayan yorgunluk, dispne, taşipne) veya miyokard enfarktüsüne benzer semptomlar görülen hastalarda miyokardit veya kardiyomiyopatiden şüphelenilmelidir. İstirahat halinde, artiminin eşlik ettiği kalıcı taşikardi, nefes darlığı veya kalp yetmezliği belirti ve semptomları tedavinin ilk ayı boyunca ender olarak; daha sonraki dönemlerde de çok ender olarak görülebilir. Özellikle titrasyon periyodu süresince bu belirti ve semptomların görülmesi miyokardit tanısı için acil olarak araştırma yapılmasını gerektirir. Miyokardit ve kardiyomiyopatiden şüphelenilmesi durumunda, Clonex tedavisi derhal kesilmeli ve hasta derhal bir kardiyologa sevk edilmelidir. Tedavinin ilerleyen evrelerinde aynı belirti ve semptomlar çok ender olarak ortaya çıkabilir ve kardiyomiyopati ile ilişkili olabilir. İleri tetkikler yapılmalıdır ve tanı doğrulanmış ise, beklenen muhtemel fayda, muhtemel riskleri geçmediği sürece tedavi kesilmelidir. Güvenlilik verilerinin analizi, klozapin kullanımının, tedavinin ilk iki ayı süresince, fakat bu süre ile kısıtlı olmayarak, artan miyokardit riskini beraberinde getirdiğini göstermiştir. Bazı miyokardit vakaları fatal olabilir. Klozapin kullanımı ile birlikte perikardit/perikardiyal efüzyon ve kardiyomiyopati de bildirilmiş olup; bu raporlar fataliteyi de kapsamaktadır. Nezleye benzer semptomları da içine alan diğer semptomlar bu tabloya ilave edilebilir. Klozapin ile indüklenen miyokardit veya kardiyomiyopati hastalarına yeniden Clonex tedavisi uygulanmamalıdır. Parkinson hastalarında tedavinin ilk haftaları boyunca ayakta ve istirahat halindeki kan basıncı izlenmelidir. Doza bağlı konvülziyonlar bildirildiğinden dolayı, epilepsi öyküsü olan hastalarda veya renal ve kardyovasküler hastalıklarda (not: şiddetli renal ve kardiyovasküler hastalıklar kontrendikasyondur) başlangıç dozu ilk gün bir defa 12.5 mg’dır ve doz yükseltilmesi yavaş ve küçük artışlarla yapılmalıdır. Clonex tedavisi süresince yakından izlenmelidir. Böyle vakalarda doz azaltılmalı ve eğer gerekiyorsa, bir antikonvülzan tedavisine başlanmalıdır. Daha önceden kalıcı karaciğer bozukluğu olan hastalar Clonex kullanabilirler, ancak düzenli karaciğer fonksiyon testleri yapılması gereklidir. Clonex tedavisi sırasında bulantı, kusma ve/veya anoreksi gibi olası karaciğer disfonksiyon belirtileri gösteren hastalarda karaciğer fonksiyon testleri yapılmalıdır. Eğer değerlerin yükselmesi klinik olarak anlamlıysa (UNL 3 katından fazlaysa) veya sarılık belirtileri varsa, Clonex tedavisi kesilmelidir. Tedaviye ancak karaciğer fonksiyon testleri normale döndüğünde devam edilmelidir. Bu gibi durumlarda, ilaçla tedaviye yeniden başlandıktan sonra karaciğer fonksiyonu yakından takip edilmelidir. Klozapin vücudun her yanında istenmeyen etkilere yol açabilen antikolinerjik aktiviteye sahiptir. Prostat hipertrofisi veya dar açılı glokom varlığında özellikle dikkatli olunması gerekmektedir. Olasılıkla antikolinerjik özellikleri nedeniyle Clonex tedavisine, barsaklardaki perilstaltik hareketlerde kabızlıktan barsak tıkanmasına, paralitik ileus’a kadar değişebilen çeşitli şiddet derecelerinde bozukluklar eşlik edebilir. Bunlar ender vakalarda ölümle sonuçlanmıştır. Kabızlığa neden olduğu bilinen ilaçları bir arada alan (özellikle antipsikotikler, antidepresanlar ve antiparkinson ilaçları gibi antikolinerjik etkili ilaçlar), geçmişinde kolon rahatsızlığı veya bu durumu alevlendirebilen alt abdominal operasyon geçirmiş hastalara özellikle dikkat edilmelidir.kabızlığın teşhis edilmesi ve etkin olarak tedavi edilmesi çok önemlidir. Clonex tedavisi sırasında hastalarda tedavinin ilk 3 haftası içinde vücut sıcaklığı geçici olarak 38°C’nin üzerine çıkabilir. Bu ateş genellikle selimdir. Bazen beyaz kan hücresi sayısının artış veya azalışı ile bağlantılı olabilir. Ateşli hastalar altta yatan bir infeksiyon veya agranülositoz gelişmesi olasılığını ortadan kaldırmak açısından dikkatle takip edilmelidirler. Yüksek ateşin bulunduğu durumlarda, Nöroleptik Malign Sendrom (NMS) olasılığı da düşünülmelidir. Klozapin ile tedavi süresince daha once hiperglisemi görülmeyen hastalarda ender olarak, bazen ketoasidoz/hiperosmolar komaya yol açan ciddi hiperglisemi bildirilmiştir. Klozapin kullanımına bağlı, nedensel bir ilişki henüz kurulmamış olmakla beraber klozapinin kesilmesi ile birçok hastada glikoz seviyesi normale dönmüştür ve yeniden verilmesi durumunda birkaç vakada hipergliseminin nüksetmesine neden olmuştur. Diabetes mellitus hastalarında klozapinin glukoz metabolizması üzerindeki etkisi araştırılmamıştır. Daha önce hiperglisemi görülmeyen hastalarda bozulmuş glukoz toleransı, bazen fatal olabilen ciddi hiperglisemi, ketoasidoz ve hiperosmolar koma ender olarak bildirilmiştir. Klozapin alan hastalarda polidipsi, poliüri, polifaji veya zayıflık gibi hiperglisemi semptomları ortaya çıktığında hastalıkta alevlenme olduğu akla gelmelidir. Tedavi sonucu anlamlı hiperglisemi durumunun tıbben etkin olarak kontrolünün başarısız olduğu hastalarda Clonex tedavisinin durdurulması düşünülmelidir. Prediyabetik bir durumun ortaya çıkarılması ya da önceden var olan diyabetin şiddetlenmesi olasılığı ve glukoz dengesinde hafif bozulmayla sonuçlanan metabolik dengenin değişmesi riski vardır. Clonex sedasyona ve kilo almaya neden olabileceğinden, tromboembolizm riskini arttırmasından dolayı hastaların hareketsiz kalmasına izin verilmemelidir. Yaşlılarda kullanımı Yaşlı hastalarda tedaviye düşük doz ile başlanması önerilir (ilk gün bir kez 12.5 mg doz verilir) ve sonraki doz artışı 25 mg/gün ile sınırlanır.

Pozoloji Ve Uygulama Şekli

Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde ; Dozaj her hastanın durumuna göre ayrı ayrı düzenlenmelidir. Her hasta için en düşük etkili doz kullanılmalıdır. İlacın başlandığı ilk 18 hafta içinde haftada bir, daha sonra ise 4 haftada bir lökosit ve mümkünse nötrofil sayımı yaptırılacaktır. Clonex tedavisine başlangıç beyaz kan hücresi sayısı ≥ 3500/mm3 (3.5 x 109 / L) olan ve mutlak nötrofil sayısı ≥ 2000/mm3 (2.0 x 109 / L) normal limit olarak standardize edilen hastalar ile sınırlandırılmalıdır. Benzodiazepin ya da seçici serotonin geri alım inhibitörleri gibi klozapin ile farmakokinetik etkileşimi olan ilaçları kullanan hastalarda doz ayarlaması endikedir. Oral uygulama için aşağıdaki doz şeması önerilir: Tedaviye dirençli şizofreni hastaları Başlangıç tedavisi: İlk gün 1 veya 2 kez 12.5 mg (25 mg’lık tabletin yarısı), takip eden 2’inci gün ise 1 veya 2 kez 25 mg verilir. İyi tolere edildiğinde günlük doz, 25 mg ila 50 mg’lık artışlarla yavaş bir şekilde 2-3 hafta içinde günde 300 mg’a ulaşacak düzeyde arttırılır. Daha sonra eğer gerekirse günlük dozda, yarım haftalık veya tercihen 1 haftalık aralarla 50 mg ila 100 mg’lık artışlar yapılabilir. Çocuklarda kullanım: Klozapinin emniyet ve etkinliği kanıtlanmamıştır. Klozapinin güvenlilik ve etkinliğine ilişkin veri yetersizliği nedeniyle 16 yaşın altındaki çocuklarda Clonex’in kullanılması tavsiye edilmemektedir. Yaşlılarda kullanımı: Tedaviye başlangıç olarak özellikle düşük dozlarla (ilk gün bir defada 12.5mg) başlanması ve sonraki doz artışının günde 25 mg olarak sınırlandırılması önerilir. Terapötik doz seviyesi: Hastaların çoğunda antipsikotik etkiye, gün içinde bölünerek verilen 300-450 mg’lık dozlarla ulaşılabilir. Bazı hastalar daha düşük dozlar ile tedavi edilebilirken, bazıları 600 mg/gün’e ulaşan dozlara ihtiyaç duyabilir. Toplam günlük doz yatma zamanında daha fazla olacak şekilde bölünerek verilir. İdame dozu için aşağıya bakınız. Maksimum doz: Tam terapötik yarar elde etmek için bazı hastalarda dikkatli yapılan artışlarla (örn. 100 mg’ı geçmemek kaydıyla) günlük 900 mg’a kadar çıkılmasına izin verilir. Günlük 450 mg’ın üzerindeki dozlarda gelişebilecek istenmeyen advers etkilerin (özellikle epilepsi nöbetleri) oluşma ihtimali akılda tutulmalıdır. İdame dozu: Maksimum terapötik etkiye ulaşıldıktan sonra hastaların çoğunda idame tedavisi daha düşük dozlarla gerçekleştirilir. Dozun dikkatli bir şekilde aşağı çekilmesi tavsiye edilir. Tedaviye en az 6 ay devam edilir. Eğer günlük doz 200 mg’ı geçmiyorsa akşamları uygulanacak tek doz uygun olabilir. Tedavinin sonlanması: Clonex tedavisinin bitirilmesi planlandığında dozun 1-2 haftalık bir dönemde tedrici olarak azaltılması önerilir. İlacın aniden kesilmesi gerektiğinde (örn. lökopeni sebebiyle) psikotik semptomların ve baş ağrısı, bulantı, kusma ve ishal gibi kolinerjik etkinin yeniden ortaya çıkmasıyla (rebound) ilgili semptonların nüksetmesi açısından hastanın durumu dikkatle gözlenmelidir. Tedaviye yeniden başlanması : Son verilen Clonex dozundan 2 günden fazla süre geçmişse ve tedaviye yeniden başlanacaksa hastalarda tedaviye ilk gün günde 1 veya 2 kez verilen 12.5 mg (25 mg’lık tabletin yarısı) Clonex ile başlanır. Eğer bu doz iyi tolere edilirse Clonex dozunun terapötik düzeylere titrasyonu başlangıç tedavisi için tavsiye edilenden daha hızlı bir şekilde olabilir. Ama daha önce ilk dozla solunum veya kardiyak durma geçirmiş, fakat daha sonra terapötik doza ulaşana kadar başarılı bir şekilde titrasyon yapılması mümkün olmuş hastalarda yeniden titrasyon çok dikkatli bir şekilde yapılmalıdır. Daha önce uygulanan antipsikotik tedavisinden Clonex’e geçiş: Genel olarak Clonex’in, diğer antipsikotikler ile birlikte kullanılmaması tavsiye edilir. Oral antipsikotik tedavisi altında olan hastalarda Clonex ile tedaviye başlanılacağı zaman önce diğer antipsikotiğin dozunun azaltılması veya azaltılarak kesilmesi tavsiye edilir. Clonex tedavisine başlamadan önce, hekim, klinik durumu esas alarak, diğer antipsikotik tedaviye devam edip edilmeyeceğine karar vermelidir. Şizofrenide ve şizoaffektif bozuklukta intihar davranışı riskinin azaltılması Tedaviye direnç gösteren şizofreni hastalarında Clonex kullanımına ilişkin yukarıda belirtilen doz ve uygulama tavsiyelerine, nükseden intihar davranışı riski taşıyan şizoaffektif bozukluğu olan hastalarda veya şizofreni hastalarında da uyulmalıdır. İntihar davranışı riskinin azaltılmasını devam ettirmek için, en az iki yıl boyunca Clonex ile tedavi önerilir. İki yıllık tedavi sonucunda hastanın intihar davranışı riskinin yeniden değerlendirilmesi önerilir ve bundan sonra hastanın tedavi süresince intihar davranışı riskinin ayrıntılı değerlendirilmesi esas alınarak Clonex tedavisine devam edilme kararı belirli aralıklarla yeniden değerlendirilir. Standart tedavinin başarısız olduğu vakalarda Parkinson hastalığının seyri boyunca ortaya çıkan psikotik bozukluklar Başlangıç dozu günde 12.5 mg’ı (25 mg’lık tabletin yarısı) aşmamalıdır, akşam alınmalıdır. Ardışık doz yükseltmeleri 12.5 mg’lık artışlarla yapılmalıdır. Haftada en çok iki artış yapılarak maksimum 50 mg’a çıkılabilir. Bu doza 2. haftanın sonundan önce ulaşılmamalıdır. Total günlük miktarın akşamları tek doz olarak verilmesi tercih edilir. Ortalama etkin doz genellikle 25 ve 37.5 mg/gün’dür. En az bir hafta süresince 50 mg’lık dozlarla yapılan tedaviden tatminkar bir terapötik yanıt alınamaması durumunda dozaj dikkatle haftada 12.5 mg arttırılabilir. Günde 50 mg’lık doz yalnızca istisnai durumlarda aşılmalıdır ve maksimum doz olan günde 100 mg doz asla aşılmamalıdır. Doz artışları ortostatik hipotansiyon, aşırı sedasyon veya konfüzyon durumlarında sınırlandırılmalı veya ertelenmelidir. Kan basıncı tedavinin ilk haftalarında izlenmelidir. En az 2 hafta boyunca psikotik semptomların tam remisyona girmesi durumunda hastanın motor durumuna bakılarak, eğer endike ise antiparkinson ilaç dozunda bir artış mümkündür. Bu yaklaşım, psikotik semptomların tekrar ortaya çıkması ile sonuçlanıyor ise, Clonex dozu, bir veya iki bölünmüş doz şeklinde alınarak (bkz. yukarı) haftada 12.5 mg’lık artışlar ile maksimum günde 100 mg doza kadar arttırılabilir. Tedavinin sonlanması: En az 1 haftalık bir periyotta (tercihen iki hafta) 12.5 mg’lık basamaklarla tedrici olarak doz azaltılması önerilir. Nötropeni veya agranulositoz durumlarında tedavi derhal kesilmelidir. Bu durumda semptomlar tekrar edebileceğinden, hastanın psikiyatrik açıdan dikkatle izlenmesi esastır.

Raf Ömrü

3 yıl

Ruhsat Numarası(Ları)

201/100

Ruhsat Sahibi

GENTHON BV lisansı ile ADEKA İlaç San. ve Tic. A.Ş.

Ruhsat Sahibi

Genthon BV Microweg 22 6545 CM Nijmegen -Hollanda lisansı ile ; ADEKA İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Necipbey Cad. No. 88 55020 – Samsun Tel : (0362) 431 20 16 (Fabrika) (0362 ) 432 96 85 (Fabrika) (0362) 435 91 57 (Merkez) (0212) 365 08 00 (Genel Müdürlük) Fax : (0362) 431 96 72 (Fabrika) (0212) 365 08 08 (Genel Müdürlük)

Saklamaya Yönelik Özel Tedbirler

30° C’nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Terapötik Endikasyonlar

Tedaviye dirençli şizofreni: Clonex tedavisi, tedaviye dirençli şizofreni hastalarında ya da klasik antipsikotiklere yanıt vermeyen veya toleransı olmayan şizofreni hastalarında endikedir. Tedaviye yanıt vermeme, yeterli süre için reçetelendirilen atipik antipsikotik bir ajan da dahil olmak üzere, yeterli dozda en az iki farklı antipsikotik ajanın kullanımına rağmen tatminkar klinik iyileşmenin az olması olarak tanımlanmaktadır. İntolerans, ciddi ve tedavi edilemeyen nörolojik advers etkiler (ekstrapiramidal yan etkiler veya tardif diskinezi) nedeniyle, klasik antipsikotikler ile yeterli klinik fayda sağlanmasının imkansız olması şeklinde tanımlanır. Nükseden intihar davranışı riski Clonex şizofreni hastalarında nükseden intihar davranışı riskinin azaltılmasında veya yakın zamanda veya geçmişteki klinik durum esas alınarak intihar davranışı riski taşıdığı düşünülen şizoaffektif bozukluğu olan hastalarda endikedir. İntihar davranışı, hastanın yüksek düzeyde ölüm riski taşıyan eylemlerde bulunmasını ifade eder. Parkinson hastalığı süresince ortaya çıkan psikoz Clonex ayrıca, standart tedavinin başarısız olduğu vakalarda, Parkinson hastalığı süresince ortaya çıkan psikoza bağlı bozukluklarda endikedir. Standart tedavinin başarısız olması, psikotik semptomların kontrolünün azalması ve/veya aşağıdaki önlemler alındıktan sonra ortaya çıkan fonksiyonel olarak kabul edilemez motor bozuklukların başlangıcı olarak tanımlanır: Trisiklik antidepresanları da kapsayan antikolinerjik tedavinin bırakılması Dopaminerjik etkili Parkinson tedavi dozunun azaltılması girişimi

Üretici Bilgileri

ADEKA İlaç San. ve Tic. A.Ş 55020-SAMSUN

Yardımcı Maddeler

Laktoz monohidrat, povidon, prejelatinize nişasta, mısır nişastası, talk, koloidal anhidr silika, magnezyum stearat.

Yardımcı Maddelerin Listesi

Laktoz monohidrat Povidon Prejelatinize nişasta Mısır nişastası Talk Kolloidal anhidr silika Magnezyum stearat
(Visited 176 times, 1 visits today)
İçerik faydalı oldu mu?
EvetHayır

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window